Geçenlerde 29 Ekim Resepsiyonun da bir olay yaşandı. İlk görüntüyü koyacağım sonra yorumlayacağım..
Şimdi siz ne düşünüyorsunuz bilmiyorum ama bu çok çirkin bir görüntü. Beni az çok tanıyanlar Gül ve Eşi hakkında ki düşüncelerimi de bilirler ama şu görüntüye bakarken kadının düştüğü durumda olmak istemezdim..
Öncelikle bu "el sıkma" olayı bir görgü kuralıdır, misafir olarak gelenlere elinizi uzatır ve hoşgeldiniz dersiniz, bu görüntüde de Hayrünnisa Gül Hanım güzel şekilde hoşgeldiniz diyor ve elini uzatıyor ammaa velakin bizim TRT Genel Müdürü tokalaşmıyor! Bu olay bir kez benimde başıma geldi. Bir kaç sene önce bayram ziyaretine gelen bina sakinine görgü kuralı olarak elimi uzattım ve kadın yüzüme dahi bakmadan "ben tokalaşmam" gibi bir söz ile benim elimi havada bıraktı. Ondan sonra bir başka kişi yine bizim evde arkadaşıma yaptı ve yine akraba ziyaretine gittiğimiz yere gelen bir kadın bu sefer ablama aynı şeyi yaptı. Yani bu olay bizim başımıza tam 3 sefer geldi, nasıl bir duygu olduğunu ve o anda ne hissettiğini biliyorum.
İster müslüman ol ister gayri müslüm, ne olursan ol ama ilk önce adam ol!
İlk önce benim başıma gelen olay için bir iki şey yazacağım..
Şimdi iyi güzel, müslümansın. Ne sana ne de dinine diyeceğim yok, dini bayram ziyaretine gelmişsin bende elimi uzatarak hoşgeldiniz demişim. E be kadın ben senin namusunu mu kirlettim!
Yahu anlayamadığım bir şey var, nedir bu el vermeme meselesi? Burası şeriat ülkesi değil, burası Türkiye Cumhuriyeti! Ben sana görgü kuralı olarak el vermişsem sen sıkmalısın, geri çevirme ya da öküz gibi suratıma bakmaya hakkın yok.. Yani senin elini tutunca senin namusunu bozmuyorum ya da sarkıntılık yapmıyorum, daha ne istiyorsun da böyle abuk subuk hareketler yapıyorsun! Ben senin o eşsiz elini sıkmaya can atmıyorum, herkesin yapması gerektiği gibi evime gelen misafiri güzel şekilde ağırlamaya çalışıyorum ama dakika bir gol bir mantığı ile herşeyi yıkıyor bunlar.
Gelelim üstte ki görüntüye, ilk önce video'yu vereyim..
http://video.ntvmsnbc.com/#v09518903702 ... 0046014120
ABDullah Gül ve Eşi elini uzatıyor, önde ki İran Elçisi elini göğsüne götürerek tavrını belli ediyor ki ona bir lafım yok orası zaten şeriat ülkesi, olacak o kadar.. Onun arkasından gelen bizim TRT Genel Müdürü kadıncağızı çok zor bir duruma sokuyor, bu adam korkuyor galiba. Allah korusun, namusu kirlenecek Genel Müdürün.. Bunun adı artık görgüsüzlükten de ötedir, normalde olması gereken bu değildir ama şu işlere bir bakın. Bunun yapıldığı tarih ve yere de dikkat edin..
Tarih: 29 Ekim 2009
Yer: Cumhurbaşkanlığı Resepsiyon Salonu
29 Ekim'de biz neyi kutluyoruz ya da bu resepsiyon ne için yapılıyor? Cumhuriyet için..
Peki bu "el sıkmama" meselesi neyin simgesi? Şeriatın..
Şimdi gelin işin içinden çıkmak için TRT Genel Müdürü Sayın İbrahim Şahin'e soralım.
Sayın Şahin, yukarıda ki yer, tarih ve cevapları verilmiş soruları dikkate alırsak;
1-Siz nesiniz?
2-Kime ve neye hizmet ediyorsunuz?
3-Başında bulunduğunuz kurulun ne olduğunu hâlâ kavrayamadınız mı?
Tamam eski imamsın, tamam müslümansın ama yuh be kardeşim! Ben bu görüntüyü Bayan Gül'den beklerken bir erkek yaptı, helal olsun!
Şimdi siz ne düşünüyorsunuz bilmiyorum ama bu çok çirkin bir görüntü. Beni az çok tanıyanlar Gül ve Eşi hakkında ki düşüncelerimi de bilirler ama şu görüntüye bakarken kadının düştüğü durumda olmak istemezdim..
Öncelikle bu "el sıkma" olayı bir görgü kuralıdır, misafir olarak gelenlere elinizi uzatır ve hoşgeldiniz dersiniz, bu görüntüde de Hayrünnisa Gül Hanım güzel şekilde hoşgeldiniz diyor ve elini uzatıyor ammaa velakin bizim TRT Genel Müdürü tokalaşmıyor! Bu olay bir kez benimde başıma geldi. Bir kaç sene önce bayram ziyaretine gelen bina sakinine görgü kuralı olarak elimi uzattım ve kadın yüzüme dahi bakmadan "ben tokalaşmam" gibi bir söz ile benim elimi havada bıraktı. Ondan sonra bir başka kişi yine bizim evde arkadaşıma yaptı ve yine akraba ziyaretine gittiğimiz yere gelen bir kadın bu sefer ablama aynı şeyi yaptı. Yani bu olay bizim başımıza tam 3 sefer geldi, nasıl bir duygu olduğunu ve o anda ne hissettiğini biliyorum.
İster müslüman ol ister gayri müslüm, ne olursan ol ama ilk önce adam ol!
İlk önce benim başıma gelen olay için bir iki şey yazacağım..
Şimdi iyi güzel, müslümansın. Ne sana ne de dinine diyeceğim yok, dini bayram ziyaretine gelmişsin bende elimi uzatarak hoşgeldiniz demişim. E be kadın ben senin namusunu mu kirlettim!
Yahu anlayamadığım bir şey var, nedir bu el vermeme meselesi? Burası şeriat ülkesi değil, burası Türkiye Cumhuriyeti! Ben sana görgü kuralı olarak el vermişsem sen sıkmalısın, geri çevirme ya da öküz gibi suratıma bakmaya hakkın yok.. Yani senin elini tutunca senin namusunu bozmuyorum ya da sarkıntılık yapmıyorum, daha ne istiyorsun da böyle abuk subuk hareketler yapıyorsun! Ben senin o eşsiz elini sıkmaya can atmıyorum, herkesin yapması gerektiği gibi evime gelen misafiri güzel şekilde ağırlamaya çalışıyorum ama dakika bir gol bir mantığı ile herşeyi yıkıyor bunlar.
Gelelim üstte ki görüntüye, ilk önce video'yu vereyim..
http://video.ntvmsnbc.com/#v09518903702 ... 0046014120
ABDullah Gül ve Eşi elini uzatıyor, önde ki İran Elçisi elini göğsüne götürerek tavrını belli ediyor ki ona bir lafım yok orası zaten şeriat ülkesi, olacak o kadar.. Onun arkasından gelen bizim TRT Genel Müdürü kadıncağızı çok zor bir duruma sokuyor, bu adam korkuyor galiba. Allah korusun, namusu kirlenecek Genel Müdürün.. Bunun adı artık görgüsüzlükten de ötedir, normalde olması gereken bu değildir ama şu işlere bir bakın. Bunun yapıldığı tarih ve yere de dikkat edin..
Tarih: 29 Ekim 2009
Yer: Cumhurbaşkanlığı Resepsiyon Salonu
29 Ekim'de biz neyi kutluyoruz ya da bu resepsiyon ne için yapılıyor? Cumhuriyet için..
Peki bu "el sıkmama" meselesi neyin simgesi? Şeriatın..
Şimdi gelin işin içinden çıkmak için TRT Genel Müdürü Sayın İbrahim Şahin'e soralım.
Sayın Şahin, yukarıda ki yer, tarih ve cevapları verilmiş soruları dikkate alırsak;
1-Siz nesiniz?
2-Kime ve neye hizmet ediyorsunuz?
3-Başında bulunduğunuz kurulun ne olduğunu hâlâ kavrayamadınız mı?
Tamam eski imamsın, tamam müslümansın ama yuh be kardeşim! Ben bu görüntüyü Bayan Gül'den beklerken bir erkek yaptı, helal olsun!