Sahte Logo Kullanımı Ve Sahte Yıldızlar Konusu

Öncelikle bu konu ile ilgili bir başlık bulamadığım için futbol forumuna bu başlığı açtığımı, yöneticiler tarafından gerek görülürse forum konusunun ve başlığın değiştirilebileceğini belirtmek isterim. Ancak başlık kesinlikle “1959 öncesi şampiyonluklar” benzeri bişey olmamalıdır. 1959 öncesi sözü tamamen algıdır. Ve kamuoyunda bu konu tamamen Fenerbahçe’nin algıları ile ilerlemektedir. Asıl rahatsız olduğum da tam olarak budur.Fenerbahçe’nin talebini ele alırsak aslında konu ve soru “Türkiye ‘de 1951 de gerçekleşen profesyonelleşme öncesi dönemden kazanılan kupaların, şu an ki şampiyonluk sayılarına ve temsili yıldızlara eklenip, eklenmeyeceğidir.” 1959 öncesi şampiyonlukların incelenmesi söylemi ile bunun arasında ciddi fark vardır.

1959 öncesi şampiyonluklar dendiğinde, sanki öncesinde de ulusal lig varmış ama 1959 da her şey sıfırlanmış gibi bir algı çıkıyor. 1959 da ulusal lig açısından zaten her şey sıfırdı. En son ki teşebbüsün üstünden bile 9 yıl geçmişti. Var olan mahalli liglerdi. Bunlardan da en büyüğü İstanbul ligi.

Aslında sorunun temeli de, cevabı da burada. Futbolun Türkiye’de oynanmaya başlandığından itibaren,1959 da Türkiye liginin kuruluşu ile kaldıran zamana kadar ülkede ki ( dönemin şartlarının da etkisiyle) en değerli, en popüler, en uzun süren ve en çok maç oynanan, eksiksiz ve devamlı düzenenlenen lig, mahalli lig olan İstanbul ligi idi. Fenerbahçe ‘nin talep ettiği şampiyonluklar bu İstanbul liginden değil, zaten istanbul ligi şampiyonlukları Gs ve fb nin eşit. Bu arada sürekli Galatasaray’ın yok saydığı idda edilen Turgay Şeren, Metin Oktay, Can Bartu, Lefter, Süleyman Seba gibi efsaneler de İstanbul liginde oynamıştır. Ee Fenerbahçe de buradaki şampiyonlukları eklemiyor, üstelik onlar daha düşük seviyelerdeki şampiyonlukları ekleyip,İstanbul ligini eklemiyor. Lefter’in tüm kariyerinde (Türkiye ligi de dahil)en çok oynadığı lig de İstanbul ligidir. O zaman ortada gerçekten efsaneleri yok sayma, inkar filan varsa bu onlara ait değil mi?.

Bir de Fenerbahçe’nin şampiyonluklara ekletmek istedikleri, İstanbul liginin altında kalan,Türkiye ligi öncesi ulusal lig girişimlerine bakalım.Milli Küme (1944 ten sonra maarif kupası gibi bir çok başka ismi de var) ve Futbol birinciliği şampiyonası .Girişim diyorum bu sadece benim sözüm değil, Halit Kıvanç’ın, Orhan Ayhan’ın bu çabaların girişimden öteye geçmediğine dair yazıları var. Hatta Fenerbahçe de dahil dönemin kulüplerin tavrından da bunu anlayabiliriz. Futbol birinciliğine katılmama, yedek takımla katılmak,milli kümenin kaldırılması isteği vs vs. Bunların hepsi belgeli, belgelerini de atıcam,şu an yok telefonda.Mesela kulüpler federasyona istekte bulunuyor,futbol birinciliği turnuvası milli küme takımları katılmadan oynansın,futbol1.liğini kazanan takım milli küme sonuncuyla oynasın,yenen takım milli kümeye katılma hakkı alsın. Olaya bak Fenerbahçe’nin şampiyonluk istediği 2 organizasyondan birinin şampiyonu diğerinin sonuncusuyla oynasın, o diğerine katılmak için:)).
Zamanında oynamayı zul gördüğü, katılmadığı, katıldığında da yedek takımıyla katıldığı kupalardan,80 sene sonra sırf bizden geri kaldıkları için yıldız devşirmeye çalışıyorlar.

Aslında yazacağım çok şey var,yine burda bildiklerim ölçüsünde devam ederim ama bu yazı yeteri kadar uzadı.Neticede yüzde yüz haklı olduğumuz konuda, meydanı tamamen Fenerbahçe ye bıraktığımız ve kamuoyunu onların algıları belirlediği için sahte logo, sahte yıldızlarını kabullendirmek üzereler. Galatasaray yönetimi, taraftarı bu konuyu her gündeme geldiğinde bir an önce konuyu kapatmaya çalışmak gibi saçma tavrını bir kenara bırakmak, haklılığını her gün daha da net anlatmak zorundadır. Bundan kaçmaya tahkim kurulu şöyle demişti filan demeye gerek yok. Çünkü neresinden bakarsan bak biz haklıyız. Ve dünyada bu şekilde kendine şampiyonluk ekleten,yıldız artıran takım ülke yok. Örneği yok gerçekten. O yüzden SUSMAYALIM.
 
Başarısız başkan, rezilliklerini taraftarı konsolide ederek örtmeye çalışıyor. Galatasaray'ı masa başında da olsa geçme fikri de çoğunluğun işine geliyor. Yönetim bu konuda işi sıkı tutmalı, ulusal ve uluslararası bütün hukuki yollara başvurmalıdır. Diş gösterilmediği sürece bu yüzsüzlük artarak devam edecektir, çünkü fıtratlarında var...
 
Başarısız başkan, rezilliklerini taraftarı konsolide ederek örtmeye çalışıyor. Galatasaray'ı masa başında da olsa geçme fikri de çoğunluğun işine geliyor. Yönetim bu konuda işi sıkı tutmalı, ulusal ve uluslararası bütün hukuki yollara başvurmalıdır. Diş gösterilmediği sürece bu yüzsüzlük artarak devam edecektir, çünkü fıtratlarında var...

Şunu bizim başkanlardan biri yapsa genel kurulu, gazetecisi, taraftarı itiraz eder. 9 senedir şampiyon olamıyoruz. 5 senedir başkansın şampiyon olamıyorsun. Önce bunun hesabını ver deriz. Ama bunların alayı aynı kafada. Bize ezeli rakip olarak düşende bunlar oldu. Coğrafya gerçekten de kaderdir.
 
Atalarimiz yillar once soyledikleri “Yavuz hirsiz ev sahibini bastirirmis” sozunu Fenerbahce’nin bugunlerini ongorerek soylemislerdir.Bundan eminim artik.Bu kadar her halti yiyip kendini magdur gosteren veya her konuda tutarsizliklarina ragmen koru korune onu savunan ve isin en komik tarafi da milyonlarca koyunu buna inandiran baska bir kitle daha var aslinda ama burada soylemeyecegim :)
 
Ben eğer gerekçeleri sağlam temellere sahipse şampiyonluk sayısının da doğru şekilde ifade edilmesinden kimse rahatsız olmaz diye düşünüyorum. Ancak yapılan açıklamalar sadece kafa karışıklığı yaratıp bir oldu bittiye getirmek ve yıllardır devam eden başarısızlıklarına kılıf bulma şeklinde olduğuna kanaat getirdim. Göztepe başkanı ve eskiden var olan şimdi kapanmış ya da amatör düzeyde olan bazı kulüpler adına yapılan açıklamalar da okudum; onlarda komşuda pişer tarzı nemalanma talepleri şeklinde göründü bana. Hiç kimse millî olmayan liglerin nasıl millî şampiyon çıkardığını; Türkiye'nin nasıl olurda İstanbul,Ankara ve İzmir'den ibaren sayılabileceğini; bu şehirlerden olmayan takımların mesela sonradan Trabzonspor, Bursaspor gibi kulüpleri oluşturan takımların oynadıkları liglerin şampiyonlarının neden millî lig şampiyonu olamayacağını açıklamıyor. Goebbels propagandası gibi yalanı yeterince tekrar edersen doğru olur mantığında yapılmış hareketler bunlar.
 
Son düzenleme:
Eğer bir kampanya şeklinde CİMER, bilgi edinme hakkı kanunu ve dilekçe verme kanunu kapsamında, eğer gerçekten logoda veya logo üzerinde 5 yıldız kullanma hakkı tanındı ise federasyondan bilgi talep edilerek tepki gösterilebilir.
Örnek metin yazıyorum istenirse bir organizasyon yapılabilir. Hukukî konularda bilgi sahibi renkdaşlar bir değerlendirsin.

Sayın Cumhurbaşkanım, sayın yetkili. Bir sporsever olarak son günlerde Fenerbahçe futbol takımının kulüp logosunda beş yıldız kullanmak üzere Türkiye Futbol Federasyonuna başvuru yaptığı ve izin aldığı şeklinde haberleri takip ediyorum. Hemen akabinde bu kulübün formasında üzerinde 5 yıldız olan logo kullanılmaya başlandı. Ülkemizde Sivasspor, Bursaspor, İstanbulspor, Gençlerbirliği gibi pek çok kulübümüz logosunda yıldız kullanmaktadır ve bu yıldızlar bayrak ve kurucu kulüpler gibi o kulübe ya da şehre aidiyet anlamları taşıyan nedenlerle logo tasarımına ait bir unsur olarak kullanılmaktadır..

Türkiye’de futbol branşında logo üzerinde yıldız kullanma hakkı “süper ligde kazanılan her beş şampiyonluk için bir yıldız” şeklindedir. Ancak logo üstüne 5 yıldız takan bu kulüp ise Türkiye süper ligi ve 1959 tarihinde hayata geçen ligde toplam 19 defa şampiyonluk kazanmış olmasına rağmen sanki en az 25 şampiyonluğu varmış gibi 5 yıldızlı logo kullanmaya başlamıştır.

1959 yılı öncesinde İstanbul, Ankara ve İzmir takımları ile organize edilen, diğer şehirlerde de yerel organizasyonlar yapılan çeşitli yerel ve bölgesel liglerde millî lig şampiyonluğu olarak kabul edilebilecek yeterli standart ve tanım bulunmazken şampiyonluk iddiasını başarısız geçen her sene tekrar tekrar dile getiren bu kulübe federasyon neden bu yıldız kullanım hakkını tanıdı merak ediyorum.

Bu nedenle aşağıda sıraladığım sorularımın Bilgi Edinme Kanunu kapsamında eposta olarak cevaplanmasını istiyorum.

1-Fenerbahçe futbol takımına logo tasarımı dışında ve logo üzerinde yer alacak şekilde 5 yıldız kullanma izni verildi mi?
2-Bu izin verildi ise kulübün 5 yıldız kullanma başvurusunda hangi gerekçeler gösterildi ve federasyon hangi gerekçeleri haklı buldu?
3-Fenerbahçe’nin 5 yıldız kullanımı izni en az 25 şampiyonluk sayısını mı gösteriyor; 25 şampiyonluğu ifade etmiyorsa ne ifade ediyor?
4-İzin, 25 şampiyonluk için değilse eğer kulüp logo değişikliği için mi verildi; logo değişikliği için başvuru yapılırken genel kurul kararı başvuruya eklendi mi?
 
Son düzenleme:
Bu konuda bir karar verilmedi mı sonra itiraz edildi tahkim vs başka bir yer de o kararı onadı süreç tamamlandı böyle bir konuda süreci tekrar başlatma girişiminde esastan önce usül sorunu var aslında hatta esası tartışmak ekmeklerine yağ sürmek olur . Her federasyon değişikliğinde bu konu tekrar tekrar gündeme gelebilir bu mantıkla
 
Baba parasından başka hiçbir vasfı olmayan beceriksiz yalı çocuğunun hezeyanları ve onun peşine takılan milyonlarca eziğin beyhûde bir o kadar da yüzsüz çırpınışları..
 
Bence bu işin sonunda şampiyonluklar tescil edilir ama yıldız hesabına dahil edilmez diye düşünüyorum.
Tabi ki bu tamamen tahmin.
Böylece iki tarafın da kabul edeceği bir durum olur diye düşünebilirler.
Tabi ki ben olsam düşünmeden red cevap veririm,komisyon da kurmam.
 
Fenerbahçe bu konuda 8 dakikalık video yayınlamış YouTube de. Tamamı çelişki ve çarpıtma üzerine. Oradaki tüm iddiaların cevapları var. Ama bizim kulüp 3 senedir takındığı tavrı devam ettirmekte ısrar ediyor. Yahu cevaplarından oluşan video çeksenize sizde. Ki federasyona verilen savunmada çoğu var zaten. Ama asıl önemli olan kamuoyunda yaratılan algı. Biz böyle sürekli tartışmak kaçarsak, konu ile fazla bilgisi olmayan herkes doğal olarak Fenerbahçe ‘nin haklı olduğunu düşünecek, düşünüyor da.
Bu böyle giderse verilecek karar az çok gözüküyor. Fenerbahçe 6 milli küme,3 futbol birinciliği organizyonlarından şampiyonluk istiyor. Futbol birinciliğinin kabul edilmeyeceğini,bu kupanın zaten Türkiye kupası statüsünde olduğunun herkes farkında. Fb de biliyor. Diğer 6 yı kabullendirmek için paravan olarak konuldu zaten. Adamlar her adımı baştan hesaplamış. Federasyon diğer 6 yı kabul edip, bakın tarafsız davrandık moduna geçebilecek. Zaten Fenerbahçe nin tek amacı da bu. Aslında 9 değil, 6 şampiyonluk istiyorlar.
Yönetim sadece tahkim kurulu kararı, profesyonel dönem öncesi diye savunmaya yapmaya devam ettikçe, tüm iddaları tek tek çürütmedikçe(hepsi çürük zaten), Fenerbahçe’nin meydan okumasına karşılık vermezse her şey için çok geç olabilir.
Bu kadar haklı olup, bu kadar pasif olunmaz. Sıradan biri olarak şu 8 dklık video yu ben bile çürütürüm. Kulüpte konuya hakim, spor tarihçisi,benimde çoğu şeyi onlardan öğrendiğim bir sürü insan var. Melih Şabanoğlu,Mehmet Şenol sadece bu ikisi bile yeter.
 
Son düzenleme:
Fenerbahçe’nin algı çalışması videoda ki yanlışlar ve yalanlar 1 [0-1.42 arası]

Video Federasyonun kuruluşunu (1923) milat olarak alıyor, öncesi şehir ligleri idi deyip geçiyor.


Bir çok ülkede federasyon kurulmadan önce de şampiyonlar var, ama fb pek oralı değil. Çünkü 1923 öncesi Galatasaray şampiyonluğu daha fazla.

Futbol birinciliğinden bahsediyor. Katılanların şehir ligi şampiyonu olduğu söylüyor.

Gerçekte olan: Katılan bir çok takımın şehir ligi yok. Eleme usulü gelmiş, ayrıca şampiyon olamayıp gelenler var.Örneğin 1924 ilk futbol birinciliği şampiyonu Harbiye İstanbul ligi şampiyonu değildi. Tabiki şampiyon olup çağrılmayanlar da var. Kimlerin katılacağını valilerin belirlediği de oluyor.

Maçlar eleme,bazen de lig usulü oynanıyor diyor.

Gerçek olan hep eleme usulü oynandı. 3-4 takımın katıldıklarında da birer maç oynandı. Tek maçla şampiyon olan bile var. (1940).
 
Son düzenleme:
Fenerbahçe’nin algı çalışması videoda ki yanlışlar ve yalanlar 2 [1.42-3.15 arası]

Burada milli ligden bahsediyor. İsimden anlaşıldığı gibi ulusal lig olduğunu söylüyor. Milli kümenin halen oynanan Türkiye ligi ile arasında fark olmadığını, şehir temsili ve statünün aynı olduğunu söylüyor.


Gerçekte olan: Önce isminden başlayalım. Eğer ki sadece isminden dolayı şampiyonluk verilmeli ise 1942 den sonrasını silmemiz gerekiyor. Milli küme 1942 den sonra sırasıyla Maarif kupası, Maarif mükafatı ve Milli eğitim kupası ismini alıyor. İsim değişikliği bile Ulusal lig olmadığının göstergelerindendir.

1937 -1950 arası oynan milli küme amatör statüde oynanıp sadece 3 şehrin temsili ile oynanmıştır. 1959 Türkiye ligi ise tüm ülkeye açıktır. Profesyonelliğe geçiş olduğu için sadece profesyonel takımlar katılabilir. 1959 yılında 3 büyük şehir dışında profesyonel takım sadece Adana da vardı. Daha sonrası Türkiye liginin alt ligleri kurulmuştur. Lige katılım milli küme gibi davet üzerinden değil, alt ligde ki başarı üzerinden olduğu için temsilin şehirlerle sınırlı olmadığı açıkça görülebilir.

Statü farkına gelince çok fark var. En önemlisi Türkiye ligi başladığında profesyonel tüm yerel ligler kaldırılmıştır. Türkiye ligi tek oynanan ligdir. Milli küme döneminde ise yerel ligler devam eder. İstanbul ligi dönemin şartları yüzünden milli kümeden her zaman daha değerli ve popülerdir.
 
Son düzenleme:
Fenerbahçe’nin algı çalışması videoda ki yanlışlar ve yalanlar 3 [3.20-4.20 arası]

Fb şampiyonluk beklediği milli küme ve futbol birinciliğin hiçbir zaman çakışmadığı, milli kümenin 4-5 ay sürdüğünü, sonrasında Futbol birinciliğin başladığı, bu iki şampiyonluğun sadece 7 sezon aynı yıl içinde oynandığını söylüyor.


Gerçekte olan: Milli küme 2-2.5 ay civarında biter. Futbol birinciliği ise: tüm maçlar tek bir şehirde oynanır ve 10-15 gün içerinde biter. Esas takvim İstanbul ligine ayrılmıştır. Futbol birinciliği maçları milli küme ile çakışmaz,ama Bu turnuvanın ön elemesi dedikleri İstanbul ligi ile çakışır. Fb aynı gün hem İstanbul ligi, hem de futbol birinciliği maçı (yedek takımla) oynadığı da oldu.
Fb mantığıyla şöyle bişey oldu. Ligin finalleri ile aynı gün, aynı ligin ertesi sene ki ön eleme (İstanbul Ligi) maçına çıkıyorsun. Ön eleme maçına as kadroyla oynarken, finalleri yedek kadro ile oynuyorsun.!!.

Ayrıca Milli küme ile Futbol birinciliği 7 yıl değil,9 yıl aynı sezon içerinde oynanmıştır. Ancak Fb İstanbul şampiyonu olmasına rağmen,oynamayı zul olarak gördüğü için katılmadığı Futbol birinciliği turnuvalarını yok saymış.
 
Son düzenleme:
Fenerbahçe’nin algı çalışması videoda ki yanlışlar ve yalanlar 4 [4.20-5.20 arası]

Burada bir sezonda iki şampiyon çıkabileceğini, dünyada (İtalya ve Arjantin) örnekleri olduğunu söylüyor.


Gerçekte olan: İtalya ligi aynı lig olup, takımlar yabancı oyuncu oynatma konusunda anlaşamamış, yabancı oyuncu oynatmak isteyenler ayrılıp kendi aralarında oynamıştır. Sadece 1 yıl süren bu anlaşmazlık ertesi sene çözülmüş ve aynı lig devam etmiştir.

Arjantin ise tek ligin iki ayrı sezon oynanmasıdır.Aynı takımlar katılır, açılış liginde ki fikstürün tersi kapanış liginde oynanır.
Apertura ve Clasura liglerin aynı lig olduğunun kanıtı; Arjantinde küme düşenleri belirlemek için,3 yıl boyunca Apertura ve Clasura da aldıkları puanlar toplanır, en az puan toplayan 3 takım ertesi sene alt lige gönderilir.

Fb şampiyonluk istediği milli küme ve futbol birinciliği ise tamamen birbirinden alakasızdır. Ayrı takımlarla oynanır. Ayrı statüleri ( birisi eleme,birisi lig usulü)vardır.
 
Son düzenleme:
30larda ve 40larda siyaset futbolda baya etkili idi örnek vermek gerekirse 40lar boyunca 6 istanbul lig şampiyonluğu bulunan beşiktaş dönemin cumhurbaşkanı İsmet İnönü tarafından destekleniyordu aynı yıllarda fenerbahçe başkanı şükrü saraçoğlu uzun yıllar hem başbakanlık hem de bakanlık yapmıştı Galatasarayın geride kaldığı bu dönemde hem bölünme olayı yaşandı ayrılanların kurduğu ateş güneş kulübü de bizzat atatürk tarafından ad verilmisti ve destekleniyordu bu gibi gelişmeler vardı bahsedilen dönemde
 
Fenerbahçe’nin algı çalışması videoda ki yanlışlar ve yalanlar 5 [5.20-6.40 arası]

Burada şampiyon olmak için Avrupa da temsilin gerekli olmadığını söylüyor. Sonrasında Futbol birinciliği organizasyonu ile Türkiye kupası arasında fark olduğunu, Türkiye kupasının zaten 1.lig mevcut olduğu için şampiyonu belirlemek için yapılmadığını, Kupa galipleri kupasına katılacak takımı belirlemek için oynandığını söylüyor.


Gerçekte olan: Türkiye kupası ile Futbol birinciliği tamamen aynı statüdedir. İkisi de eleme usulüdür. Futbol birinciliği iddia edildiği gibi de 1951de sona ermemiştir. 1940'lar da ismi Türkiye mıntıkalar şampiyonası olmuş, 1960'lar da Türkiye kupasının başlaması ile yavaş yavaş sona ermiştir. Bu da iki kupanın birbirinin devamı olduğunun göstergelerindendir. Türkiye kupası varken evet Türkiye ligi de vardı. Ama Futbol birinciliği oynanırken de yerel ligler, milli küme vardı. Ee Hani milli küme de ulusal ligdi??

Türkiye kupası ve benzeri kupalar zaten çoğu Avrupa ülkesinde oynanıyordu. Hatta bazıları ligden de eskidir. Kupa galipleri kupası düzenlendiği için bu kupalar yok. Tersine bu kupalar olduğu için Kupa galipleri kupası oldu.

Ayrıca 1951 öncesi Avrupa kupaları olmadığı için temsilin gerekli olmadığını söylerken. aslında konunun her zaman algısını yaptıkları 1959 öncesi değil.1951 öncesi profesyonel dönem öncesi olduğunu itiraf etmiş oluyor.
 
Fenerbahçe’nin algı çalışması videoda ki yanlışlar ve yalanlar 6 [6.40-7.10 arası]

Burada milli küme ile Türkiye ligini profesyonel-amatör dönem açısından değerlendirerek ,bir fark olmadığını, profesyonelliğin oyuncu ile kulüp arasında ilişki olduğunu, hiçbir ülkenin şampiyonlarını amatör-profesyonel olarak ayırmadığını söylüyor.


Gerçek: Profesyonellik sadece oyuncu kulüp arasında değildir. Zaten kulüpler de her oyuncu profesyonelleşmemiş ,mesela Galatasaray 1953 yılında amatör oyuncularıyla katılabildiği Türkiye Futbol birinciliğini kazanmıştır. Siz Türkiye futbol birinciliklerini şampiyonluğa dahil etmenize rağmen,1953'ü amatör olduğu için saymıyorsunuz. Ee hani fark yoktu??
Profesyonellik esas itibariyle kulüplerle, organizasyon ve federasyon arasındaki ilişkiyi etkiler. Oyunlara bir çok uyulması zorunlu yeni standartlar eklenir.

Mevcut ligden en son 9 sene önce oynanmış, hiçbir dönem en popüler lig olamamış, milli küme gibi bir organizasyonun şampiyonluklarını asıl lig şampiyonluklarına ekleyen dünya da hiçbir ülke yoktur. Dünya da eklenen tüm şampiyonluklar mevcut ligin en fazla 1 sene öncesinde oynanan, yani halihazırda oynanan ligin öncesi olduğu açık olan ligden eklenmiştir. Kaldı ki bu 9 sene içerisinde futbolun savaş kriz vs gibi nedenlerde hiç oynanmama gibi bir durumu da yoktur. Aksine profesyonelliğe geçilmiştir.
 

Üst