İNŞALLAH ELENİRİZ!
İnanın fena halde böyle diyesim geliyor.. Hatta çıkıp duaya çağırasım geliyor, mahalleyi..
Bu kahrolası Allah'ın belaları yüzünden, hem de ulusça en ihtiyaç duyduğumuz günlerde zafere lanet edip, yenilgi dilenesim geliyor..
Hep ayni hikâye.. Hep ayni trajedi..
Bir futbol maçı kazandık mı patlayan tabancalar ve durup dururken ölen masumlar..
Çek maçı biterken, Sevgili spiker kardeşim Melih sevinç çığlıkları atma yerine öğüt veriyordu başımıza gelecekleri bildiği için.. "Sakın silaha sarılmayın, sakın şarjör boşaltmayın.. Masumları öldürmeyin" diye..
Ama sarıldılar.. Cinsel iktidarsızlıklarını, eksik erkekliklerini saklamak için her fırsatta silaha sarılanlar, güya havaya saydırdıkları kurşunlarla gene, zaferi kana boyadılar.
Yığınla yaralı var.. 12 yaşındaki İzel şimdi yoğun bakımda yaşam savaşı veriyor. Çıkar mı belli değil.. Çıksa bir daha sağlıklı olur mu belli değil?..
Söyler misiniz, dünyada hangi maçı kazanmak buna değer?.
İnsan canından kıymetli bir şey var mı?. O canın bedeli var mı?..
Her zaferin ardından bu haberleri kanıksadık. En acısı da bu.. Kanıksamak.. Ateş düştüğü yeri yakıyor, ötesinin umurunda değil.
Bu ülkede medya medya olsa, gerçekten dördüncü güç olsa, bu yasa değişmez mi?.. Caydırıcı hale getirilmez mi?. Kutlamalarda silah gösteren ve sıkanların hayatını kaydırsak, bir daha sayabilir mi, hayvan oğlu hayvan?..
Medya medya olsa, bu Meclis'i yeni yasaya zorlamaz mı, insanlarımızın canı için..
Sıkanlar bu Meclis'te.. Milletvekili, hatta bakan var, sıkan, sıkanı teşvik eden.. O zaman İmam cemaat hikâyesi.. O film adına geçen O. Çocuğunu kim durduracak?..
Hırvat zaferi kaç cana mal olur, düşünebiliyor musunuz?..
Türkiye, yarı finale, finale çıkarsa, hele bir de Maazallah şampiyon olursa kaç masum ölür?..
Kızar mısınız bana "İnşallah eleniriz" dersem?..
İnanın fena halde böyle diyesim geliyor.. Hatta çıkıp duaya çağırasım geliyor, mahalleyi..
Bu kahrolası Allah'ın belaları yüzünden, hem de ulusça en ihtiyaç duyduğumuz günlerde zafere lanet edip, yenilgi dilenesim geliyor..
Hep ayni hikâye.. Hep ayni trajedi..
Bir futbol maçı kazandık mı patlayan tabancalar ve durup dururken ölen masumlar..
Çek maçı biterken, Sevgili spiker kardeşim Melih sevinç çığlıkları atma yerine öğüt veriyordu başımıza gelecekleri bildiği için.. "Sakın silaha sarılmayın, sakın şarjör boşaltmayın.. Masumları öldürmeyin" diye..
Ama sarıldılar.. Cinsel iktidarsızlıklarını, eksik erkekliklerini saklamak için her fırsatta silaha sarılanlar, güya havaya saydırdıkları kurşunlarla gene, zaferi kana boyadılar.
Yığınla yaralı var.. 12 yaşındaki İzel şimdi yoğun bakımda yaşam savaşı veriyor. Çıkar mı belli değil.. Çıksa bir daha sağlıklı olur mu belli değil?..
Söyler misiniz, dünyada hangi maçı kazanmak buna değer?.
İnsan canından kıymetli bir şey var mı?. O canın bedeli var mı?..
Her zaferin ardından bu haberleri kanıksadık. En acısı da bu.. Kanıksamak.. Ateş düştüğü yeri yakıyor, ötesinin umurunda değil.
Bu ülkede medya medya olsa, gerçekten dördüncü güç olsa, bu yasa değişmez mi?.. Caydırıcı hale getirilmez mi?. Kutlamalarda silah gösteren ve sıkanların hayatını kaydırsak, bir daha sayabilir mi, hayvan oğlu hayvan?..
Medya medya olsa, bu Meclis'i yeni yasaya zorlamaz mı, insanlarımızın canı için..
Sıkanlar bu Meclis'te.. Milletvekili, hatta bakan var, sıkan, sıkanı teşvik eden.. O zaman İmam cemaat hikâyesi.. O film adına geçen O. Çocuğunu kim durduracak?..
Hırvat zaferi kaç cana mal olur, düşünebiliyor musunuz?..
Türkiye, yarı finale, finale çıkarsa, hele bir de Maazallah şampiyon olursa kaç masum ölür?..
Kızar mısınız bana "İnşallah eleniriz" dersem?..