Maçı izleyebildikten sonra Çarşamba'nın karbon kopyası olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.Tek fark 2. setin sonundaki Neriman Özsoy darbesi,daha doğrusu büyük geri dönüşümüz.
Çarşamba ve Pazar günkü ilk set performanslarımızı betimlemek zor.İlkinde 23-10'u bulmuştuk,Pazar ise başa baş giden ilk teknik molanın ardından 20-10'u görmüşüz.Bu tarz maçlarda ilk setin önemi malum,galibiyete dolambaçlı yollardan ulaşmak gibi bir tasarrufunuz yoksa ilk set zaruri.
Çarşamba'nın üzerine deplasman oynuyorken,karşıda hala belirleyici bir oyuncu olan Seda bu kez sahadayken böylesine sert başlamak muazzam.
İkinci sette skor 10-7'ken Nejla'nın 1 metre yukarıdan çıkardığı servise çıkan sayı kararı ritmi döndürmüş.Setin genelini geride götürüp 20'li sayılara doğru öne geçsek de 22-22'yken Gioli'nin tek ayak hücumu bloğa takılmış.Setin kalan kısmı Neriman'a neden ''iyi ki var'' dediğimizi kanıtlar cinsten.Arka arkaya 4 sayı alarak setleri 2-0'a getirmiş.24. sayıda Lo Bianco'nun çoğu pasörün fileye gireceği manşeti Neriman'a tereyağından kıl çeker gibi paslaması ve 26. sayıdaki uzun rallide Özgenur'la,Nejla'yla ve daha önemlisi Calderon'la yaptığımız defans çok değerli kareler barındırıyor.Neriman'ın son sayıda arka çizgiyi görüşü enfes.Tribünlerinin öfkeyi bir yöne doğrultamadığı karmakarışık tepkisi ise çok keyifli.
3. sette başlarda geriye düşsek de ikinci teknik molanın sonuna kadar fark hep 3 sayı civarında gezinmiş.Rakip dağılmaya müsait olsa da hücumda düşmemizin etkisiyle uzun rallilerden sayı çıkartamayıp maçı uzatmışız.
Son sete yaptığımız başlangıç patronun kim olduğunu gösterir cinsten.16-10'a kadar her şey gayet güzel gitmiş.Teknik molanın dönüşünde Çarşamba'nın sevilen yüzlerinden Meryem'in 2 sayı alması tehlikenin habercisi olmuş.Manşetler patlayınca skor 17-18'e kadar gelmiş.Kaçırdıkları servisin ardından Selime'nin Paula'ya yaptığı blok maçın kırılma noktası belki de.Keza 22-21'de Seda'nın auta vurduğu top Calderon'a maçı bitirmesi için göz kırpmış.
Calderon'un sayısından sonra sahanın ortasında yaşanan sevinç bu takımın her ögesiyle Galatasaray'a yakıştığını gösteriyor.Tahrik yok,çok daha fazlasını hak edenlere karşı müstesni bakışların ötesine geçen bir tavır yok.
Barbolini çok büyük bir antrenör.Deneylerinin meyvesini sezonun şu ana kadarki en değerli sekansında topladık.Bu paralelde Sinem'e ayrı bir parantez açmamak olmaz.Servis turu ilk setin anahtarı olmuş.Maçın genelinde ortadan ve tek ayak hücumlarından gayet güzel katkı yapmış.Bu şekilde devam ederse en üst seviyede dahi takıma katkı yapar,bilinen sevilen yüzlerden biri olur.Selime Volkan'ın da sıklıkla dile getirdiği gibi kritik anları apayrı oynuyor.
Özgenur da 2. setin son bölümündeki dönüşte büyük pay sahibi,bilhassa blokta.Bu üçlü bizim için çok değerli.Çizgilerini bozmadıkları takdirde ligde şampiyonluk şansımız olur,CL'de de yerine göre önemli katkılar yapabilirler.
Gioli'nin varlığı çok şey katıyor bize.Manşetin sorunlu olduğu ortamda eskisi kadar da sıçrayamıyorken beklentiyi ölçülü tutmak lazım ilk planda.Hücumda bıraktığı tat ''ehh işte'' olsa da ortada oynadığında oyunumuz müthiş olgunlaşıyor.Derbi özelinde hücum katkısı oynadığı bölümün en iyisiydi.Daha iyi bir tercihimiz olamazdı herhalde.
Lo Bianco,Calderon,Neriman üçlüsüne dair hislerim kelimelerin çok ötesinde.
Neriman 2 maçın birinde oynayabilir mi derken çıkıp 2 maçı birden kazandırdı.Böyle bir karakterin -üstelik Galatasaray taraftarıyken- takımda olması çok keyifli.Şu 2 maçta o omuzla ne geliyorsa vurdu,maçları söke söke aldı.Bizden hiç ayrılmasın,simge oyuncumuz olmaya doğru adım adım ilerlesin.
Calderon dönem dönem oyundan düşse de sıçradığı anda yaşadığımız heyecan her şeye bedel.O sıçradığında hayat duruyor,öldürdüğünde zevkten dört köşe oluyor insan.Her iki derbiyi de o bitirdi,çok da yakıştı.
Son olarak Leo.Hakemle konuşurken elini beline atışı,yaygın kanıyı parçalarcasına ''İtalyan kızlar konuşurken de sevimli olabilir'' diyerek aksanlı İngilizce konuşması,hepsinden çok çok önemlisi o dandik manşetleri bıkmadan usanmadan altın paslara dönüştürmesi,servisleri,takıma verdiği karakter...Şampiyon kadroları hatırlayamayan bir Galatasaraylı olarak gönül rahatlığıyla söylüyorum;kendisi Galatasaray kadın voleybolunun başına gelen en güzel şey.