Puanları
0
Çözümler
0
- Katılım
- 15 Eyl 2008
- Mesajlar
- 3,115
- Tepkime puanı
- 0
- Yaş
- 33
- Konum
- Konya
- Web sitesi
- www.salsabasket.net
Geçirdiği kalp krizinin ardından sağlığı bozulan ve bir süredir tedavi gören gazeteci-yazar Ömer Lütfi Mete, İstanbul'daki evinde vefat etti.
Mete'nin, kalp yetmezliği ve asistoli (kalbin ritmik kasılmalarının durması) gelişmesi nedeniyle vefat ettiği kaydedildi.
Acıbadem Kadıköy Hastanesi'nden yapılan açıklamada, Mete'nin 17 Kasım 2009 tarihinde evinde gelişen kalp durması nedeniyle yapılan canlandırma işlemi sonrasında hastanenin yoğun bakım kliniğinde tedavi altına alındığı bildirildi.
Açıklamada, ''Ancak sayın Mete, yapılan tedaviye rağmen 18 Kasım 2009 Çarşamba günü saat 16.30'da kalp yetmezliği ve asistoli gelişmesi sebebiyle vefat etmiştir'' denildi.
İyileşince kitap yazmak isteyen Ömer Lütfi Mete'nin eşi Leyla Mete, bir süre yaptığı açıklamada, eşinin sağlık kontrollerinin düzenli olarak devam ettiğini, kalp krizi dolayısıyla beyninin oksijensiz kaldığını ve uzun süre uyutulması nedeniyle de zaman zaman unutkanlık yaşadığını dile getirmişti.
Dostlarının da eşini hiç yalnız bırakmadığını dile getiren Leyla Mete, özellikle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyaretinin eşini çok mutlu ettiğini kaydetmişti. Leyla Mete, eşinin, dostlarının ziyaretleriyle moral bulduğunu da ifade ederek, ''Günlük yaşamda eşim kitap okumaya devam ediyor. Zaten iyileştiğinde yapmak istediği ilk şey kitap yazmak. Çünkü en büyük ideali kitap... Hastalığı öncesinde bir kitap üzerinde çalışıyordu. Şu an köşe yazısı da yazamıyor'' diye konuşmuştu.
Ömer Lütfi Mete'nin, ailesine çok düşkün olduğunu, çocuklarının da babalarına destek verdiğini vurgulayan Leyla Mete, eşinin çok yoğun iş temposu nedeniyle bedeninin yorgun düştüğünü, hastalığı bu nedenle yaşamış olabileceğini söylemişti. Mete, hastalığı yüzünden eşinin iş yaşamından uzak kaldığını ve çalışmayı özlediğini belirterek, doktorların tam olarak sağlığına ne zaman kavuşacağı yönünde bilgi vermediğini ancak büyük bir iyileşme ivmesi sağladıklarını anlatmıştı.
Eşinin ayrıca Kurtlar Vadisi konsept danışmanlığı yaptığını ve diziyi de büyük bir ilgiyle izlediğini kaydeden Mete, dizi oyuncularının da sürekli eşini ziyaret ettiklerini belirtmişti.
MATBAA ÇIRAKLIĞINDAN...
1950'de Rize'de dünyaya gelen Ömer Lütfi Mete, 1970 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesine girdi. Mete, 1971 yılında önce matbaa çıraklığı yaptı, daha sonra gazeteciliğe geçti.
1972'de İktisat Fakültesinden ayrılıp Atatürk Eğitim Enstitüsünü bitiren, kısa bir süre mezun olduğu lisede ve Rize Meslek Yüksek Okulunda edebiyat öğretmenliği dışında gazeteci ve senaryo yazarı olarak çalışan Mete, Babıali'de Sabah, Bizim Anadolu, Tercüman, Türkiye, Yeni Haber, Orta Doğu, Yeni Şafak, Ayyıldız, Yeni Binyıl ve Sabah gazetelerinde editör, yönetici ve yazar olarak çalıştı.
Türk Edebiyatı, Boğaziçi ve Çağrışım dergilerinde makale, mizahi öykü ve şiirleri yayımlanan Mete'nin, 'Gülce' (şiir), 'Çığlığın Ardı Çığlık', 'Yerden Göğe Kadar', 'Asker ile Cemre', 'Çizme' (roman), 'Derin Millet Manifestosu' (köşe yazılarından seçmeler), 'Hacıyağı ile Parfüm Arasında' (deneme), 'Balonya Tüneli', 'İtfaiye Yanıyor' (kara mizah) eserleri bulunuyor.
'Çizme', 'Gülün Bittiği Yer', 'Bizim Yunus', 'T.H.E İmam' filmlerinin senaryolarını yazan Mete'nin, 'Köstekli Saat', 'Ayrı Dünyalar', 'Veysel Karani', 'Ahmet Bedevi' televizyon filmi, 'Bizim Ev', 'Evlere Şenlik', 'Ortaklar', 'Deliyürek', 'Avcı', 'Hayat Bağları', 'AGA', 'Çanakkale Destanı' (Belgesel Drama) televizyon dizisi senaryolarında imzası var.
Mete'nin, kitapları arasında Prof. Dr. Mahir Kaynak ile kaleme aldığı 'Erdoğan Operasyonu', 'Basılı Yakıt', 'Allahsız Müslümanlık' isimli eserler de bulunuyor.
Kaynak:Ntvmsnbc
Gülüm
Bu şehir girdap gülüm
Girdapta mehtap gülüm
Feleğin bir suyu var
Su değil kezzap gülüm
Feleğe dayandım gülüm
Öldüm de uyandım gülüm
Öldüm de uyandım
Bu şehir serap gülüm
Serapta mihrap gülüm
Feleğin bir topu var
Mermisi kezzap gülüm
Feleğe dayandım gülüm
Öldüm de uyandım gülüm
Öldüm de uyandım
Yezidin harcı zulüm
Yiğidin burcu ölüm
Feleğe dayandım gülüm
Öldüm de uyandım gülüm
Öldüm de uyandım
Gülce
Uçurumun kenarındayım Hızır
Ulu dilber kalesinin burcunda
Muhteşem belaya nazır
Topuklarım boşluğun avcunda
Derin yar adımı çağırır
Dikildim parmaklarımın ucunda
Bir gamzelik rüzgâr yetecek
Ha itti beni, ha itecek
Uçurumun kenarındayım Hızır
Civan hazır
Divan hazır
Ferman hazır
Kurban hazır
Uçurumun kenarındayım Hızır
Güzelliğin zulme çaldığı sınır
Başım döner, beynim bulanır
El etmez
Gel etmez
Gülce'm uzaktan dolanır
Uçurumun kenarındayım Hızır
Gülce bir davet
Mecaz değil
Maraz değil
Gülce bir afet
Peri değil
Huri değil
Gülce beyaz sihir
Gülce ölümcül naz
Buram buram zehir
Yar yüzünde infaz
Bir gamzelik rüzgâr yetecek
Ha itti beni, ha itecek
Güzelliğin zulme çaldığı sınır
Uçurumun kenarındayım Hızır
Ben fakir
En hakir
Bin taksir
Ateşten
Kalleşten
Mızrakla gürzden
Dabbetülarz'dan
Deccal?dan, yedi düvelden
Korku nedir bilmeyen ben
Tir tir titriyorum Gülce?den
Ödüm patlıyor Gülce?ye bakmaktan
Nutkum tutuluyor, ürperiyorum
Saniyeler gözlerimde birer can
Her saniyede bir can veriyorum
1981