Gerald Fitch Röportajı (Milliyet Gazetesi)
Gökhan Türe'nin Fitch röportajını okumak isteyanler için önce linki vereyim:
http://www.milliyet.com.tr/2007/01/03/spor/spo08.html
Fitch'in enterasan yorumları var. Link'i okumam diyen arkadaşlar için basketbolaa ilişkin önemli gördüğüm kısımları alıntıladım.
"Sanırım takım hâlâ bana uyum sağlamaya çalışıyor. Aynı şekilde ben de takıma uyum sağlamaya çalışıyorum. Ne zaman takımın kimyası tam bir bütünlük sağlarsa, işte o zaman bizi kimse tutamaz."
"Tabii ki amacımız Türkiye Ligi'nde şampiyonluğa ulaşmak. Fenerbahçe Ülker, Efes Pilsen gibi takımların bizden fazla güçlü olduğunu sanmıyorum takımın kimyası biraz daha oturursa, şampiyon olabileceğimizi düşünüyorum."
"Tabii ki en büyük hedefim NBA'e geri dönmek. Burada kalmayı düşünmüyorum açıkçası. Ama zaman ne gösterir bilemem. Eğer NBA'e gidemezsem, burada kalmayı düşünebilirim."
"Açıkçası antrenörümüz bana karşı daima hoşgörülü. Asla kızıp, bağırıp çağırma gibi bir huyu yok. Bu konuda hiç sıkıntı yaşamıyorum. Bu durumdan sadece ben değil, herkes çok memnun. O, herkese karşı çok iyi. İşini de çok iyi yapıyor ve özgüveni de en üst düzeyde. Bu sayede biz oyuncular da kendimizi rahat hissediyoruz."
Bunlar dışında takım arkadaşlarının kendisine çok iyi davrandıklarını yemek, trafik ve istanbul üzerine bir söyleşi.
Hedefin şampiyonluk olduğunu söylemesi açıkcası beni şaşırttı. Bizler dördüncülük ile yetinmeye hazırken şampiyonluktan bahsedilmesine yöneticiler ya da hocanın yorumu olacak mı bilmiyorum.
Murat Hoca'yı oyuncuların çok sevdiğini tahmin ediyordum. Fitch'in de o doğrultuda düşünmesi beni mutlu etti.
Takım içindeki herkesle uyumlu ve iyi geçinmesi çok güzel. Murat ve Fatih için ise bu konbuda parantez açması beni şaşırttı. malum memlekete gelen ABD'li oyuncular öncelikle kendi hemşerileri ile ahbaplık kurarlar.
NBA'e dönmekmiş hedefi. hatta ifadesindeki kesinlikten seneye burada olmayacağı sonucunu çıkartmak mümkün. Önümöüdeki seneleri düşünerek iskelet bir kadro düşüneceksek Fitch'i bu iskelet içinde düşünmememiz gerekiyor.
Anlaşılan sıcak kanlı ve sevilen bir oyuncu. Her halde bir benim kanım kaynamayacak şu adama.
Son birşey: sorulabilecek tonlarca soru varken, istanbul, trafik, yemekler gibi bilinen ve çok da ilgi çekmeyen sorularda ısrarcı olmanın mantığını anlamıyorum. Bu röportajı okuyacak olan kitle belli olduğuna göre bu sorulara yer ve zaman kalırsa girilebilir ama öncelik verilmesini bir türlü aklım almıyor.