GS- DSİ genç maçındaki dsi li oyuncunun kızgınlığı...

bu kesinlikle maç topiği değildir.. sadece basketbol topiğide değildir.
birşeyler anlatmak istiyorum son dsi maçındaki bir olay üzerine...

maç bitti a takımın bench oyuncularının aynı zamanda genç takım kadrosunda olması neticesinde rahat bir galibiyet oldu ama konu bu değil..
çok emin olmamakla birlikte hilalle eşleştiğini sandığım bir genç dsi li oyuncu maç bittiği gibi üzerine değiştirdikten sonra soluğu yanımızda aldı. ve bazı serzenişlerde bulundu.
maç esnasında oyun içinde çıkarttığı seslerin taklit edildiğini ve aşağılandığını ima eden bir konuşma yaptı. ve basketbolda her iki takımın birbirine fark atabileceğini uzun uzun anlattı.. ve yaptığımızı düşündüğü şeyin yanlış olduğunu ifade etti..

bende bunun üzerine hem ona bişeyler söyledim hemde bu site aracılığıyla ben ve bazı arkadaşlarımın genel duruşunu anlatmak istedim..

sahada bir emek varsa ve bunu gösteren kim olursa olsun uğruna mücadele ettiği formanın rengine bakmaksızın alkışlarız, tabiiki bu gs li olursa çoşkumuz artar ancak bu emeği gösteren gencecik bir kızsa henüz basketbol kariyerlerinin başlarındaysa, onun şevkini kıracak, kalbini kıracak her hareketten kaçınırız. yüzyüzede söylediğim gibi bizim genç bayan takımımızdaki kızlar nasıl kardeşimiz sayılırlarsa dsi deki kızlarında bizim için hiçbir farkı yoktur.. tahmin ettiğği üzere dalga geçmeye yönelik hiçbirşey (rakiple alakalı) orada bulunan galatasaraylı arkadaşlarımızdan gelmemiştir. ama kendi oyuncumuzun motive olması konusunda yapılan seslenmelere alınganlık gösteriliyorsa bu sevgili kardeşimizin bu yaşlarda öğrenmesi gereken rekabet-mücadele ("competition") ruhu içinde olan şeyler olduğunu biri hatırlatmalıdır.
toparlayacak olursam, 87-88 doğumlu kardeşlerimizin şevkini kırdırmayacağız, her zaman destek olacağız ama onlarda havadan nem kapmamayı öğrenecekler.. basketbol sadece topu delikten geçirmek değil baskıya dayanabilmektir (ki 60 sayı fark attığımız maçta baskı falan zaten yoktu, ayrıca baskı yapılacak kelime tezahürat hiçbirşey yoktu).
yinede üzüldüğü takıldığı birşey varsa oturup konuşulabilir tabiiki..
 
Tabiki böyle birsey yapmadik ama böyle birseyden cok büyük ders cikarmak gerekir. Gencecik bir insanin duygulariyla oynamak ne hissettirir cok güzel bir örnek...
 
tekrar söylüyorum, o üzüldüğünü belirtince en çok biz üzüldük orada. benim ranks te fair play yazarken onun sandığı birşeyi yaparmıyımki? biz ki uzun zamandan beri kazanmaya hasret bir A takımının taraftarlarıyız.. mağlubiyetin ne olduğunu biliriz. KAYBETMENİN NE OLDUĞUNU BİLMEYEN ASLA KAZANMAYI DA BİLEMEZ. . ve bu yüzden seni anlıyoruz küçük kardeşim ama sanırım sen yanılıyor yada fazla alınganlık gösteriyorsun
 
onurcukkk' Alıntı:
hayal görmüştür belki?
Bu olay üzerine düşündüm çünkü basketbol hayatnın başında olan bir arkadaşımızı bir gram bile istemeden üzmek, rencide etmek olmaz. Bugün 2 olay vardı, sanırım onları üzerine alındı. Saynur bugün çok güzel bir oyun çıkardı, istatistikçiler tutmadığı için biz kendi aramızda tuttuk ve onun 4 yada 5 kategoride çift haneye ulaşmasını umduk, o yzüden DSİnin şut kaçırmasını veya bloklanmasını umduk, bir de bazı güzel bloklarda "uuuu" gibi tepkiler verildi, ki bu çok doğal güzel hareket bence güzel tepkiler almalıdır. Herhalde bu 2 olaydan biri onu üzen olaydı.
 
ne diyeyim yazık. şaka biyana bu düşünceleri bir an evvel silip rahat ve sağlıklı bir şekilde spor hayatını ilerletmesi dileğiyle..
 
Bir dakika.
Oncelikle ablalari degilmiydi kaybettigimiz DSI macindan sonra asagilayici konusan.
Hangi oyuncu oldugunu bilmiyorum gerci ama ogreniriz.Onlardan biriyse zeytinyagliga gerek yok.
 
Ben olaya başka bir yönden bakacağım.
Bu günkü maç hakıkaten kedı fare ile oynar gıbı oldu, tabırı caiz se.
Takım bizim genç yavru aslanlara rakıp olacak gibi değildi.
Rahat bir oyun oldu,
Ancak dikkatimi çeken bir şey vardı, Hilalin, sanki final maçı oynarcasına, inanılmaz mücadelesi, mükemmel oyunu ve rakibini çıldırtan ve perişan eden baskısı ve savunması.
Bu genç kardeşimiz de ne yazıkkı bu gün Hilal ile eşleşme şanssızlığına uğrdı.
Hatta maç sonu itip kakmalara, dirsek atmalara başladı ve biraz da fair play dışı hareketler yaptı.
Sanırım o sinir bozukluğu maç sonunda duygusallığa dönüştü ve böyle bir tepki vermek istedi.
Rahatladı ise sorun yok,
O da alışacak daha sağlam basmaya, duygusal olmamaya,

Sevgiler hepimizden, bu duygusal kardeşe.
 
ahmet abi kişinin tam olarak o kişi olduğundan tam emin değilim diye sizin tespitinizi bende yapmadım.. ayrıca hilalin harika oyununu maç topiğine de koyduk hep birlikte:) ama dediğiniz gibi ise teşhis bencede öyle.. sinir duygusallığa dönüştü...

bu arada murat, yok kardeşim senin gibi hassas nokta yakalayan... süper dedin.. ama biz o yaştaki kardeşlerimize ONLAR BİZE YAPMASA BİLE sahip çıkalım.. formamız sarı kırmızı, öncüyüz... 1492 den beri...
 
Ablalari demisim yanlislikla.Kardesleri demek lazimdi
Ama sanirim cogu ayni oyuncularmis.Yani dahada gecerli oluyor.

Ben bugune kadar bir iki kisi haricinde asagilamaidm hicbir oyuncuyu.Onlarada nedenleri bellidir.
Helede kucuklere asla.

Ama bunlara alismalara lazim.Basketbol fiziksel savasin yaninda psikolojik savasida gerektiriyor.
 
bi kaç yil sonra belki avrupada belki amerikaya gidicek bu kucuk kiz weya kucuk kizlar

8,9 bin kişi karşisinizda nasil olacaklar şimdiden kirildik felan diyorla.r

allah bilir evde de ağliyordur


basketbol,futbol bi iştir..
Profesyonelik wardir

ve bu tür işlerde başar başar başar muhtiş iyi git..
ama bir hata yap bitmişindir..

uuu diye seslere de alinganlik yapicaksa

bizim futbolcular braksin oynamayi ne kadar küfür yiyorlar stada..
 

Üst