GSBasket 13. Yaşında!

Daha tam manasıyla tanışamasak bile Arda Abi ile, onun başka bir forumda yazdığı "GSBasket açıldı, artık oradayız" mesajı hala aklımda. Bunun hangi siteye yazıldığını hatırlayabilmek için geçenler de Murat Abi'ye sormuştum, galatasaray.to'ymuş. Ve tam 13 yıl geçmiş üzerinden. Artık 15-16 yaşında, neredeyse siteyle akran kardeşlerimiz bu sitenin organizasyonlarında rol alıyorlar. 13 sene boyunca var olmak, Galatasaray basketbolunun yanında olmak, destek olmak, kendi içinde bir aile olabilmek eminim hiç de kolay olmadı. Fakat GSBasket tüm gücüyle varlığını sürdürüyor, nice yaşlarını da kutlayacağız burada.

Bazen eski sayfalara, bazen de sadece üye listesine bakmak buranın ne kadar önemli bir oluşum olduğunu bizlere hatırlatmaya yetiyor. Ama ben bunun dışında Önder Abi'nin "hadi çalış" demesini, Kerem'le Sarp ile basketbol konuşmayı, Murat Abi ile hafıza tazelemeyi, Şamil ile kafa patlatmayı, Savaş'ın bir yazısını okumayı, "off İpekçi de çok uzak" derken karşımda Onur Abi ve Uğur'u görmeyi, Nevizade'de garsonun "ne maçı ki bu" dediği bir maçı sizlerle izlemeyi ve Zeytinburnu'ndan bazen kırıklıkları bazen de mutlulukları paylaşarak yaptığımız yürüyüşleri seviyorum. 13 yıl boyunca çabalayıp, son bir senesinde aktif olarak bu ailenin içerisinde yer almama fırsat sağlayan herkesin emeklerine sağlık. İyi ki varsın GSBasket!

Bazen küme düşmeme, bazen de playoff yapar mıyız tartışmalarına içimiz kan ağlayarak olsa da ev sahipliği yapsa da GSBasket, bizlerin inancı ve desteği ile 13. yılında parkede hiç olmadığı kadar iddialı 3 takımımız olacak. Hediyemiz, onlardan alacağımız 3 şampiyonluk kupası ve Avrupa'da yaşatacaklarının mutluluğu olacaktır bu sene.
 
Dusunuyorumda hayatımın bır parcası olmus bu sıte yaklasık 5 yıldır takıpteyım 5 yıldır hemen hemen her gun gırıp takıp edıyorum. Gercekten bu sıtede emegı gecen herkese bır kez daha tesekkur edıyor nıce yaslara dıyorum GSBASKET.org
 
13 sene olmuş, dile kolay.. Hiç kolay değil bunca sene bu işin peşinden ayrılmamak, takımlarımıza sonsuz bir bağ ile sarılmak. Daha bir çoğumuzun basketboldan haberi yok iken, bu siteyi kuran değerli insanlar takımlarımızın peşinde koşuyordu. Salonda oyuncuların aileleri ve GSBasket'ten birilerinin olduğu kaç maç olmuştur kim bilir..

Sitenin 13. yılını kutlarken, öncelikle bu siteyi kuran, bugünlere getiren abilerimize çok teşekkür ediyorum. Hiç bir zaman elini taşın altına sokmaktan çekinmeyen bu abilerin mirasını geliştiriyoruz, bu bile büyük mutluluk verici. Bugün gibi şartlar kolay değildi 10 sene önce, her maça gitmek, takımdan ayrı kalmamak. Bunu başardıkları için o insanlarla gurur da duymamız lazım aynı zamanda.

Yaklaşık 5 senedir forumu takip ediyorum, son 1 senesinde tam anlamıyla aktif oldum. Bu kadar geç katılmaktan dolayı üzgünüm ama şartlar bunu gerektirdi, o yüzden önümüze bakmak lazım. Geçen sene, sitenin bir çok organizasyonu oldu, maçları beraber izleme, pankart yapma, deplasmana gitme, #galatasaray4euroleague gibi. Bir kaçında çok özel anlarda oldu, üzüldüğümüz anlarda. Tek eksilmeyen olgu ise, beraber olmanın bizlere verdiği hazdı. Bu sene de bu olgunun üzerine koyarak takımlarımızın peşinde olacağız, çizgiyi bozmadan devam ederek.

Bunların yanında bir de ''bench arkası'' var elbette, onu ayırmadan olmaz kesinlikle. İlk başlarda bir kaç kişi oradaydık ama, maçlar ilerledikçe, herkesin aynı basketbol bilincine sahip olması bizim beraberliğimize güç kattı. Herkesin ''yenilmez armada'' tişörtünü giyerek gelmesi, maç içinde verilen doğru tepkiler herkesin övgüsünü aldı, bunlar çok güzel şeyler. Bunun devamını, seneye de aynı şekilde getireceğiz inşallah, büyük bir sabırsızlıkla yeni seneyi bekliyoruz.

İçinde bana çok değerli insanlarla tanışmamı sağlayan, basketbol görüşümü genişleten, sahip olduğu geçmişiyle her gün beni etkileyen, herkesin takdir ettiği GSBasket iyiki var, nice 13 yaşlara..
 
Yaşasın Gs Basket Organizasyonu . 1 yıldır foruma üyeyim ve ne yazikki geçen sürede maçlarda vb. organizasyonlarda aktif olamadım ama bu sene farklı olcak Nice 13 yıllara hepberaber
 
GSBASKET, Galatasaray Basketbol Şubesinde ki atılımda çok fazla payı olan hatta en fazla payı olan bir örgütlülüktür.

Duruşu ve yaptıkları organizasyonlarla ezeli rakiplerine örnek olurken, basketbol adına çok büyük bir dinamiği önce oluşturup sonra harekete geçirmiştir.

Bu oluşumun bir parçası olmak ve Galatasaray Basketbol Şubesi için çabalamak gurur verici benim için.

Son olarak bu sitenin kurucularına ve bugünlerde çabalayan tüm basketbol emekçilerine canı gönülden teşekkür ediyorum.

GSBASKET BÜYÜYOR ŞUBEMİZ ZİRVEYE YÜRÜYOR!
 
Üyeliğim 4 seneyi gösterse de 7 senelik bir takip süreci olduğunu net şekilde hatırlıyorum, başlarda okumak daha zevkli geliyordu ama bu siteye birşeyler katmanın daha güzel olacağını düşündüm. Daha geçen sene site üyeleriyle tanışmak kısmet oldu eskiden oturduğum şehir yüzünden fakat Arca'nın dediği gibi önümüze bakmak lazım..

Epey hatıra var burasıyla ilgili kafamda, Alisamiyen.net'te Lincoln beklerken, burada da Luke Jackson bekliyorduk biz. Hatta o zamanlar İngilizcem çok yeterli olmadığından abimin yardımıyla birlikte Raptors forumlarına girip Jackson hakkında insider bilgi var mı, taraftarlar durumundan memnun mu, takımdan kesilme olasılığı nedir diye araştırma yapıyordum :) Walter Hermann var tabii bir de. Sitenin aklı başına gelsin diye yapılmış bir olaydı ama o gün gelmesi nerdeyse imkansız olan Walter Hermann'ın şimdi kapımızda yatsa alınmayacağı gerçeğini bilmek değişik bir duygu.

Galatasaray Basketbol Takımı'nın bu denli büyümesinde takım, yönetici, oyuncu kadar bu sitenin de payı çok büyüktür, buna her zaman inanmışımdır. Ara ara site teknik aksaklıklardan ötürü kesintiye de uğrasa insanlar burayı takip etmeyi hiç bırakmadı. Her geçen sene büyüdü burası çığ gibi. O gün doğan çocuklarla belki dün tribünde omuz omuza yapıyorduk biz.

Nice senelere GsBasket, nice hep birlikte senelere arkadaşlar..
 
Öncelikle 13 sene önce, çoğumuz Galatasaray'ın basketbol takımlarından 2 oyuncuyu bile sayamayacak durumdayken bu siteyi kuran tüm büyüklerimize çok teşekkür ederim.

5 sene önce Ayhan Şahenk'teki bir maçta gördüm www.gsbasket.org pankartını, maçın ardından nasıl bir site diye bakayım dedim. Sanırım o gün hayatımda bir çok şeyin değiştiği gündür. Bu site olmasa yine basketbolla ilgili ve takımlarımızı takip eder olurdum ama Galatasaray Basketbolu'nu her şeyin önüne koyacak duruma gelmezdim sanırım. Öyle ki 2-3 günlük kısa bakım dönemlerinde internette yapacak hiçbir şey bulamamak, internete girdiğimizde nerede olursak ve saat kaç olursa olsun gsbasket.org ismini tarayıcıya yazmamız da bu sitenin bizdeki önemini anlatır.

Daha sonra bu sanal ortamdaki müthiş birliktelik reele yansıdı. İpekçi'de bench arkasında, deplasmandaki maçlarda Nevizade'de-deplasmanda hep birlikte olduk. Taraftarlar arasındaki bu birliktelik ve kenetlenme de başarıyı getiren faktörlerden biri oldu ve bugünlere gelmemizi sağladı. Gel gelelim her güzel şeyin bir kusuru da vardır, başarı geldikçe forum bizim bildiğimiz, sevdiğimiz forum olmaktan uzaklaşmaya başladı. Bazen basketbolla hiç ilgisiz insanlar yazmaya çalıştı buraya, bazen forumda konuşulan futbol basketbolun önüne geçti. Ben kendimi şuan yazan üyeler içinde eski üyelerden biri olarak görürüm ama benim aralarında çaylak bile olmayacağım, bu forumu bugünlere getiren bir çok isim şuan ne yazık ki buraya yazmıyor, burayı misafir olarak takip ediyor.

Her insanın yeni yaşında güzel dilekler tutulur. Ben de mümkünse bu forumun ilk 3-4 senesinde çok emek veren, şu başarılarda aslında en büyük pay sahibi olan o eski üyelerin dönmesini diliyorum. Bir de umarım bu forumun bu kadar değerli ve önemli olmasını sağlayan basketbol içerikli yazılar yazılır ve kaliteli tartışmalar yaşanır tekrardan.

Son olarak ben dahil çoğumuz bu forumla büyüdük diyebiliriz. En güzel anları da, en kötü anları da hep burada yaşadık. Maç bitiminde GSBasket'e ne yazılmış diye eve koştuk hemen. Bir oyuncumuz sakatlandığında doğru bilgileri hep buradan aldık, yeni transferlerimizi hep buradan duyduk ve tartıştık. Benim için yeri gerçekten büyük olan bu forumda şimdiye kadar kırdığım insanlardan özür diliyorum bu vesileyle.

İyiki varsın GSBasket...
 
Aslında geç üye oldum buraya. Takip etme kısmı daha eskiye dayanıyor belki ama katılma zamanı olarak nedenini bilmesem de -üşengeçlik diyebiliriz aslında ya da yaş küçüklüğünden gelen bir çekinme- geç bir zamana denk geldi. (yazar burada pişmanlık duygusunu belirtiyor.)

Aslında en büyük farklı salt Galatasaray Taraftarı Forumu değil de basketbolu seven insanların içinde bulunduğu bir forum olması.Geçmişim kısa da olsa gördüm ki ; Burda herkes basketbol sınırları çerçevesinde son derece güzel eleştirilebiliyor. İnsanlar burdaki insanların söylediklerine önem veriyor, dikkat çekiyor burdaki yazılar ki yazmaktan çok okumayı,takip etmeyi sevdiğim bir yer burası.

Geçtiğimiz sezondaki 2. Efes maçıydı sanırım, düzeltin yamuluyorsam. Abdi İpekçi'de oynadığımız. Farkı açmışız. Galibiyet kesin gibi. Herkes lay lay lom marşlar derdinde. Ortalık şenlik yeri gibi. Top Efes'de. Salonun tek bir köşesinden ıslık geliyor. O da bench arkasından. Diğer insanlar garip garip bakıyor. Herkes Nevizade'ye girmiş,bunlar niye ısllıklıyor. Bench Arkasında da kulaktan kulağa dolanan o laf " Fark 6'a düşmesin olası bir play off eşleşmesinde 1-0 geride başlamayalım."

Her ne kadar ara sıra basketboldan çok futbolun konuşuluyor olmasına içerlesem de , gerçekten basketbolu, basketbolu seven,bilen insanlarla izlemesi çok ayrı bir zevk.

Yaşasın Kırmızı , Yaşasın Bench Arkası, Yaşasın GsBasket Organizasyonu.

Nice 13 Yıllara...
 
iyiki doğdun gsbasket,ben seninle daha güzel kafalı biri oldum :)(6 ay üyelik onayı beklendiğini düşündüm mesela)
iyiki Galatasaray basketbol şubesinin zafer için tohumlarını o yıllarda attınız,iyiki varsın,iyiki hep birlikte varız,zafer için..
 
Yazılacak çoğu şeyi arkadaşlar yazmışlar, basketbolu Galatasaray için daha odağa yerleştirmemizde önemli unsur olan, çoğu zaman tarayıcının bir köşesinde açık olan ve ''refresh'' edilen ve çoğu kişi tarafından bir aile olarak görülen GSBasket'in daha nice 13 senelerine..

Şaka maka forumla büyüdük be arkadaş..
 
Nasıl oldu hatırlamıyorum ama 7-8 yıl önce tanıştım ben de bu siteyle..Ben de başlarda sadece okuyanlardanım..O zamanlar sanki daha bi keyifliydi,sonra ben üye oldum bu sefer bazı olaylar yüzünden sayımız biraz azaldı..Ama şimdi tekrar toparlanıyoruz çok şükür..

Ben öyle kolay kolay site takip etmem düzenli olarak..Ama 7-8 yıl önce burayla tanıştığımda ilgimi çeken ve beni buraya bağlayan şey,diğer herhangi forumlardaki kahve ağzı ile konuşmanın aksine,gayet güzel cümlelerin kurulması,herkesin birbirine saygı göstermesi,yaş farkı olmaksızın herkesin abi kardeş ilişkisinde birbirini dinlemesi olmuştu..

Diğer ilgimi çeken şey de diğer forumlarda araştırmadan,düşünmeden konuşmalar varken burda haksız bile olsa ortaya atılan bir fikirde gerçekten kafa patlatılıyor olması idi..

Yazılarıyla bir çok ''Spor Adamı'' olarak geçinen insandan daha bilgili kişilerle tanıştım burada..Kurucuları,yazarları,adminleri ile bir site diğer insanlara,diğer sitelere nasıl örnek olur bunu gördüm..

Buranın sadece bir taraftar sitesi olmadığını,camiaya kendini sevdiren,oyunculara,yönetime,teknik ekibe kendini sevdiren bir kurum olduğunu,onlar için nasıl bir değerin ve önemin olduğunu,yeri geldiğinde önemli kararlar alınırken buranın ne kadar büyük bir etken olduğunu gördüm..

Okumaya geç,yazmaya ise çok daha geç başladım..Yine de geç de olsa,buraya dahil olduğum,yazı yazdığım,yazılanları takip ettiğim ve yaşanan iyisiyle kötüsüyle tüm anılarda dahil olduğum için büyük mutluluk ama daha önemlisi çok büyük gurur duyuyorum..

Başta kurucularımıza olmak üzere,buraya emek veren,değerini yükseltmek için uğraşan herkese teşekkür ediyorum..
 
yıllar içinde oldukça değişen,büyüyen ve bu hızlı büyümenin getirdiği defektler dolayısıyla bazen kirlenen bu forum bizim basketbol ve galatasaray sevgimizin en önemli temsilcisi oldu..ben kendi adıma sevdim bu forumu ve yıllardır,çoğu zaman yazmaya fırsat bulamasam da en azından okuyarak takipte kalmaya çalıştım..

Bu foruma ilk girişim,üye oluşum..Ron Johnsonlı,Brian Boddickerlı Nick Jacobsonlu halil üner döneminde olmuştu..o zamanlar 50 kişiye oynayan bu takımın televizyon başında-ki o zamanlar maçlar atvdeydi-hep yanında olmaya çalıştım..O dönem salon bazen bir avuç galatasaray sevdalısının marşları,bazense halil ünerin küfürleri yankılanıyordu..Basketbola ilgi yok denecek kadar azdı..deneyerek oyuncu alırdık..Halil üner daha sezon başlamadan iki üç yabancıyı değiştirirdi,brezilyalı bir uzunumuz vardı..yeni bir oyuncu aldıysak çoğu zaman maça çıktığında haberimiz olurdu:) Play out oynadığımız sezon çok acı çekmiştik..Halil ünerin basketbol anlayışı(anlayışsızlığı) beni çok rahatsız ederdi,maçlarımızı izlemek çoğu zaman sıkıntı veriyordu..Jason Keep gelmişti..maçları murat murathanoğlu-ismet badem ikilisi anlatıyor,maç yayınları 1 dakika önceden başlıyor ve bazen atvnin dizilerine kurban gidiyordu..sıkıntıydı..karanlıktı..basketbol şubesi kaderine terk edilmişti..o sezonun benim açımdan en güzel yanı..murat murathanoğlu-ismet badem ikilisiydi..

Takip eden sezonda malik dixon adında bir sihirbaz ortaya çıktı ve halil ünerin kaos odaklı basketbol anlayışına rağmen üstün çabalarıyla takımını play off içine atabildi..o sezondan aklımda kalanlar Malik Dixon ve Şemsettin başın olağanüstü çabalarıydı..
Çoğu arkadaşımız belki hatırlamaz ama cafecrown sponsorluğunun ilk senesi malik dixonlı halil üner kadrosuydu..

Ardından gelen Özyer dönemi..Galatasaray taraftarının basketbolla barışmasıydı bir nevi..Galatasaray basketbolunda kıpırdanmalar başlıyor,karanlık dönemlere sünger çekebilmenin umudu zihinlerde yerini almaya başlıyordu..Murat özyerle geçirdiği 2.5 sezonda 1 yarı final,1 çeyrek final oynayan galatasaray ilerisi için umut veriyor,Murat Özyer Galatasaray basketbolunu yeniden canlandıran adam olarak taraftarın sevgilisi oluyordu..
Murat Özyerli yıllar benim nazarımda Galatasaray basketbolunda yükselme devrinin başlangıcı ve zirveye giden yolda bir geçiş dönemiydi..Murat Özyer üstüne düşen görevi yine benim nazarımda fazlasıyla yapmıştır..ve Galatasaray camiasınını uzun yıllar unutamayacağı Uleb F4'una şüphesiz ki katkıları olmuştur..

Koray Mincinozlunun sonu yarı finalle neticelenen konuk koçluk macerası..ardından anlam veremediğim Okan Çevik hamlesi ve hatırlamak dahi istemeyeceğimiz Cemal Nalga skandalı..ardından gelen Cem Akdağ hamlesi krizi yönetmek adına önemli bir hamleydi ve Cem Akdağ zor zamanda giydiği ateşten gömleğin hakkını vererek benim nazarımda son yılların en keyif veren basketbolunu oynatırken malum skandala rağmen takımı play offun eşiğine kadar getirmişti..

Ardından Gelen Oktay mahmudi hamlesi..Sistem adına atılan büyük adım ve Galatasarayın 21 yıl sonra final oynaması..geleceğe daha umutlu bakan Galatasaray taraftarı..

ve Galatasaray artık Euroleague eşiğinde..

İşte bütün bunlara belki de daha fazlasına bizlerle beraber şahit oldu GSBASKET..
iyi ki doğdun GSBASKET..
 

Üst