Galatasaray C.C.'un istikrarsızlığının sebebi nedir?

Re:

Serdar Aslan' Alıntı:
Bende bunu anlamıyorum bir maçla hemen çarmağa geriliyor adam.Galatsaray ülkeri yenince yada finale çıkınca bu sözlerinizi yutacakmısınız?


hepimiz galatasaray'ı seviyoruz ve az önce sona eren kız basket maçıyla beraber daha da üzüldük....... kötü bir hafta sonu, tamam....... ama iki forumdaki yorumların sertliğine de baktıkça, acaba bu başlığı "galatasaray seyircisindeki istikrarsızlık" diye mi değiştirsek diye düşünüyorum.

2 gün önce "avrupa fatihi" denen bir takım için 2 gün sonra "istifa" sesleri yükseliyor.... bu sezonki en iddialı kız takımımız bile daha 2. maçında, kayseri'ye yenildi diye yerin dibine sokuluyor.

hepimiz moralsiziz kabul.... üzgünüz...... ama güzel günlere giden yol, bugünkü zorlukları aşmamızla alakalı....... önerim; daha fazla destek ve en önemlisi: İTİDAL..........

herkese, g.birliği maçı ile başlayacak; başarı dolu sarı kırmızı hafta sonları......
 
İstikrarı yaratan yönetimdir. Şimdi galatasaray istikrar deniyor ama bu sene kaç tane transfer yapıldı? Sonuç; koskoca bir periyotta 2 sayı kime karşı Mersin´e. Arkadaşlar birilerinin kendilerini sorgulaması lazım. Ya biz nerde yanlış yapıyoruz diye. Koç olayına gelince Murat Özyer iyi insan olabilir ama şuan için tecrübesi Galatasaray için yeterli olmadığını düşünüyorum. Galatasaray´da eşleşme sorunu yapacak oyuncu şu an için kadroda yok. Bunun dikkate alınması lazım. Halil Üner örneğine karşıyım, Erman Kunter´in yaptıkları ortadır. BİR PERİYOT YALNIZCA 2 SAYI KOMİK AMA GERÇEK.

Düzeltme: Noktalama işaretlerini kullanmak çok mu zor? (O.Y)
 
>her maç sonrası koçun açıklamaları oluyordu,yok mu bu sefer? 2. period 2 sayı,son period 8 sayı=toplamda koca bir yarıda 10 sayı!!herhalde bir izahı vardır..yok 3 numaramız yokmuş,yok 5 numaramız yokmuş tartışmaları komik oluyor bu performans sonrasında.salıdan cumartesiye yorgunluk da bahane olmaz.koçun yeterliliği tartışılabilir ama bu 2 period performansını koça bağlamak insafsızlık olur.5 tane oyuncu 10 dk da 2 sayı buluyorsa bu taktikle,setle,oyuncu tercihiyle açıklanamaz.karşında s.a spurs bile olsa bu kadar acz içinde olunmaz.
 
Bende bunu anlamıyorum bir maçla hemen çarmağa geriliyor adam.Galatsaray ülkeri yenince yada finale çıkınca bu sözlerinizi yutacakmısınız?Murat Özyer de insan elbet hataları olucaktır önemli olan hatayı düzeltmektir hata yapmak değil!(Salçasız yemek kalçasız bayan Hatasız insan olmaz Ata Demirerin deyimiyle:D:)

Hayır;bu sözleri yutmıycaz eğer ülker ve efes i yenersek.Ki çok büyük olasılıkla ikisinede her iki maçta da farklı kaybedicez.Birer galibiyet alsak bile bu 2 takıma karşı tesadüften öteye gitmeyeceğini tahmin ediyorumSadece play off serisinde yarı final yada finalde seri galibiyetler alınabilirse bu 2 takıma karşı ya da telekoma karşı işte o zaman bu iş oldu biz yanılmışız antrenör konusunda diyebiliriz.
 
Tekrar hoşbulduk o zaman... Neyi savunduğumu bilmemektense..... Gördüğüm doğruları ve bilgileri sizlerle paylaşmaya devam edeceğim.... Yazımı tekrar okumanızı inşallah anlayacağınızı ümit ederim... Galatasarayımıza destek olucağız diye yanlışların peşinden koşmayız inşallah... Futbolda Sayın Adnan Polat ve Sezgin, Basketbolda Dedehayır, C.Crown ve saz arkadaşları, voleybolda spora uzak Atilla Kınay zaten voleybolun durumu zaten içler acısı.. Hepsinin dışında kulübün borcu tavan yapmış durumda... Halen günlük çözümler üzerinde konuşuyoruz... Kazanmış kaybetmiş, o olmuş bu olmuş.... Nereye gidiyoruz ne oluyo soran yok.... Büyük kulübümüzün mali durumunu, kimlerin yönettiğini soran yok.... Bizim kulübümüz bunlarımı hak edior.... O gelmiş bu gitmiş... Martta seçim var... Şimdi burdan basketbolla alakalı bi not daha geçiyorum.... Sayın beyfendi koçumuz Murat Özyer seçim yaklaştığında acaba önümüzdeki sezonu kurtarmak için seçim kulislerinemi katılacak... Yoksa gösterdiği hedefler yolunda başarı ile ilerliyebeilecekmi???????? Bu arada yazdıklarım rahatsız ediyorsa!!!!! Hoşbulduk falan yerine hocam yazma bizler hoşalnmıyoruz demeniz yeterli....
 
Re:

Zihni Bey; elbette bizim gibi boş adam değilsiniz. Foruma ancak uygun olduğunuz zamanlarda girersiniz ve bu nedenle Girona, Banvit, Karşıyaka galibiyetlerinin olduğu dönemlerde göremedik sizi buralarda. Kendi adıma konuşmam gerekirse ilk geldiğinizde de sonraki dönemsellik gösteren gelişlerinizde de düşüncelerinizden öte düşüncelerinizin söyleniş tarzını ve zamanlamasını eleştirdim.

Günlük çözümler peşinde koşmadığımı "Canaydın İstifa" konu başlığında dillendirdiğimi düşünüyordum. Ama anladığım kadarıyla siz forumun sadece erkek takımı bölümüne bakıp, Özyer aleyhinde yazabileceğiniz başlıkları belirleyip onları okuyarak yorum yapıyorsunuz.

Forumda fikirlerinizi yazmakta özgürsünüz ancak komplo teorisi kapsamına giren -kongre dönemine yönelik- iddialarınızı kendinize saklasanız daha iyi olur. Unutmamakta fayda var; çamur, atanın elini kirletirmiş atılan temiz olduğu sürece.
 
bence aralık ayını beklemek lazım aralık ayında istedıgım duzeye gelıcez dedi MURAT HOCA bekleyelim görelim murat hocada sayın canaydın gibi su hiç gelmeyen stadın temeli olan gelecek ay gıbı aralık ayını kulanmasında 7 senedir gelıcek ay :D bende idda ediyorum ozhan canaydın gider ertesi ay yenı yönetim kendi cabaları ile o temel atılır canaydında bizim sonuna getırdıgımız proje der bende buna guler gecerım ancak :D
 
Dostum bundan sonra yazdıklarıma ve söylemlerime dikkat edeceğim... Fakata bundan önceki yazdığım yazılarımda... Ayhan AVCI nın göreve devam ettiği dönemde önümüzdeki sezon için Cem AKDAĞ ile anlaşıldığını... Hangi bayan oyuncularla anlaşıldığını... Oyuncular geçmiş sezon ne kadar alırken Galatasarayın oyuncuları ne kadar farklarla ne kadar pahalıya transfer ettiğini.... Ülkerin kapanıp kulüplere sponsorluk yapmaya başlamasının 100. yılda Feneri şampiyon yapmak amaçlı olduğunu... Erman Kunter'in başkanın onayı ile anlaşılıp 2.5 ay İstanbulda bekletildiğini... Daha sonrasında bir sürü insanın araya girmesi ve para verenin düdüğü çalması ile Murat Özyerin koç olduğunu... Kulübe C.Crown un getirdiği yeni çalışanlara inanılmaz paralar verilirken... eski çalışanlara 50, 100 zam yapıldığını vs... Bir sürü şeyi yazdım.... Bunları çamur olarak değerlendirdiyseniz... Yorumum yok... Evet ben Murat Özyerin başarılı olabileceğine inanmayan biriyim... Bununla beraber kulübün çok amatör yönetildiğini söyleyen biriyim.... O zaman bişey daha yazıyorum.... Özhan bey Martta aday olmayacak.... Adnan Polat hazırlanıo... Bir grupta İrfan AKTAR'ın başkan olması için bastırıo.... Bunuda Marttan sonra konuşuruz o zaman....
 
Zihni beyin geçmişteki yazılarını hatırlıyorum, komplo teorisi yada değil ama dediklerinin çoğunun gerçekleştiğini görüyoruz. Şahsen de katılıyorum yazdıklarına.
Ama şimdi kendi kendimizi yemenin kimseye bir faydası dokunmayacak. Sezon sonunda ak ile kara belli olacak.
 
Acaba düşüncelerimi yanlış mı ifade ettim diyerek yazdığım iletiyi kontrol ettim...

Yazımı incelediğimde "...Düşüncelerinizden öte düşüncelerinizin söyleniş tarzını ve zamanlamasını eleştirdim. " diyerek Zihni Bey´in fikirlerinin, duyumlarının çürüdüğünü vs söylememişim. Söylemin bazı kişileri suçlayıcı özellik taşımasını ve içinde bulunduğumuz dönemde bazı şeyleri değiştirmenin mümkün olmadığı için bu söylemlerin yarar değil zararlar doğuracağı düşüncesiyle zamanlamasını eleştirmişim.

Son paragrafta Zihni Bey´in komplo teorisi olarak düşündüğümü belli ettiğim iddiası; "... seçim yaklaştığında acaba önümüzdeki sezonu kurtarmak için seçim kulislerinemi katılacak..." idi. Zihni Bey´in üst bölümde yer alan sözleriyle karışıklık yaratmaması için de cümlemin içine"-kongre dönemine yönelik-" ifadesini yerleştirmişim. Zihni Bey´in bu ifadeyi kullanma hakkı olduğunu pek sanmıyorum.

Son olarak Türkçe´nin elastik bir yapıya sahip olduğunu, onun için ne tarafa çekerseniz o yöne gideceğinin bilinciyle yazdığımı ifade etmek isterim.
 
"Galatasaray neden istikrarsız?" gibi bir soru(y/n)u tartışmak için öncelikle istikrarsızlığın ne olduğunu açıklamak gerekiyor. ikinci olarak da istikrarsızlığın kısa dönemli mi yoksa uzun dönemli mi olduğunu açıklamak gerekiyor.

Topic girona'yı yenip, Mersin'e yenildikten sonra açıldığına göre istikrarsızlık olarak düşünülen şey aslında avrupa'daki önemli takımlardan birini yenip Türkiye ligindeki vasat altı takımlardan birisine yenilmek olduğu sonucu çıkıyor. Buna istikrarsızlık demek için bence fazla aceleci davranmamak gerekir. Çünkü bunu yaşayan çok fazla takım var. Fener de ligde alpellaya yenilip sonra roma'ya fark attı. telekom avrupa'da deplasman galibiyeti alıp ligde kötü bir takımdan 100'e yakın sayı yiyerek kaybetti. Örnekler çoğaltılabilir. Başlığın tersine galatasaray oldukça istikrarlı bir görüntü çiziyor. İstikrar illa ki iyi bir şey olmak zorunda değil. deplasmanda maç kazanamama gibi bir istikrar sergiliyor. Bence asıl soru; "bu takım neden deplasmanda maç kazanamıyor" olmalıydı.

İkinci olarak ise istikrarın uzun dönemli olduğunu da söylemek mümkün. Geçen seneki ve bu seneki transfer dönemlerine bakıldığında benzer şeyler yaşandı. geçen sezon, sene başında gelen yabancılardan ikisi gönderilmişti. bu sezon da yine alınan yabancılardan ikisi gönderildi. geçen sezon takımı kurtarsın diye fitch gelmişti. bu sene dee geldi. gelenle gidenler olarak bakıldığında geçen oyuncuların karakteri, yapısı vs.. farklı olsa da, her transferimizde tartışılacak bir yan olması, transferde de ne kadar istikrarlı olunduğunu gösteriyor. Bu nedenle diğer bir soru: "benzer yanlışlarda neden ısrarcıcıyız?" olmalıdır.

Henüz biz takım kurgusunu oturtamadık. takımın eksiklerini şu an için oyuncu transfer etmekszin çözebilecek durumda değiliz. Yani eksiklerimize takım içinden bir çözüm üretmekten uzağız. bu nedenle de sıkıntılarımız devam edecek. umalım transferden sonra sıkıntılarımız azalsın...başlıktaki anlamıyla "istikrar"ı yakalayalım.
 
Re:

Ahmet Arif' Alıntı:
"Galatasaray neden istikrarsız?" gibi bir soru(y/n)u tartışmak için öncelikle istikrarsızlığın ne olduğunu açıklamak gerekiyor. ikinci olarak da istikrarsızlığın kısa dönemli mi yoksa uzun dönemli mi olduğunu açıklamak gerekiyor.

Topic girona'yı yenip, Mersin'e yenildikten sonra açıldığına göre istikrarsızlık olarak düşünülen şey aslında avrupa'daki önemli takımlardan birini yenip Türkiye ligindeki vasat altı takımlardan birisine yenilmek olduğu sonucu çıkıyor. Buna istikrarsızlık demek için bence fazla aceleci davranmamak gerekir. Çünkü bunu yaşayan çok fazla takım var. Fener de ligde alpellaya yenilip sonra roma'ya fark attı. telekom avrupa'da deplasman galibiyeti alıp ligde kötü bir takımdan 100'e yakın sayı yiyerek kaybetti. Örnekler çoğaltılabilir. Başlığın tersine galatasaray oldukça istikrarlı bir görüntü çiziyor. İstikrar illa ki iyi bir şey olmak zorunda değil. deplasmanda maç kazanamama gibi bir istikrar sergiliyor. Bence asıl soru; "bu takım neden deplasmanda maç kazanamıyor" olmalıydı.

İkinci olarak ise istikrarın uzun dönemli olduğunu da söylemek mümkün. Geçen seneki ve bu seneki transfer dönemlerine bakıldığında benzer şeyler yaşandı. geçen sezon, sene başında gelen yabancılardan ikisi gönderilmişti. bu sezon da yine alınan yabancılardan ikisi gönderildi. geçen sezon takımı kurtarsın diye fitch gelmişti. bu sene dee geldi. gelenle gidenler olarak bakıldığında geçen oyuncuların karakteri, yapısı vs.. farklı olsa da, her transferimizde tartışılacak bir yan olması, transferde de ne kadar istikrarlı olunduğunu gösteriyor. Bu nedenle diğer bir soru: "benzer yanlışlarda neden ısrarcıcıyız?" olmalıdır.

Henüz biz takım kurgusunu oturtamadık. takımın eksiklerini şu an için oyuncu transfer etmekszin çözebilecek durumda değiliz. Yani eksiklerimize takım içinden bir çözüm üretmekten uzağız. bu nedenle de sıkıntılarımız devam edecek. umalım transferden sonra sıkıntılarımız azalsın...başlıktaki anlamıyla "istikrar"ı yakalayalım.
Tanım olarak istikrar ?düzende süreklilik? demektir. İstikrar devamlı olarak aynı şeyleri yapmak demek değildir. İstikrar, değişen amaçlara ve büyüyen hedeflere ulaşmak için gerekli çaba ve gayretlerin tekrarlanması demektir.(kaynak:sözlük)
ahmet arif hocam yazında ki ana fikir istikrar tanımının ilk cümlesine uygun(bütün takımların bir iyi bir kötü olması) fakat tanımın ikinci cümlesindeki amaçlara ve büyüyen hedeflere ulaşmak için gerekli gayretlerin tekrarlanması hususunda ise sıkıntılar var
istikrarlımıyız sorusunu cevabını biraz da bu acıdan değerlendirirsek daha yararlı olur kanaatindeyim...
 
sevgili onur iyi bir galatasaraylı olduğunu biliyorum ama zihni beye katılmadan edemiyeceğim çünkü geçmiş yazılarının tamamı çıktı ne dediyse oldu sen dışardan içeriyi detaylarıyla görmen zor olabilir ama bizler içerde olan galatasaraylılar durumun pek iyi olmadığını görüyoruz tabi bu bizim fikrimiz zihni bey ve kaan bey gibi galatasaraylılar galatasarayı bizden ve sizden iyi tanıyorlar belki uslupları yadırganabilir ama basketbolu iyi bildikleri muhakkak şimdi karşıyaka maçının öncesine cuma günü sevgili hocamız radyo programına katıldı ve uzun rotasyonundan cemal ve fatihin oyundaki rollerinden bahsetti tam 24 saat sonra maçta fatih 15 sn. cemal hiç süre almadı şimdi bu nasıl istikrar soruyorum arkadaşlar galatasarayda bazı işler iyi gitmiyor martada az kaldı .not :bayanlarda durumun farklı olmadığını tahmin ediyorum .
 
onur abi hep zamanı degil diye diye 7 su anda da 8. senesını yasayan galatasarayımızı olmayacak hallere sokan 1 baskan var basımızda. bence 1 sene gidicekse gittsin ama yeterkı özhan canaydın ve de yönetimi basımızdan gitsin. onların kaldıgı her sene biz iki sene gerılıyoruz demektır. futbol takımı 8 senedır yaptıkları malum. basket zaten içler acısı. diger amatöleri saymıyorum bile. sadece su sporlarında basarılıyız onu da fatih goksene borcluyuz ama onuda sayın 2 adnan yöneticimiz küstürerek organızsayonlardan uzak durmasını neden olmusturlar. ARTIK ZAMAN KALMADI. illa alisamyendeki olayları durmadan yapmaya gerek yok insanlar artık cıldırmıs vaziyette !!! bende zihni abi ye katılıyorum sonuna kadar.
 
Ne yazık ki yanlış anlaşılmaya devam ediyorum...

Volkan, Canaydın´ın gitmesi istikrarsızlık değil istikrar getirir bu kulübe. Bunu yıllardır söylüyorum zaten.
Ancak Zihni Bey´in gündemde tutmaya çalıştığı konu Murat Özyer´in gönderilmesi. İşte bunun şubeye şu anda nasıl bir katkı sağlayacağını öğrenmek isterim. Fikir jimnastiği yapıyorum ve gelebilecek tek isim olarak Oktay Mahmudi geliyor aklıma. O da bir çok soru işaretini beraberinde getiriyor. Teklifi kabul eder mi? İsteklerini karşılayabileceğimiz maddi gücümüz var mı? Eldeki oyuncularla hedeflerden uzaklaşmadan kısa sürede kendi sistemini yaratabilir mi? Eğer bu sezonu gözden çıkarıp hedefimizi gelecek sezonda başarı olarak belirlemişsek hoca değişikliğine (Eğer sizlerin tahmin ettiği gibi Murat Özyer başarısız olursa) sezon sonunda gitmek daha mantıklı değil mi?

Mithat Bey, Ankara´dan kulübün/şubenin içinde olan biteni bilmemin güçlüğünün farkındayım. Zaten bu nedenle bazı konulara temkinli yaklaşıyorum. Ancak Ankara´dan da İstanbul´dan da, kulübün içinden de, dışından da baksam değişmeyecek bazı gerçekleri görüyorum. Gördüğüm gerçek; yeni nesil başarıyla doğup büyümüş, tribünde yerlerini aldıklarında başarıya kitlenmişler. En ufak olumsuz bir durumda dahi gerek medyada gerekse forumlarda okuduklarının etkisiyle tepki gösterme potansiyelleri en üst seviyede geliyorlar maçlara. Yeni neslin oluşturduğu kontrolsüz gücün takıma zarar verme ihtimalini göz önünde bulundurarak, en azından deneyimli isimlerin eleştiri yaparken dozu iyi ayarlamaları gerektiğini düşünüyorum. Bunları düşünerek tribün tozu yutmuş bilinçli kişilerin yazılarını okuyunca çok sevdiğim bir sözü paylaşma ihtiyacı hissediyorum. ?Söylenecek çok şey var ama ne yeri ne de zamanı.?
 

Üst