BSL Play-Off Çeyrek Final 3. Maç | Pınar Karşıyaka 97-82 Galatasaray Ekmas

İkinci maçı nedense KSK alıp eşitleyecek diye hissettim. Maalesef bir şekilde onlara vermeyi başardık. Bu maçta da beklenenin aksini hissediyorum. Çok çok zor tabii görünen. Bakalım ne olacaksa olsun artık.
 
Fener futbol takımı ve Galatasaray basketbol takımları gibi tüm imkanlarına rağmen rezil yönetimlerle alması gereken galibiyetleri veren takımların biraz gazı kaçmış kapanış maçları için tek motivasyonları ''gururumuz için oynayacağız'' oldu bu Pazar günü için. İzmir'deki büyük galibiyetten sonra Kenan Sipahi'ye maç veren takımımız da ilk maçtaki mucizeyi bir kez daha gerçekleştirebilecek mi göreceğiz. Yarışmacı sporcu olmaktan uzak yetenek abidesi Sadık Emin gibi starlarımızın süresini ilk maçtaki gibi realistik şekilde kısabilirsek eksik Karşıyaka'ya karşı belki bir şansımız olabilir. Tabii ki sahaya fizik koyabilen 1-2 oyuncumuzun aptal saptal sebeplerle kolay teknik faul almayıp sezon ortalaması 13 sayı olan Martin gibi oyunculara kariyer maçı oynatmamak da önemli. Mccollum gene skorunu yapacaktır ona yapacak çok bir şey yok ama kenarda hıyarto bir herif tarafından itilip tepkisiz durabilecek bir yumuşaklık göstermezsek bu deplasmanda 1 kez daha kazanmak işten bile değil.

Bakalım bu iki büyük ama berbat organizasyondan biri bu hafta sonu 1 rezil senenin diyeti sayılabilecek zorlu bir eşiği atlatabilecek mi.
 
Yakup Sekizkök'ü tenzih ederek; İzmir yolculuğu öncesi erkek futbol takımı ve kadın sutopu takımlarının getir götürünü yapmışlardır umarım. Erkek futbolda derbi galibiyetiyle gelecek şampiyonluk, kadın sutopu takımınınsa yine İzmir üstü İstanbul'la şampiyon olması ihtimalinde var olduğumuz 8 branşın 4'ünde yerel lig şampiyonluğunu kazanmış olacağız. Böylece yarın arada kaynar, yaz döneminde tatil fotoğraflarının altına gelen küfürler sebebiyle sosyal ağlardan dönemsel olarak çekilerek ağlamak durumunda kalmazlar.

2022 Nisan'dan bu yana aktörlüğüm üzerinden; ben dahi tüm ihaleyi Zvezdan Mitrovic'e yıkmam.
 
Karşıyaka klasiği seyirciyle bütünleşip agresif tempolu biraz da çirkef oynayıp rakibi sindiriyorlar. Geçmişte İzmir'de kazanırken becerisi yüksek takımlarımız vardı bu sefer daha kısıtlı bir takımımız var fark kapanır belki ama tur çok zor.
 
Fener futbol takımı ve Galatasaray basketbol takımları gibi tüm imkanlarına rağmen rezil yönetimlerle alması gereken galibiyetleri veren takımların biraz gazı kaçmış kapanış maçları için tek motivasyonları ''gururumuz için oynayacağız'' oldu bu Pazar günü için. İzmir'deki büyük galibiyetten sonra Kenan Sipahi'ye maç veren takımımız da ilk maçtaki mucizeyi bir kez daha gerçekleştirebilecek mi göreceğiz. Yarışmacı sporcu olmaktan uzak yetenek abidesi Sadık Emin gibi starlarımızın süresini ilk maçtaki gibi realistik şekilde kısabilirsek eksik Karşıyaka'ya karşı belki bir şansımız olabilir. Tabii ki sahaya fizik koyabilen 1-2 oyuncumuzun aptal saptal sebeplerle kolay teknik faul almayıp sezon ortalaması 13 sayı olan Martin gibi oyunculara kariyer maçı oynatmamak da önemli. Mccollum gene skorunu yapacaktır ona yapacak çok bir şey yok ama kenarda hıyarto bir herif tarafından itilip tepkisiz durabilecek bir yumuşaklık göstermezsek bu deplasmanda 1 kez daha kazanmak işten bile değil.

Bakalım bu iki büyük ama berbat organizasyondan biri bu hafta sonu 1 rezil senenin diyeti sayılabilecek zorlu bir eşiği atlatabilecek mi.

Fener'in futbol takımının kurduğu organizasyonu, hırslı, planı tabii ki bizim basket takımı kuramadı. Futbolda bile ağladığı günde amatör branşta teselli bulacak kadar spor kulübü mü ki Galatasaray?
 
Prepelic pozisyonu sonrası ölüm marşına anlaşılır şekilde reaksiyon verilebilir, tepki gösterilebilir. Çözüm yoluysa spiker vesairede değil. Abdi İpekçi'de artık dönemin dinamiklerini de aşarak sert olmak.
 
Şu Karşıyaka'ya karşı ilk maçı kazanırken de hedefimiz 85 altında tutmaktı rakibi diyen hocamızdan belki pek fazla beklentiye girmemek gerek ama kader maçında her periyodu istikrarlı şekilde 25'er yiyerek geçmemiz de insanın garibine gidiyor.
 
Bu sezonun tek tesellisi de Sadık ve Samet sezon içinde gitgide küçülürken Buğrahan'ın kalitesine yaraşır oyunu oynamaya yaklaşması oldu.
 
Sahaya dönüp bitirin şu maçı. Sezon da bitmiş olsun. Yakup Sekizkök dışında topluca bitin Galatasaray basketbolu adına.

Ölüm marşına dahi saygı duyuyorum, tribün sertliği diyorum. Eş zamanlı olaraksa ikinci devrenin yarısında ilkokul koridor atışması gibi bizim oyunculara gerizekalı diye tezahürat yapmak, sekülerlik kamuflajı altında cemiyet ve cemaat artığı olmanın bir sonucu diye düşünüyorum. Kolektif zeka, sosyal zeka diğer türlü bu ölçüde gerileyemez.
 
Su ugursuz takimin macini bugunku sampiyonluk maciyla ayni gune koyduklarinda zaten birseylerin ters gidecegi belliydi.Allah bilir bunlarin ugursuzlugu futbol takimina bulasmistir da ondan kaybetmisizdir.Beklerim bu ugursuzlardan.

Ironi yapiyorum tabi ki.Futbol takimi bugun bastan asagi hak etti kaybetmeyi.
 
İsmail ve İhsan rakibin terörizmini paklamaya çalışıyor bir şekilde. Mert Hakan isimli meczuba 50 bin kişi yüklenip 1 maçı berbat eden taraftar bu herifleri bir sezonda en az 10 kez salonunda ağırlıyor. Bu da böyle ilginç bir anektod.
 

Üst