Selamlar arkadaşlar. Uzun bir yazı sizleri bekliyor, lütfen ligdeki arkadaşlar tamamını okusun
Bildiğiniz gibi bu seneki Fantasy liginde geçen senelerin aksine draft sıralamasının
1 saat kala değil daha önceden hazırlanmasına oy çoğunluğu ile karar verdik.
Draft sıralamasının 1 saat kala açıklanması belki o süre içinde daha büyük bir heyecan yaratıyordu, ancak bu yeni sistemle herkes stratejisini daha önceden belirleme şansına sahip olabilecek. 1 saat kala belirlenmesi bazı kişilerin bocalaması sebebiyle oldukça kötü seçimler yapmasına ve daha lig başlamadan mağdur olmasına sebep olabiliyordu. Yeni sistemle NBA'in gerçek draft yapısına da daha fazla yakınlaşmış olacağız.
Bu konuyla ilgili bu yazıdan sonra bir draft çekilişi yapacağım. Aslında kafamda biriyle olursa yayın yapmak vardı, ancak bunun için ekstra vakit harcamaya gerek yok. Tek başıma da deli gibi kayıt yapmak istemediğimden, direkt olarak çekilişi gerçekleştirip sonucu burada belirteceğim. Bir kavanoza takımların isimlerinin yer aldığı, diğer bir kavanoza draft tur sayılarının yer aldığı kağıtları yazıp katlayarak atacağım ve karıştırıp sırayla her iki kavanozdan rastgele birer adet çekeceğim.
Çekiliş konusunda bana güveneceğinizi düşünüyorum, sonuçta burada hile yapacak çocuklukta insanlar değiliz hiçbirimiz
Eğer herkesin katılacağı ve ilgi göstereceği bir çalışma olsaydı Periscope ile canlı yayın da yapabilirdim ama görülen o ki Whatsapp'dan bile oylama yapma konusunda katılım sorunumuz oluyor
Şimdi gelelim diğer asıl konuya, yani
"keeper" konusuna.
Keeper, adından da anlaşılacağı üzere oyuncuları tutabilme anlamına geliyor. Bizim gibi birkaç senedir devam eden ve bir sonraki sene de devam edecek ligler içinde uygulanan bir fonksiyon bu.
Bu kurala göre her yeni sezona başlarken, bir önceki sezondan belli adet oyuncuyu (adete grup olarak karar vereceğiz) elimizde tutabiliyoruz. Benim oynadığım diğer ligde bu sayı 3 örnek vermek gerekirse.
Bu oyuncuları nasıl tutuyoruz sorusuna cevap ise şu şekilde.
Örnek olarak, bir önceki sezon 12. sıradan seçtiğimiz bir oyuncuyu, yeni sezonda da tutmak istiyorsak 11. sıradan (yani bir üst turdan) seçiyoruz. Yani o oyuncu 11. turumuzu işgal ediyor ve başka bir takım sahibi de o oyuncuyu alamıyor. Draft sırası ve keeper oyuncular önceden belirleniyor ve tüm takım sahipleri bunu görüyor. Zaten stratejiler de bunun üzerine kuruluyor.
Takas yaptığımız ya da yapacağımız oyuncularda da aynı şey geçerli. Örneğin bir oyuncu takas ettik. O oyuncu geçen sezon draftta hangi sıralamadan seçildiyse, yeni sezonda da o turun bir üst turundan seçilecek şekilde elimizde tutabiliyoruz.
Burada önemli ve oyuna büyük keyif katan stratejilerin bir kısmı şu şekilde:
-Eğer bir önceki sezonu tamamladığınız takımınızda,
draftta seçilmemiş, yani sezon içinde
boş oyuncular içinde aldığınız bir oyuncuyu yeni sezonda en alt sıradan seçebiliyorsunuz. Buna güzel bir örneği diğer ligimden vererek gözünüzde canlandırayım.
Örneğin ben geçen sezonun ortasında Hassan Whiteside'ı boş oyuncular içinden seçmiştim ve hatırladığınız üzere deli istatistikler yapmıştı. Sezon sonunda takımımda kaldı. Yeni başlayacak sezonda bu oyuncuyu en alt turumdan seçeceğim. Halbuki bu arkadaşın geçen seneki performansından dolayı bu sene 3. 4. gibi üst turlardan seçilmesi bekleniyor. Ben ise 3. 4. turdan seçilecek bir adama, çok kötü oyuncuların kaldığı son turda seçme hakkına sahip olacağım. Böylece en alttan herkesin önüne geçen bir seçimim olacak.
Ancak tekrar söylüyorum boştaki oyunculardan seçerken daha önce birinin draftta seçtiği ve beğenmeyip havuza attığı oyuncu olmayacak, hiçbir kişi tarafından draft sırasında seçilmemiş olması gerekiyor.
Bu bizim ne işimize yarayacak, böyle kaç tane oyuncu oluyor ya da olacak ki demeyin, bayağı bir oyuncu oluyor emin olun
Üstelik bazı iyi oyuncular sezon başında, örneğin ilk yarıyı kaçıracak şekilde sakat olduğu için kimse draft etmiyor ve sonrasında duruma göre biri, bir sonraki sezona saklamak üzere havuzdan alıyor ve üstte belirttiğim gibi en alt seçimlerinde iyi bir oyuncuya sahip oluyor.
Ayrıca şöyle güzel bir durum var. Bizim şu an GSBasket ligindeki sistemde bazı takım sahipleri, draftta kötü tercihler yaparsa, aldığı mağlubiyetler sebebiyle daha ligin başında pes edip havlu atmasına sebep olabiliyor. Keeper liginde ise bir sonraki seneyi düşünerek oynandığı için oyuna olan katılım sezon sonuna kadar daha fazla oluyor.
Buna da şöyle örnek verebilirim.
Diğer ligde zirveye oynayan bir arkadaşım, finallerde şampiyon olamayacağını anlayınca hiç draft edilmeyen Paul George'ı (sezona sakat girdi ve bütün sezon sakattı biliyorsunuz) kadrosuna kattı. Bu sene o arkadaşım Paul George'u 15.turdan seçecek mesela, çünkü kimse bir önceki sezon draft etmemişti. Bu sene için sahip olduğu lüksü düşünebiliyor musunuz?
Ben zirveye oynadığım ve şampiyonluk adayı olduğum için Paul George hamlesini yapamadım. Çünkü kadromda bir kişinin oynamaması beni çok etkileyebilir diye o riski alamadım ve bir karar vermek zorundaydım. Ya şampiyonluğa koşmayı deneyip Paul George'u almayacaktım ya da Paul George'u alıp bir sonraki seneye yatırıp yapacak ancak mevcut senedeki şampiyonluğa (eksik oyuncu ile devam ettiğim için) elveda diyecektim.
Peki ne oldu, bu kuralın (beni mağdur etse de) güzel cilvesi. Ben yine de şampiyon olamadım ve 2.oldum. Şampiyon olamadığım gibi Paul George'u da bu sezon için elimden kaçırmış oldum. Yani strateji, karar verme ve şans daha bir güzel birleşiyor Keeper ile. Gerçeğe de daha yakın oluyor bence. Sonuçta bizim oynadığımız ligde bu tür kafa yorucu ve güzel riskler yok. Ufak çaplı bir takım sahibi gibi oluyorsunuz gerçekten
Bir başka güzel yanı da yine altlarda yer alan bir takım sahibi, şampiyonluk şansı kalmadığında, zirveye oynayan bir takım sahibi ile elindeki iyi bir oyuncuyu verip bir sonraki sezon için iyi bir draft sırası alabiliyor. Ya da alt sıralardan seçilmiş ve iyi performans gösteren bir oyuncuyu (12. sıradan seçilmiş Draymond Green mesela) alıp keep kazanabiliyor.
Böylece zirveye oynayan takım sahibi iyi bir oyuncu alıyor ve şampiyonluk şansını artırıyor ancak bir sonraki sezondaki yüksek draft sırasını ya da 11. turdan seçebileceği Draymond Green gibi bir keep'ini kaybediyor.
Alt sıradaki takım sahibi ise, oyun takibini sürdürmeye devam ediyor, elindeki artık işe yaramayan iyi oyuncuyu elinden çıkarıp bir sonraki sezona yatırım yapabiliyor. Sonuçta elindeki iyi oyuncuyu birisine satıp draft sırası ya da keeper elde etmek için o da oyun boyunca takibini ve araştırmasını, stratejisini devam ettirmiş olacak.
Keeper olayında önemli püf noktalardan biri şu. 3 tane hakkınız varsa bunu en çok değer kazandıracak oyunculardan seçmeniz sizin yararınıza. Paul George gibi iyi bir oyuncuyu en alt sıralardan seçmek ya da takımınızın temelini kuracak (iyi bir 3'lükçü, iyi bir blokçu gibi) bir oyuncuyu yine iyi sayılabilecek bir sıradan seçmeniz daha iyi olacaktır. 2. sıradan seçtiğiniz (tamamen sallıyorum mesela Nowitzki'yi) iyi istatikler getirse bile, çılgın veriler sağlamadığı sürece keeper etmek mantıklı olmayacak. Çünkü bir sonraki sezon bu kişiyi 1. turdan seçmeniz gerekecek ve buna değmeyecek, 1. turda alabileceğiniz oyuncudan gerçekten daha iyi olursa keep edebilirsiniz.
Bu durum ilk sıra seçimi için de geçerli. Tercihim konusunda renk vermemek adına buna hayali bir örnek vereceğim
Örneğin bir önceki sezon Michael Jordan'ı ilk sıradan seçtiyseniz, ancak diğer oyunculardan bariz daha iyi olan böyle bir oyuncuyu keep edebilirsiniz. Draft sıranız 13'tür ve belki size sıra geldiğinde o kadar iyi bir oyuncu alamayacağınız için Michael Jordan'ı keep ederek aslında ilk turdan 13. sırada seçecek olsanız da, 1. tur 1. sıradan seçilecek değerdeki bir oyuncuyu elinizde tutma şansına sahip olabilirsiniz.
Ana hatlarıyla keeper olayı yukarıda anlattığım şekilde. Başka detay konular da var ancak şimdilik bu kadarı yeterli olacaktır. Gerisini duruma göre konuşuruz. Yazdıklarım biraz kafanızı karıştırabilir. Bana diğer ligde anlattıklarında ilk başta çok karışık gelmiş, hatta oyumu hayır olarak kullanmıştım. Ancak çoğunluk kabul edip geçmiştik ve kısa zaman içinde anladıktan sonra çok daha keyifli gelmeye başladı bana çünkü size GsBasket liginde oynadığımız daha heyecanlı gibi gelse de aslında Keeper ile çok daha heyecanlı oluyor çünkü hem daha çok hem de gerçeğe daha yakın strateji geliştiriyorsunuz.
Kimseye illa oynayalım diye baskı kuracak değiliz ama yazılanları okuyup kafası karışan, oynamaya çekinen, başarısız olacağını düşünüp cesaret edemeyen arkadaşlara sadece yazıları biraz sabredip 1-2 kere okumalarını ve kafasının takıldığı yerleri sormasını rica ediyorum. Aynı şekilde istemeyerek dahil olmuş bir oyuncu olarak çok daha fazla keyifli olduğunu (elbette kişisel görüşüm) tekrar belirtiyorum.
Uzun bir yazı oldu farkındayım ama olabildiğince bu konuyla ilgili soru işaretlerini cevaplandırmaya çalıştım. Lütfen ligdeki tüm oyuncular yazıyı okuyup görüşlerini (çok fazla karmaşıklığa götürmeden
) dile getirsinler.
