3. çeyrekten itibaren Larson ve Hobbs'un olağanüstü performansları olmasa 22 top kaybına rağmen kolay kazanacağımız bir maçtı. Hadi Hobbs zaten Euroleague seviyesi bir shooting guard diyelim de wikipedia sayfası bulunmayan Larson'ın kariyer gecesi geçirmesi hakikaten tatsız sürpriz oldu. 22 top kaybını tamamen guardlara yıkmak işi kurtarmaz, bugün takım halinde bir telaşe vardı üzerimizde. Ertuğrul hocaya Lazeric transferi için kızmıyorum. Sonuçta eldeki imkanlarla profil olarak çıkabileceğimiz en üst seviye Alex Perez'di, ben onun bile takımı ihya edebilecek bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum ki adam yedek olma pahasına Zalgiris'e gitti. Sıkıntı 2 guard bu kadar savruk oynarken Can Korkmaz'ın oyuna bile girmemesi. Oyuna hiç giremeyen Auguste'dan çıkıp Ben Moore-Whit'e dönmek, hiçbir şey yapamayan Göksenin yerine Yiğit'i tutmak bizi ne kadar oyunun içinde tuttuysa Lazeric-Tai sarmalından çıkamamak da tam döneceğimiz noktalarda önümüzü kesti. Sonuçta devre devre skor bazında geçen haftaki Trento maçını andırsa da bugün 3. çeyrekten itibaren bizim kötü savunmamızdan ziyade adamların olağanüstü hücumunun sonucu belirlediğini kabul etmek gerek.
En nihayetinde gelecek haftaki Malaga maçı da, Buducnost deplasmanı da an itibariyle kaybedilmeyecek maç statüsüne ulaştı. Ne yapıp edip iki maçı da kazanmak durumundayız. Bu maç Auguste'un neden bir takımın 30 dakikalık pivotu olamayacağını, Yiğit ve Tai'nin sadece bitirici pozisyonunda kullanılması gerektiğini, rakibi hiç savunamadığın günde Moore ve Whittington gibi ayağı çabuk uzunlarınla 3 uzuna dönebileceğini ve pek tabii kötü bir guard rotasyonun bir takımın seviyesini ne kadar aşağı çekebileceğini ispatlayan bir maç oldu. Sonuncusuna bu saatten sonra yapacak bir şey yok ama herkesin görevlerini tam olarak oturtmak adına saydıklarımdan ilk 3'ünü her şekilde yapmak mecburiyetindeyiz. Lazeric hiç yapamasa da topu onu teslim etmek durumundayız, Harrison kaçsa da uzun süre maç için konstrasyonunu kontrol etmek durumundayız, Auguste'un da üst düzey skor becerilerinden biraz sıyrılıp daha az skor pahasına daha sıkı uzun rotasyonlarında ısrar etmek zorundayız. Yoksa rakibin seviyesi ne olursa olsun bir kez ritme girmelerine izin verdiğinde bu kadar düşük profilli takımla karşılarında durmak her türlü çok zor oluyor.