Sezonun ikinci devresinin başlamasıyla birlikte 5 maçı geride bıraktık. Bu 5 maçın ilk yarıda sergilediğimiz performanstan ayrılan bir çok noktası vardı, pozitif olarak. Ancak bir maç vardı ki o ilk yarıdaki görüntünün aynısının olduğu ve bizlerin de aynı derecede üzüldüğü, Halcon karşılaşması. Bu maç hakkında söyleyebilecek her şeyi ilk yarıda söyledik o yüzden bu maçı cımbızla ayırıyorum bu 5 maçlık periyottan.
Bu pozitif değişimin en net görüntülerini Prague maçında gördük. Oyun anlamında en iyi olduğumuz seviyeye çıkamadık ancak savunmada baskı unsurunu parkeye yansıtınca ne kadar etkili olduğumuz ortaya çıktı. Savunmada ara ara ateşi yaktığımız dakikalar dışında ortalama seviyede gezdiğimizi söylemek doğru olur. Hücum tarafında kenardan gelen katkının ve Big Syl'nın muazzam performansı öne çıkan iki kalem.
Kenardan gelen dört ismimizin de oyunumuza sağladığı katkı es geçilmemesi gereken bir nokta. Özellikle Nihan & Gintare ikilisinin gösterdikleri performans harika düzeydeydi. Nihan'ın sağladığı istikrarı var ve 6 sayı - 6 asist muazzam bir katkı. Gintare'nin de Kaunas maçı ile birlikte en iyi görüntüsünü verdiğinin altını çizelim. Big Syl'nın rotasyonunda olmak kolay bir şey değil ancak bunun altından rahat kalktı maçta.
Big Syl için ayrı bir paragraf gerekiyor kesinlikle. Bu sezon en iyi oyununu sergilediği kuşkusuz bir gerçek. 11/15 şut yüzdesi 26 sayı - 6 ribaund - 3 blok. Yüksek posttan attığı şutlar, birebirde kurduğu büyük üstünlük ve parkede gösterdiği konsantrasyon. Benim için en güzel an ise, bir mola sonrası Gintare'yi yanına alıp neler yapması gerektiği hakkında konuşmasıydı. Bu kadar pozitif bir Sylvia'yı görmek müthiş mutluluk verdi bana. Dilerim devamını da ilerleyen maçlarda görebiliriz.
Sezonun resminin net çıkacağı günlere geldik artık. Her ne kadar kötü günler geçirsek de takımımıza olan inancımı yitirmedim.
Ayrıca maçta oluşan çocuk tribünü gerçekten çok güzeldi, düşünenlere teşekkürler.