Yukarıda, Mestdagh'ı niye gönderdi diye YDÜ'ye serzenişte bulunulmuş... Sanırım, bu biraz da "Quigley"e yer açılması için olabilir gibi geliyor bana; ki, McBride bile feda edilebilir bu durumda. Malûm, en iyi arkadaşı orada ve kolay kolay Vandersloot'u refüze edip kıramazlar; çünkü, tüm sistemleri O'nun üzerine kurulu durumda ve bayağı da başarılı oldu. Ancak, eğer ki Quigley'i alırlarsa, ilk ciddi ve çok şeylere mal olacak bir hatayı da yapmış olurlar. Bekleyelim ve görelim!..
İkinci olarak, İstanbul'daki ilk Girona-Galatasaray maçı baz alınarak; Quigley'in, Eurocup Women yetkili seçicileri tarafından haftanın ilk beşine seçilmesine şaşırılmış...
Sizce, Türk Hava Yolları'nın Euroleague'e sponsor olmasının, Sayın Turgay Demirel'in Avrupa Basketbol Federasyonu'na başkan olmasına hiç mi katkısı yok? Sayın Turgay Demirel'in başkan olmasının; Türk takımlarının yabancı takımlarla oynadığı maçlarda, en azından eşit muamele görmesinde hiç mi katkısı yok? Ki, bunun en büyük ödülünü, geçtiğimiz sene Euroleague Şampiyonu olarak almıştır Fenerbahçe... Hatta konu dışı olmakla birlikte biraz daha ileriye gideyim, seneler boyunca şikâyetçi olduğumuz FB'nin TBF tarafından kollanıyor oluşu; acaba basketbola sponsor olan Garanti Bankası ve bu bankanın büyük ortağı Sayın Ayhan Şahenk'in FB Genel Kurulu Üyesi olması ile ilişkilendirilemez mi?.. Ya da oldukça uç bir noktada olacak ama; bu sektörün kaymağını yiyen menajerlik şirketlerinin, söz konusu "Top Performers" seçimindeki arkadaşlarla samimiyeti bir hayli ilerletmiş olamazlar mı acaba? Bu sistemde paranın sürekli el değiştirmesi, sistemin özü. Eee, kızımız da bu sene transfere açık; malum, "Nerede Hareket, Orada Bereket"... Kaldı ki, bu sezon GS'deki yanlış transfer hamlelerinden canımız yanarak avaz avaz şikâyet ediyoruz; ama hiç birimizin ya da yetkililerin, bu şubede kimlerin menajerlik şirketleriyle organik bağı var, aklına araştırmak gelmiyor!.. Hoş, araştırılsa da, bir şey çıkmaz; burası Galatasaray, "Kol Kırılır, yen içinde kalır"...!!!
Son olarak, Avenida'yı elememiz için minimum hata, maksimum eforla oynamalıyız, ki bu tek başına yetmez (kadro yapısından ötürü); rakibimizin de maksimum hata, minimum eforla oynaması gerekir. Yani sadece bize bağlı değil!..
Olaylara, sadece ideal ve sportif açıdan değil de; idari, siyasi hatta ekonomik açıdan da bakmak istedim, hepsi bu... Yazdıklarım sadece ve sadece birer ihtimaldir. İsteyen beni uçuk bir komplo teorisyeni olarak da görebilir; ancak unutulmasın ki, en somut gerçekler, meselâ icatlar bile, şüphe ve hayal kombinasyonu olan bir adımla başlamıştır. Saygılarımla!..