Galatasaray Kadro Yapısı: Artıları ve Eksileri

Bu yazının tam metnini aşağıdaki linkte bulabilirsiniz. Çok uzun olduğundan buraya daha kıslatılmış bir versiyonunu koymayı uygun gördüm. Süre dağılımı ile ilgilenen arkadaşlar linke bakabilir: http://bolbasket.blogspot.com/2009/08/k ... saray.html

Galatasaray?ın sezona başlayacağı kadro belli oldu.

p.g. D-Wash, Can ve Evren
s.g. Tufan ve Murat
s.f. Jasaitis ve Caner
p.f. Wilkinson, Rancik, Polat ve Eren
C. Cemal

Takımımızda bu seneki en önemli eksiklik natural (doğal) skorer olmaması. Son iki senede; kadromuzda Hite,Graves gibi sıkışılan anlarda sorumluluk alarak, bireysel yetenekleri ile skora katkı sağlayan oyuncular vardı. Bu sene öyle oyuncular maalesef yok. İsim ve tecrübe olarak; Jasaitis skorerlik rolünü üstlenebilir ama oyun tarzı olarak liderlik ve skorerlik özelliği olmayan bir oyuncu. Aslında formda bir Tufan karakter olarak bu göreve soyunabilir. Ya da savunması zayıf olsa da Murat Kaya; lider ve skorer özellikleri olan bir oyuncu olarak, o da bu göreve soyunabilir. Her ne kadar takımın önemli eksiklerinden birisi natural skorer eksiği olsa da bu eksik en azından takım içindeki uyumla /kimyayla ya da bazı oyuncuların bu görevi üstlenmesi ile çözülebilir.

Diğer önemli bir eksiklik ise Galatasaray pota altının fizik olarak yetersiz olması. Aslına bakarsak, pota altı oyuncularımızdan Cemal haricindekiler potaya uzak, şutla etkili olabilen, daha çok yüzü dönük hücum edebilen oyuncular. Takımdaki post-up oyun eksikliği hücumu kısırlaştıran ve tekdüze hale getiren önemli bir etken olabilir. Wilkinson, Aris?te Massey ile çok iyi bir ikili olmuşlardı ama orada aralarındaki işbölümünde Massey pota altındaki mücadele ve itiş kakışlarda uzmanlaşmışken Wilkinson daha çok o mücadeleden kaynaklanan şut imkanlarını değerlendirmişti. İşte Galatasaray?da önemli eksiklik Massey gibi pota altında topu alıp çembere kuvvetlice yönelebilecek, oraları varlığı ile karıştırabilecek bir oyuncu eksikliği. Fizik olarak Galatasaray kadrosunda bu işi yapabilecek tek oyuncu Cemal ama o da geçmiş senelerde aldığı süreleri pek değerlendiremedi. Buradan hareketle Cemal?in bu görevi kısa vadede üstlenemeyeceğini söylemek mümkün. Bu noktada bütçe ile de çok yakından ilişkili diğer bir eksik yön ortaya çıkmakta. Bütçe kısıtlı olduğu için risk alınması pek mümkün olmuyor. Bu yüzden gerekli olan uzun transferi yapılmıyor. Pota altında Fenerbahçe, Efes ve ve Uleb maçlarında size sorunu yaşanacağı çok açık. Buraya fizikli bir oyuncu alınması şart ama bu transfer ilerleyen haftalarda ya da aylarda yapılacak. Sene içi yapılan transferler istisnaları olmakla birlikte çok yararlı olamıyor. Takımı ve ligi bilen bir oyuncu getirilme ihtimali varsa, yararlı olma ihtimali bir nebze de olsa var ama yıllardır Galatasaray hep farklı yabancı oyuncularla devam ettiğinden takımı bilen bir oyuncu geldiğinde bile yeni bir takıma gelmiş gibi hissedecektir.

Ben, basketbolda kimyanın çok önemli olduğuna inanırım. Bu kimya denen şey aslında takımın sistemi ve sisteme yönelik oyuncu tercihleri ile ilgilidir. Her koçun kendisine has bir sistemi vardır ve bu sisteme yönelik transferler yaparlar. Sistem oyuncular arasında idrak edilip alışıldığında kimya oluşmaya başlamıştır. Bu oluşum sırasında çeşitli kazalar mutlaka olacaktır ama zaman içinde yapılan yanlışlar giderek azalır ve sistem tam anlamıyla oluşur ve oturur. Kimya tamamlanmıştır. Bu kimya tamamlandıktan sonra yapılacak transferler risk taşır. Çünkü kimyanın bozulması oturan düzeni bozar ve yeni bir düzen kurulması için süreci baştan başlatır. Takımın eksiği açıksa ve ileride bu noktaya transfer yapılacaksa bu transferi en baştan yapmak bence daha akıllıca olur. Geçen sene ortasında yapılan transferler böyle olumsuz bir etki vermişti. Ancak bu noktada bir parantez açmamız gerek. Geçen seneki yapılan transferler sene başında alınıp da takımdan ayrılan ya da verimli olmayan oyunculardan dolayı yapılmıştı. Bir anlamda zorunluluktu. Ancak bu sene için bahsettiğim transfer; bir beş numara transferidir. Yani baştan bu eksiği kapatarak iyi bir kimya kurulması şu an için hala mümkün. Ancak böyle bir transfer düşünülmemesi bence çok yanlış.
Biraz da takımımızın artılarından bahsedelim. Açıkçası, sene başında Galatasaray?ın bu sene bütçe küçülttüğü haberinden sonra ligde play-off?u ancak zorlayacak bir takım kurulacağı basketbol camiasında dillendirilmese de yaygın bir kanaatti. İlk transferler, bu kanaati kısmen yaratmıştı. Ancak zaman içinde alınan oyuncular (özellikle Jasaitis ve Wilkinson transferleri) ile Galatasaray görece düşük bütçesine göre iyi transferler gerçekleştirdi. Gerçi transfer dönemi açısından bakıldığında Galatasaray?ı iki ayrı dönemde değerlendirebiliriz. Sene başında yapılan transferler incelendiğinde; yerli olarak can ve evren yabancı olarak rancik ve d-wash. Daha sonra yapılan transferler ise yerli olarak Caner ve eren yabancı olarak ise jasaitis ve Wilkinson. Daha sonradan yapılan yabancı transferleri: Jasaitis-wilkinson ikilisi daha önce yapılan yabancı transferlerinden; rancik ve d-wash?dan çok daha iyi transferler. Daha önceden yapılan yerli transferleri: Evren-Can ikilisi ise daha sonra yapılan yerli transferlerinden; eren ve Caner ikilisinden çok daha iyi transferler. Yani başta daha iyi yerli daha zayıf yabancı oyuncular sonra ise daha zayıf yerli daha güçlü yabancı oyuncular transfer edilmiş. Bu durum ise bana transferlerin biraz rassal yapıldığını işaret ediyor. Neyse bu transfer ve rassallık meselesi ayrı bir yazı konusu olmalı.

Takımın en önemli artısı, bireysel savunması kuvvetli oyunculardan kurulu olması. Tabi bu konuştuklarımızın hepsi kağıt üstündeler. İşin teorisinde bunlar var ama pratiğe gelindiğinde uygulamaya bakmamız gerekiyor. Bu savunma potansiyeli maç kazandırabilecek bir uygulamaya dönüşmeli. Yoksa kağıt sütünde oyuncuların savunma yeteneği olmasının anlamı yok.

Kağıt üstünden pratiğe dönüştürme işi koça dayalıdır. Okan Çevik?in yaptığı iyi transferler ve kağıt üstünde kurduğu güçlü kadroyu, uygulamada izleyemeyeceğimizi düşünüyorum. Ancak ve ancak takımı iyi idare edebilirse ve bir de yaptığı yabancı transferler düzeyinde pota altını toparlayabilecek bir oyuncu transfer ederse; bu sene önemli işler yapabilir. Kısacası son senelerde bana en fazla umut veren kadro bu oldu. Ama dediğim gibi uzun oyuncu transferinin gecikmeden yapılması lazım. Ligdeki ilk 2-3 maça yetişmeli. Ancak bu yapılmayacağından dolayı yine sükût-u hayal?e uğrayacağımızdan korkuyorum.
 
benim bu seneden bi taraftar olarak kesinlikle hiç ümidim yok son yıllarda bu kadar kısır bu kadar zayıf oyuncu transferi görmemiştim.3.5-4 sayı ortalamasıyla oynayan oyunculardan medet umuluyo söylenecek aslında çok ta söz yok gönlümden geçen isimler mesela bu sene için prokomdan david logan,henry domercant ve gerald fitch gibi isimlerdi pota altına haislip,mike batista gibi oyuncular böyle transferler yaparsan ancak efes veya fenerle başa baş mücadele edebilirsin yoksa wilkinsonla filan yok yani hedefine ulaşamazsın wilkinson gibi adamları banvit,erdemir,antalya,bornova gibi takımlarda transfer ediyo eee nerde kaldı senin büyüklüğün galatasaray oluşun....
 
Ahmet abi pozisyonlar yanlış yazılmış.Takımımızda şu anda saf bir Center oyuncusu yok orada yazılan uzunların hepsi pf oynayan oyuncular.Belki ama belki eren beyazı 5 numara olarak gösterebiliriz 2.08'dir kendileri.Ayrıca evren büker point guard değil shooting guard.Tufanda shooting guard değil forvet.Murat kaya shooting guard değil GF.

Şöyle düşünmek lazım.Son iki senedir bu kadroya göre iyi kadrolar kurulduğu düşünülebilir fakat hedefler gözönünde bulundurulduğunda yarı finalden öteye gidemedik.Taraftarımızın beklentisi hep final ve şampiyonluktu.Bu hedefleri son 2 senede yüksek bütçeyle gerçekeştirmedik,fakat belki bu sene daha düşük bütçe ile kurulmuş savaşan bir kadro ile hedeflerimize ulaşabiliriz.Çünkü kurulan kadro pek alışılagelmiş bir kadro değil.Rakiplere ters gelebilen bir kadro ve unutmyalımki 2 sezon önce 2 tane pf ile bu takım uleb cup 4.sü oldu.Onun dışında bu sene dahada genç,dinamik,başarıya aç ve savaşan bir kadro ile dahada başarılı olabilriz.
 
pozisyonları, boyuna göre değerlendirmemek lazım. blogdaki yazıya bakabilirsen orda süre dağılımlarını da bulabilirsin. Tufan yarı zaman s.g ve yarı zaman s.f. oynayacak. Tufan aslında tam bir s.g'dir. Boyu müsait olduğundan forvet olarak da oynayabilir. mevcut kadroda hem penetre edebilen, hem kendi şutunu yaratabilen ve hem de oyun kurabilecek bence en iyi isimlerden biri. Evren hem bir numara ve hem de iki numarada oynuyor. Evren transferinde yazmıştım; saha görüşü vs. ile reno'da oyun kurucu olarak oynadığında daha başarılıydı. Eren'in de boyuna aldanmamak lazım. Örneğin Memo'ya beş yazsak olur mu? Cemal ise boyu görece kısa olsa da kalınlık ve oyun tarzı olarak pivota daha yakın. En azından eldeki oyunculardan o mevkide oynayabilecek olan yegane oyuncu bence.

Ben şöyle bir ilk beş yazayım:
1. Evren
2. Tufi
3. Jasaitis
4. Rancik
5. Wilkinson

Bence mevcut şartlarda ligde çıkabileceğimiz en iyi beş. Tabi Tufi'nin form durumunu bilemiyorum. Tufi sakat veya hala sakatlık sonrası hantallığında ise, evren ikiye kayar ve can bire konur. yani:

1. Can
2. Evren
3. Jasaitis
4. Rancik
5. Wilkinson

Tekrarlamak gerekirse alınan yabancı oyuncular bence kalbur üstü oyuncular. özellikle jasaitis ve wilkinson bence büyük transferler. wilkinson bugün EL'de oynayan pek çok takımda forma giyebilir. Örneğin bir fenerbahçe ya da doping olayından sonra efes'de bile oynayabilecek bir oyuncu. Doğrusu ben küçülüyoruz söyleminden sonra play-off'a kalma mücadelesi veririz gibi düşünüyordum ancak en azından kadro bazında 3-4-5 mücadelesi verebilecek bir kadro kurulduğunu düşünüyorum. burada iki önemli uyarıda bulunuyorum. bir tanesi uzun oyuncuların yetersizliği. bu bağlamda beşinci yabancının mutlaka transfer edilmesi ve hatta bir an önce transfer edilmesi gerektiğini savunuyorum. ikincisi ise mevcut bütçe dahilinde okan çevik benim tahmin ettiğimden, beklediğimiden çok daha iyi transferler yapmış olsa da, coaching olarak yeterliliği konusu beni açıkçası düşündürüyor. En azından veri bütçe dahilinde bence iyi isimler aldık.

Tabi bunları yazıyor olmam temel görüşümde her hangi bir değişikliğe yol açmamakta. Galatasaray Futbolda bu kadar büyük paralar harcarken, cafe crown sponsorluğunda basketbolda Fenerbahçenin arkasında kalmayı kabullenmesi ve devam ettirmesi saçmalığını anlayamıyorum. Lise meselesi falan değil bu. Sorun basketbola verilen önemle ilişkili. Futbol haricindeki başarısızlıklar ya da başarıların hiçbir anlamı yok maalesef. Bu durum ancak ve ancak basketbolda sürekli uluslararası başarılarla değişebilir. bu ise hem klüp bazında hem de Milli takım düzeyinde gerçekleşirse olabilir. Avrupa Şampiyonluğu sonrası Yunanistan'ın yakalıdığı sinerjiyi yakalayamadığımız sürece basketboldan çok büyük beklentiler içine girmememiz lazım. Fenerbahçe avrupa'da birşeyler başarırsa belki o zaman idareciler uyanır ancak Fener'in de Avrupa'da başarılı olabilecek oyuncuları olsa da zihniyet olarak Avrupa onlara biraz fazla geliyor
 
Ahmet Abinin,Murat Kaya bu takımın liderliğine soyunabilir sözüne katılıyorum son 2 sezonda zorunluluktan oynadığı Guard mevkiinde bunun hakkını verdi Asvel ve geçen sezon Türkiye Kupası maçlarında takımın lideriydi.Eminim ki bu sezon Guard oynarsa Can ve Dirus'tan bu işi daha iyi
yapar.
Bu takıma Okan Çevik kesinlikle safkan 5 numara almak için yönetime baskı yapmalıdır iyibir 5 numara gelirse bu takım iş yapar
Benim İlk Beşim
1-Murat
2-Tufan
3-Simas
4-Wilkson
5-Rancik.
 
Murat Kaya ya liderlik verdiğin an hem onu hemde takımı kaybetmek demektir..hep söylüyoruz Murat Vasat bir oyuncudur..alıpta maç kopartacak maç kazandıracak biri değildir..ha takımda durması tabiki iyi..hiç değilse benchinde Murat Kaya olmalı..yararlı olduğu çok yararlı olduğu yıldızlaştığı maçlar olabilir olacaktırda..ama al sen bu takımın lideri ol dersen Muratı tüm sezon eleştiririz hemde ülkeden kaçırtacak derecede..

O yüzden Murat bize en çok yarar sağlayacağı görevde yani rotasyon oyuncu olma durumunda kalması en iyisi

açıkçası saf 5 numaranın olmaması beni çokda korkutmuyor..yani 2.10 boyunda uzunu olmayan takım ribaunt alamaz boyalı alanı savunamaz pota altını kullanamaz diye birşey yok..burada wilkonsonun rancikin ve Cemalin hatta Erenin vereceği katkı çok önemli..gecen seneki pivotsuz harikalar yaratan daçka aklıma geliyor..normalde 3 numara oynayan lennon pota altında oynayıp çokda başarılı olmuştu..

aman aman bir hedefimiz olsa tabiki büyük zaaf..ama ilk 5e yada ilk 4 için ve sadece bbl için ne kadar handikap olabilirki bu durum
 
Merak Ettiğim Şeyler Var
1-Wilkinson 4 numara mı 5 numara mı
2-Wilkinson bahsedildiği gibi kaliteli bir oyuncu mu yukarıda efes'te falan oynayabilecek kapasitede bir oyuncu falan yazılmış ben tanımıyorum kendisini ama o kadar iyi bir oyuncuysa takıma 1 tane kaliteli pivot alınması halinde en az geçen yılki kadar iddalı olabiliriz.
3-Şuan ki yabancı oyuncularımız içinde en zayıf halka rancik mi ? rancik 5 numara mı ?
 
Bu takıma sağlam bir 5 numara şart ama biz eldekini gönderip, yama yapmaya uğraşıyoruz. Nedense sezon ortası -eğer bir iddia ortaya koyacaksak- mecburen gerçekleştirmek zorunda kalacağımız pivot transferini bugünden yapmıyoruz. Görünürde zaman ve para bayan basketbola ve voleybola harcanıyor.
Bu konu sadece bütçe ile ilişkilendirmemek lâzım. Konu bence bir anlayış maselesi. Bir renkdaş avrupada başarı ve devamlılıktan bahsetmişti; bu şekilde kulübün ilgisi çekilir demiş. Doğrudur; ancak, bence Türk sporunun yönetim ve sponsor olarak en önemli sorunlarından biri de bu yaklaşımdır (Söyleyen arkadaşımı tenzih ederim). Bizde malesef sen başarılı ol ben seni desteklerim deniyor. Dünya ise başarılı olabilecek sporcusunu destekliyor.
Bence sorunu aşacak-aşılmasını sağlayacak olan yine bizleriz. Daha ilk maçtan itibaren; hatta ilk hazırlık maçından itibaren tirübünleri içeride dışarıda doldurmalıyız. Bu kulübün FC değil SPOR KULÜBÜ olduğunu ısrarla unutmak isteyen herkese hatırlatmalıyız. Lisanslı ürün çıkartırmalı ve Mor formalara sahip çıktığımız, rekor kırdırdığımız gibi almalıyız. Televizyonlar maçlardaki her türlü küfürü sansürsüz yayınlarken, biz küfür etmeden ntv'ye ses kapattırmışız. Bütçe, transfer, sponsor ve daha ne varsa ses vermek lâzım ve sadece forumda değil her plartforda özellikle tribünlerde...
 
Farkettim de ne çok milli oyuncumuz var:

Evren Büker A Milli
Murat Kaya ve Eren Beyaz B Milli
Jasaitis Litvanya
Darius W. ve Mike Wilkinson Makedon aday kadrosunda
Rancik Slovakya

Bu da artı hanesine küçük bir katkı olsun.
 
Washington transferinden memnunum. Efes Cup'ta oyunda kaldığı süre içerisinde yetenekli ve oynamayı seven bir oyuncu olduğunu gösterdi. Top kullanmayı seviyor ama arkadaşlarını soğutmuyor. Mutlaka katkı verecektir.

Can Akın'da kötü bir transfer değil. Washington'ı dinlendirebilecek iyi bir oyuncu. Ligin kalburüstü takımlarında da oynadı, vereceği belli.

Keza Evren Büker çok iyi bir transfer. Atıyor, attırıyor, savunma yapıyor..

Jasaitis'in kalitesi zaten belli. Pozisyon hazırlandığında ceza şutlarını keser, iyi penetre eder, ortalama düzeyde savunma yapar vs..

Tufan var elimizde, Murat Kaya var. Bir de Caner gibi iyi bir forvet daha var. Bence kısa rotasyonunda gayet yeterli bir takım olduk.

Sorun 4-5 oynayan oyuncularda. Size olarak iyi olan, pota altını kapatacak bir 5 numara eksiğimiz çok açık. Wilkinson ve Rancik kaliteli oyuncular, iyi transferler ama benzer özellikli oyuncular. Kısa ve hızlı bir takım olsak, bu oyuncular ilk 5 başlasa desem kenardan katkı verecek uzunumuz yok. Cemal'e zaten güvenemiyorum, güvenenlerde azınlıktadır kanımca. Eren Beyaz'ın niçin transfer edildiğini anlayabilen biri varsa gelsin bana anlatsın. Ondan katkı beklemek zaten hayal. Geriye bir tek Polat kalıyor ama o da 5 numara değil, gerektiğinde fayda sağlar o ayrı. Yani kısaca 3 tane uzunumuz var ve bu hem sayı olarak az, hem kalite olarak yeterli değil.

Pota altında tek başına korku salacak, savunması iyi, hücumda sıradan ama güçlü ve fizikli bir 5 numaraya ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Çok fazla para harcamadan bu tarz bir oyuncu bulmak kolay ve bu transfer yapılırsa kötü bir takım olmayız bence.
 
Ahmet Arif öncelikle güzel bir yazı tebrik ederim ;)

Maalesef ki üzerine alınmak isteyen alınabilir ama bu forumda basketbolu bilen yazar sayısı çok çok azaldı, o yüzden tamamen fikirlerine katılmasam da yazılarını okumak keyifli oluyor.

Ancak, eğer dikkate alırsan ufak bir önerim olacak; yazının okunabilirliğinin artması ve kolaylaşması adına paragraflar arasında bir satır boşluk bırakılması iyi olacaktır diye düşünüyorum.

Konuya dönersek;

01 Can Akın
02 Darius Washington
03 Evren Büker
04 Murat Kaya
05 Tufan Ersöz
06 Simas Jasaitis
07 Caner Topaloglu
08 Polat Kocaoglu
09 Radoslav Rancik
10 Mike Wilkinson
11 Cemal Nalga
12 Eren Beyaz

Şu an itibariyle kadromuz bu şekilde görünüyor, buraya kural dahilinde yanlış bilmiyorsam altyapıdan bir -Home Grown- genç oyuncu katılacak. Dolayısıyla kadroya yeni bir transfer yapma lüksümüz yok görünüyor.

Bu gerçeğe rağmen ben de kesinlikle bir 5 numaraya ihtiyacımız olduğuna katılıyorum. Pota altında itiş kakışı seven, sert ve kalıplı bir 5 numara bu kadronun en önemli eksiği gibi görünüyor.

Jasaitis ve Rancik' in Bosman oyuncusu olduğu aşikar ama Washington ve Wilkinson' da devrişme olarak Makedonlaştırıldaklarında Bosman statüsüne geçiyorlarsa (ki kadro yapımız itibariyle çok gerek de yok); 5 numara için illa Bosman statüsünde bir oyuncuya ihtiyacımız kalmıyor. Bununla beraber beni tanıyanlar iyi bilirler ki ben tamamen Avrupa Basketbolu sevdalısı bir basketbolseverim. Avrupa orijinli oyuncular beni çok daha fazla heyacanlandırıyor.

Bizim takımıza uyabilecek örnek verebileceğim isimleri yazmak gerekirse;

* Todor Gecevski - MAKEDONYA (KK Zadar)
* Ante Tomic - HIRVATISTAN (KK Zagreb)
* Ermal Kuqo - TURKIYE (Pamesa Valencia)
* Andrew Betts - INGILTERE (Aris)
* Slavko Vranes - KARADAĞ (Partizan)
* Djuro Ostojic - KARADAĞ (Panellinios)
* Kaspars Kambala - LETONYA (Enisey Krasnoyarsk)
* Ratko Varda - BOSNA (Khimki)

Şu an için ilk aklıma gelen oyuncular diyebilirim. Pek tabi ki bu liste daha da uzayabilir. Ancak oyuncuları az çok izlemişseniz düşündüğüm basketbolcu profilini hemen hemen hemen gözünüzde canlandırmışsınızdır.

Diğer pozisyonlara geçersek; sizlerin de belirttiği gibi 4 numara mevkiisinde herhangi bir eksiğimiz olduğunu düşünmüyorum. Aksine bir çok takıma göre fazlamız bile var.

Kısa forvet pozisyonuna baktığımızda açıkçası tam bir 3 numara göremiyoruz. Bana kalırsa hepsi sonradan bu bölgeye kaydırılmış isimler. Simas Jasaitis son oynadığı Juventut Badalona' ya NBA' e giden Rudy Fernandez' in yerine transfer edilmişti. Daha önce formasını giydiği Tau Ceramica' da da şimdiki Efes Pilsen' li bence şu anda Avrupa' nın en iyi 2 numarası olan Igor Rakocevic' in arkasında bekliyordu. Litvanya Milli Takımı' nda da bu kadro yapıları itibariyle kesinlikle 2 numarada kullanılmaya çalışılacağı aşikar. Tufan Ersöz' ü zaten hepimiz yakınen biliyoruz. Yıllarca 2 numara oynadıktan sonra 3 numara yapılmaya çalışılmış bir oyuncu.
Bu mevkiide belki biraz Caner Topaloğlu diyeceğim ama kendisini 3 numara olarak lanse etmesi için ribaundları çok daha fazla kovalaması gerekecek.
Bu şekilde 3 numara pozisyonunu doldurmaya çabalayacağız gibi görünüyor ki herşeye rağmen Türkiye Ligine göre hiç de fena sayılmayacak bir rotasyon diye düşünüyorum.

Gelelim 1 ve 2 numaralara; eski Antalya' lı Can Akın kadrodaki safkan tek 1 numara gibi görünüyor. Bir dönem Efes Pilsen kadrosuna da giren ama Euroleague için biraz eksik kalan Can Akın, bu sezon çok daha fazla tecrübe sahibi olarak Istanbul' da iyi işler yapabilir. Bence Can Akın bu takımın banko oyun kurucusu olmalıdır.

Devrişme Makedon Darius Washington için de 1 numara diyenler var farkındayım ama bana kalırsa Washington' a top taşıtmak yerine kendisini 2 numara SG mevkiisinde kullanmak daha akıllıca olacaktır.

Evren Büker ve Murat Kaya ise 1 ve 2 numaraların rotasyonunda kendileri için hatırı sayılır süreler bulacaklardır. Basketbolda herşey ilk 5 değil, bunu hepimiz biliyoruz; maça ilk 5 başlayıp da iki dakika sonra kendini bench de bulan ve o sandalyeye yapışıp kalan çok oyuncu görmüşüzdür. Kısacası özellikle Evren Büker' in bench den gelecek bile olsa bu takımda hatırı sayılır süreler alacağını düşünüyorum. Bu süreleri de Ahmet Salih' in yazdığı gibi 1 numarada değil de 2 numarada alacağı fikrindeyim. Sonucta Oyak Renault' da imkansızlıklardan dolayı 1 ve 2 numara oynamıs olabilir ancak Galatasaray' da Can Akın ve Darius Washington 1 numaranın ikili rotasyonu olmalıdır.

Gecenin bu saatinde çok da fazla uzatmak istemiyorum; muhtemel ilk 5 ve 10 kişilik rotasyona gelecek olursak;

1 Can AKIN
2 Darius WASHINGTON
3 Simas JASAITIS
4 Mike WILKINSON
5 Cemal NALGA (Yeni 5 numara yabancı oyuncu)
--------------------------
6 Evren BÜKER
7 Murat KAYA
8 Tufan ERSÖZ
9 Radoslav RANCIK
10 Cemal NALGA (Yeni 5 numara yabancı oyuncu)

Bence kadro yapımız itibariyle rotasyonumuz bu şekilde şekillenmelidir. Ancak bu dizilişte 3 numarada yer alacak Simas Jasaitis' in kesinlikle ribauntlara katkı vermesi gerekecek. Aksi takdirde kendisinden 3 numarada yararlanmak bence pek mümkün değil.
 
Bayram Kurtulmuş' Alıntı:
Ratko Varda kaç yıllık hayalim ...
Ratko Varda ve Kaspars Kambala yıllardır istediğim iki pivot kambala da varda da eskisi gibi popüler değiller ve kariyer olarak oldukça düşüşteler ikisi de bu sezon istesek alabileceğimiz oyunculardı.
Ardanın yazdığı diğer oyunculardan sadece ostojice katılmıyorum ostojic ilerleyen yaşıyla ve beşiktaş tecrübesindeki oyunuyla bize gereken katkıyı veremiyebilirdi.Ante Tomic çok iyi transfer olurdu bizim adımıza.Ben yine sezon başında Curtis Bourchardt ı istemiştim bu takıma ispanyanın vasat takımlarından biriyle anlaştı.
Ncaaden bu sezon mezun olan 4 tane pivot önermiştim dördü de yaz ligindeydi sanırım staff beğenmemiş olacak.Bu oyuncuları o zamanlar yazmamıştım ama artık yazabilirim
1 Luke Nevill Avustralya Center
2 John Bryant A.B.D Center
3.Ben McCauley A.B.D Center
4.Josh Heytvelt A.B.D Pf/C

Bu oyuncuları kimler aldı ne oldular bilmiyorum ama hepsi çok yetenekli bizim takımımızda çok rahat iş yapabilecek oyunculardı.Sadece Josh Heytvelti Renault aldı Yücel Platini tebrik etmek gerekir hem şutör hem çok iyi atlet bir oyuncu aldı
 
Darius Washington'ın Efes Cup'ta oyununu gördükten sonra eskisinden farklı olacağını düşünüyorum oyun yapımızı.Yalnız Ahmed Abi'nin ilk 5'ine zıt olarak Darius Washington'ın ilk 5 başlayacağını düşünüyorum.Hatta (biraz da abartarak) bu sene ligimizin en iyi guardı olacağını iddaa ediyorum.Hücumu kusursuz,herşeyi yapıyor.Birebir savunması atletik bir oyuncu olduğu için fena değil ama özellikle 2 numarada oynadığında perdelerden yararlanan rakiplerini takip etme konusunda büyük sıkıntısı var.Makedonya Milli Takım'ında bunu perdelerde adam değişerek çözmeye çalışıyorlar.Kısa oyuncularımızdan D.Washington,Evren,Murat,Tufan,Jasaitis de 1-2-3 numaralarını savunabilecek oyuncular.Savunmada böyle bir yol izlenebilir.

Hücumda Darius'un yaratıcılığı,Jasaitis,Can,Murat,Tufan,Rancik,Wilkinson'ın ceza şutları ile sıkıntı çekmeyeceğiz gibi duruyor ama en önemli şey Darius Washington'ın yaratıcılığıyla birebir alakalı.O iyi oynadıkça takımımız da bir üst seviyeye çıkacaktır.

1- Darius Washington
2- Evren Büker
3- Simas Jasaitis
4- Radoslav Rancik(Mike Wilkinson)
5- Cemal Nalga

Büyük bir ihtimalle böyle bir ilk 5 ile başlayacağız bu sezon.Rotasyonda Can Darius'un yerine,Murat Evren'in yerine,Tufan da Jasaitis'in yerine oyuna girecektir.Ayrıca zaman zaman değişik rotasyonlar deneyebiliriz şu kadroyla.Rancik&Wilkinson ve Darius&Can ikililerini birlikte oynatacağımız zamanlar da olacaktır.Bu şekilde kısa rotasyonunda 2 point guard yada uzun rotasyonunda 2 power forvet ile oynayacağımız zamanlarda ise elimizdeki tek tam 3 numara diyebileceğimiz oyuncu olan Caner'i oyunda görebiliriz.Oyunun sıkıştığı anlarda 4 oyuncuyu kısaltıp yine oyunda Caner'i tutarak değişik bir rotasyon deneyebiliriz.

1- Can Akın
2- Darius Washington
3- Caner Topaloğlu
4- Mike Wilkinson
5- Radoslav Rancik

Pota altındaki diğer oyuncularımız Polat Kocaoğlu ve Eren Beyaz'ı ise diğer 3 uzunumuz faul problemine girdiğinde izleriz genelde.

Toparlayacak olursak;

Kısa Rotasyonumuz

Darius,Can,Evren,Murat,Jasaitis,Tufan,Caner ile emin ellerde.3 pozisyonda çekinmeden oynatabileceğimiz 7 oyuncu var elimizde.Bu bölgede Efes Pilsen ve Fenerbahçe Ülker hariç diğer tüm takımlardan üstünüz.Bu iki takımla kısa rotasyonunda aramızda bulunan küçük farkı da oyuncularımız maç günü bizlerin desteğiyle kapatacaktır.

Uzun Rotasyonumuz

Eyüp Abi'nin düşündüğü "Bu sene 5 numara biziz" pankartı herşeyi anlatıyor aslında.Cemal'den her sene iyi şeyler bekliyoruz,Akdeniz Olimpiyatları'ndaki iyi oyunundan sonra da kişisell olarak ondan beklentilerim yine arttı ama yine büyük bir soru işareti Cemal.Diğer 5 numara diyebileceğimiz oyuncumuz Eren ise henüz çok ham.Belki 2-3 sene sonra iyi bir oyuncu olabilir,şuan değil.Uzun rotasyonunda Avrupalı şutör uzun diye tabir edilen iki oyuncumuza güveniyoruz.Bir de gününde olursa atacağı üçlüklerle Polat var tabi.Bu bölgeye bir takviye şart gibi gözüküyor ama ligler başlayana kadar yapılmayacak gibi duruyor.Efes Cup'ı izleyenler bile en az 5 oyuncu bulmuşlardır pivot pozisyonundaki açığımızı kapatabilecek.Eğer beklediğimiz gibi olur ve burada sezon içinde sıkıntı yaşarsak,devre arasında yapılabilecek iyi bir pivot transferi ve taraftarımızın gücüyle neden şampiyonluğa oynamayalım diyorum.

Bu yüzden de yapmamız gereken ilk şey Oyak Renault maçında onlara inandığımızı göstermek ve Abdi İpekçi'ye akın etmek.Burdan da bu maçın ne kadar önemli olduğunu tekrarlayarak yazımı bitireyim.Unutmayalım,herkes fazladan 1 arkadaşını kolundan tutup getirse 2 bin yerine 4 bin,5 bin yerine 10 binler oluruz.
 
Can; heytveld'in ciddi şekilde uyuşturucu problemi oldu geçmişte. Kurtulduğu söyleniyor; ama dünya hali belli olmaz. Yetenekli çocuk; Oyak Renault tarzı takımlar ellerindeki paralarla çok parlak birilerini bulamayacakları için bu tarz adamalra girebilirler, ( ha keza geçen sene Daçkanın getirdiği Sean Banks baya suç makinesi kıvamında bir adam normalde ) ; ama Galatasaray; yaz döneinde daha iyisini(en azından aynı kalitedekini ) çok rahat getirebilecekken; yazı bu adamal geçirip; ondan sonra gönderme lüksünü alamazdı.


Not: İlk 5 de Rancik pivot ; Polat pf başlar. Biraz daha hareketli; benttondaki wallace-Nicevic-Rancik üçlüsüne benzer bir yapı çıkartılmaya çalışılır tahminimce.
 
Ünsal Y.' Alıntı:
Can; heytveld'in ciddi şekilde uyuşturucu problemi oldu geçmişte. Kurtulduğu söyleniyor; ama dünya hali belli olmaz. Yetenekli çocuk; Oyak Renault tarzı takımlar ellerindeki paralarla çok parlak birilerini bulamayacakları için bu tarz adamalra girebilirler, ( ha keza geçen sene Daçkanın getirdiği Sean Banks baya suç makinesi kıvamında bir adam normalde ) ; ama Galatasaray; yaz döneinde daha iyisini(en azından aynı kalitedekini ) çok rahat getirebilecekken; yazı bu adamal geçirip; ondan sonra gönderme lüksünü alamazdı.


Not: İlk 5 de Rancik pivot ; Polat pf başlar. Biraz daha hareketli; benttondaki wallace-Nicevic-Rancik üçlüsüne benzer bir yapı çıkartılmaya çalışılır tahminimce.

Ünsal Bey bu sezon takımımızdaki oyuncuların alacağı yıllık toplam ücret yaklaşık olarak ne kadardır rica etsem yanıtlar mısınız ?

Tabi bu soruya cevap vermenizin herhangi bir sakıncası yoksa.
 
Teşekkür ederim Arda Ezer.

forumda kaliteli yazanların sayısının azaldığı konusunda hem fikir olduğumuzu belirtmek isterim. bunun altında yatan temel nedeninin ise kaliteli yazılara yapılan bazı yorumlardan kaynaklandığı hepimizin malumu olsa gerek.

mesela ben bu forumda ilk yazmaya başladığım soralarda benim amacımın ne olduğu sorgulanıyordu. galatasaray'ı eleştirdiğim için neredeyse düşman gibi görülüyordum bazılarınca. başka bir forumda da fener düşmanı ilan edilmiştim. hepimizin başından böyle şeyler geçiyor. bel altına vuran cevaplar gelebiliyor. buna tahammül edemeyenler kaçıyor, uzaklaşıyor ama maalesef kaybeden bizler oluyoruz. herkesin aynı düşünmeyeceği açıktır. herkesin doğruları farklıdır ve tek doğru yoktur ama bu farklı doğrulardan bir şey çıkar mı? tartışmamızın anlamı da bu değil mi?

Şimdi buradan moderatörleri kızdıracak bir hamle yapacağım. bana öyle geliyor ki moderatörler sopalarını yeterince kullanamıyorlar. yazılarını beğenerek forumda okuduğum 8-10 insan vardı ve bunların yarısı forumdan ayrıldı. belki öznel nedenleri de vardır. ya da geçici ayrılıktır ama aynı anda böyle bir boşluk doğrusu bana şaşırtıcı geliyor.

Kendi adıma ben öğrenmek için birşeyler yazıyorum. bazen düşüncelerimi özellikle sınırlarına kadar zorluyorum ki karşıt sağlam argümanlar gelsin ve üzerine tartışabilelim. yazıları okurken pek çok farklı şey öğrenebiliyorum.

bazı eleştiriler can sıkıcı oluyor. Tufan s.g değil, evren p.g değil diye yazmanın bir anlamı yok. Altına argüman konsa diyecek hiçbir şeyimiz olmaz. Misal Arda'nın Evren yorumu. altını doldurduğu için üzerinde tartışabiliyoruz. bir sonuç çıkar ya da çıkmaz ama rahatsız verici olmuyor, aksine ufuk açıcı olabiliyor.

Evren mevzuunu bence ilerleyene haftalarda çok tartışacağız. ya da ben kendi adıma çok tartışacağım. Ama örneğin oyak da aslında bir numarada amerikalı alex gordon (yanlış hatırlamıyorsam) vardı. kısa bir oyuncuydu. ama evern oyun kurma işini üstlenmişti ve gordon oyun kurucu olmasına rağmen iki numarada kullanılmıştı. can akın varken evren'i zaten bir numarada pek görmeyeceğiz ama ben bu çocuğun oyun kurucumuz olarak sürekli oynatılarak uzun vadeli bir anlaşma ile takımda tutulması gerektiğini düşünüyorum. d-wash iki numarada da etkili olabiliyor. gerek can gerekse evren ve hatta murat kaya bile bir numarada kullanılarak d-wash'ın s.g olarak kullanmak akıllıca olabilir rotasyonda. En azından stefanov'un yanında iki numarada da çok etkili olduğu makedonya'da görüş olduk. Natural-skorer (çok mu önemli? bence evet) bir oyuncuya sahip değiliz. D-wash bu boşluğu doldurabilir.

ancak burada asıl seçim uzun pozisyonunda olacak. doğrusunu isterseniz biraz tekrar mahiyetinde olacak ama yerli uzunlar beni çok düşündürüyor. bu nedenle de yabancı uzunların çok fazla süre alacağını düşünüyorum. Hiçbir oyuncunun değil ama Cemal'in performansı bu sene bizim için çok belirleyici olacak. yerli uzun oalrak süre alabilecek en kaliteli isim Cemal. zaten pivot pozsiyonunda da kullanabileceğimiz tek isim. neyse uzatmak istemiyorum.


Jasaitis gerçekten de saf bir s.f değil. Gençliğinde s.f olarak kullanılmaya çalışıldı. ancak tam da bu uzun 3 numaralar çağına denk gelmişti. bu nedenle de 2 numaraya kaydırıldı ve başarılı oldu.

Arda Ezer'in avrupa basketboluna ilişkin görüşleriniin altına imza atarım. ben de avrupa absketbolu aşığıyım. bu nedenle bu sene aldığımız oyuncular beni tatmin etti. tek bir eksiğimiz var. hepimiz biliyoruz.

Arda'nın verdiği listedeki oyncualrın hepsini tartışabiliriz. Yazdığım isimlere bakıldında nasıl bir oyuncu istediğim anlaşılır demiş arda. benim anladığım avrupalı bir pivot oldu. Listedeki oyucnualrın hepsi kalın ve pivot ama farklı tarzları var. neyse hepsini tek tek değerlendirmek zor oalcak.

benim o listedeki isimleredn birisine ciddi itirazım var. kambala. forumda son günlerde adı sıklıkla zikr ediliyor. kambala değerli bir oyuncu. hücumda da çok aktif ve kuvvetli olabiliyor. ancak ben FB'den gittikten sonra FB'nin oyunun hem savunmada hem de hücumda nasıl hızlandığını gördüm. Kambala'lı oyun, yavaş oyun. basketbol ise eskiye oranla çok hızlandı. Ayrıca Kambala'nın savunma potansiyeli hiçbir zaman iyi olmadı. vücudunu hücumda kullanabiliyor ama savunmada kullanamnıyor. ayağı da yavaş olduğundan çok faullu oynuyor. hiç pivot olmamasındansa olması daha iyidir ama ben Kambala'ya verilecek paraya bize daha faydalı olabilecek bir oyuncu alınabileceğini düşünüyorum. o paralara Ermal'i almak hem yerli olması hem de daha çabuk olması nedneiyle bence daha akıllıca olur.

son söz, kadroya baktığımda ciddi bir savunma potansiyeli ve hücumda patlama yapabilecek oyuncular görüyorum. takımın kendine olan inancı ve savunma potansiyeli ve mücadele gücünü sahaya yansıtabilmesinin sıralamadaki yerimizi belirlemede önemli faktörler olabileceğini düşünmek mümkün. şampiyon olabilecek bir kadroya sahip değiliz. Hatta telekom ve beşiktaş'ın da bir adım gerisindeyiz ama doğru rotasyonlar ve mücadele ile onları geçebiliriz. Bence daha önemli olan bazı oyuncualr ile uzun vadeli sözleşmeler yapmak. Misal; evren, jasaitis, wilkinson. İyi bir yerli kadro yolunda adım atmamız gerekli. u-18 ve u-20 takımlarından oyuncu almalıyız. süre verip geleceğin takımını da biryandan kurmaya çalışmalıyız. ama maalesef günü kurtarmaya çalışıyoruz ama onu bile yapamıyoruz.
 
Bu başlığı okurken foruma ilk göz attığım, burada basketbol adına öğrenecek çok şeyim var dediğim günler geldi aklıma.

Eleştirileriniz için teşekkürler Ahmet Bey. Kendi adıma konuşacak olursam, yapıcı eleştirileri okuduğumda rahatsızlık duymam aksine memnun olurum. Ben sopamı çıkardım...
 

Üst