Spor Sergi Günlerinden

201.jpg


203.jpg


204.jpg






http://www.tribundergi.com/depo/video/g ... yonluk.mpg
http://www.tribundergi.com/depo/video/f ... _80ler.mpg
 
O salonda basket maçı izlemek nasip olmadı ama 2 kere Fatih KISAPARMAK konserine gitmiştim
Ya benim anlamadığım lay lay çekerkene nasıl o sıralar arasındaki boşluğa girmiyodunuz :p
 
Bahtsizbedewi' Alıntı:
O salonda basket maç? izlemek nasip olmad? ama 2 kere Fatih KISAPARMAK konserine gitmi?tim
Ya benim anlamad???m lay lay çekerkene nas?l o s?ralar aras?ndaki bo?lu?a girmiyodunuz :p
Sosyete tribununde prefabrigin arasindan asagi dusmuslugum vardir.
 
mükemmeldir kesin oranın atmosferi bi maça gitmek nasip olsaydı ama yaş müsait değildi:D
benim anlamadığım dikkat ettiyseniz takılara şu an o atkılar moda herkes onlardan almaya başladı...20 sene oldu az değil..
çok garibime gitti...
 
o salonun durumu şimdi nasıl...Aklıma geldikçe orayı düğün salonu haline getirenlere saygılarımı sunuyorum(!) Başka yermi bulamamışlar.
Ülkemizde spora verilen değer bu kadar.
 
O salonda 2 maç izleme şansı bulmuştum.

Ben mi küçüktüm salon mu büyüktü bilemiyorum :)

Bülent Karpat , Bakırköyspor'u çalıştırıyordu o zamanlar. Birde canlı Efe Aydan'ı izleme şansı bulmuştum aklımda bunlar kalmış.

Birde üst katları ne işe yarıyordu o salonun bilenimiz var mı acaba?
 
Hakan Çokiçli' Alıntı:
O salonda 2 maç izleme şansı bulmuştum.

Ben mi küçüktüm salon mu büyüktü bilemiyorum :)

Bülent Karpat , Bakırköyspor'u çalıştırıyordu o zamanlar. Birde canlı Efe Aydan'ı izleme şansı bulmuştum aklımda bunlar kalmış.

Birde üst katları ne işe yarıyordu o salonun bilenimiz var mı acaba?


Üst katlarda tribündü ama normal maçlarda zor dolardı..

Bu arada üst tribünle ilgili bir anımı anlatıyım kısaca , sergideki ksk-gs maçında o dönemlerde fbde oynayan taygun du yanılmıyosam sarışın bi futbolcu vardı onu gördüm maç esnasında sosyete tribününde oturuyodu hemen yukarı tribüne çıktım yukardan üstüne tükürmeye başladım.En sonunda benim tükürdüğümü anladı ve yukarı tribüne geldi zor kaçmıştım:)

Fb maçlarında biz ve bjk taraftarı karşı bölümdeki pota arkasını alırdı ..fb seyircisinden az olsakta öyle bir tezahürat yapardıkki salon inlerdi sustururduk..

Futbol maçlarıyla aynı güne rastlayan maçlarda da samiyenden sergiye geçer güzel bir gün geçirirdik..

Derbilerde de güzel kavgalar kapışmalar olurdu..

Çok güzel günlerdi..

Hakan bu arada Bülent Karpat Bakırköyü çalıştırıken genç takımda benim arkadaşımda oynuyodu beraber gelirdi sergideki maçlara..
Karpat çok sıkı bir Gs'lidir bu arada
 
Re:

Murat İnal' Alıntı:
Sana öyle geldi :)
44-53 2. yarının son 6 dakika 22 saniyesi olması lazım.

görüntüyü açamadım ama tahmin ettiğim gibiyse sen de yanıldın 8)
spor serginin saati geri değil ileri çalışırdı 06.22 görünüyorsa maçın bitmesine 13.38 var demektir...
maçlar orada 00.00 diye başlar 20.00 olunca biterdi... :D :D :D
 
açabildim...

aynen öyle 2.yarının 6.22nci dakikası...daha 13.38 var...

lambalı skorbord ...lambalar yanmaz...skor bilinmez... süre işler-işlemez... :roll:

saat ileri saydığı için uluslararası maclarda rakip takımdan imza alınırdı maçtan önce "itirazım yok saat yukarı sayabilir" diye :)

ama güzeldi... orada herşey çok güzeldi...

bir maçta bayrak direkli tribunun tam ortasını çökertmiştik de o bölüm 2-3 hafta kapalı kalmıştı...
 
Re:

Hakan Çokiçli' Alıntı:
Birde üst katları ne işe yarıyordu o salonun bilenimiz var mı acaba?

üst katlardan da maç izlenirdi hatta bazen çok güzel izlenirdi... coachlar rakip izleyeceği zaman çıkar ordan izlerdi setler falan kabak gibi çözülürdü kuşbakışı....

skorbord arkası tribünün üst katında bir de antreman sahası vardı... zemini beton... voleybol maçları oynanırmış orada ama onu ben bile görmedim....

sosyete üstünden de maç kuyruğu takip edilir, arkadaş falan beklenecekse orada beklenir önceden alınmış bilet oradan aşağı atılırdı...

bir de itfaiyenin içinden dehliz gibi bir yerden kaçak giriş vardı ki senelerce sır gibi sakladım lazım olunca da 2-3 kere kullandım :)
 
hayal meyal haturlıyorum o günleri
6-7 yaşında babam götürürdü beni oraya

pete williamsı unutmam hiç çok severdim
kendine özgü bi foul atış stili vardı
çok küçük oldugum için salon mimarisiyle ilgili pek bişey hatırlamıyorum

ama ömer saybirli lütfi arıboganlı galatasarayı orda izlemişliğim vardır hatırlamasam da:)
 
ah Nurettin Sözen ah. Hatırladıkça kahrediyor beni. Öteki dünyada da iki elim yakasında olacak. Koskoca İstanbulda kongre salonu yapacak yer bulamadı, Türkiyenin basketbol mabedi olan spor sergi sarayını yerle bir etti. Şimdi her maçta seyircisizlikten şikayet edenler o günlere dönüp bakmalıdırlar. Tribünler tıklım tıklım dolardı. 1982 yılı, bir şubat günü okul çıkışı hava günlük güneşlikken salona girdik, o gün tam beş maç vardı. Çıktığımızda yarım metre kar vardı. Ne kadar büyüleyici bir atmosfer varmış ki sıcak bir hava da girdiğimiz salonda, o kadar kar yağmış haberimiz olmamış. Seyirci basketbolu bilen, bilinçli kalabalıklardı. Top rakipteyken ıslıklayan, kendi takımına geçtiğinde teşvik eden bir kitleydi. Bilgileriyle hakemleri etkilerlerdi. Şimdi tribüne gidince, eskiyi hatırlayıp müthiş sıkıntı duyuyorum. Kendi oyuncusu serbest atış yaparken gerekli sessizliği sağlamayıp lay lay lom yapan bilinçsiz seyircinin zarar verdiğini düşünüyorum. Mutlaka basketbol kültürünü bilen seyirciyi salona çekmek gerekir. Yunanistanda, Sırbistanda seyirci maçı alıyor. Seyirci katkısıyla bizim aldığımız maç bir elin parmağını geçmez. Spor Sergide bütün lige hakim olma şansımız oluyordu. En geç dört hafta içinde ligdeki bütün takımları tanıma şansını elde ediyorduk. Hoş eskiden bu kadar canlı yayın yoktu. İstatistik denilen şey ön planda değildi. Şu an ülkemizde çok gelişmiş bir basketbol oynanıyor. Ah keşke bu günlere spor sergide şahit olsaydı. Şu bir gerçekki basketbol daha gençliğe hitap eden bir spor. Şehir içinde ulaşımı kolay salonlar yapılmalı. Ayhan Şahenk şehir içinde gözükmesine rağmen oldukça ulaşımı ters bir yer. Öğrenci birinin maça gitmesi içinde oldukça eziyet çekmesi gerekir. Ben Kabataş Ticarette okuyordum. okuldan çıkınca doğru maça. Cihangirde oturuyordum, yürüye yürüye hafta sonu maça. yani bir yaşam biçimi geliştirebiliyordu insan. Orada unutamadığım basketbolcular izledim. Baba Nusret ile Çengel Halilin mücadelesine şahit oldum. İkiside renkleri uğruna kanının son damlasına kadar savaşan insanlardı. Şimdi ne galatasaraylılar nede fenerbahçeliler bu iki ismi anmamasına şaşırıyorum doğrusu.
 
Spor Sergi demek basketbol demektir benim için, ne maçlar oynandı neler yaşandı dili olsada anlatsa.
Çıkışta kaçmışlığımızda kovalamışlığımızda çoktur, derbilerde bize 1 pota arkası kalırdı maçtan önce, ama maç başlarken birden öyle bir kalabalık salona gelirdiki topluca fb liler direk salonun bize ait bölümlerini koşar adım boşaltırlardı.
Bazı günler üst üste 5 maç izlemişliğim vardır, bazı maçlarda skorboard bozuldu diye eve gittiğimi bilirim güzeldi yani.
 

Üst