Güzel Aşk Yazıları Ve Şiirler Buraya...

G

Guest

Misafir
Ilki benden ;


Biliyorum sana giden yollar kapali
Üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni

Ne kadar yakindan ve arada uçurum;
Insanlar, evler, aramizda duvarlar gibi

Uyandim uyandim, hep seni düsündüm
Yanliz seni, yanliz senin gözlerini

Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalimim
Ben artik adam olmam bu derde düseli

Simdilerde bir köpek gibi kosuyorum ordan oraya
Yoksa gururlu bir kisiyim aslinda, inan ki

Animsamiyorum yari dolu bir bardaktan su içtigimi
Ve içim götürmez kenarindan kesilmis ekmegi

Kaç kez sana uzaktan baktim 5.45 vapurunda;
Hangi sarkiyi duysam, bizimçin söylenmis sanki

Tek yanli ask kisiyi nasil aptallastiriyor
Nasil unutmusum senin bir baskasini sevdigini

Çocukça ve seni üzen girisimlerim oldu;
Bagisla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri

Raslasmamak için elimden geleni yaparim
Bu böyle pek de kolay degil gerçi...

Alisirim seni yalniz düslerde oksamaya;
Bunun verdigi mutluluk da az degil ki

Çikar giderim bu kentten daha olmazsa,
Sensizligin bir adi olur, bir anlami olur belki

Inan belli etmem, seni hiç rahatsiz etmem,
Son istegimi de söyleyebilirim simdi:

Bir geceyarisi yaziyorum bu mektubu
Yalvaririm onu okuma çarsamba günleri


Cemal Süreya
 
Gözlerin kal diyor



Buna nasıl ayrılık bu nasıl veda
Gözlerin kal diyor dudakların git
Bakışın anahtar gözlerin kilit
Ellerin aç diyor dudakların git

Ayrılık dönüşü olmayan nehir
Yalnızlık yıkılmış bomboş bir şehir
Kaç sevda kül oldu böyle kimbilir
Gözyaşın kal diyor dudakların git.

Gidersem bir daha dönmeyeceğim
Kalırsam kalbime yenileceğim
Çözemedim seni delireceğim
Gözlerin kal diyor dudakların git

Duvardan insin mi resimlerimiz
Yabancı olsun mu isimlerimiz
Ya o deli dolu gecelerimiz
Anılar kal diyor dudakların git

Bu romanda biter belki birazdan
Ne aşklar yıkıldı gururdan nazdan
Ağlıyor besteler yine hicazdan
Şarkılar kal diyor dudaklar git


Ahmet Selçuk İlkan
 
BİRGÜN...


Apansız uyanırsan gecenin bir yerinde,
Gözlerin uzun uzun karanlığa dalarsa,
Bir sıcaklık duyarsan üşüyen ellerinde,
Ve saatler gecikmiş zamanları çalarsa,
Bil ki seni düşünüyorum...

Bir vapur yanaşırsa rıhtımına bin, açıl,
Örtün karanlıkları masmavi denizlerde,
Ve dinle kalbimi bak nasıl çarpıyor nasıl,
O bütün özlemlerin koyulaştığı yerde,
Bil ki seni bekliyorum...

Bir sabah gün doğarken aç perdelerini, bak,
Sevinçle balkonuna konuyorsa martılar,
Kendini tadılmamış derin bir hazza bırak,
Dökülsün dudağından en umutlu şarkılar,
Bil ki seni istiyorum...

Gecelerden bir gece uyanırsan apansız,
Uzaklarda elemli, garip bir kuş öterse,
Bir ceylan ağlıyorsa dağlarda yapayalnız,
Ve bir gün kabrimde bir kara gül biterse,
Bil ki seni seviyorum...
 
İşte Beni Öldüren Bu


Günler sensiz geçmiyor mu
İşte beni çıldırtan bu
Yüzün bensiz gülmüyor mu
İşte beni ağlatan bu!

Dört bir yanım taş bir duvar
Ne merhamet ne vefa var
Üstelik de sen yoksun yar
İşte beni delirten bu!

Vursalar da akmaz kanım
Hasret dolu her bir yanım
Bu sensizlik yok mu canım
İşte beni öldüren bu!

Sensiz bomboş koca şehir
Günüm zindan gecem zehir
Kimi görsem akıl verir
İşte beni delirten bu!

Nazarında yokum gibi
Dağılmışım bir kum gibi
Günden güne bir mum gibi
İşte beni eriten bu!

Sen benimdin öyle sandım
Nasıl sevdim nasıl yandım
Sana hasret çölde kaldım
İşte beni çürüten bu
işte beni öldüren bu!..
 
Ve bir gün apansız bir bakış,
Yetti bin yıllık sevdayı diriltmeye.
Hafif bir gülümsemesiyle güller açar,
Bülbüller şakırdı gönül bahçemde!
Şu; olmak ya da olmamak sözünü,
Senle ya da sensiz anlamaya başladım.
Yanlızlık, artık benim için;
Seni görmediğim, kokunu duyamadığım her anımdı.
Dakikalık tenefüslerde, ya yılların azabını;
Ya da bir ömre bedel mutluluğu yaşıyordum.
Ve kalabalık koridorlarda seçebiliyordu,
Artık gözlerim senin parlak çehreni.
Kantin vuslathaneydi bana.
Masana yakın, sana yakın, kalbine uzak mı uzak!
Ama yine de herkes;
Kalbini sevgi mezarlığı yaparken,
Ben kalbime sadece seni gömdüm!
Platonik Aşkım...!
 
Yeni Bir Sayfada Sana Bakmak


her sey yapilabilir
bir beyaz kagitla
uçak örnegin uçurtma mesela
altina konabilir
bir ayagi ötekilerden kisa oldugu için
sallanan bir masanin
veya siir yazilabilir
süresi ötekilerden kisa
bir ömür üzerine.

bir beyaz kagida
her sey yazilabilir
senin disinda
güzelligine benzetme bulmak zor
sen iyisi mi sana benzemeye çalisan
her seyden
bir gülden bir ilk bir sonbahardan sor
belki tabiattadir çaresi
senin bir çiçege bu kadar benzemenin
ve benim
bilinci nasirli bir bahçivan çaresizligim
anlarim bitkiden filan
ama anlatamam
topragin günesle konusmasini
sana çok benzeyen bir çiçek yoluyla

sen bana isik ver yeter
bende filiz çok
köklerim içimde gizlidir
gelen giden açan soran bere budak yok
bir siir istersin
“içinde benzetmeler olan”
kusura bakma sevgilim
heybemde sana benzeyecek kadar
güzel bir sey yok

uzun bir yoldan gelen
tedariksiz katiksiz bir yolcuyum
yarali yarasiz sevdalardan geçtim
koynumda bir beyaz kagit boslugu
her seyi anlattim
olan olmayan acitan sancitan
bilsem ki sana varmak içindi
bütün mola sancilari
bütün stabilize arkadasliklar
daha hizli kosardim
severadim gelirdim
gözlerinin mercan maviligine

sana bakmak
suya bakmaktir
sana bakmak
bir mucizeyi anlamaktir

sana sola bakmadan yürüdügüm yollar taniktir
ask sorgusunda sahanem
yalniz kelepçeler saniktir
ne yazsam olmuyor
çünkü bilenler hatirlar
hem yapilmis hem yapma çiçek satanlar
bahçivanlar degil tüccarlardir
sen öyle göz
sen öyle toprak ve günes ortakligi
sen teninde cennet kayganligi iken
sana siir yazmak ahmakliktir

bir tek söz kalir
dislerimin arasindan
ben sana gülüm derim
gülün ömrü uzamaya baslar

verdigim bütün sözler
sende kalsin isterim
ben sana gülüm derim
gül sana benzedigi için ölümsüz
yazdigim bütün siirler
sana baslayan bir kitap için önsöz

sana bakmak
bir beyaz kagida bakmaktir
her sey olmaya hazir
sana bakmak
suya bakmaktir
gördügün suretten utanmak
sana bakmak
bütün rastlantilari reddedip
bir mucizeyi anlamaktir
sana bakmak
Allah’a inanmaktir

Yılmaz Erdoğan
 
Ben seni sevdim mi?Sevdim,kime ne
Tuttum,ta içime oturttum seni
Aldım,okşadım saçlarını,öptüm
İçtim yudum yudum güzelliğini

Ben seni sevdim mi?Sevdim elbette
Bendeydi özlemlerin en korkuncu
Çıldırırdım sen ne kadar uzaksan
Aşk değil,hiç doymayan bir şeydi bu

Ben seni sevdim mi?Sevdim doğrusu
Sevdikçe tamamlandım,bütünlendim
Biri vardı ağlayan gecelerce
Biri vardı sana tutkun;o bendim

Ben seni sevdim mi?Sevdim en büyük
En solmayan güller açtı içimde
Ömrümü değerli kılan şeydin
Sen benim bozbulanık gençliğimde

Ben seni sevdim mi?Sevdim,öyle ya
Bir çizgiye vardım seninle beraber
Ve birgün orada yitirdim seni
Ben seni sevdim mi?Sevdim,Ya sen beni?....


Ümit Yaşar Oğuzcan
 
Bilerek mi yanina
almadin giderken
basinin yastikta
biraktigi
cukuru

Guveniyordum
oysa ben sevgimize
vapur iskelesi
ya da tren istasyonundaki
saatin dogrulugu kadar

Beni senin gibi
bir de annem terketmişti
ki gobegimde durur
onun yoklugundan
bana kalan
cukur

Sunay Akın
 
Dudak Payı


Çay bardağında
Bırakılan dudak payı
Kadar bile
Uzak kalamam
Gözlerine

Yakın olsun isterim
Ellerime ellerin
Yanındaki beton binaya
Yaslanması gibi
Köhne bir evin

Seni bir çivi
Gibi çaktım
Çünkü beynime
Ve toplayıp
Bütün kerpetenleri
Attım denize

S.Akin
 
Cok uzun zaman oldu,
bölüsmeyeli göz yaslarimi...
Bir yalnizlik var etrafimda,
göremedigim...
Ama hep benimle...
Nedense boynu bükük kaldi,
Hayatin felsefesi...
Ve bu yalnizlik varken icimde;
dökemem göz yaslarimi disariya,
Ve icime attikca suluyor sanki yalnizligimi...
Her gün daha büyük,
Her gün daha hissedilir...!!!
 
Gözlerimden yaşlar süzülüyor yavaş yavaş,
Aklımda sen gözlerimde yaş var.
Bilmezdim aşk acısını,onu da öğrendim sayende,
Tutamıyorum kendimi işte tutamıyorum.

Hatırlıyorum da ilk bakışmamızı,
Herşey ne güzel başlamıştı oysaki,
Şimdi gel gör halimi,
Tutkunun oldum ama artık nafile.

Sevmeyecektim seni hataydı bu yaptığım,
Geç anladım artık farkındayım,
Ne dersin işte sensiz yastayım,
Seni unutmayacağım birtek bunun farkındayım.

Birgün gelecek güleceğim bu günlerime,
Ama olsun,her duyguyu tatmak var hayatta,
Şimdi anlıyorum harşeyin bir bedeli olduğunu,
Bunların bedeli de senmişsin demek ki,


Bu yazdıklarımı belki hiçbir zaman okumayacaksın,
İsmimi belki bir daha anmayacaksın,
Ama olsun ben seni kalbime gömüyorum,
Orada kalacak hiç;ama hiç çıkmayacaksın.

Şenol CAN
 
Bir sey var aramizda.
Senin gözlerinde belli,
Benim yanan yüzümden.
Susuyoruz, arada bir,
Gülüserek basliyoruz söze.
Ne kadar gizlesek nafile,
Bir sey var aramizda,
Senin gözlerinde isildiyor,
Benim dilimin ucunda...
Söyleyemiyoruz
"Seni Seviyorum" diye...
 
Sevgileri yarınlara bıraktınız
Çekingen, tutuk, saygılı.
Butun yakinlarınız
Sizi yanlış tanıdı.

Bitmeyen işler yüzünden
(Siz boyle olsun istemezdiniz)
Bir bakış bile yeterken anlatmaya herşeyi
Kalbinizi dolduran duygular
Kalbinizde kaldı

Siz geniş zamanlar umuyordunuz
Çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi soylemek.
Yilların telaslarda bu kadar cabuk
Gececegi akliniza gelmezdi.

Gizli bahçenizde
Açan çiçekler vardı,
Gecelerde ve yalniz.
Vermeye az buldunuz
Yahut vakit olmadi...

Behçet Necatigil
 
Her sey yapilabilir
Bir beyaz kagitla
Uçak örnegin uçurtma mesela
Altina konulabilir
Bir ayagi ötekinden kisa oldugu için
Sallanan bir masanin
Veya siir yazilabilir
Süresi ötekilerden kisa
Bir ömür üzerine.
Bir beyaz kagida
Her sey yazilabilir
Senin disinda
Güzelligine benzetme bulmak zor
Sen iyisi mi sana benzemeye çalisan
Her seyden
Bir gülden bir ilk bir sonbahardan sor
Belki tabiattadir çaresi
Senin bir çiçege bu kadar benzemenin
Ve benim
Bilinci nasirli bir bahçivan çaresizligim
Anlarim bitkiden filan
Ama anlatamam
Topragin günesle konusmasini
Sana çok benzeyen bir çiçek yoluyla
Sen bana isik ver yeter
Bende filiz çok
Köklerim içimde gizlidir
Gelen giden açan soran bere budak yok
Bir siir istersin
"içinde benzetmeler olan"
Kusura bakma sevgilim
Heybemde sana benzeyecek kadar
Güzel bir sey yok
Uzun bir yoldan gelen
Tedariksiz katiksiz bir yolcuyum
Yarali yarasiz sevdalardan geçtim
Koynumda bir beyaz kagit boslugu
Her seyi anlattim
Olan olmayan acitan sancitan
Bilsem ki sana varmak içindi
Bütün mola sancilari
Bütün stabilize arkadasliklar
Daha hizli kosardim
Severadim gelirdim
Gözlerinin mercan maviligine
Sana bakmak
Suya bakmaktir
Sana bakmak
Bir mucizeyi anlamaktir
Sana sola bakmadan yürüdügüm yollar taniktir
Ask sorgusunda sahanem
Yalniz kelepçeler saniktir
Ne yazsam olmuyor
Çünkü bilenler hatirlar
Hem yapilmis hem yapma çiçek satanlar
Bahçivanlar degil tüccarlardir
Sen öyle göz
Sen öyle toprak ve günes ortakligi
Sen teninde cennet kayganligi iken
Sana siir yazmak ahmakliktir



Bir tek söz kalir
Dislerimin arasindan
Ben sana gülüm derim
Gülün ömrü uzamaya baslar



Verdigim bütün sözler
Sende kalsin isterim
Ben sana gülüm derim
Gül sana benzedigi için ölümsüz
Yazdigim bütün siirler
Sana baslayan bir kitap için önsöz



Sana bakmak
Bir beyaz kagida bakmaktir
Her sey olmaya hazir
Sana bakmak
Suya bakmaktir
Gördügün suretten utanmak
Sana bakmak
Bütün rastlantilari reddedip
Bir mucizeyi anlamaktir
Sana bakmak
Allah'a inanmaktır
 
Değişir rüzgarın yönü
Solar ansızın yapraklar;
Şaşırır yolunu denizde gemi
Boşuna bir liman arar;
Gülüşü bir yabancının
Çalmıştır senden sevdiğini;
İçinde biriken zehir
Sadece kendini öldürecektir;
Ölümdür yaşanan tek başına
Aşk iki kişiliktir.

Bir anı bile kalmamıştır
Geceler boyu sevişmelerden;
Binlerce yıl uzaklardadır
Binlerce kez dokunduğun ten;
Yazabileceğin şiirler
Çoktan yazılıp bitmiştir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.

Avutamaz olur artık
Seni bildiğin şarkılar;
Boşanır keder zincirlerinden
Sular tersin tersin akar;
Bir hançer gibi çeksen de sevgini
Onu ancak öldürmeye yarar:
Uçarı kuşu sevdanın
Alıp başını gitmiştir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.

Yitik bir ezgisin sadece,
Tüketilmiş ve düşmüş, gözden.
Düşlerinde bir çocuk hıçkırır
Gece camlara sürtünürken;
Çünkü hiç bir kelebek
Tek başına yaşayamaz sevdasını,
Severken hiçbir böcek
Hiç bir kuş yalnız değildir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.
 
Aşk

Hayatın hızıyla yaşadık o aşkı
Her şey bir anda başladı
Yaşandı
Ve bitti...

Yan yana gidip de bir süre
Ayrı yönlerde uzaklaşan
İki tren gibi...
 
Agladigini istemem ben ölürsem
Beni en sevdigin halimle hatirla
Uzak bir yerde çalistigimi düsün
Hayatta olduguma inan
Bir gün gelir kendiliginden
Geçer bütün üzüntüm.

Her yeni gelen günü
Yeni bir ümitle beklemeli
Her yeni gün
Yeni havalarla gelir.
Gece, yagan yagmurla uyursun
Sabah, bir de bakarsin odan günesli

Her gelen vapuru, treni
Yeni bir ümitle beklemeli
Her gelen vapur, tren
Yeni insanlarla gelir
Ben esmerdim güzelim
Bu sefer bir sarisini seversin
Ask yasayanlar içindir.
 

Üst