İzah Edilmeye Muhtaç Konumuz: Sakatlıklar!

Hocanın idmanlari ağır ve sert yaptırması olması gerekendir ve doğrudur. Maçta sertlik göstermen için o seviyeyi antrenmanda yakalaman lazim. Burda bi yanlış yok. Koç doğrusunu yapıyor bu konuda.

Yanlış olan ise; sakatlık yönünden riskli oyuncularla kadro kurmak.

Sapla samanı karistirmayalim.
 
Ersin ve Gordon'un sakatliklarinda son zamanlardaki diger sakatliklar nedeniyle cok sure almalari etkili diye dusunuyorum. Soyle ki, kas sistemi iskelet sistemini destekler. Yorgunluktan mutevellit kas sistemi yeterince direnc gosteremezse iskelet sistemine cok yuk binebilir. Ersin'in pozisyonunda boyle bir durumun etkili oldugunu dusunuyorum. Elbette kirilmanin nedeni sadece bu degildir ama bir miktar etkisi vardir gibi geliyor bana. Yorgunlugun bir diger etkisi de koordinasyonun zayiflamasi olabilir. Gordon daha az sure almis olsaydi, daha diri daha dinc olsaydi duserken kendini daha iyi koruyabilirdi belki de. Dedigim gibi tek neden budur diyemiyorum ama etkisi olmustur bence.

Pekiyi bu oyuncularimiz (ve diger baskalari) niye daha uzun sure aldilar? Malesef su anki formuyla Erceg, Ersin'in yanina yaklasamiyor. Macvan ise malum, ligde oynamiyor. Avrupa'da ise cok sure almadi. Iki bes numara ile de oynayamadik hem Jawai hem Furkan'in sakatliklari yuzunden. Bu iki oyuncumuzun sakatliklarinin antrenman, mac, kas vs ile alakasi yok. Birisi darbeye bagli ve boyna alinan darbede yorgunlugun veya antrenman sisteminin bir etkisi yok; topuk dikeni ise bildigim kadariyla -yanlisim varsa duzeltin lutfen- kalsiyum birikmesi nedeniyle oluyor. Belki beslenmeden kaynakli da olabilir ama butun takim ayni yemegi yerken Furkan'da olmasi da bu durumun bunyeye bagli oldugunu dusundurtuyor bana.

Gordon'un daha uzun sure almasinda etkili olan sakatliklar ise Ender, Domdom, Marko, Cenk, Engin ve Goksenin'in sakatliklari. Engin, Domdom ve Goksenin'in gecen seneden tasinan sakatliklari var. Engin'in durumu malum. Goksenin yavas yavas almaya basladigi surelerle Telekom macinda tam kendine gelmis gibi gorunuyordu. Bence hoca Goksenin'in suresini iyi ayarladi. Sakatliktan donuste tekrar sakatlanan Domdom gibi olmamasini sagladi. Su anda da Goksenin hazir gibi duruyor. Bir iki hafta once su durumuna gelebilse belki de Gordon daha cok dinlenebilecekti. Domdom yeni yeni form tutuyor ve eger hafizam beni yaniltmiyorsa sakatliklarindan sonra ilk penetresini Telekom macinda, Gordon sakatlandiktan sonra yapti. Bu etkisizligi kendi suresini azaltip, Gordon'un suresini uzatti. Belki hoca onu daha iyi motive edip daha cok oynatabilirdi ama zaman zaman maci kazanmak ugruna oynatmadigini dusunuyorum. Ender, uyluk bolgesindeki gerilmeye bagli olarak oynayamiyordu. Bu, sanirim su ana kadar yazdiklarim icindeki tek adele sakatligi ve belki de yazin avrupa basket sampiyonasi ardindan yogun bir sezon basi ve gene yogun mac programi Ender'e fazla geldi. Marko'nun ayaktaki baglarinin kopmasinin nedenini tam bilemiyorum. Antrenmanda oldugu soyleniyor ama darbeye bagli mi yoksa Engin'in asil tendonu gibi dribbling'e baslarken mi oldu onu bilmiyorum. Cenk'in bel sakatliginin da icerigini ve nedenini bilemedigim icin ona da yorum yapmayayim. Bu iki oyuncumuz ile ilgili bilgisi olan arkadaslar bizleri de bilgilendirirlerse daha saglikli yorumlar yapabiliriz.

Benim gordugum bu resimde ilk etapta yasanan sakatliklar yeni sakatliklarin olusmasinda -tek neden olmasa da- etkiliymis gibi gorunuyor. Dolayisi ile esas degerlendirmemiz gereken ilk etaptaki sakatliklar. Burada kisa rotasyonumuzun gecen seneden tasinan sakatliklari (Domdom, Goksenin, Engin) bu sezon kisalarimizin uzun sureler almasina neden olmus gibi gorunuyor. Hoca buraya Sinan'i aldi ve bence gecen seneden sakatligi olan kisalar form tutana kadar Arroyo, Gordon, Sinan, Marko, Cenk ve Engin ile bu sureyi gecirebilecegini dusundu. Ancak Marko'nun ve Cenk'in sakatliklari ve Sinan'in da bekleneni verememesi bu rotasyonu iyice daraltti ve yeni sakatliklarin olusmasina musait bir zemin hazirladi. Yukarida da belirttigim gibi Cenk ve Marko'nun sakatliklari hakkinda cok bir bilgim yok ve onun icin bu konuda yorum yapmiyorum.

Uzunlarda ise ayni durum Jawai ve Furkan'in sakatligi ve Erceg'in bekleneni veremesi ile bas gosterdi/gosteriyor. Burada Erceg gibi bence tek yonlu bir oyuncu yerine daha cok yonlu bir oyuncu alinabilirdi. Zira bu transfer sezon basinda yapildi. Ancak hoca elindeki kadronun farkli tipte oyunculardan olusmasini dusunmus olabilir. Ersin, Macvan, Erceg birbirinden farkli tipte oyuncular ve hoca farkli tipte silahlari olmasini istemistir diye tahmin ediyorum. Burada sanki evdeki hesabin carsiya uymamasi, yani Erceg'in oyunun ligde ve Euroleague'deki rakipler tarafindan cabuk cozulmesi (bkz Olympiacos maci) Ersin'in suresini uzatmis gibi gorunuyor. 5 numarada ise Jawai ve Furkan bence kotu bir ikili degil. Ancak Jawai'nin uzun sureli sakatligi (ki bence tekrar basketbola donmesi zor) burada hocanin elini iyice zayiflatti. Bonsu transferinde hocanin onunde iki secenek var: ya tanidigi ve sistemi taniyan ama dizlerinden problemli bir oyuncu alacakti (ve kisa vadede mac kazanma olasiligi artacakti) ya da tanimadigi ve sistemi tanimayan ama saglam bir oyuncu alacakti (ve kisa vadede mac kazanma olasiligi dusecekti). Her iki seciminde riskleri oldugu asikar. Hoca kendi penceresinden secim yapmistir ve ben kendi adima hocanin secimine, aldigi riske saygi duyuyorum.

Son olarak elbette hocanin dar rotasyonla oynamayi sevdigini biliyoruz. Ancak bu seneki durum sanki hocayi biraz da buna mahkum birakmis gibi gorunuyor. Bence sadece Erceg transferinde biraz soru isareti. Onun disinda benim gorebildigim kadariyla gecen seneden tasinan sakatliklar esas nedenmis gibi duruyor. Burada da Domdom ve ozellikle Goksenin form tutmaya baslamisken diger sakatliklarin gelmesi esas sanssizligimiz oldu bence.

Uzun oldu.. Ozur..
 
Ersin ve Gordon'un sakatliklarinda son zamanlardaki diger sakatliklar nedeniyle cok sure almalari etkili diye dusunuyorum. Soyle ki, kas sistemi iskelet sistemini destekler. Yorgunluktan mutevellit kas sistemi yeterince direnc gosteremezse iskelet sistemine cok yuk binebilir. Ersin'in pozisyonunda boyle bir durumun etkili oldugunu dusunuyorum. Elbette kirilmanin nedeni sadece bu degildir ama bir miktar etkisi vardir gibi geliyor bana. Yorgunlugun bir diger etkisi de koordinasyonun zayiflamasi olabilir. Gordon daha az sure almis olsaydi, daha diri daha dinc olsaydi duserken kendini daha iyi koruyabilirdi belki de. Dedigim gibi tek neden budur diyemiyorum ama etkisi olmustur bence.

Pekiyi bu oyuncularimiz (ve diger baskalari) niye daha uzun sure aldilar? Malesef su anki formuyla Erceg, Ersin'in yanina yaklasamiyor. Macvan ise malum, ligde oynamiyor. Avrupa'da ise cok sure almadi. Iki bes numara ile de oynayamadik hem Jawai hem Furkan'in sakatliklari yuzunden. Bu iki oyuncumuzun sakatliklarinin antrenman, mac, kas vs ile alakasi yok. Birisi darbeye bagli ve boyna alinan darbede yorgunlugun veya antrenman sisteminin bir etkisi yok; topuk dikeni ise bildigim kadariyla -yanlisim varsa duzeltin lutfen- kalsiyum birikmesi nedeniyle oluyor. Belki beslenmeden kaynakli da olabilir ama butun takim ayni yemegi yerken Furkan'da olmasi da bu durumun bunyeye bagli oldugunu dusundurtuyor bana.

Gordon'un daha uzun sure almasinda etkili olan sakatliklar ise Ender, Domdom, Marko, Cenk, Engin ve Goksenin'in sakatliklari. Engin, Domdom ve Goksenin'in gecen seneden tasinan sakatliklari var. Engin'in durumu malum. Goksenin yavas yavas almaya basladigi surelerle Telekom macinda tam kendine gelmis gibi gorunuyordu. Bence hoca Goksenin'in suresini iyi ayarladi. Sakatliktan donuste tekrar sakatlanan Domdom gibi olmamasini sagladi. Su anda da Goksenin hazir gibi duruyor. Bir iki hafta once su durumuna gelebilse belki de Gordon daha cok dinlenebilecekti. Domdom yeni yeni form tutuyor ve eger hafizam beni yaniltmiyorsa sakatliklarindan sonra ilk penetresini Telekom macinda, Gordon sakatlandiktan sonra yapti. Bu etkisizligi kendi suresini azaltip, Gordon'un suresini uzatti. Belki hoca onu daha iyi motive edip daha cok oynatabilirdi ama zaman zaman maci kazanmak ugruna oynatmadigini dusunuyorum. Ender, uyluk bolgesindeki gerilmeye bagli olarak oynayamiyordu. Bu, sanirim su ana kadar yazdiklarim icindeki tek adele sakatligi ve belki de yazin avrupa basket sampiyonasi ardindan yogun bir sezon basi ve gene yogun mac programi Ender'e fazla geldi. Marko'nun ayaktaki baglarinin kopmasinin nedenini tam bilemiyorum. Antrenmanda oldugu soyleniyor ama darbeye bagli mi yoksa Engin'in asil tendonu gibi dribbling'e baslarken mi oldu onu bilmiyorum. Cenk'in bel sakatliginin da icerigini ve nedenini bilemedigim icin ona da yorum yapmayayim. Bu iki oyuncumuz ile ilgili bilgisi olan arkadaslar bizleri de bilgilendirirlerse daha saglikli yorumlar yapabiliriz.

Benim gordugum bu resimde ilk etapta yasanan sakatliklar yeni sakatliklarin olusmasinda -tek neden olmasa da- etkiliymis gibi gorunuyor. Dolayisi ile esas degerlendirmemiz gereken ilk etaptaki sakatliklar. Burada kisa rotasyonumuzun gecen seneden tasinan sakatliklari (Domdom, Goksenin, Engin) bu sezon kisalarimizin uzun sureler almasina neden olmus gibi gorunuyor. Hoca buraya Sinan'i aldi ve bence gecen seneden sakatligi olan kisalar form tutana kadar Arroyo, Gordon, Sinan, Marko, Cenk ve Engin ile bu sureyi gecirebilecegini dusundu. Ancak Marko'nun ve Cenk'in sakatliklari ve Sinan'in da bekleneni verememesi bu rotasyonu iyice daraltti ve yeni sakatliklarin olusmasina musait bir zemin hazirladi. Yukarida da belirttigim gibi Cenk ve Marko'nun sakatliklari hakkinda cok bir bilgim yok ve onun icin bu konuda yorum yapmiyorum.

Uzunlarda ise ayni durum Jawai ve Furkan'in sakatligi ve Erceg'in bekleneni veremesi ile bas gosterdi/gosteriyor. Burada Erceg gibi bence tek yonlu bir oyuncu yerine daha cok yonlu bir oyuncu alinabilirdi. Zira bu transfer sezon basinda yapildi. Ancak hoca elindeki kadronun farkli tipte oyunculardan olusmasini dusunmus olabilir. Ersin, Macvan, Erceg birbirinden farkli tipte oyuncular ve hoca farkli tipte silahlari olmasini istemistir diye tahmin ediyorum. Burada sanki evdeki hesabin carsiya uymamasi, yani Erceg'in oyunun ligde ve Euroleague'deki rakipler tarafindan cabuk cozulmesi (bkz Olympiacos maci) Ersin'in suresini uzatmis gibi gorunuyor. 5 numarada ise Jawai ve Furkan bence kotu bir ikili degil. Ancak Jawai'nin uzun sureli sakatligi (ki bence tekrar basketbola donmesi zor) burada hocanin elini iyice zayiflatti. Bonsu transferinde hocanin onunde iki secenek var: ya tanidigi ve sistemi taniyan ama dizlerinden problemli bir oyuncu alacakti (ve kisa vadede mac kazanma olasiligi artacakti) ya da tanimadigi ve sistemi tanimayan ama saglam bir oyuncu alacakti (ve kisa vadede mac kazanma olasiligi dusecekti). Her iki seciminde riskleri oldugu asikar. Hoca kendi penceresinden secim yapmistir ve ben kendi adima hocanin secimine, aldigi riske saygi duyuyorum.

Son olarak elbette hocanin dar rotasyonla oynamayi sevdigini biliyoruz. Ancak bu seneki durum sanki hocayi biraz da buna mahkum birakmis gibi gorunuyor. Bence sadece Erceg transferinde biraz soru isareti. Onun disinda benim gorebildigim kadariyla gecen seneden tasinan sakatliklar esas nedenmis gibi duruyor. Burada da Domdom ve ozellikle Goksenin form tutmaya baslamisken diger sakatliklarin gelmesi esas sanssizligimiz oldu bence.

Uzun oldu.. Ozur..

Şu yazı on numara olmuş. Sadece içerik açısından değil. Artı uslup açısından. Artı çok daha önemli bir şey. Bir çok yerde detaylı bilgiye sahip olmadığım için yorum yapmayayım diyor. Forumda nefret, kıskançlık vb. duygusal dürtülerle, hiç bilgi sahibi olmadığı konuda, çeyrek zekasıyla, ordinaryus profesör edasıyla yorum yapanların fazlalığını görünce, eleştirinin veya bir fikir oluşturmanın en temel kuralı burda çok daha önemli oluyor. Hiç zannetmiyorum ama arkadaşın yazısından keşke biraz etkilenseler.


Mesleğim olduğu için bir katkı yapayım. Bazen kaslar kırıklarda sade hazırlayıcı değil, gerçek sebepte olabilir. Ligamentlerin kemiğe bağlandığı yerlerden, kasın aşırı gerilmesiyle çekme kırıklarıda oluşabilir. Dudley'nin kırığını bilmiyorum. Her şey olabilir.
 
Ergin Ataman, sakatlıklarla ilgili olarak topu oyuncuların özel hayatına atmış. Hürriyet'teki röportajından o kısım;


‘GALATASARAY HİÇ GERİ ADIM ATMAZ’
PEKİ, sakatlıklar sonrası ne yapmayı düşünüyorsunuz. Kritik maçlara çıkacaksınız kısa süre içerisinde...
- G.Saray hiçbir zaman geri adım atmaz. Geçen yıl da bu sorunu yaşadık. Bu yıl çok kısa bir süre içinde hepsi aynı anda geldi. 2 haftalık süre içinde 4 tane oyuncumuz büyük sakatlıklar yaşadı. Markoishvili, Jawai, Gordon ve Ersin... Furkan ile Cenk’in de yeni düzelmeye başlayan sakatlıkları var. Bu sezon geçen seneye göre daha kötü yakalandık. Ancak hedeflerimizden geri adım atmayacağız. Yolumuza devam edeceğiz. Burada benim kontrolümün dışında olan tek şey var. O da, oyuncularımın özel hayatı. Bu noktada kafamda bir soru işareti var.

OYUNCULARA ne gibi bir ceza vereceksiniz?
- Nasıl ki bu oyuncular, büyük başarılarda bunun karşılığını aldılarsa, bu performans düşüklüğünün de bedelini ödeyecekler. Para cezası yönetim kurulunun taktiridir. Biz gerekli raporu vereceğiz. Onun dışındaki kadro dışı ya da oynama sürelerindeki değişim bizim tasarrufumuzda olacak. Ona bakacağız.
- Özellikle bu sakatlıklar nedeniyle kafamız çok karışık. Kafamızda şimdilik bir türlü dengeyi oturtamıyoruz.
 
Talihsiz bir açıklama olmuş. Yazılanlar doğru ise eğer maç kaybedersek veya sakatlık olursa suç oyuncuların, kimse beni suçlamasın.

Ben Ersin yada Gordonun yerinde olsam " hoca ben gece hayatım olduğum için mi sakatlandım, yoksa dar rotasyonda üst üste fazla maç yaptığım ve oynamam gereken sürenin üzerinde oynadığım için mi yada şansız olduğum için mi " diye sorarım. Carlos un yerinde olsam "hocam ben 35 yaşındayım, sahada maksimum performans göstereceğim dk toplasan 15-20 dk ( Avrupa da ) dır. Ender kötü oynuyor, engin sakat diye beni 30-35 dk haftada 2 kere oynatırsan bende daha fazla şeyler bekleme, senin hayalinde ki gibi oynasam NBA de yada F4 adayı takımlar da süre alırdım. Sezon başında Spa yi alsan beni zaten gözden çıkaracaktın."

Oli maçında Jawai yerinde olmak istemedim. Kaç dakika oynadığını hatırlamıyorum ama artık nefes almakta bile zorlanıyordu.

Tamam her maç kazanmak için oynanır ama bu kadar kasmaya gerek yok. Zaten ilk hafta Sienayı deplasmanda yenmişsin, Gora gibi zayıf rakibin var , F16 zaten garanti. Daha yeni sakatlıktan çıkmış yada takıma yeni gelen oyunculara bu kadar yüklenmek yanlış. Oli yi Malaga yı yenince adama kupa vermiyorlar. Hatırlayın Oli nin 2 senedir grup maçlarını. Kaç kere kaybettiler hatta taraftar bile maça gelmiyordu. Oli- Fener maçın da toplasan bin kişi yoktu.
 
Şunu açık diyorum her insanın fizyolojisi farklıdır buna göre antreman programı hazırlandı mı? Zor mu bu işin profesyonellerinden destek almak.
 
Şunu açık diyorum her insanın fizyolojisi farklıdır buna göre antreman programı hazırlandı mı? Zor mu bu işin profesyonellerinden destek almak.

Lise takımı olmadığı için mutlaka her oyuncu için bireysel antreman programı vardır. Takım antremanın dan sonra oyuncunun eksik olduğu konuda özel programlar hazırlanır. Zaten haftada 2 maç yapan takımların çok ağır antreman yapması beklenmez. Sezon başında ağır antremanla oyuncular hazırlanır. Bu seviyede ki takımlarda oynayan oyuncular zaten takım antremanın da standart çalışmalarını kendi performansına göre yaparlar.

Örnek veriyorum Sinan 10 tur koşar, Carlos 6 tur. Kimse Carlos un sırtına kırbaç vurup 10 tur koş diye zorlamaz. Bazıları ben kendimi iyi hissetmiyorum diye fazla da zorlamaya bilir. Koçlar bunu bilir hatta transfer etmeden bile bu gibi şeyler ( tembellik, gece hayatı, uyuşturucu ) biliniyordur. Bu oyuncunun karakteridir ve değiştiremezsin. Zaten belli seviyelere gelen oyuncularda antremanla ilgili sıkıntı yaşamazsın. Amerika dan yada altyapıda kendini yıldız oyuncu sanan veletlerde bu sorunu yaşarsın.

Sakatlıklar; dar rotasyon, yoğun maç programı, şansızlık yada oyuncunun fiziki yapısıyla ilgilidir. Örnek : Bonsu bu kadar çok süre almaya devam ettikçe sakatlanma riski yükselerek artar.

Birde Marcus Kemp laneti var. BJK nin Avrupa da final maçında onun dışında tüm sayı atan oyuncuları almışız. Şimdi G. Amerika dan beni niye transfer etmediğiniz diye büyü yaptırmış olabilir.
 
Lise takımı olmadığı için mutlaka her oyuncu için bireysel antreman programı vardır. Takım antremanın dan sonra oyuncunun eksik olduğu konuda özel programlar hazırlanır. Zaten haftada 2 maç yapan takımların çok ağır antreman yapması beklenmez. Sezon başında ağır antremanla oyuncular hazırlanır. Bu seviyede ki takımlarda oynayan oyuncular zaten takım antremanın da standart çalışmalarını kendi performansına göre yaparlar.

Örnek veriyorum Sinan 10 tur koşar, Carlos 6 tur. Kimse Carlos un sırtına kırbaç vurup 10 tur koş diye zorlamaz. Bazıları ben kendimi iyi hissetmiyorum diye fazla da zorlamaya bilir. Koçlar bunu bilir hatta transfer etmeden bile bu gibi şeyler ( tembellik, gece hayatı, uyuşturucu ) biliniyordur. Bu oyuncunun karakteridir ve değiştiremezsin. Zaten belli seviyelere gelen oyuncularda antremanla ilgili sıkıntı yaşamazsın. Amerika dan yada altyapıda kendini yıldız oyuncu sanan veletlerde bu sorunu yaşarsın.

Sakatlıklar; dar rotasyon, yoğun maç programı, şansızlık yada oyuncunun fiziki yapısıyla ilgilidir. Örnek : Bonsu bu kadar çok süre almaya devam ettikçe sakatlanma riski yükselerek artar.

Birde Marcus Kemp laneti var. BJK nin Avrupa da final maçında onun dışında tüm sayı atan oyuncuları almışız. Şimdi G. Amerika dan beni niye transfer etmediğiniz diye büyü yaptırmış olabilir.

Bence bir danışmana başvurmak zor olmamalı. İyi hoş kulübe Linderoth için Pheonix Suns'ın sağlık ekibine gösterin dediğim de biz ekibimize güveniyoruz demişlerdi. O dönem ekipleri çok iyiydi bu konuda. Grant Hill'i, Amare'yi ve Shaq'ı topladılar.
 
Murat Bey robot transfer etsek de belirli bir süre sonra bozulmayacağının garantisi yoktur. Zaten gelen oyuncuyu danışmadan almak gibi birşey olamaz. Sıkıntı şurada Jawai kronik sorunları olan bir oyuncu ve sakatlıktan yeni çıkmış. Bu seviyede sana 15 dk katkı verebilir. Onu 30 dk oynatamazsın, eğer oynatıyorsan da sakatlanmasını göze almışsındır yani dar rotasyonun kurbanı olmuş olabilir. Hiç bir danışman sana bunu 10 dakika oynat falan demez. Kim transfer etmişse zaten sağlık raporu olmadan Jawai nin kalp sorunu olduğunu bilir. Sağlık raporunda da olumsuz görünen durumlarını söyler. Barca geçen sezon fazla süre vermeden Tomiç in yedeği olarak 10 dk civarında oynattı. O riski aldı. Bu senede biz risk aldık ama elimizde patladı. Belki bu senede sorun çıkmayabilirdi, yani tamamen varsayımsal konuşuyoruz.

Sorunu yanlış yerde ararsak çözümü bulamayız.

Zamanında FB ye Brezilya dan gölcü geldi, washington du galiba. Adamın kalp sorunu olduğu çıktı, abar topar geri gönderdiler. Sonra o adam Brezilyada gol kralı oldu.
 
Can Bey benim dediğim biz gerçek anlamda profesyonel bir ekiple çalışıyor muyuz?

Belirttiniz ya her sporcunun ayrı ayrı kişisel antreman programı ve temposu. var misal x sporcu 10 tur koşuyorsa y sporcu 6 tur koşuyu profesyonel ekibin verdiği doğrultuda mı koşuyor yoksa keyfi mi koşuyor? Ayrıca Jawai konusunda sınırsız yabancı hakkı olan Barcelona veya x takım risk alabilir ancak biz yapamayız. Erceg'i biz alamayız tek yönlü bir adam.

Sen de zaten sakat ya da sakatlıktan dönecek 3-4 adam varken hatayı bir burada yaptın. Ve yahu bizim kulübümüzde son 10-15 yıldır sakatlık hep problem. Uğur Uçar'ın tedavi edilememe dönemi ortada.
 
Hoca burada bildigi bazi seylerden yola cikarak ima etmis olabilir. Ama bu konuda da bencesel antr boyle paralarin harcandigi organizasyonlarda, sporcularin kisisel antrenman programlarinin da bilincli kulup tarafindan takip edilmesi ya da denetlenmesi gerekebilir. Bazi sporcular tamamen iyi niyetle kendilerine cok yuklenebiliyorlar. Parkede gecen sure, gerektiginden fazla agirlik kaldirmak kas gruplarini ve baglari olumsuz etkileyebiliyor.

Ornek olarak, gecen San Antonio Spurs Tim Duncan'in sakatlik problemleri sonrasi agirlik antreman programini yuzme agirlikli bir hale getirmisti. 37 yasindaki Duncan Playofflari ve final serisinde iyi performans gostermesi bu programa baglandi. Benzer bir sekilde Chicago Bulls'tan Joakim Noah'in devamli olarak havuzda agirliklarla antrenman yaptigi sene basinda bir roportajinda ESPN'de gosterildi. Ayrica bir cok NBA yildizinin kosu antrenmanlari yumusak zeminde yaptigini biliyoruz. Amac mumkun oldugu kadar sert zemin temasini azaltmak.

Bildigim kadariyla takimimiz butun idmanlarini Abdi Ipekci'de yapiyor (agirlik idmanlari dahil). Belki daha modern ve alternatif yontemler kullanilarak calisma methodlari denenebilir. Mutlaka teknik ekibimiz de dusunuyordur bunlari ama ben dusuncelerimi paylasmak istedim.
 

Üst