Eurobasket 2009 | TÜRKİYE - Yunanistan

  • Konbuyu başlatan Emin Doğanca
  • Başlangıç tarihi
Başarı bize fazla geldi, hemen başarısızlığa çevirdik... Yunanistan'ın en kıçı kırık takımına yenildik. Bu eşleşmeden kim çıksa yarın en az 20 sayı fark yiyecekti ama bu maçı kaybetmeyecektik. Adamların hepsi Türklerin en iyi takımını tokatladık diye düşünüyor şimdi. Bogdan az bile bağırdı son hücümdan sonra. Ben olsam elime geçen ilk kesici alet ile Hidayet'in üzerine atlardım.
Nba'de gururumuz, onun için kaç gece uykusuz kaldık ama adamların en iyi oyuncusu 20 sayı atıyor, bizimkisi rakip takımı sevindiriyor.
Turgay Demirel'in gücüde Edirne'den sonra 'nanay'. Düpedüz sahada ezildik ve bu tarz düdükler geleceği belliydi. Rusya-Yun. maçını hatırlasanız yeter.
Şu kadar emeğe yazık günah...
 
Tekrar izledim de;

4 saniyenin açıklaması şu sanırım.

4 saniye kala 24 saniye saati tekrar başlıyor. Hakemler hatalı karar verdiklerinin farkına varıyorlar ve 4 saniyeden geri başlatıyorlar. Çünkü hatalı karardan sonra 24 saniyeye döndüğü için Yunanların 4 saniyede top kullanma gibi bir zorunluluğu olmadığından, yani Yunanlar da bizim gibi mağdur olduğundan o anda, o 4 saniye baştan oynatılıyor.
 
eeee ne var nuri? abi bu iş turkcell in 3g farkı netteki hız farkı var deyip kıvırmaya benzemiyo ee ne var nuri işte bu var hidayet abi senin yüzün den elendik bide 5te 5 yapmıştık neye yaradı....
 
Son 3-2-1 saniye kala bizim kadar çok sayı yiyen takım varmıdır acaba başka? Ne zaman rakibin 5 saniye ve altı süresi kalmışsa illaki sayı yiyoruz. Her takımın kronik olarak iyi yaptığı şeyler var, bizim kronik olarak kötü yaptığımız şeyler var hep.
 
Maçtan önce sağır sultan, basketboldan zerre çakmayan adamlar dahi şunu söyleyebiliyordu; Spanoulis.

NOT: Spanoulis'e dikkat etmek lazım. Eğer yeterli sertliği gösteremezsek hem hücumda takımı yönlendiri hem de attığı sayılar ile can yakar. Takımın bel kemiği konumunda...

Bu maçtan önceki yorumum. Maç içinde Spanoulis kaç tane son saniye üçlüğü attı ben sayamadım. Veya kaç kez bizim savunmamızın dengesini bozdu. Yunanistan bir lideri var. Ve o adam üzerinden oynuyorlar. Bu kadar gevşek savunma yapmak, bizim gibi hücum yönü kısıtlı bir takımın haddine değil.

Ve şunu biliyoruz ki bu oyun sayı atarak kazanlıyor. Savunmaya şampiyonluğa giden yolda çok önemli bir etkendir. Ancak en iyi savunma takımlarının dahi hücumda bir planları ve opsiyonları vardır. Ama biz bağlamışız ''Cesur Yürek''e, savunma diye tutturmuş gidiyoruz.

Bir daha diğer takımları böyle bulabilirmiyiz, sanmıyorum.

Şimdi yıllardan beri milleti uyuttukları 2010 geldi, çattı. Hadi bakalım nasıl kıvıracaksınız...

NOT: Ben ne Hido'ya ne de başka birine hata buluyorum. Hata bu takımı Hido ve Ersan'a endeksli hale getirip, bir ton adamı dışarıda bırakanlarda. Sanki 30 tane Memo var da sistemimize uymuyor...
 
Öyle şeyler oldu ki Ömer Onan'ın maç bitimine kırk küsür saniye kala attığı gereksiz üçlük ki psikolojik savaş içinde ne kadar boş olursan ol üç saniye içinde tek oyuncumuz yokken atıyor, Ömer Aşık faul atamıyor. Maçın en kritik pozisyonu Yunan tarafı hakem masasında Nihat İzic oyuncuları defans için çağrıyor ve üçlük yiyoruz madem psikolojik savaş var bizim kenar heyyetinin de masanın önünde olması lazım. Netice olarak hep yememek az yemek düşünülür biz bunu becerdik ama topu çemberden geçirmeyi başaramadık. Tartışılan pozisyonun gereği ise bence 2 sayı Yunanistan lehine ya da 1 saniye Yunanistan hücumu olmalı idi.
 
Murat Baylan' Alıntı:
Tartışılan pozisyonun gereği ise bence 2 sayı Yunanistan lehine ya da 1 saniye Yunanistan hücumu olmalı idi.

Murat tekrar tekrar izledim de ortak düşünüyoruz ama saniye konusunda farklıyız sanırım;

4 saniye varken 24 saniye başa dönüyor ve 21 saniye varken sayı yiyoruz. Bu durumda da Yunanların hücumu devam etse dahi 4 saniye ya dolmamış yada tam dolar ike sayı olmuş oluyor. Yani kesinlikle ortada haksızlık yok. O pozisyonda Yunanlar belki de süre dolmamışken basketi atmışlardı. Lehimize bir karar bile çıktı bence.

Peki sonrası? Neden yedik o basketi diye sormazlar mı adama?
 
Ribauntlarda ve serbest atış sayılarında fark yememize rağmen müthiş mücadele ederek son 2.30 dakikaya 6 sayı önde girdik, maç sonunu kaldıramadık... Ender maçı uzatmaya götüren basketi attı ama, uzatmada son topu o şekilde kullanmamalıydı. Son 9 saniyeyi daha iyi değerlendirebilirdik, faul alabilirdik, boş şut arayabilirdik...

Kazanmaya çok yakındık, daha iyisini yapabilirdik fakat, olmadı...

Hepsine teşekkürler...
 
Hakemleri de eleştirebiliriz, oyuncularımızı da, teknik kadromuzu da... Ama hepsinden ortaya bir karışık almak lazım, yoksa tek başına hakem suçlu deyip kendi hatalarımızı görmezden gelirsek, uluslararası alanda başarı için daha çok bekleriz.

Önümüzde daha koskoca bir sene var Dünya Kupası için, yani hiçbir şey için geç değil. Genel olarak hakemleri ve oyuncuları değiştiremeyeceğimize göre ver Tanjevic´e bavulunu, ister Fener Ülker´i başarıdan başarıya koştursun (!) isterse evine dönsün. Ama milli takıma uzak olsun!
 
Hakeme gelene kadar eleştirecek o kadar çok şey var ki. Elinde bu kadar iyi uzunlar olup da kullanmayan pek bi ülke yoktur sanırım. Ama pardon bizim sisteme uymaz onlar değil mi?

Sağlık olsun ve önümüzdeki maçlara bakacağız gibi saçma cümlelerden bıktık artık. Bizim hedefimiz zaten nedense hep önümüzdeki maçlar ve turnuvalar oluyor...
 
O pozisyonda bizim teknik heyetin itirazından ötürü hakemler olayı tartışır hale geldiler, Yunanlılarda itiraza girişince 4 saniye kararı çıktı. Ersan'a boş turnike de yapılmış faul var şu saaten sonra önemi kalmıyor. Maç anlatımı ile ilgili olarakta takımları üst turlarda olan ülkelerden hiçbirinin sunucuları maçı tarafsız anlatma niyetinde olmuyor.
 
Elin adamları bu jenerasyonu yakalar, bu havayı yakalar, şampiyon olur. Biz ise umutlarımızı hep öteki senelere erteleriz.
 
Bu maçın analizi nasıl yapılır bilemiyorum ama öyle bir maçtı ki baş hakemin koyduğu korkak tavra rağmen Yunanistan'lı oyuncular maçı bize adeta ikram etmeye çalıştılar. Alın sizin olsun dediler ama biz tüm ikramları geri çevirdik. Neticede maçı kaybettik.

Evet maç sırasında bende sizler kadar sövdüm hakemlere ama sen eline geçen fırsatları değerlendirseydin hakem makem hikaye olurdu. Anlatılacak gibi değil yani 12 Dev Adam bir daha karşısında son saniyelerde bu kadar fazla amatörce hata yapan bir takım bulamaz. Rakibin yaptığı her top bizim lehimize sonuçlanacakken alehimize sonuçlandı. Rakip takımda işin ucunda yarı final olduğundan bu ikramı reddedemedi ki nitekim Spanoulis'de winner bir oyuncu olduğunu yeniden gösterdi ve 2006'da Amerika'ya uyguladığı tarifeyi bu seferde bize karşı uyguladı. Maçı bitiren üçlükte ondan gelmişti

Hidayet'e gelince bence artık NBA'den oyuncu çağırmayı bir kenara atmalıyız. Çağırsak bile oyuncu sayısı 1-2 olmalı ve asla kendini lider görüpte kahramanlığa soyunan oyuncu olmamalı. 2007 şampiyonuna bakıyoruz Kirilenko, 2006 Şampiyonuna bakıyoruz Calderon-Gasol, Finalistinde ise hiç NBA oyuncusu yok. Yani anlatmak istediğim bu tip turnuvalara NBA oyuncuları sökmez. Sistem oyuncusu olupta NBA'de oynayan oyuncular randıman verir ki bu saydığım listede kahraman röllerine bürünen bir tek Hido var.

Bizim teptiğimiz fırsatlar ise bununla sınırlı kalmıyor .

Biz bir daha

Diamantidis'siz, Papadapoulos'suz Yunanistan

Milicic'siz Sırbistan

Calderon'suz Jimenez'siz İspanya

Nesterevic'siz Udrih'siz Slovenya

Jasicevicius'suz, Kaukenas'sız, Siskauskas'sız Litvanya

Nowitkski'siz Almanya

Luol Deng'siz Britanya

Kirilenko'suz Rusya

Kısacası böyle madalya alması kolay bir tunuva bulamayız.
 
şu kadar açık ve net adama sorarlar:ersin görkem,serkan erdoğan,hakan köseoğlu,tutku açık,kaya peker,ermal kuço,hüseyin beşok,mirsad türkcan,mehmet okur,cevher özer hatta ibrahim kutluay niye pekii niye bu kadroya alınmaz yerlerine aldığın barış hersek,bekir yarangüme,engin atsür ne iş yaptılar ben böyleyeyim kenarda çok iyi su ve havlu taşıdılar.....
 
ya inanılır gibi değil turnuvaya 5 te 5 yaparak girdik herkes hatta bizler bile eyvah şampiyon olacağız galiba derken şimdi 7 ci veya 8 cilik maçlarına çıkacağız....
 
Hidayet, sana ettiğim küfrü daha fenere etmedim okadarını bil yani...

Bu maçın değerlendirmesi falan olmaz arkadaşlar.Çok dar bir rotasyonda oynuyoruz.Turnuva başlarında bir gaz giriyoruz Allaah için dar rotasyondaki adamlarda kaliteli 72 milyonlluk ülkeyiz ya çıkıyor 7 adam(!) Turnuva ilerledikçe hem yorgunluğu hem baskıyı kaldıramıyoruz.NBA finalinda sazı eline alanlar takımı içten çökertiyor,tula atar gibi şut atmaya,yıldızlaşmaya çalışıyorlar.Kimisi kenarda bu hovardalığa sesini çıkarmıyor ne çok kızgın hoca(!) hastır derler adama!Birde Ömer Aşık'a bir sorum var olum sen mongol musun?Bizde basket oynadık,hırvatistandan 2.05 lik 16-17 lik çocuklar getirmişlerdi.Adamlar 5 günde şut aatmayı baaştan öğrendiler.Sen 36da 6 serbest atış kullanıyorsun.Kaybettiğimiz 2 maçtaki kaçırdılarını hesapla sonrada otur düşün...
Memo, bana kalırsada sisteme uymuyor, tabi bizim bir sistemimiz olsa uymuyorda ortada yok böyle bir şey.Tamamen oyuncuların bireysel performanslarına kalmış Hido ve Ersan endeksli bir takımız.Hido ne atarsa eyvallah demek lazım.

Benim kızdığım nokta takım içindeki bireyselleşme.Yoksa buraya kadar geldiler,iyide mücadele izlettirdiler bize Allah razı olsun.Ancak milli takım söz konusu iken bir takımı koçu kasten bu kadar bireyselleştirmeye çalışıyorsa biz hiç bir turnuvanın sonunu getiremeyiz.Bir Serkan Erdoğan,Hüseyin Beşok buralarda olsa çok çok farklı bir şeyi konuşuyor olacaktık bence.
 
valla hep Lyon la dalga geçerdik..Şampiyonlar liginde iki gurubuda lider ve neredeyse namağlup tamamlar gelir çeyrek finalde elenirlerdi..
Güzel Duyguymuş...
 
Mağlubiyet takım için kötü oldu.Bir sürü neden sayabiliriz bu yenilgi için.Spanoulis'i tutamamamız, ribaund sıkıntımız, serbest atışlar, Hidayet ve Ersan'dan beklenen katkı gelmemesi, oyunumuzu oynayamamış olmamız gibi.Ama ben iyi yandan bakmak istiyorum işin.Bizim başımızdaki koç denilecek adam bu turnuva önemli değil demişti.Ama görüyoruz ki oyuncular istediği zaman bir takım şeyleri başarabiliyorlar.Yani bu takımda iş yok.Sadece bir kısım eksikler var.Pota altı oyuncularımızın aynı tip olmaları.Herkes katılır mı bilmem ama Kerem Gölnüm'ü bazı yerlerde aradım ben.Çünkü hiç dışarı çıkan, ayakları hızlı bir pota altı oyuncumuz yok.Ve bazı hücumlarda Kerem'i aradık.Dünya şampiyonasında umarım bizle olur.Gerçi bir turnuva iyi oynayıp, bir turnuva kötü oynama gibi alışkanlığımız da var ama bu sene iyikide kendi evimizde olacağız.Ki bizim takımımız taraftarla beraber iyi gaza gelecek nitelikte bir takım.İnşallah her şey güzel olacak.
 

Üst