Hocanın yapması gereken yalnızca bir hafta sonra Konyaspor'u yenerek önümüzdeki sezon için kafasındaki kadro şablonunu oluşturmak ya da takımı oyun şablonuna uyacak şekilde planlamak. Yenerek diyorum çünkü 1 puan yeter derse bugünkü senaryo orada da gerçekleşebilir.
Şampiyonlar Ligi'nde Kopenhag'a, Avrupa Ligi'nde Sparta Prag'a elendik. Kupadan da elendik. Neticede 2. olmak bu ligde başarısızlıktır ve bu kadro her ne kadar eksikleri, tutmayanları olsa da bu lig için kurulmadı.
Lige gelince, ligin dinamikleri her yıl değişir. 2001-2002 yılında deplasmanda maç kazanmanın çok zor olduğu bir sezonda 50 bin dolara oynayan Radu Niculescu ile Liverpool, Roma, Barcelona'nın olduğu ikinci turda bile 5 puan toplayabilmiş, Lazio ve PSV'yi saf dışı ederek ikinci tura kalabilmiştik. Deplasman maçı kazanamayacak durumdaki kadroyla sezon sonunda 78 puanla şampiyon olmuştuk. O dönem Türk takımları ve ligimiz çok daha farklı dinamiklere sahipti. Dört büyüklerin yanı sıra Gaziantepspor, Gençlerbirliği, Malatyaspor-kısa da olsa-, Bursaspor 2000-2005 yılları arasında Avrupa'da iyi işler yapmıştı. Keşke ligimiz gerçekten süper olsa da rekabetçi bir serüven izleyebilsek.