kimin eseridir anlamadım ama ayrı yazılması gereken tüm -de , -da lar bitişik yazılmıştı.. çin işkencesi ile ilgili şöyle bir şey duymuştum ; çinliler işkence yapacakları kişinin kafasını kazıdıktan sonra bir mengene ile sabitlerlermiş. Ardından aynı noktaya günlerce su damlatırlarmış.. insana en büyük işkence bu duyular yoluyla yapılanlarmış. sürekli aynı noktada bir su damlama hissi ve diğer hislerin tamamı yok olmuş.. karanlık bir oda, başka bir ses yok, koku yok.. duyarsızlaşma gerçekten büyük sıkıntı. mesela ben 2 saat otobandan edirne'ye gitmektense 8 saat İzmir'e gitmeyi tercih ederim.. Çünkü Edirne yolu otoban ve yol boyu nerdeyse ayçiçek tarlalarından başka bir şey yok. Varsa da çok az.. Beni sıkıntıdan patlatıyor o yol. Bu da bir nevi duyarsızlaşma.. İnsanın duyuları sürekli bir arayış içinde.. Hücreye atmak da bu yüzden zaten ya. Adamı kör karanlık odada tek başına bırakmak.. F tipine karşı çıkmalar da bu yüzden. neyse , nereden nereye geldik. çin işkencesi diyorduk dimi : )
Benim gibi insanlar dayanır ama herkes dayanamaz buna bilgisayarı fırlatma ihtiyacı hissedebilirler.
