Işıl Alben
- Konbuyu başlatan Önder Ç.
- Başlangıç tarihi
Bu sefer uzun soluklu bir Avrupa yapsın.
edit: arkadaşlar bu kızcağız ancak gidince değeri anlaşılıyor. kursk'a gitti birden burada değere bindi yoksa kıza sabri muamelesi yapılıyordu gitmeden önce.
edit: arkadaşlar bu kızcağız ancak gidince değeri anlaşılıyor. kursk'a gitti birden burada değere bindi yoksa kıza sabri muamelesi yapılıyordu gitmeden önce.
Son düzenleme:
Işıl zaten sembol oyuncu olma şansını Dinamo Kursk'a giderek kaybetti. WNBA'ya gitseydi en büyük destekçisi ben olurdum ama Kursk'ta benchwarmer olmayı neden istedi hala anlamış değilim. O yüzden YDÜ'ne giderse garipsemem.
Işıl Alben siz ve sizin gibilerin inatla ve sebebini anlayamadığım olumsuz laflarına rağmen bu kulüp için Eurocup ve Euroleague kupalarını kaldırmış efsane bir kaptandır. Aynı zamanda şu anda ligin en değerli Türk oyuncusudur.
Saygılar.
Moderatör tarafında düzenlendi:
K
Kürşat Kosovalı
Misafir
Işıl çoktan sembol oyuncu oldu Galatasaray'da. bu senin laf çakman ile değişmeyecek boşuna yorma kendini.
Bugüne kadar öteki taraftaki iki takımdan gelen misli tekliflere rağmen nasıl kaldıysa yine kalacaktır Galatasaray'da.
Arkadaşlar sembol oyuncu olmaktan kastım Totti - Roma ilişkisi gibiydi. Bildiğim kadarıyla Totti kulübünden hiç ayrılmadı. Işıl tabii ki Galatasaray kadın basketbolu denince akla gelen ilk oyuncu. Ama Gerrard da mesela yıllarca Liverpool'da oynamasına rağmen, kariyerini o takımda tamamlamak varken ABD'ye gitti. Bu durum Liverpool taraftarlarında tepki çekti, sempatisini yitirdi. 2014'te şampiyonluğa giderken yaptığı hatayla zaten eskisi kadar sevildiğini düşünmüyorum.
Kötü bir şey demedim olayın iç yüzünü öğrenmeden önyargılarla yazıyorsunuz. Tutturmuşsunuz sürekli aynı şeyler. Keşke kariyerini sadece bizle sürdürseydi. Ama tabii kendisinin bileceği bir iş.
Kötü bir şey demedim olayın iç yüzünü öğrenmeden önyargılarla yazıyorsunuz. Tutturmuşsunuz sürekli aynı şeyler. Keşke kariyerini sadece bizle sürdürseydi. Ama tabii kendisinin bileceği bir iş.
K
Kürşat Kosovalı
Misafir
Mesela Metin Oktay sembol oyuncumu Galatasaray için Yasin bey?
Ü
Üye silindi 1178
Misafir
30 yaşındaki 2.lig oyuncusu Merve Uygül için genç oyuncu ve Işılın yerine mutlaka o oynamalı, daha iyi oynar diyen birinin dediklerini fazla kaale alıyorsunuz bence 
Tabii ki. Metin Oktay'ın Palermo'ya gitmesinde farklı nedenler olduğu yazılıyordu. Zaten Türkiye liglerinde ve derbilerde en çok gol atan, Galatasaraylılık bir din gibi köklü bir inançtır diyen, ezeli rakibi 20 bin teklif ettiğinde Galatasaray için 8 bine anlaştığında mutluluktan uçan bir oyuncu her şeyden öte bir efsanedir. Işıl'da yukarıda yazdığım nitelikler yok. Zaten Işıl'ı Fb hiçbir zaman istemedi. O yüzden gitmemesi normal. Ha teklif edilse yine gitmezdi orası da bir gerçek. Ama o da Galatasaray kadın basketbolu denilince akla gelen ilk oyuncu olacak belki de. Bu yazdığım yorumlardan bazıları kasıtlı olarak farklı anlıyor. Aynı şeyleri bir Arda'ya, x'e vs. yazsam sorun olmaz ama Işıl'a yazılınca sanki kötü bir yorum yapmışım gibi tepki çekiyor. Hala anlamış değilim. Bu forumdakilerden bazen düşünce olarak tek tip değil de, farklı perspektifte yazıyorum belki ondan olabilir.
Işılla Arda hiçbir şekilde mukayese kabul etmez. Son yıllarda Işılın oyunculuğunu ciddi şekilde eleştirsem de Galatasaraylılığına ve bu takım için yaptıklarına hiç laf etmem. Bu durumun genel geçer bir tavır olduğunu düşünüyorum. Arda Galatasarayın yaptığı teklif çok komikti derken Işıl çok daha fazla paralar kazanma imkanı varken hep Galatasaray sevgisini ön planda tuttu. Ki bu şubede oyuncular benim hatırladığım kadarıyla hiçbir sene doğru dürüst düzenli para alamadılar
SM-J710FQ cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
SM-J710FQ cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
K
Kürşat Kosovalı
Misafir
Kardeş kusura bakma Işıl Fenere gol atamadığı için. Bir daha Euroleague kupasını alırken fenerin elinden söyleriz birde rovoşeta ile fileyi deler.
Fener Işılı hiç istememiş tamam oldu
Sürekli kafasında bir şeyler yaratıp inanan ve buraya aktaran bu arkadaş ile ne zaman yollarını ayıracak forum?
Fener Işılı hiç istememiş tamam oldu
Sürekli kafasında bir şeyler yaratıp inanan ve buraya aktaran bu arkadaş ile ne zaman yollarını ayıracak forum?
Işıl senelik 300 k alıyor zaten. Takımın en çok kazanan 1-2 oyuncusundan biri. Bu ücretin fazlasını verse verse bir Ekat, Kursk verir zaten Kursk'a gitti rotasyon oyuncusu olarak oynadı. Daha iyi isimler varken kaptanı transfer edeceklerini sanmıyorum.
Ü
Üye silindi 1178
Misafir
Arkadaş Fenerin hiç istemediğini hatta aldığa maaşa kadar herşeyi biliyor bayan basket ile bu kadar ilgili ama Merve Uygulün 30'unda olduğunu bilmiyor :'(
Ben Işılın Galatasarayda oynadığı her sezonu içine alarak bir değerlendirme yaptım. Siz daha fazla para verilse giderdi demeye getiriyorsunuz. Işılın aldığı para çok ve bu aldığı parayı hakedecek bir performansı olmadığını şu an birçok kişi söylüyor zaten. Bu savunulmayacak bir görüş değil.
SM-J710FQ cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Son düzenleme:
Hayır ben daha fazla para verilseydi giderdi demiyorum. Sizin yukarıda yazmış olduğunuz "daha fazla para kazanma imkanı varken Galatasaray'da kaldı" argümanına yorum yaptım sadece. Gider miydi gitmez miydi bilmiyorum. Kursk'a gittiğinde Rus takımında bizden daha fazla para aldığını biliyorum. Ama para için gitti demem. Yani ilk yazdığım mesajla şu gelinen nokta arasında çok fark var. Konu bir şekilde sulandırılmaya çalışıldı yine.
Radoslav
0
Işıla gelene kadar bin tane laf edilecek sporcu var Galatasaray'da fiyat performans olarak.
B
Berkay Yaman
Misafir
Merve Uygüle genç ve Işıldan daha iyi oynar diyen adam gelmiş kafasına göre takılıyor. Komik.
Şu konuya mümkün olduğunca bulaşmamaya çalışıyordum ama son zamanlardaki klasik haddini bilmeyen, cahil, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olup kafasına göre sallayan muhasebeci Galatasaraylılar için yazmak gerek oldu. Sadece Galatasaraylılar ile de sınırlamak doğru olmaz aslında bunu, ülke geneline yayılan bir sorun.
Öncelikle eskiden başlayalım. Işıl bu takımdan gitmedi, Murat Özyer denen karaktersiz yüzünden gitmek zorunda bırakıldı. Euroleague finallerinden önce defalarca sözleşme yenilemek için görüşmek istemesine rağmen bu şahıs sürekli oyaladı ve o da Kursk ile imzaladı. Eruoleague şampiyonluğu gelince bir tarafları tutuşan Özyer Kursk ile anlaşmaya çalıştı (dönem başkanı Ünal Aysal Işıl ile özel bir görüşme yaptı. 3 sene için çok çok ciddi bir teklif yaptı) ama Ruslar kendisi gibi vizyonsuz, beceriksiz ve ne yaptığını bilmeyen bir organizasyon olmadığı için tabiki kabul etmedi. O sene Galatasaray’dan 450.000 TL alan Işıl 280.000 dolara Kurska imza attı ve buna onay verdi Özyer. Ne yazık ki yönetimin bu olayların hiç birinden haberi bile olmadı. Yani Özyer’in kendi kafasına göre hareket ederek Galatasaray kulübüne verdiği zararlardan sadece bir tanesiydi bu. Işıl’ın takımda kalmasını istemiyordu çünkü Işıl sürekli takımın başarısı için isteklerde bulunarak onu zor durumda bırakıyordu.
Bu arada bench ısıtan demiş yine çok bilmiş arkadaşımız, ufak bir örnek olarak Euroleague yarı finalinde elendikleri Ekaterinburg maçının istatistiğine bir göz at derim. Dynamo Kursk - UMMC Ekaterinburg | EuroLeague Women (2015) | FIBA Europe
Ayrıca bu olaya basketbolu Avrupa ve dünya çapında bilen bir taraftar şu şekilde bakmalı. Türk bir kadın sporcu Rusya gibi çok yaşamın zor olduğu bir yere gidip yabancı oyuncu statüsünde oynayarak ülkesini temsil ediyor, kendini kabul ettiriyor ve 1 sezonu tamamlayabiliyor. Bunu da şuradan örnek vereyim Şaziye ivegin Rusyanın başkentine gidip sezonun 3. ayında geri döndü. Tabii bu yorumu yapabilmek için biraz entellektüel olmak lazım.
Işıl Kursk’tan Galatasaray’a geri döndüğünde ilk sene için 700.000 TL’ye imza attı ki Kursk kalması için 350.000 dolar teklif etmişti (sezon başlamasına rağmen bu teklifinde ısrarcı olup Christmas arasında tekrar teklif yaptı). Sezon başladığında yönetim maddi sıkıntıdayız diye rica etti ve 3 senelik imzaladığı kontratında indirime giderek 600.000 TL’ye oynadı o sene. Örnek olarak aynı dönem Nevriye 550.000 Euro, Birsel emin olmamakla beraber aşağı yukarı 400.000 Euro gibi bir para alıyordu. Bir zahmet o zamanki döviz kuruna da siz bakıverin. Ayrıca Kursk için oynarken devre arasından Galatasaray’a imza atana kadar sürekli Fenerbahçe tarafından ısrarlı bir teklif vardı ve bu ilk değildi.
Gelelim bu seneye, Işıl’ın sözleşmesi 900.000 TL ki son senesi ve yine geçen sene yönetim isteği ile düşürülmüş hali. Normalde 3 yıllık anlaşmasının son senesi yani bu sene daha fazla olması gerekiyordu ama yine “sen bizim kızımıszın, Galatasaraylısın, paramız yok” diye yapılan telkinlere kanarak ki kendisine kızdığım en büyük nokta bu, kontratını düşürdü. Yine yerli oyunculardan bir örnek vermek gerekirse ligin en değerli yerli oyuncusu diyebileceğimiz Quanitra 750.000 dolara oynuyor. Tam olarak emin olmamakla beraber Bahar Çağlar Işıl’a yakın, Birsel ki tamamen bitmiş ve kendi taraftarından bile sürekli küfür yiyor yine çok daha fazla kazanıyor Işıl’dan. Olcay Çakırın ne kadar kazandığını hiç yazmıorum kafayı yemeyin diye. 3+2 kuralı geldiği için yerli oyuncuların kazandığı rakamlar neredeyse iki katına çıktı.
Bir de bunların yanında mesela kadın voleybolcularımıza verilen paraları da göz önüne getirebilirsiniz. Misal 35 yaşındaki Neslihan Demir’e 2 sene için 2.4 milyon TL artı bonuslar verdirdi birileri.
Gelelim işin diğer bir yüzüne. Yaklaşık 4-5 ay geriden geliyor Işıl’ın maaşı ve yönetime gidip benim paramı vermeyin gerekirse ama kızlarınkini ödeyin diyebiliyor.
Bu seneki performansına gelince yanında oynayan oyuncuların kalitesine göre fazla bile iyi oynuyor. En basitinden iyi scrren yapıp devrilebilen bir tane bile uzunu yok ki bir oyun kurucunun en önemli ihtiyacı olduğu şey iyi screen yapılmasıdır (çok uzağa gitmeye gerek yok 10 Şubat Belarus maçına bakın kendisi hakkında neden Avrupa nın en iyi guardlarından biri olarak yazıldığını anlarsınız).
Her şeyi açık açık yazdım hatta yazılmaması gereken şeyleri bile, sadece bazı cahil arkadaşları aydınlatmak için. Böyle bir ortamda hala Işıl hak ettiğinden fazla kazanıyor diyen varsa diyecek birşeyim yok artık.
Işıl’a laf söyletmiyorsun hep sahip çıkıyorsun diyor bazen arkadaşlarım. Işıl’ın Galatasaray’ın bir sembolu olduğunu düşünmüyorum. Işıl Galatasaray ile Eurocup ve Euroleague kupası kazanmış, en fazla forma giyen oyuncuların başında gelen çok iyi Galatasaray’lı olan bir efsanedir artık. Kendisinin Galatasaray forması giymesinden, sergilediği mükemmel Galatasaray’lı duruşundan, Galatasaraylılık ananelerine sahip çıkmaya çalışmasından dolayı kendi adıma çok mutluyum ve gurur duyuyorum böyle bir oyuncumuz olduğu için. Keşke onun gibi bir kaç tane daha oyuncumuz olsa her branşta da sahip çıksak.
Bu konudaki son yazımdır. ileriki günlerde, aylarda, yıllarda yine bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan arkadaşlar olacaktır açıp okurlar yazıyı. Ya da öyle birini gördüğünüzde gösterirsiniz.
Öncelikle eskiden başlayalım. Işıl bu takımdan gitmedi, Murat Özyer denen karaktersiz yüzünden gitmek zorunda bırakıldı. Euroleague finallerinden önce defalarca sözleşme yenilemek için görüşmek istemesine rağmen bu şahıs sürekli oyaladı ve o da Kursk ile imzaladı. Eruoleague şampiyonluğu gelince bir tarafları tutuşan Özyer Kursk ile anlaşmaya çalıştı (dönem başkanı Ünal Aysal Işıl ile özel bir görüşme yaptı. 3 sene için çok çok ciddi bir teklif yaptı) ama Ruslar kendisi gibi vizyonsuz, beceriksiz ve ne yaptığını bilmeyen bir organizasyon olmadığı için tabiki kabul etmedi. O sene Galatasaray’dan 450.000 TL alan Işıl 280.000 dolara Kurska imza attı ve buna onay verdi Özyer. Ne yazık ki yönetimin bu olayların hiç birinden haberi bile olmadı. Yani Özyer’in kendi kafasına göre hareket ederek Galatasaray kulübüne verdiği zararlardan sadece bir tanesiydi bu. Işıl’ın takımda kalmasını istemiyordu çünkü Işıl sürekli takımın başarısı için isteklerde bulunarak onu zor durumda bırakıyordu.
Bu arada bench ısıtan demiş yine çok bilmiş arkadaşımız, ufak bir örnek olarak Euroleague yarı finalinde elendikleri Ekaterinburg maçının istatistiğine bir göz at derim. Dynamo Kursk - UMMC Ekaterinburg | EuroLeague Women (2015) | FIBA Europe
Ayrıca bu olaya basketbolu Avrupa ve dünya çapında bilen bir taraftar şu şekilde bakmalı. Türk bir kadın sporcu Rusya gibi çok yaşamın zor olduğu bir yere gidip yabancı oyuncu statüsünde oynayarak ülkesini temsil ediyor, kendini kabul ettiriyor ve 1 sezonu tamamlayabiliyor. Bunu da şuradan örnek vereyim Şaziye ivegin Rusyanın başkentine gidip sezonun 3. ayında geri döndü. Tabii bu yorumu yapabilmek için biraz entellektüel olmak lazım.
Işıl Kursk’tan Galatasaray’a geri döndüğünde ilk sene için 700.000 TL’ye imza attı ki Kursk kalması için 350.000 dolar teklif etmişti (sezon başlamasına rağmen bu teklifinde ısrarcı olup Christmas arasında tekrar teklif yaptı). Sezon başladığında yönetim maddi sıkıntıdayız diye rica etti ve 3 senelik imzaladığı kontratında indirime giderek 600.000 TL’ye oynadı o sene. Örnek olarak aynı dönem Nevriye 550.000 Euro, Birsel emin olmamakla beraber aşağı yukarı 400.000 Euro gibi bir para alıyordu. Bir zahmet o zamanki döviz kuruna da siz bakıverin. Ayrıca Kursk için oynarken devre arasından Galatasaray’a imza atana kadar sürekli Fenerbahçe tarafından ısrarlı bir teklif vardı ve bu ilk değildi.
Gelelim bu seneye, Işıl’ın sözleşmesi 900.000 TL ki son senesi ve yine geçen sene yönetim isteği ile düşürülmüş hali. Normalde 3 yıllık anlaşmasının son senesi yani bu sene daha fazla olması gerekiyordu ama yine “sen bizim kızımıszın, Galatasaraylısın, paramız yok” diye yapılan telkinlere kanarak ki kendisine kızdığım en büyük nokta bu, kontratını düşürdü. Yine yerli oyunculardan bir örnek vermek gerekirse ligin en değerli yerli oyuncusu diyebileceğimiz Quanitra 750.000 dolara oynuyor. Tam olarak emin olmamakla beraber Bahar Çağlar Işıl’a yakın, Birsel ki tamamen bitmiş ve kendi taraftarından bile sürekli küfür yiyor yine çok daha fazla kazanıyor Işıl’dan. Olcay Çakırın ne kadar kazandığını hiç yazmıorum kafayı yemeyin diye. 3+2 kuralı geldiği için yerli oyuncuların kazandığı rakamlar neredeyse iki katına çıktı.
Bir de bunların yanında mesela kadın voleybolcularımıza verilen paraları da göz önüne getirebilirsiniz. Misal 35 yaşındaki Neslihan Demir’e 2 sene için 2.4 milyon TL artı bonuslar verdirdi birileri.
Gelelim işin diğer bir yüzüne. Yaklaşık 4-5 ay geriden geliyor Işıl’ın maaşı ve yönetime gidip benim paramı vermeyin gerekirse ama kızlarınkini ödeyin diyebiliyor.
Bu seneki performansına gelince yanında oynayan oyuncuların kalitesine göre fazla bile iyi oynuyor. En basitinden iyi scrren yapıp devrilebilen bir tane bile uzunu yok ki bir oyun kurucunun en önemli ihtiyacı olduğu şey iyi screen yapılmasıdır (çok uzağa gitmeye gerek yok 10 Şubat Belarus maçına bakın kendisi hakkında neden Avrupa nın en iyi guardlarından biri olarak yazıldığını anlarsınız).
Her şeyi açık açık yazdım hatta yazılmaması gereken şeyleri bile, sadece bazı cahil arkadaşları aydınlatmak için. Böyle bir ortamda hala Işıl hak ettiğinden fazla kazanıyor diyen varsa diyecek birşeyim yok artık.
Işıl’a laf söyletmiyorsun hep sahip çıkıyorsun diyor bazen arkadaşlarım. Işıl’ın Galatasaray’ın bir sembolu olduğunu düşünmüyorum. Işıl Galatasaray ile Eurocup ve Euroleague kupası kazanmış, en fazla forma giyen oyuncuların başında gelen çok iyi Galatasaray’lı olan bir efsanedir artık. Kendisinin Galatasaray forması giymesinden, sergilediği mükemmel Galatasaray’lı duruşundan, Galatasaraylılık ananelerine sahip çıkmaya çalışmasından dolayı kendi adıma çok mutluyum ve gurur duyuyorum böyle bir oyuncumuz olduğu için. Keşke onun gibi bir kaç tane daha oyuncumuz olsa her branşta da sahip çıksak.
Bu konudaki son yazımdır. ileriki günlerde, aylarda, yıllarda yine bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan arkadaşlar olacaktır açıp okurlar yazıyı. Ya da öyle birini gördüğünüzde gösterirsiniz.