Re: GSbasket.Org 10. yıl Organizasyonu
sanirim basardik..
bu cumleyi kurmak icin cok bekledim, cok bekledik.
bir avrupa kupasi zaferinin bitis dudugune denk geliyor, bu aileye katilisim, bu surecin nasil gelistigini yazdiklarimla paylasmaya calistim zaten nacizane, o yuzden, yaratmak istedigimiz seyin arka planini, altinda yatan mantaliteyi uzun uzun tekrarlama niyetinde degilim.
ama kisa bir onsoz icin, uretmek fiilinin buyusunu de hatirlamak gerek kanaatindeyim.
merak etmeyin, bu yazida globallesen tuketim toplumu, ben neyim sorusunun yerine, benim neyim var sorusunun alisi, ya da sosyo-ekonomik iliskilerin uzerimizde yarattigi tahribat uzerine yormayacagim sizleri.
sadece ve sadece uretmek, yaradilisa anlam katabilmenin dayanilmaz hazzi, yoktan varetmek icin degil de, olanin farkina varabilmek icin cabalamak, uretmek.
hala ben neyim seklindeki, kimlik belirleyici bir soruya, bizden cok once belirlenen ogeler olan turkum, muslumanim gibi cevaplarin yaninda, galatasarayliyim diyebilme sansi veren, sariyla kirmiziya sunulan bir sukran borcu, uretmek.
peki kimligimizin boylesine ozel bir parcasi olan galatasaray, tam olarak ne ifade ediyor bizim icin, nasil bir galatasaray bizleri tatmin edecek olan, ve nedir bu aski secmemizdeki ana etken..
daha oncede yazilarimda belirmistim, 20. yuzyilin ortalarinda yapilan bu konudaki en kapsamli arastirmaya gore, taraftar profili cozumlemelerinde, burjuvaziye karsi, aristokrasiyi temsil eden galatasaray taraftar butunu, maalesef ki, ilerleyen surec icerisinde, ulkemizin de bu noktada, net sosyo-kulturel siniflar olusturamamasi sebebiyle siradanlasmis ve varolusunu sadece basari kavrami uzerinden sekillendirmistir.
onlarca yilin bir birikimi olan bu surec, sonunda hepimizin sikayetci oldugu, fakat bir ucundan da bu sonucta sorumlulugumuzun bulundugu bir kusak cikarmistir ortaya, rakip taraftari dusman olarak goren, rekabetin dayanilmaz hazzini yasamak yerine, oteki kavrami uzerinden kendi kimligini ifade eden, otekinin basarisizligini kendi basarisina tercih eden, okumayan, uretmeyen, bir taraftar kimligi.
oysa hepimiz bilmekteyiz ki, galatasaray gelenektir, galatasaray kulturdur, galatasaray tevfik fikrettir.
ve bizler istedik ki, madem ki bu yiginin bir parcasi olmak istemiyoruz, degistirmek icin caba sarfedelim ve basarisiz olsak dair, bizden oncekilere, birileri denemisti, bunu bir adim oteye tasiyabiliriz demenin hakli gururunu yasayalim, emeklilik gunlerimizde, anlatacak anilara donmek icin bellegimizi tazeledigimizde.
bunun icin ne mi yaptik, once sorunun analizini yaptik, sonrasinda ise bunu asabilmek icin izlememiz gereken yolu belirledik, ve bu uzun yolun ilk adimini nerede atmamiz gerektigine karar verdik.
ve en sonunda karar kildik, bir gelenek yaratmaliydik.
yoneticisiyle, hocasiyla, o renkleri tasima serefine nail olan oyuncusuyla ve bu klubun, armanin asil sahibi olan taraftariyla, simdi yetisen kusaga ornek olmali ve onlara bunu yasabilecekleri bir yol acmaliydik.
ilk adimimiz ise, herkesin bir arada bulunacagi, yeni sezona, yeni heyecanlara beraber, bir arada merhaba diyecegimiz sezona merhaba partisi.
seneye ikincisini kutlayacagimiz, sonra ucuncusunu, 10 sene sonra ise, 11, sine cocugumla beraber gelip, gururla bunun birincisinin bir parcasiydim ben diyebilecegim bir sezona merhaba partisi, okanin, ugurun ve sonradan aramiza katilacak genc arkadaslarimizin duzenleyecegi, bu kalabaligi nereye sigdiracaklari konusunda kafa yoracaklari.
peki daha anlamli olan ne, giris icin alinan meblag birlestirilerek kombine alinacak klupten, ve bu kombineler ogrenci arkadaslarimiza dagitilacak mac arifelerinde, belirli bir kultur yarismasi ya da sarfedecekleri emek cercevesinde, ister annelerini, ister arkadaslarini alip goturebilecekleri, baskebol kulturune genc yaslarda haiz olabilecekleri gunler gorebilmeleri adina.
evet belki sayimiz az olacak, evet belki bazi aksakliklar yasayacagiz, ama bu guzel camia icin, cikilacak uzun bir yolun ilk adimini atmanin onurunu yasayacagiz, hepimizin bayrami olacak bu ozel gunde.
yer taksim, lisenin oldugu yer, bir de pasajin tabi, kalbimizin odak noktasi yani.
gun 23 agustos..
kimseye gelin demem, ama herkese sahiplenin derim, kisiye ait olmayan, hepimizin bir parcasi olmasi gerektigi bu ozel organizasyonu birlikte arsa cikarmanin hakli gururunu yasayim derim.
not; bu iste emegi gecen insanlari anmamak, haksizlik olacaktir tarihe not duserken;
eyup yildiz, salonun eyup abisi, benim icin eyup bey, gonlunu actigi yere, mekanimi acmisim cok mu dedi, yilmaya yakin oldugumuz anlarda hep en inanclimizdi.
alen hekimbas; her zaman dostluguyla enerji verdigi icin..
burak barut; osym mi, galatasaray mi, yorumsuz..
ugur yilmaz; gelecegimiz emin ellerde.
onur yavuz; onur bey, galatasaray ve asalet, cumle icinde birlestirin.
mithat duran; muhalif ya, daha mi az seviyor galatasarayi bizden, yuregi cok buyuk.
kerem secer; galatasaray nerede o orada, imrenerek takip ediyorum.
murat inal; x, yden hep buyuk.
onder cicekoglu; az cekmedi benden, verdigim rahatsizligi hep saygiyla karsiladi.
volkan ozger ve baris camur; galatasaray askinin, ofkeye ragmen surdurulebildiklerini gosterdikleri icin.
ve gokce basaran; herseyin sorumlusu o..
ben galatasaray i cok seviyorum, su zamana kadar da yalniz basima sevdim hep. ama bu isimler,bu aski benim gibi yasayan insanlar oldugunu gosterdiler, ve tabii boyle buyuk bir askin da ancak paylasarak buyuyecegini, simdi zaman uretmek zamani.
tarih 11 agustos, londrayim, tarih 23 agustos saadet sehrinde, istanbulda.
dugunumuze bekleriz..