Şimdi birkaç şey var; öncelikle LeBron'un yine kolay yolu seçip, Cavs'e döndüğüne dair eleştiriler.
Cleveland'ın kadrosu LeBron olmasa öyle Doğu Finali yapacak bir kadro falan değil. Üç tane draft 1 numarası vardı takımda, doğrudur. Ancak Wiggins'in çaylak sezonunda olacağını ve Bennett'in geçen seneki performansını da unutmayalım. Üç tane potansiyel, gelecek vaat eden oyuncu ancak üçü de gelişime ihtiyaç duyan isimler. LeBron'un amacı kolay yolu seçmek olsaydı veya şampiyonluk şansı üzerinden devam etseydi; Miami'de şampiyonluk şansı daha fazlaydı, sonuçta oturmuş bir takım ve üst üste oynanan dört NBA Finali var. Birkaç parça değiştirir yine yola devam ederlerdi. Veya onun dışında Cavs'e değil de, NBA'de daha hazır ve LeBron'un gelişi ile şampiyonluk şansı Cavs'ten çok daha yukarı çıkacak takımlar vardı. Cavs'in bir potansiyeli olduğu yadsınamaz, ama Cavs'in aynı zamanda ilk seneden şu aşamada şampiyonluk favorisi olduğunu söylemek de olmaz. Ama şu var; LeBron faktörü gittiği her takımı o potaya sokar. LeBron'un eski Cavs kadrosu ile neler yaptığını gördükten sonra, Irving, Bennett, Wiggins, Waiters falan çok daha potansiyelli oyuncular var. Ben ilk sene bir NBA Finali, muazzam olur görüşündeyim. Ama bir Doğu Finali de ilk sene için tatmin edici olur sanırım.
Bir başka şey; yancı muhabbeti..
Ben aslında bundan sıkıldım da neyse. Dört sene önce Miami'ye gittiğinde söylenenler dün gibi aklımda, "Wade'in yancısı olmaya gitti.." O dört sene boyuncu kim kimin yancısı oldu, o takımın lideri kimdi, o takımın lokomotifi kimdi? Yorum yapmıyorum, her şey zaten açık ve net ortada. LeBron olmasa dört NBA Finali ve iki yüzük gelir miydi, o da ortada. Bence çok güzel bir dört sene geçti, bu ayrılışı da "satış" olarak görmemek lazım. Gittiği takım Cavs değil de başka bir takım olsaydı, yapılan eleştiriler en azından bir açıdan anlamlandırılabilir, haklılık payı verilebilirdi.
Sonuç olarak Cavs'in iyi bir potansiyel çekirdeği olduğu bir gerçek olmakla beraber, ben LeBron'un kararındaki esas belirleyicinin bu olduğunu düşünmüyorum. Geçirdiği dört sene, kazandığı şampiyonluk sonrası artık "yarım bıraktığını düşündüğü bir işi" tamamlamaya evine geri döndü. Başarırsa doğduğu toprakların bir efsanesi olmak gibi ayrı bir olay yaşayacak.