Hayata Dair...

Bize çok garip gelebilir ama bir polis kurşunuyla 16 yaşındaki gencin ölmesiyle başladı her şey. Değil Yunanistan´ın Dünya´nın gündemi değişti bir anda. Belki hükümet istifa edecek ve erken seçime gidilecek komşumuzda.

Yunanistan ayağa kalktı, polisin yetkileri sorgulandı, protestolar başladı, işçi ve memur sendikaları birer günlük grev yapma kararı alıp uyguladı. Medya da bu greve destek verdi, verilen tepkiler haricindeki haberlere yer vermedi tüm gün boyunca. Sonra olayın tahmini faturası açıklandı 1 Milyar Avro...

Bizde daha geçtiğimiz aylarda 14 yaşındaki bir genç polis kurşunuyla öldürülmüştü Antalya´da, öncesinde İzmir´de ve yurdumun birçok ilinde. Sadece 2008 değil Türkiye´nin tarihinde zaten hep bu tür olaylar var. Ama bir gün olsun Yunanistan halkının verdiği tepkiyi veremedik.

Biz her iktidar döneminde AB´ye girebilmek adı altında polis yetkilerini genişletmeye çalışadururken AB ülkeleri de her geçen gün polisin yetkilerini kısıtlasın.

Her ne kadar Yunanistan´daki tepkilerin içinde yasadışı örgütlerin de bir miktar payı olsa da genel anlamda komşumuz çok güzel bir ders verdi bizlere.

Not: Bu başlıkta Türkiye´deki ve Dünya´daki sosyal, ekonomik gelişmelere yer verilmesini, siyasete yönlendirilmemesini, bu nedenle yazılan iletilerin iki defa okunduktan sonra "gönder" tuşuna basılmasını önemle rica ediyorum.
 
Bu sadece bir bakış açısı.Bir de polis tarafından bakalım.800-900 ytl maaş.Belinde silah, elinde cop düşüyorsun serserinin, tinercinin, gerekli gereksiz yürüyüş yapanların peşine.
Polislik dünyada en zor mesleklerden bir tanesi olduğunu herkes kabul eder.Neden vuruldu bilmiyorum ancak tek taraflı bakılmaması taraftarıyım.
Bu adamlara saldıran insanlar, kafalarına taş atan insanlar varsa polislerinde canı ailesi yok mu diye düşünmekten kendimi alamıyorum.Polislerin en büyük yanlışı otorite olmak için konuşmaktan önce fiili saldırılara başvurmasıdır.
Hayata gelince ekonomik kriz bazılarını çok daha zenginleştirdi, bazılarını daha da fakirleştirdi.
Ekonomik kriz var deniyor her yerde alışveriş yapan insanlar görüyorum, ben anlamadım kriz neye göre var ?
 
Polisin benim maaşım az, zaten kelle koltukta görev yapıyorum anlayışıyla insanların yaşama hakkına müdahale hakkı yok. Eğer polisler ekonomik sosyal haklarının yetersizliğinden şikayet ediyorsa hakkını arayacak, hakkını arayan yurttaşa saygı duyacak, gerekli tepkilerini halka değil iktidara karşı verecek.

Yunanistan´da ölen çocuğun tek suçu polise taş atması. Polisin yapması gereken onu yakalayıp adli makamlara teslim etmek mi yoksa ona ateş etmek mi?

Antalya´da öldürülen 14 yaşındaki çocuğun suçu ise motosikletle polisten kaçması.
 
Onur Abi, sen diyorsun ki; hırsız'ın hiç suçu yok yani.İnsanlarında bu konuda duyarlı olması gerektiğini düşünüyorum.Yaptıkları doğru olmayabilir, hatta çok yanlıştır.İnsanlarda da hata var.Motosikletle kaçtığı için vurulması yanlıştır, ama bir de şöyle düşünelim ya o motosiklette patlayıcılar olsa ve biraz ilerde patlatsa ve yüzlerce insanımız ölse aynı şeyleri söyler miyiz diye düşünüyorum.
Polislerin öldürdükleri kocaman bir hatadır kabulumdur de bir de şehit olan polislerimiz var onlar içinde bir kaç şey söylense keşke.
14 yaşındaki çoçuğun motosiklete binmesi, babasının ona izin vermesi bunlarda çok büyük hatalardır.
İnsanlar sana taş atsın sen onlara biber gazı sık.İnsanlık bu mudur ?Neyin hakkını arayacaksınız ki ? İktidarların çok mu umrumda oluyor ki yürüyenler ?
 
Bence biz polisin şiddetine alıştık.Yakın tarihimize bakarsak haklı veya haksız olarak sürekli polisin bir aksiyon içinde görüyoruz.Ama Yunanlılar bu kadar alışık değil kesinlikle.Bizde 2 darbe, sayısız darbecik, sokak savaşları, kamplaşma ve bunların niceleri olurken Yunanlar bunların ya çoğunu geçirmedi ya da bizden daha hafif geçirdi.Bu sebeple polisin böyle bir şey yapmış olacağı onlara çok ağır geliyordur.Bu kadar ayağa kalkmalarının sebebini buna bağlıyorum.
Günümüzde ise polisin yetkileri oldukça azaltıldı.Bunun iyi etkileri olduğunu gibi kötü etkileride var.Kendi görüşüm ise hala terör ile uğraşan bir ülkenin avrupa tarzı kolluk kuvvetleri nizamına geçişi oldukça zor olacak ki oluyor mutlaka.Ayrıca ülkemizde polis olmayı gerçekten çok kolay bir olgu haline getirdiler.Dershane rehberleri bile 4 yıllık kazanamazsan polis yaparız seni hiç değilse maaşlı işin olur mantığı içindeler.2 yılda ne öğrenip ne öğrenmediklerini ben bilemem ama doyurucu bir eğitim olmadığı belli.Biz insanları bu kadar donanımsız sokağa salıp 'Hadi bakalım polis oldun' diyince iş bitti sanıyoruz.Bu yüzden onların yaptığı yanlışlar sadece onları değil başkalarını da yakından ilgilendiriyor.Tabi verdiğimiz maaşda cabası. İşini yapan memurun kendini hiç değilse parasal açıdan rahat hissetmesi lazım ki işine konsantre olması lazım, işinde doğru olanı yapması lazım.
 
Fazla mı fazla...
Kurallara en çok saygı orada mı,orada...
Meseleyi zencilere yapılan muameleyle ilişkilendirmek de çok doğru değil bence,genel konuşsak daha iyi...
 
Eren sanırım çıkan son uyum yasalarından haberin yok.Polisin yetkilerinin azaltılması bir yana artırıldı.

Örneğin polis ortada hiçbir unsur yokken, suç işleme potansiyeli var diyerek bir kişiyi 48 saat gözaltında tutabilir. Bu yasa birçok Avrupa ülkesinde de var ama onların bunu uygulama kriterleri farklı.

Not: Amacım Türk polisini kötülemek değildi. Yunanistan halkının gösterdiği duyarlılığı ön plana çıkarmak ve darısı başımıza diyebilmekti.
 
Onur Abi son çıkanlardan haberim var fakat onlar uyum yasasından çok son zamanda gündemde olan olaylar yüzünden çıkan bir yasa o.Gerek ergenekon gerekse büyük şehirlerdeki pkk örgütlenmesi(son zamanda çok ciddi hal aldı) bu yasayı uygulamaya soktu ama gücün olduğu her yerde suistimal olacağı gibi bu yasanında çok suistimal edileceği bir gerçek.
Ortada su götürmez gerçek var ki halkımız bu tarz olayalara duyarsızlaştı.Bu duyarsızlaşma bugün başkasını yakar, yarın bizi yakar.
 
Tamamen toplumların demokratik gelişimiyle ilgili bir durum bu.

Bizim toplumumuzda polis herzaman haklıdır.Eğer birini dövmüş yada öldürmüşse mutlaka bir bildiği vardır.
 
Evren YILMAZ' Alıntı:
Tamamen toplumların demokratik gelişimiyle ilgili bir durum bu.

Bizim toplumumuzda polis herzaman haklıdır.Eğer birini dövmüş yada öldürmüşse mutlaka bir bildiği vardır.

Tam tersini düşünüyorum,medyada haksız gösterilen taraf her zaman polis olmuştur.
 
Umarım bizimde göstermemizin beklenildiği tepki şu an Yunanistan'da yansıtılanlar gibi karakol basmalar, iş yerlerini yağmalamalar, çevreye zarar vermeler, üniversiteleri baskınlar vs. değildir...
Polisin şiddetli tutumuna tepki göstermemek, gerekli duyarlılığı göstermemek ve yanlıştan dönülmesini sağlamak gereklidir. Ama bunu yasa dışı yollarla ve tepki gösterdiğimiz şey olan şiddet ile yapmak yanlıştır. Polisin tavırları çok sert, otoriter ve dediğim dedik olabilir. Bazı zamanlar kabahat onlarda da olabilir ama tek suçlu acaba onlar mı? Yasadışı eylem ve provakasyonlarla dolu mitingler gerçekleştiren kitleler sanki bu tip olaylar çıksında daha çok ses getirelim gibi bir yaklaşımları olduğunu düşünüyorum. Silah kullanmaları tabiki yanlış ancak kendilerine taş ve sopa ile saldıranlara karşı zor kuvvet uygulandığında da sadece bunları tek taraflı olarak basının bunları halka yansıtması yanlış bir imaj yaratıyor.
Sonuç olarak bende polislerin kötü tutum, tavır ve eylemlerinin olduğunu düşünüyorum. Bunları yapan kişilere gerekli ceza verilmelidir. Ancak medyanın bazen olayı tek taraflı olarak sunması ve tek suçluyu polis olarak göstermesi bana pek doğru gelmiyor...
 

Üst