İlginç Haberler

]Mahallenin delisi nasıl milyoner "öldü"
Sırtında, kollarının ucu aşınmış, dirsekleri yıpranmış eski mi eski mavi bir ceket, başında bir kasket bisikletiyle çöplükleri dolaşıyor, meşrubat kutularıyla, pet şişeleri topluyor sonra bunları satıyordu... Adı Curt Degerman'dı... Bir milyoner olduğu öldükten sonra anlaşıldı...
Sırtında, kollarının ucu aşınmış, dirsekleri yıpranmış eski mi eski mavi bir ceket, başında bir kasket bisikletiyle çöplükleri dolaşıyor, meşrubat kutularıyla, pet şişeleri topluyor sonra bunları satıyordu.

Eşi dostu yoktu. Bir tek kuzeni dışında bütün akrabaları mahallenin delisinden utandıklarından olsa gerek Curt ile selamı sabahı kesmişti.

Annesini babasını tanıyanlar da Curt'u görünce, etrafına hiç de iyi kokular salmayan, pejmurde kılıklı bu adama selam vermemek için yollarını değiştiriyordu.

Adı meşrubat kutusunun İsveççe adıyla birlikte anılmaktaydı.

Ondan söz edenler ''Burk Curt'' diyorlardı. Onun ise ne akrabalarının ilişkiyi kesmiş olmalarına, ne de tanıyanların selam vermemelerine aldırdığı yoktu.
Gün boyunca topladığı kutuları, şişeleri satıyor, akşamüstü de kütüphaneye giderek başta ekonomi haberleri olmak üzere gazeteleri okuyordu.

Sadece kuzeni Curt'un sağlığından endişe ettiğinden haftada birkaç kez uğruyordu.

Gündemi borsa haberleri


Curt'un babadan kalma eski ama kentin iyi bir bölgesindeki bakımsız dağınık evde havadan sudan sohbet ediyorlardı.

Ama bu sohbetler sırasında Curt, borsa haberlerinden, Lüksemburg'daki hisse senetlerinden de söz etmekteydi.

Kuzeni hisse senedi konusunda anlatıklarını aklı pek yerinde olmayan Curt'un hayalleri olarak kabul ettiğinden üzerinde durmuyordu.

Curt Degerman geçen yıl sonbaharda öldü. 60 yaşındaydı oysa 85 yaşına kadar yaşayacağını sanıyordu.

85 yaşında öleceğine inandığından hastalandığında doktora bile gitmiyordu. Son hastalığı sırasında da kuzeninin ısrarına rağmen cimrilik ederek doktora görünmemişti.
O kadar cimriydi ki öldüğünde gazetelere ölüm ilanı bile verilmemesini vasiyet etmişti.

Ona göre ölüm ilanları pahalıydı ve bu gibi harcamalar gereksizdi.

Ölümünden aylar sonra ortaya çıktı ki mahallenin bu cimri delisi 12 milyon İsveç kronu yani yaklaşık 1 milyon 100 bin Euro değerinde bir servet sahibi.

Mirasçı kuzen


Gazeteler son haftalarda Curt'un bu serveti nasıl edindiği konusunda uzun uzun haberlere, kuzenin açıklamlarına yer verdiler.

Başka mirasçı olmadığından muhtmelen bu servetin sahibi olacak olan kuzen şimdi çok şaşkın.

Curt'un bu serveti borsa ve altın yatırımıyla edinmiş olduğunu öğrenen çoğu borsada para yitirmiş İsveçliler ise Curt'un yatırım stratejisini öğrenebilmek için kulaklarını kuzene çevirmiş durumdalar.

30 bin nüfuslu Skellefteå kentinde boşalan bütün meşrubat kutularını ve şişeleri Curt toplamış olamayacağına göre acaba mahallenin delisi ne kadar bir sermaye ile borsaya girdi...
Şimdi herkes bunu merak ediyor. Tabii Curt'un hayat hikayesi de herkesin dilinde.

Curt Degerman orta halli, itibarlı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Lisede son yıla kadar da kadar başarılı bir öğrenciydi.

Ne oldu bilinmiyor ama Curt muhtemelen ailesinin ''Başarılı olmalısın'' baskısının altından kalkamadı.

Aile ve toplum baskısı altında ezildi

Ailesinin ve toplumun başarı ölçülerine ayak uyduramadığından da kendi kabuğuna çekildi.

Annesini, babasını kaybedince evinden telefonu bile kaldırdı. Sadece bisikletiyle kentin bütün çöp kutularını dolaşıp kutu ve şişe topladı. Akşam üzerleri de kütüphaneye gidip gazete okudu.

Curt, hisse sentlerinden söz ediyor, borsadaki gelişmeler konusunda aklı başında analizler yapıyordu ama kuzeni anlatılanları Curt'un kendini kanıtlama çabası olarak değerlendiriyordu.

Öldükten sonra ise Curt'un tüm anlattıklarının doğru olduğu ortaya çıktı. Üstelik mahellenin delisi sermayesini akıllıca yönetmeyi de bilmişti. Lüksemburg borsasında uzun vadede kar getirecek fonlara yatırım yapmıştı.
Parasının üçte biri ile de külçe altın satın almıştı. Bankada 50 bin kron kadar da nakit tutmuştu.

1 milyon 100 bin Euro'nun üzerindeki servet muhtemelen kuzene kalacak. Şimdi herkesin merak ettiği Curt gerçekten mahallenin delisi miydi yoksa o herkesi deli kabul ettiğinden huzur içinde yaşayabilmek için deli numarası yapan bir dahi miydi.
 
Halkın duygularıyla oynamak bu olsa gerek...

Askerim, birliğime teslim olmak istiyorum ama yol param yok dediğinde bütün otobüs firmalarının kabul edeceğini düşünüyorum. Sonuçta her otobüs firmasının belli bir misafir kontenjanı var. Otobüs firmaları sorun çıkarttığını varsayalım, Adıyaman Otobüs Terminali´nin Zabıta Noktası´na başvurduğunda yardımcı olurlar.
 
fft17_mf273065.Jpeg


Kolonya epilasyonu öldürüyordu

Karaman'da kolonya sürdüğü bacaklarının tüyünü yakarak temizlemeye çalışan genç kız yaralandı.

Tahsin Ünal Mahallesi'nde oturan R.B. (27), evde bacaklarındaki tüyleri temizlemek istedi. R.B, kolonya sürdüğü bacaklarındaki tüyleri yakmak için çakmağı kullanırken yanındaki kolonya şişesi alev aldı.

Bacakları yanan R.B, Karaman Devlet Hastanesine kaldırıldı. Tedavi altına alınan genç kızın bacaklarında ikinci derece yanık olduğu bildirildi.
 
Discovery Channel'da Akılalmaz Hikayem adlı programda göstermişlerdi,belki çoğunuz izlemişsinizdir ben izlerken kendimi baya kötü hissetmiştim.
AĞAÇ ADAM
Endonezyalı balıkçı Dede, yakalandığı bir hastalığın ardından 'Ağaç adam'a dönüştü.

Siğillerin zamanla büyümesiyle vücudunda ağaç kökleri gibi uzantılar oluşan Endonezyalı balıkçı, önce işini daha sonra eşini kaybetti.

Kocasının bu halinden şikayetçi olan kadın, iki çoçuğunu da geride bırakarak evi terk etti.

Hastalığının sürekli ilermesi üzerine çaresizlik içinde ölümü bekleyen Dede'ye ABD'den yardım eli uzandı. Amerikalı dermatoloji uzmanı Anthony Gaspari Endonezya'ya gelerek gerekli testleri yaptıktan sonra A vitamini tedavisiyle sorunun çözebileceğini açıkladı.

Hayatında hiç böyle bir hastalıkla karşılaşmadığını dile getiren Gaspari, Dede'nin bir kaç ay içinde eski haline dönebileceği müjdesini verdi.

İŞTE AĞAÇ ADAM
1.20071113140655.jpg


LiveImages%5CFoto%20Haber%5CA%C4%9Fa%C3%A7%20adam%5C02.jpg

Buda tedavilerden sonraki hali.Sanırım tedavisi hala sürüyor.
6.jpg


2.jpg
 
emel dizili' Alıntı:
Discovery Channel'da Akılalmaz Hikayem adlı programda göstermişlerdi,belki çoğunuz izlemişsinizdir ben izlerken kendimi baya kötü hissetmiştim.
AĞAÇ ADAM
Endonezyalı balıkçı Dede, yakalandığı bir hastalığın ardından 'Ağaç adam'a dönüştü.

Siğillerin zamanla büyümesiyle vücudunda ağaç kökleri gibi uzantılar oluşan Endonezyalı balıkçı, önce işini daha sonra eşini kaybetti.

Kocasının bu halinden şikayetçi olan kadın, iki çoçuğunu da geride bırakarak evi terk etti.

Hastalığının sürekli ilermesi üzerine çaresizlik içinde ölümü bekleyen Dede'ye ABD'den yardım eli uzandı. Amerikalı dermatoloji uzmanı Anthony Gaspari Endonezya'ya gelerek gerekli testleri yaptıktan sonra A vitamini tedavisiyle sorunun çözebileceğini açıkladı.

Hayatında hiç böyle bir hastalıkla karşılaşmadığını dile getiren Gaspari, Dede'nin bir kaç ay içinde eski haline dönebileceği müjdesini verdi.

İŞTE AĞAÇ ADAM
1.20071113140655.jpg


LiveImages%5CFoto%20Haber%5CA%C4%9Fa%C3%A7%20adam%5C02.jpg

Buda tedavilerden sonraki hali.Sanırım tedavisi hala sürüyor.
6.jpg


2.jpg

Yok artık :shock:
 
Ananasla evlendi ...

Ananasa aşık olup evlendi,

İşte dünyanın en garip evliliği! Alman şarkıcı manavdan aldığı bir ananasa nikah kıydı ve ardından balayına çıktı
?Sinemaya gitmeyi çok sever? Tippi adını verdiği ananasla İskoçya sınırındaki Gretna Green?de dünyaevine girdi Ramma Damma lakaplı ünlü şarkıcı uzun süredir birlikte olduğu ?ananasla? sade bir nikah töreni ile dünya evine girdi İNGİLTERE bu haberle çalkalanıyor Metro gazetesinin manşete taşıdığı habere göre Alman şarkıcı Ulli Hopper Britanya?da bir ananasla evlendi Hopper aşık olup evlendiği ananası 20 dolara manavdan satın aldığını venikah için süsleyip püslediğini anlattı ?Onu çok sevdim ve evlenmek istedim Nikahımızın ardından Gretna Green?de bir otelde kaldık? dedi Ananasla çok iyi anlaştıklarını söyleyen Hopper ?Tippi sinemaya gitmeyi çok sever Korku filmlerinde çok korktuğunda kucağıma oturur? diye konuştu Daha önce de bitkiye aşık olmuş 65 yaşındaki şarkıcı 80?lerde Almanya?nın en büyük yıldızlarından biriydi Daha sonra müziğe ara veren Hopper Münih?teki evinde sessiz sakin bir hayat sürüyordu Evlendiği ananasla birlikte bu evde oturacaklarını söyleyen Hopper?in evinde yüzlerce bitki ve ağaç bulunuyor Şarkıcı yetiştirdiği bitkilere karşı çok duygusal olduğunu ve daha önce de bitkilere aşık olduğunu söyledi.

http://www.forumselcuk.com/ananasla-evl ... 50952.html

Bir yastıkta kocasınlar :S

Heehe, ulan hadi bu adamda akıl yok, nikah şahitlerine, nikah memuruna ne demeli :)
 
Hakem sahanın içine etti!

Hakemler de yavaş yavaş zıvanadan çıkıyor.

İsviçreli Massimo Busakka'nın seyircilere yaptığı el işaretinden sonra bir hakem vakâsıda Katar'da yaşandı.

Bu "içine etmek" deyim olarak değil, gerçek anlamıyla yaşandı.

Bu kadar da olmaz dedirten olay, Katar'da yaşandı! Katar Ligi'nde oynanan Al Gharrafa-Al Khor maçında, bir korner pozisyonu sırasında maçı yöneten hakem sahaya 'küçük tuvaletini' yaptı.

Tuvaletini yaparken kameralar tarafından saniye saniye görüntülenen hakem, daha sonra maçı kaldığı yerden yönetmeye devam etti.

Görüntüleri piyasada var, ayrıntıları merak edenler için....
 
florya da kebabci olsa hemen fotosunu cekerdi
30 dolara cabuccino mu olur lann Roman senin ulkende 30 dolara ben .... neyse :)
 

Üst