Kötü haber nasil verilir?

Istanbul'da üniversitede okuyan genç kiz
Ankara'daki babasina
telefon etmis.
"Baba, meraba.. Ben Lale...." "Ooooo. Güzel kizim benim.
N'abersin
bakalim?..." "Hiç sorma babacigim. Hiç keyfim yok valla..."
"Hayirdir? Bi
sorun mu var?... Kiz aglamaya baslar; babasi ise üzüntü ve
meraktan
kafayi
yemektedir: "N'ooldu kizim? Anlatsana..."
"Murat evi terketti. Bosanmak istiyormus..." "Ne evi lan?
Ne bosanmasi?
Sen ne zaman evlendin de

bosaniyorsun?..." "Hani senin hiç hoslanmadigin
esrarkes çocuk vardi ya.
Ben onunla evlendim."
"Iyi halt ettin, zilli. Neyse, artik yapacak bi sey
yok. Versin
mahkemeye,
hemen bosanin..." "Bosanalim ama benden 10 milyar
istiyor. Eger
vermezsem, iyi
zamanlarimizda
çektigi çiplak fotograflarimi Internetten herkese
yollayacakmis...." "Püüh. Rezil... Çiplak fotograf
çektirdin, öyle mi?"
"Ama babacigim. O benim kocamdi. Ne biliyim böyle
bir pustluk
yapacagini."
"Peki. Olan olmus artik. Yarin havale ederim
parayi...Ögleden
sonra bankaya
gidip çekersin; sonra da alip yakarsin o kahrolasi
fotograflari..." "Sagol baba. Eeee. Sey....Bi de
kürtaj için 2 milyara
ihtiyacim var..." Adam artik iyice fenalasir. Boguk
bir sesle konusur:
"Kürtaj mi? Bi de hamile mi kaldin o çocuktan
sen?..."
"Aslinda ondan degil... Zenci bi çocuk
vardi...Zaten o yüzden
ayriliyoruz ya...."
Adam bayilmak üzeredir. Nabzi yükselir, tansiyonu
düser, artik
inleyerek konusmaktadir:
" Biz seni oraya okumaya yollamistik. Sen ne
haltlar çevirmissin.
Allahim.
Nedir bu basimiza gelenler...Okulu bititir bitirmez
Ankara'ya
dönüyorsun, yoksa kirarim bacaklarini..."
"Istersen hemen dönebilirim babacigim. Ben geçen
yil okuldan
atildim çünkü..."
Adam masanin üzerindeki soguk su dolu sürahiyi
basindan asagiya
devirir
ve
ancak bu sekilde konusmasini sürdürebilir: "Okuldan mi
atildin? Hani
birlikte avukatlik
yapacaktik,
zilli?...Eh ulan?
Sen hele bi gel buraya. Ben sana yapacagimi
bilirim. Evden
disariya adim attirmiycam sana. Ilk isteyenle de
evlendiricem...."
"O is zor be baba.. Biliyorsun, moda oldu, artik
evlenmeden önce esler
birbirlerinden saglik raporu istiyorlar... Pek iyi bi
rapor
sunacagimi zannetmiyorum ben..."
"Allahim, çildiracagim... Bir de cinsel hastaliklar

haaa.....Kesin o zencidendir..."
"Çok pis arkadaslari vardi. Bilmem artik
hangisinden
kapmisimdir..." Güm diye bir ses duyulur. Adam kisa
bir süre için
kendinden geçmistir; ancak
hemen kendisini toparlayip tekrar telefonu alir. "Hemen
bu aksam dayini
yolluyorum oraya. Seni alip
gelecek.
Adresini ver bakiyim..."
" Mahmutpasa Karakolu'ndayim... Gelirken kefalet
için de biraz
para getirsin
yaninda..." "Karakol mu?...Bi de karakola mi düstün
layyynnn?
Ne yaptin?...."
"Dün kafam çok bozuktu, çok içmisim. Araba kiralayip
dolasmaya çiktim. O
kafayla Arnavutköy'de kokoreççi dükkanina girdim. Ama
neyse ki kimse
ölmedi.
Dükkan sahibiyle kiralik araba firmasina biraz para
vermek
gerekir sanirim..."
Adam artik iyice fenalasmistir. Hatta fenalasmak ne
kelime; adeta
kahrolmustur.Telefonda kisa bir sessizlik olur. Kiz
tekrar konusmaya
baslar:
"Babacigim. Sakin üzülme. Bütün bunlar bir sakaydi.
Ben sadece
sinifta kaldigimi söylemek için aramistim..."
Bunun üzerine adam sevinçle ve mutlulukla haykirir:

"Canin sagolsun be güzelim, bosveeerrr. Okul da
neymis? Hiç mühim
degil, tatli canin sagolsun senin...."

Alintidir.
 
Valla baba ben olsaydım,pek iyi şeyler olmazdı galiba.Yada çoktan telefonu kapamıştım ve kalpten gitmiştim.Garip bir hikayre.
 
walla böyle bi konuşma olacak ve babam bana diyecekki madem olan olmuş artık,.. hayatta olmaz..
babam beni telefondan doğru vurur..:)
bu hikaye TC için geçerli değildir arkadaşlar,sakın denemeye kalkmayın.
 

Üst