Ernest Hemingway

Yazdıklarını ,anlatmak istediklerini beğensem de beğenmesem de kitabı, saygı duyulması gereken, kutsal bir şey olarak gördüm hep.. kokusunu içime çektim.. bir çok yazar sevdim, daha çoğunu ise sevemedim, okuyamadım, bitiremedim ama Hemingway benim için yazar anlamında bambaşka biridir.. Lise çağlarımda tanıştım kitaplarıyla.. Elime yapışmışçasına bırakamadım bir daha..

Bir yaz gecesi başladım Silahlara Veda'ya.. Babamın 70 li yılların başında okuduğu, çok eski bir basımdı.. Zaman geçti, sayfalar döndü.. Güneş doğarken bitirdim.. Hayatımda ilk defa böyle bir şey oldu, ondan sonra da bir daha başıma gelmedi zaten.. 380 küsür sayfa kitabı bir gecede okudum..

Heminway çok ilginç bir adam.. Tam bir maceraperest olarak yaşayan, dünyanın her tarafını dolaşan, ispanya'da iç savaşa katılan, 1. dünya savaşını italya'da bir ambulans şöförü olarak geçiren, afrika'ya safariye giden falan biri.. fidel castro 'nun kankası.. yanlış hatırlamıyorsam bir uçak kazasına falan da karışmış.. tüm kitaplarını bu yaşanmışlığın gölgesinde oluşturmuş.. her kitabında kendi hayatından mutlaka iz olduğu söylenir..

Aklımda kalan ilginç bir şey de ayakta yazması.. Yüksek bir sehpanın üstünde, ayakta, kurşun kalemle yazarmış.. yazdıkları kağıtları da sehpanın dışına atarmış, eşi ( artık kaçıncı eşi bilmiyorum) kağıtları toplar, tasnif eder, düzenler, bir kitap şekline sokarmış.. yaşadığı çalkantılı hayatla çok da abes olmayacak biçimde intihar ederek hayatına son vermiştir..

daha fazla bilgi için ;

http://tr.wikipedia.org/wiki/Ernest_Hemingway
 
Öss için az eserini ezberlemedim :) hepsi hala aklımdadır isim olarak ama silahlara vedayı okudum ve beğenmiştim.2. dünya savaşında savaşması yazarla ilgili ilgimi geçen bir başka noktaydı.
 
Özel bir adamdır, Dünya da nadir gelebilecek özellikte biridir.
 

Üst