Yazıya klasik bir cümleyle gireceğim. “Ergin Ataman sisteminin vazgeçilmez noktası; şutör 4 numaralar..” Geçtiğimiz sezon Green, Micov ve zaman zaman Chuck Davis’i 4 numarada kullanan Ergin Ataman, Eurocup şampiyonluğu sonrası Euroleague’e katılım doğrultusunda artan bütçe ve yükselen hedefler ile kadrosunu iyi isimlerle doldurmak için çabalıyor. Bu doğrultuda Ergin Ataman’ın ilk transferi, 2.11’lik NBA patentli oyuncu, Austin Daye.
NBA GÜNLERİ
Austin Daye, NBA Draft 2009’da Detroit Pistons tarafından 1. tur 15. sıradan seçildi. Draft yazılarında “2.11 ve 3 numara, gerçekten harika” diye başlayan birçok cümle mevcut fakat NBA kariyerinden daha çok, Avrupa kariyeri bizim için kısas olacak. Çünkü NBA’de oynadığı 6 sezonun yaklaşık 4’ünde kariyerini 3 numara olarak sürdürdü. San Antonio Spurs kariyerinde ise, 4 numaraya evrilmeye başladı. Fakat NBA kariyeri, Daye adına pek de olumlu geçmedi. NBA kariyerinden kısas alınacak en önemli konu, gücü ve savunması. NBA’de barınamama sebeplerinden biri de buydu Daye’in. Evet, çok iyi skorer, çok iyi bileklere sahip bir skor makinesi fakat güç, onun için büyük bir handikaptı ve Daye NBA’e tutunamayıp basketbola Avrupa’da devam etme kararı aldı.
AVRUPA’YA ATILAN İLK BÜYÜK ADIM
Pesaro’ya imza atan Daye, Avrupa kariyerine, en azından şimdilik, temelli girmiş oldu. Pesaro takımının Daye’e verdiği rol ile Daye’in istatistikleri acayip bir hal aldı. Örneğin herhangi bir Euroleague takımında maç başına 16.5 top kullanması çok nadiren görülür. İsterseniz gelin birlikte hem istatistiklere göz gezdirelim, hem de hücum ve savunma performansına bakalım.
* Geçtiğimiz sezonun ortasına yaklaşırken İtalya’ya gelen Daye, Pesaro ile Avrupa kariyerine adım attı. Kısa süreli Khimki kariyerini ele almak pek doğru olmaz.
* Geçtiğimiz sezon Pesaro’da üst düzey bir hücum performansı ortaya koyan Daye, 21.2 sayı, 9 ribaund ve 1.9 asist ortalamaları ile oynadı.
* Daye, Pesaro’ya katılmadan önce Pesaro, 9 maçta yalnızca 2 galibiyet alabilmişti. Daye ile birlikte büyük bir ivme yakalayan Pesaro, Daye’in oynadığı 21 maçta 10 galibiyet almayı başardı.
* Pesaro’da maç başına 16.5 ortalama ile top kullanan Daye, 16.5 topun 6.7’sinde isabeti buldu.
* Daye, 21 maçta 115/135, yani %85’lik bir faul yüzdesi yakaladı.
HÜCUM
Austin Daye, birçok hücum silahına sahip bir oyuncu. Austin Daye’i rakibe büyük bir tehdit oluşturan skor makinesi olarak tanımlayabiliriz. Daye, hücumda sınırsız bir özgüvene sahip. Ergin Ataman’ın sevdiği tarzda, winner karakterli, skor bulmak için çabalayan, skora direkt etki edebilen bir oyuncu. Uzun boyu ve uzun kolları, ona birçok avantaj sağlıyor.
1) Isolation Hücum: Austin Daye, Avrupa’nın en iyi isolation oynayan forvetlerinden biri. Karar mekanizmasının iyi olduğunu söyleyebiliriz. Ballhanding’i muazzam olan, topu yere vurduğunda adeta oyun kurucular gibi hücum eden Daye, topu soluna vurduğunda genellikle şutu tercih bir yapısı var. Bunu orta mesafesinin iyi olmasına bağlamak mümkün. Topu sağına vurduğunda ise, çembere gitmekten çekinmiyor.
* Pesaro’da 21 maçta 219 tane 2 sayılık basketin 95’ini skora dönüştüren ve %43’lük bir yüzde yakalayan Daye, bu yüzdesini Ergin Ataman sisteminde %50’lerin üzerine çıkaracağı, en umut ettiğim şeylerden biri.
2) Sırtı Dönük Hücum: Austin Daye’in hücumda en çok beslendiği şey, sırtı dönük hücum. Özellikle pick’lerden sonra ters eşleşme yakalayıp o topu istemesi ve özgüvenli biçimde skor bulması, her maç sıklıkla görebileceğimiz bir durum. Topu sırtı dönük aldıktan sonra yüzünü rakibine dönüp birebir ile çembere gitmesini veya şutunu kullanmasını çok göreceğiz.
3) Pas İstasyonu: Daye, bunu sürekli bahsetsem de, uzun kolları ile pas kanallarının merkezi olabilir. Buna spacing avantajı da diyebiliriz. Geçtiğimiz sezon Micov ile yaptığımız işi, bu sezon hem Daye, hem de geçmişten gelen alışkanlıklarla Micov ile yapabiliriz. Green sakatlanmadan önce, Green’in de bu pas istasyonunda ne derece önemli olduğunu görüyorduk.
* Pesaro’da 21 maçta 1.9 asist ortalaması yakaladı. Pesaro kariyerinde yalnızca 3 maçta asist yapamadı. 18 maçta ulaştığı en yüksek asist sayısı: 5
4) Koşmak: Evet, koşmak. Geçiş hücumlarında topu getirmesi veya topsuz koşu yapabilmesi, temponun arttığı dakikalarda Daye’in verimini arttıracaktır. Topsuz koşularda alanı çok iyi açan Daye, gelecek sezon Ataman’ın vazgeçilmez oyuncusu olacak. Topsuz koşularda topu 3 sayı çizgisinin gerisinde aldığı zaman potaya gitmek yerine şut kullanabiliyor. Ergin Ataman’ın oyuncuya özgürlük verdiğini düşünürsek, Daye bu hücumları çok kullanacaktır.
* Pesaro’da 21 maçta 129 tane 3 sayılık basketin 47’ini skora dönüştüren ve %36’lık bir yüzde yakaladı.
5) Pick and Roll: Daye’in en büyük özelliklerinden biri, guard gibi P&R oynayabilmesi. Topu tepede aldığı zaman devrilen uzuna pası verebilmesi hücuma ekstra katkı sağlayacak. Elimde yeterli veri olmadığı için “P&R oynadığı 15 hücumun 12’si basketle sonuçlanmış” gibi bir istatistik veremiyorum sizlere fakat P&R’ler gözle görülür bir biçimde yüksek bir yüzdeyle sayıyla noktalanıyor.
SAVUNMA
Austin Daye’i tanıyanlar, onun kötü bir savunmacı olduğunu bilirler ama bu zaafını hücum yetenekleri ile dengeleyen, dengeden de öte, hücumda yaptığı işlerle “savunma yapmasa da olur” dedirtecek cinsten bir oyuncu. Austin Daye, neyi doğru yapıyor/yapabilir/yapamıyor ekseninde maddeler sıralayalım:
1) Savunmada Uyumak: Pesaro performansında, savunduğu oyuncu kim olursa olsun, rakibini unutuyor olması en büyük handikapı. Bunu biraz da Pesaro takımına bağlamak mümkün olsa da, Daye’in Galatasaray’da aşması gereken başlıca sıkıntı bu. İpekçi’de uyuyacağını düşünmüyorum fakat deplasmanda sinmesi epey olası bir durum. Daye, doğru yönlendirmeler ile bu sorunu az da olsa aşabilir. Austin Daye’i, Errick McCollum’da gördüğümüz gibi, sezon ilerledikçe artan savunma performansı ile görebiliriz.
2) Yardım Savunması-Switch: Daye’in yapamadığı şeylerden biri. Savunma bilgisinin ortalama düzeyde olması, savunma isteksizliği yüzünden pek işe yaramıyor. Daye, adam değişimi konusunda da oldukça vasat. Savunma konsantresi alt seviyede olan Daye, bu sıkıntılarını az da olsa aşmak zorunda.
3) Güç ve Post: Daye’ın yaşadığı en büyük sıkıntı, gücü. NBA GÜNLERİ bölümünde de bahsettiğim gibi, bu onun en büyük handikapı. Fakat bazı maçlarda gördüğüm kadarıyla, post savunması pek de kötü değil. Rakibi bozmaya, rakibin dengesini dengesizliğe çevirmeye çalışıyor. Buna Spurs kariyerinin bir etkisi diyebiliriz.
4) Ribaund: Daye, ribaund konusunda kötü değil. Savunmada yaptığı yanlışları ribaund ile özdeşleştirmek yanlış olur. Ribaund meziyeti gayet iyi olan Daye, takımımıza bu konuda gelecek sezon oldukça avantaj sağlayacak. Ayrıca blok ortalamasını görenler şaşırabilir çünkü Daye geçtiğimiz sezon maç başına 1.1 blok ortalaması ile oynadı. Fakat bu bizi küçük bir yanılgıya düşürebilir. En azından benim izlediğim maçlarda genel olarak fastbreakleri blokladı. Patlayıcılığı az olan Daye için ekstra bir istatistik olmuş.
Bu yıl Austin Daye’in maç performanlarından videolar;
–https://www.youtube.com/watch?v=PQLDcDTVAbo
–https://www.youtube.com/watch?v=-s6Vx-Pt6DE
–https://www.youtube.com/watch?v=UoNy0DF5stI
–https://www.youtube.com/watch?v=-s6Vx-Pt6DE
Kendi potansiyelini henüz tam istediği kitlelere gösteremeyen Daye için Ergin Ataman kesinlikle bir şans olacaktır. Patlamaya hazır, genç ve dinamik bir oyuncu olmasının yanında hırsını da eklersek takıma çok şeyler katacağından eminim. Camiamıza hayırlı olması dileğiyle…
Engin Ağzıdeli
https://twitter.com/enginagzideli