BSL 7. Hafta | Galatasaray Doğa Sigorta 78-75 Darüşşafaka Tekfen

9.11.2019 Cumartesi
17:30
Sinan Erdem Spor Salonu

Ligin 6.haftasında rakibimiz Darüşşafaka. Bizim gibi 4 galibiyet 2 mağlubiyeti bulunan Daçka, ligde son maçında Bahçeşehir Koleji'ni yenmiş, Eurocup da Cedevita'ya yenilmişti. Yerli oyuncularının sayısının fazla olmasından dolayı geniş denebilecek bir rotasyona sahipler. Yabancı oyuncuları da skor katkısı verebilen yabancılar. Özellikle Bonzie Colson benim dikkatimi çeken bir oyuncu. Henüz çaylak ama gelişime açık görünüyor. Zorlu bir maç olacak. İki hafta önceyi ne kadar iyi geçirdiysek geçtiğimiz haftayı da resmen kabus gibi geçirdik. Takımın bir refleks gösterip bu geçtiğimiz haftayı unutturup yoluna devam etmesi gerekiyor. Rakibin Darüşşafaka gibi dişli bir ekip olması ise bu mesajı daha anlamlı kılar. E tabi işin içinde bir de 32 numaranın da olması maça ekstra bir anlam daha katıyor. Takımımıza başarılar diliyoruz.

 
Hocanın da Trento maçından sonraki açıklamalarının ardından bizim için ciddi bir karakter maçı olacak. Elinde fena bir nüve olmamasına rağmen 2 maçta skor gücüyle anılmayan 2 takımdan 80 dakikada 200 sayı yiyen bir takım var elimizde. Bu maçta estetik oyundan uzaklaşıp ciddi bir sertlik göstereceğimizi düşünüyorum, umuyorum. Yine hocanın hafta içi açıklamalarından yola çıkarsak bu maçta Tai tribünde olacaktır yüksek ihtimal. Pek hocanın yapacağına ihtimal vermesem de maçlara sert başlangıç için Moore-Whit ya da Ege-Whit uzun rotasyonuyla başlamamız gerektiğine inanıyorum. Şu ana kadar sezon içinde hiç zor bir pozisyonda olmamıştık, kaybettiğimiz, kötü oynadığımız tüm maçların kredisi vardı. Pek tabii ki fikstürde bu maçın da var ama Allah korusun bol skorlu bir mağlubiyet tam Eurocup'ta kader maçları arefesinde takımın direncini ciddi kırar. O yüzden ciddi bir emek koymalıyız parkeye. Başarılar Aslanlar.
 
Whittington yokmuş. Yine takımda ribaund çekebilen tek uzunu kenarda başlatıp ilk 5 dakikada 5 hücum ribaunduyla 15 sayı gördük potamızda. Yani hoca bu eksikliği görüp nasıl sürekli aynı hatayı yapıyor bilemiyorum. Auguste tek başına bile sıkıntıyken bir de Ayberk'le başlayınca iyice helvaya döndük.
 
Arkadaşlar bizde 2 numara kimdi. İlk yarının son hücumunda topu elinde beklete beklete 3 saniye kala çembere 10 mt uzaklıktaki Webster’in eline atıp bombayı bırakıp kaçtı.
 
İlk 5 dakikada 15 sayı yediğimiz maçta doğru uzun rotasyonunu bulunca 15 dakikada 21 sayıya izin verip devreyi önde kapattık. Takım savunmamız yoğun switch üstüne kurulu olduğu için hücum ribaunduna çok açık bir takım haline geliyoruz. Burada ya ribaundcu kısalarınız olacak ya da her dış şutun ardından direkt olarak potada ribaunda girebilecek cefakar uzunlarınız. Biz ilkini kesin olarak sahip değiliz, ikincisine de Moore'dan başka o motorda oyuncumuz yok. Moore henüz dış şutunu tam bulamasa da sırf bu ribaund katkısıyla bile bu takımda en istikrarlı şekilde süre alan uzun olmalı. Bunu kafamda canlandırdığımdan çok daha uzak bir yerde olmasına rağmen söylüyorum. Onun dışında Yiğit'in düşer formu yerli katkısında elimizi daralttı. Yiğit'i hazırlayıcıdan ziyade bitirici noktasında kullanırsak bizim adımıza daha iyi olur. Maç içinde ara ara topu domine edebilir ama her topu ondan getirmeye çalışınca hücumda iyice ağırkanlı bir takıma dönüşüyoruz. Takımdan güzel bir çaba var, son 2 maçtan gerekli dersler çıkarılmış görünüyor. 2. yarıda savunma ribaundlarında biraz daha konsantre olabilirsek maçı kazanırız. Daha Harrison'ın maça hiç giremediğini de hesaba katmak gerek.
 
Auguste her eve lazım bir oyuncu aslında. Rakipte falan izlesek ağzımız açık izleriz. Günümüz basketboluna çok yatkın, top hakimiyeti ve oyun aklı yeterli seviyede olan çok da hızlı ve atlet bir uzun. Umarım yanına onu rahatlatacak gerçek bir pivot alır ondan en yüksek katkıyı alırız.
 
3 saniye içinde topu pota altımızdan oyuna sokup iki pasta bomboş üçlüğü bulup Yiğit’le sayıya çevirdik. Çok iyi oldu rakip morali için de bizim için de.
 
Harrison hakikaten kötü gününde hiç çekilmiyor. Oyuncu yetenekleri ne kadar çok yönlü ve genişse, psikolojik istikrarı da o kadar sınırlı ve sıkıntılı bir oyuncu. Bu kafayla giderse hiçbir zaman potansiyelinin vaat ettiği kadar büyük oyuncu olamaz. Bugün maça başlamamız gereken Ben Moore'lu pota altı ilk 5 dakikanın harici 35 dakikada maçı bize getiren unsur oldu. İki pota altında da inanılmaz bir top oynadı hakikaten, sonunda ceza şutlarını sokmaya başlaması da ayrı bir kazanım oldu. Yiğit ilk kez bitirici pozisyonda doğru kullanıldı ve iş sıkıntıdayken çok kritik 5 sayı attı. Auguste da rakip pota altında her zamanki gibi verimliydi. Hücum ribaundları bizim için hep sıkıntı, bunun için de birincisi takım halinde ribaundlara konstre olmalıyız, ikincisi bu konudaki en yetkin oyuncumuz Moore'a, en azından Arapovic dönene kadar ciddi sorumluluk vermeliyiz. Whittington'ın hiç olmadığı, Harrison'ın olmayan oyuncudan bile daha çok zarar verdiği günde çok değerli bir galibiyet aldık. Aynı zamanda 2 felaket oyun ve daha önemlisi isteksizlikten sonra çok ciddi bir karakter gösterdik. Tebrikler Ertuğrul hoca ve takıma.
 
İyi oynamadık ama iyi oyundan önce galibiyete ihtiyacımız olan bir maçtı. Mücadele ettik ve istedik. Whittington'ın olmaması ise hücumda belimizi biraz burktu. Webster ve Harrison'ın da iyi oynamadığı bir günde bir kaç ekstra skor katkısının çıkması da ayrı bir sevindirici.
 
Bazen cok iyi oynayamazsin ama kazanirsin. Cok iyi oldu. Tebrikler. Bu hafta sonu futbol basketbol voleybol huzurlu bir hafta sonu oldu bizler icin.
 

Üst