1887 yılında Girit´de doğan Cevat Şakir Kabaağaçlı orta öğrenimini Robert Koleji´nde yüksek öğrenimini ise Oxford Üniversitesi´nde yaptı.
Osmanlı İmparatorluğu´nun ünlü paşalarından Mehmet Şakir Paşa´nın oğlu olan Kabaağaçlı babasını öldürmekten 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı ise de bir süre sonra sağlık sorunları nedeniyle tahliye edildi. Hapishaneden çıktıktan sonra geçimini sağlamak için Bab-ı Ali Yokuşu´nda çizerlik hünerlerini sergilemeye başladı. Yazdığı bir hikaye nedeniyle Kurtuluş Savaşı döneminde kurulan İstiklal Mahkemesi´nde Dört Ali´ler olarak bilinen heyet tarafından yapılan yargılama sonucunda 3 yıl sürgün olarak Bodrum´a gönderildi.
Eserlerinde keşfedilmemiş Ege kıyılarının tanıtımını yapan, Bodrum´u Bodrum yapan, engin mitoloji bilgisiyle Anadolu tarihi hakkında bildiklerini eserlerine yansıtan Halikarnas Balıkçısı; Aganta Burina Burinata, Deniz Gurbetçileri, Anadolu Efsaneleri, Anadolu Tanrıları, Düşün Yazıları, Merhaba Akdeniz, Ege?nin Dibi, Mavi Sürgün başta olmak üzere sayısız eser kazandırdı edebiyat dünyamıza.
Balıkçı´yla yapılan bir söyleşiden;
Yaşamı Ertelemek Günahtır
Yeni yaşamıma başlarken bir çok şeyi iyi biliyordum. Zenginliğin birimi para değil, özgürlüktü. Para toplayıcı, gününü yaşayamaz hep gelecekte yaşamaya hazırlanırdı. Para toplarken yaşamını harcamaya başladığını bilmiyordu insanoğlu. Sadece yaşamam için gerekli olanı kazanacaktım. Bayat para taşımayacaktım. Bir kez geçiyordu insanoğlunun eline yaşama fırsatı, o da, bugün dursun yarın yaşarım diye harcanır, berbat edilir mi yahu. Paranın, özgürlüğü mülk haline getirmesine karşı çıktım?
Noktayı İlhan Berk´in bir şiiriyle koyayım;
Ölüm Yazamaz Yazısını
Şimdi seninle yürürlüğe giriyor,
Apansız bir beyaz Halikarnassos´da.
Bir mavi senin yazdığın
Simgesi dirimin.
Adı duru bir gök
Nâzım´dan iki satır gibi.
Şimdi dünya haritası gibi bir nehir
Yürür seninle;
Bir denizi çeker getirir gibi
Dünya bandıralı
Sen ki demircisiydin yağmurun
Ve coğrafyanın.
Ölüm,
Yazamaz yazısını.
Osmanlı İmparatorluğu´nun ünlü paşalarından Mehmet Şakir Paşa´nın oğlu olan Kabaağaçlı babasını öldürmekten 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı ise de bir süre sonra sağlık sorunları nedeniyle tahliye edildi. Hapishaneden çıktıktan sonra geçimini sağlamak için Bab-ı Ali Yokuşu´nda çizerlik hünerlerini sergilemeye başladı. Yazdığı bir hikaye nedeniyle Kurtuluş Savaşı döneminde kurulan İstiklal Mahkemesi´nde Dört Ali´ler olarak bilinen heyet tarafından yapılan yargılama sonucunda 3 yıl sürgün olarak Bodrum´a gönderildi.
Eserlerinde keşfedilmemiş Ege kıyılarının tanıtımını yapan, Bodrum´u Bodrum yapan, engin mitoloji bilgisiyle Anadolu tarihi hakkında bildiklerini eserlerine yansıtan Halikarnas Balıkçısı; Aganta Burina Burinata, Deniz Gurbetçileri, Anadolu Efsaneleri, Anadolu Tanrıları, Düşün Yazıları, Merhaba Akdeniz, Ege?nin Dibi, Mavi Sürgün başta olmak üzere sayısız eser kazandırdı edebiyat dünyamıza.
Balıkçı´yla yapılan bir söyleşiden;
Yaşamı Ertelemek Günahtır
Yeni yaşamıma başlarken bir çok şeyi iyi biliyordum. Zenginliğin birimi para değil, özgürlüktü. Para toplayıcı, gününü yaşayamaz hep gelecekte yaşamaya hazırlanırdı. Para toplarken yaşamını harcamaya başladığını bilmiyordu insanoğlu. Sadece yaşamam için gerekli olanı kazanacaktım. Bayat para taşımayacaktım. Bir kez geçiyordu insanoğlunun eline yaşama fırsatı, o da, bugün dursun yarın yaşarım diye harcanır, berbat edilir mi yahu. Paranın, özgürlüğü mülk haline getirmesine karşı çıktım?
Noktayı İlhan Berk´in bir şiiriyle koyayım;
Ölüm Yazamaz Yazısını
Şimdi seninle yürürlüğe giriyor,
Apansız bir beyaz Halikarnassos´da.
Bir mavi senin yazdığın
Simgesi dirimin.
Adı duru bir gök
Nâzım´dan iki satır gibi.
Şimdi dünya haritası gibi bir nehir
Yürür seninle;
Bir denizi çeker getirir gibi
Dünya bandıralı
Sen ki demircisiydin yağmurun
Ve coğrafyanın.
Ölüm,
Yazamaz yazısını.
