SİSTEM...

Zaman zaman buraya yazıyorum, bu sitenin daha galatasaray.to ile adı anılırken buradaydım, artık işlerimin yoğunluğu nedeniyle çok fazla vakit bulupta yazamıyorum. Ancak son 2 aydır takımımızı biraz daha yakından seyretme fırsatı buldum hatta 2-3 maçınada gitme şansı buldum. Çıkarttığım bazı teknik analizleri sizlerle paylaşmak istiyorum umarım Murat Hocada bu forumu takip ediyordur, hatta okuyorsa kardeşi Sedat Özyere benden kucak dolusu selamlar zira kendisinin telefonunu kaybettim.

Bazı temennilerim şunlar;
1)Umarım oyuncuların formsuzluğu play offlar öncesi bilnçli yapılıyordur zira rahmetli Aydan Siyavuşun standart taktiğidir, play offlara 1 ay kala takımın formunu hızla yükseltir ve yarı finallere,şampiyonluklara ulaşırdık ligi 8. bitirdiğimiz halde.
2)Umarım sakatlar biran önce iyileşir.
Gelelim sezon değerlendirmeme;
1)Fikstür şansımız ile lige hazır olmadığımız halde üst üste galibiyetlerle başladık, yakaladığımız hava ile de bize rakip takımları sıkı mücadelelerin ardından yenerek iyi noktalara geldik ancak sene başında da yazmıştım, yanlış transferler yaptık ve yanlışları yanlışlarla kapatmaya çalıştık. Charles Gaines ve Chris Owens stil olarak farklı olsalarda her ikiside saf 4 numara ve birde Johnsonın transferi ki o da 4 numara büyük hata. Aynı pozisyona 3 yabancı almak akıl işi değil. Kaldı ki pota altında Hüseyin,Cemal,Fatih varken. Yani rotasyonda 6 tane uzun varken(kapasiteleri tartışılır)saf bir 3 numaramız malesef yok. Ya 4 ten bozma 3 ya da 2 den bozma 3'ler ile oynamaya çalışıyoruz.
2)Oyunumuzun defans yönünü bu sezon halletmiş gözüküyoruz ancak bunu yaptığımız iyi savunmadan çok top elimizdeyken 24 saniyeyi sonuna kadar kullanarak rakibplerin hücum sayılarını azaltmak suretiyle yapıyoruz. Bu ayrımı iyi yapmamız gerekiyor. Zaten yanlışta burada başlıyor, elimizde 5 numalarımız da dahil tüm oyuncular koşan,fast break'e çıkacak kapasitede oyuncular ve biz tam tersi oyun sistemini kullanıyoruz. Pota altındaki oyuncularımızında kapasitesi bir yere kadar olunca sete set hücumlarda dışarıdan zorlama atışlara kalıyoruz. Madem bu tarz bir oyun sitemi belirlenmiş bu durumda istikrarlı şut atabilen, içeri drive edebilen 1,2,3 numara pozisyonlarına iyi yabancılar alınmalıydı. Bunuda yapmadık zira sezon başından bu yana ben Dee'nin delicilik özelliğini ya da turnike bitirme özelliğini göremedim. Hite ise gününde olduğu zaman şut sokan istikrarsız bir yabancı oyuncuizlenimi verdi. Zaten dikkat edin bence ligin en iyi takımlarından olan Telekom ve Fb yi sürekli hızlı hücumla yendik, ne zamanki Efes ve BJK ile sete set oyunlara kaldık rakip bile olamadık. Bu yüzden oyun sistemimizin sene başında yanlış oturtulduğu düşüncesindeyim ya da sisteme göre yabancı oyuncu tercihlerinin iyi yapılamadığı düşüncesini taşıyorum.
3)İddialı bir takım kuruluyorsa mutlaka kadroda saf 3 tane 1 numara olmalı, ancak bizim rotasyonumuzda 2 tane 1 numara var, oyun kontrolünü elimize almak için ikisini aynı anda oynattığımız zamanlarda takım maç sonlarına doğru oyundan düşmeye başlıyor. Buna dikkat edilmeliydi.
4)Takımımızda genel anlamda bir otorite eksikliği hissediyorum, bunundaen belirgin özelliği takım ısınırken ortaya çıkıyor. Alpella maçında ve Oyak maçında(gittiğim 2 maç)her ikisinde de özellikle Cüneyt ve Dee Brownda farklılaşmalar gözlemledim. Takım ısınırken kenarda oturup Tufanla sohbet ediyorlar, ardından da maça ilk 5 başlayabiliyorlar. Ben 15 yıldır basket maçlarına gidiyorum böyle bir manzara ile hiç karşılaşmadım. Kaldı ki tam tersine DeeBrown katiyeri ile, Cüneyt ise tecrübesi ile bu takıma örnek olmaları gereken insanlar.
5)Dünyada basketbol sistemi Suns, İspanya ve Rusya'nın oynadığı basketbol ile değişime uğradı, artık sete set oynayan takımlar değil, minimum 4 pas yapılmadan şut atılmaz felsefesi değil, 1 pasta nasıl baskete ulaşırım felsefesi hakim olmaya başladı. Zira artık NBA'de bildiğimiz kalas 5 numaralar değil, koşan atletik 5 numaralar para ediyor. 5 yıl önce Erman Hoca bunu görmüş ve elindeki kısıtlı imkanlar ile takımı bu yönde oynatmaya çalışıyordu. Takımımız bu sene geçti belki ama önümüzdeki yıllarda bu tarz oyun sitemini seçecek koç ya da kadro ile yola çıkmalıdır. İddia ediyorum Karşıyaka'nın yedeklerinde 3 isim daha olsa bu ligi şampiyon bitirir. Kim ben Karşıyaka'nın oyunundan zevk almıyorum diyebilir ki?İşte önümüzdeki yılların oyun felsefesi bu olmalıdır.

Son olarak Murat Özyer'in başarılı olduğunu düşünmüyorum ancak Galatasaray geleneğinde sezon ortasında koç değiştirmek olmamalıdır zira bu da takıma belki ilk bir kaç hafta gaz verebilir ancak sonrasında düşüş devam eder. Ligin sonu ne olursa olsun Murat Hoca ile yola devam etmemiz gerekmekte. Ancak yine söylüyorum sene başında sisteme uygun oyuncu ya da oyuncuya uygun sistem belirlenmediği için bu takım bu sezon bunları yaşamaya mahkumdur.

Toplamda sanırım 5 yabancıya 2-2.5 milyon dolar harcamışızdır ancak çok daha iyi oyuncuları toplam 250-300 bin dolarada getirmek mümkündür. Lütfen menejerleri ve tavsiyelerini dikkatli irdeleyelim zira bu takımda unutulmazlara girmiş bir çok yabancımız 30-40 bin dolara bu takıma hizmet etmişlerdir.
 
Dee sakatlanmadan önce hızlı bir oyun yapımız vardı ama o sakatlanınca sete set oyunlardaki zayıflığımız açığa çıktı malesef.
 
Kerem Bey in söylediklerinin çoğuna katılıyorum.

Tek fark;ben lig sonunda hangi sonuç alınırsa alınsın Murat hocayla devam edilmemesi taraftarıyım.

Ligin ilk yaarısında söyleyip çok eleştiri almıştım.Şimdi yavaş yavaş herkes görmeye başladı ki yabancı transferlerimiz gaines hariç yanlış.

Gelecek yıl Gaines takımda tutulup yepyeni 4 yabancı alınmalı.Mümkünse Avrupalı.
 
Onur Sezgin' Alıntı:
Kerem Bey in söylediklerinin çoğuna katılıyorum.

Tek fark;ben lig sonunda hangi sonuç alınırsa alınsın Murat hocayla devam edilmemesi taraftarıyım.

Ligin ilk yaarısında söyleyip çok eleştiri almıştım.Şimdi yavaş yavaş herkes görmeye başladı ki yabancı transferlerimiz gaines hariç yanlış.

Gelecek yıl Gaines takımda tutulup yepyeni 4 yabancı alınmalı.Mümkünse Avrupalı.

Cok dogru.Gaines'e ben zaten USA'li demiyorum yani basketbol anlaminda sanki Avrupalilasmis Amerikalilardan..Bir Langdon,Bir Holden gibi..Gercekten her mac ayni duzende oynuyor.Hic sut,serbest atis kacirmiyor mu?Tabiiki kotu gunleri oluyor,ama hirs,istek hep ayni..Ne de olsa eski euroleague oyuncusu,Maccabi'de Rusyada orda burda o cilginca atmosferleri tatmis bir isim..

Simdi soyle dusunenler olabilir,peki Dee Brown,Hite,Johnsen NBA'de oynarken tribundekiler seyirci degilmiy di?18.000 kisilik salonlarda vs..Misir pop-corn yiyerek,tiyatro izler gibi seyircinin onunde oynamak hic de zor olmasa gerek,Avrupadaki seyirci hic bir yerde yok!!! NBA'de oyuncu uzerinde seyircisi baskisi % 0....
 
ben seneye Erman Kunter'i istiyorum. artik onunda Türkiye'ye ve yuvaya dönme vakti geldi. yabancilar konusunda hepsi avrupali olsun demiyorum. iyi bir denge kurulmali. hizli ve atletik oyuncudan göz cikmaz. mesela bir Gaines, bir Dee'nin avrupa versiyonunu zor bulursun. bence Dee ve Gaines takimda tutulmali. yabanci Hosley kesin olarak alinmali skorer acigini kapatmak ve gelecege yatirim amacli olarak.diger iki yabanci avrupali olabilir. bence oyun zekasi yüksek bir Pivot (Prkacin) ve iyi sutör bir 3 numara bu takima büyük fayda saglar. Hite, Owens cok istikrarsizlar maalesef. Johnsen zaten söylemeye gerek yok, sahi biz sene basinda Greene'i niye yolladik??
 
Fatih Hısım' Alıntı:
ben seneye Erman Kunter'i istiyorum. artik onunda Türkiye'ye ve yuvaya dönme vakti geldi. yabancilar konusunda hepsi avrupali olsun demiyorum. iyi bir denge kurulmali. hizli ve atletik oyuncudan göz cikmaz. mesela bir Gaines, bir Dee'nin avrupa versiyonunu zor bulursun. bence Dee ve Gaines takimda tutulmali. yabanci Hosley kesin olarak alinmali skorer acigini kapatmak ve gelecege yatirim amacli olarak.diger iki yabanci avrupali olabilir. bence oyun zekasi yüksek bir Pivot (Prkacin) ve iyi sutör bir 3 numara bu takima büyük fayda saglar. Hite, Owens cok istikrarsizlar maalesef. Johnsen zaten söylemeye gerek yok, sahi biz sene basinda Greene'i niye yolladik??

Lavrinovic kardesler gelse varya,basimizin uzerinde tutariz ya:)
 
Murat Gonyeli' Alıntı:
[quote="Fatih Hısım":8iv3fuoy]ben seneye Erman Kunter'i istiyorum. artik onunda Türkiye'ye ve yuvaya dönme vakti geldi. yabancilar konusunda hepsi avrupali olsun demiyorum. iyi bir denge kurulmali. hizli ve atletik oyuncudan göz cikmaz. mesela bir Gaines, bir Dee'nin avrupa versiyonunu zor bulursun. bence Dee ve Gaines takimda tutulmali. yabanci Hosley kesin olarak alinmali skorer acigini kapatmak ve gelecege yatirim amacli olarak.diger iki yabanci avrupali olabilir. bence oyun zekasi yüksek bir Pivot (Prkacin) ve iyi sutör bir 3 numara bu takima büyük fayda saglar. Hite, Owens cok istikrarsizlar maalesef. Johnsen zaten söylemeye gerek yok, sahi biz sene basinda Greene'i niye yolladik??

Lavrinovic kardesler gelse varya,basimizin uzerinde tutariz ya:)[/quote:8iv3fuoy]

Lavrinovic kardeşler ve o tür kaliteli üst düzey oyuncuların gelmesi tamamen Uleb başarısına bağlı hepimizin bildiği gibi =) Yani bence ULEB'e ligden daha çok önem vermeliyiz gelecek için, seneye çok daha iyi yerlere gelebilmek için. Ligde ilk 4 e girmenin bizim için artık sorun olmayacağını düşünüyorum çünkü bu sene bir şeyler yerine oturmuş gözüküyor takımda ancak Uleb dediğim gibi çok önemli ve orada bir çeyrek final hatta mucizevi bir yarı final (hiç de mucize olmaz) herşeyi değiştirir, seneye Avrupa basketbolunu az çok takip eden herkesin ismini bildiği oyuncular alabiliriz ve böylece daha yukarılara oynayabiliriz. Yani prestij meselesi, Uleb de yarı final oynamış bir takımın prestiji Türkiye Ligi play offlarında yarı final oynamış bir takımınkine göre çok daha fazladır elbette.
 
Bu Darijus Lavrinovici anlamak zor..UNICS Rusya liginin orta sira takimlarindan,liglerinde 5. ler..Rusyada CSKA,Dinamo zaten en iyi takimlar,birde BC Khimki var sanirim,o da zirveye oynayan..

Lavrinovicin Sibiryanin orda isi ne bazen insan dusunmeden edemiyor,eger her sey para ise 1 milyon dolar aliyormus senelik..Acaba GS boyle paralari veremez mi diye insan dusunuyor?Hani 1 tane yildiz oyuncu alirsin,4 tane iyi oyuncu..Gaines-Lavrinovic-?-?-? .. Siz tamamlayin,3 kisi daha bence cok iyi bir kadromuz olur..

Birde GS basketbolunu Ali Sami yene gelen 25.000 seyirciye tanitimda cok buyuk eksiklikler var..Asil e nbuyuk sorun bu..Webaslan.com da vs hic basketbol ile ilgili tanitim vs cikmiyor..Her mac 100 kisinin ayagini alistirsan 1 sene icinde 5000 sabit taraftarin olur az cok..Normal maclari 5000'e oynarsin Avrupa maclarini 10.000..Iste budur olay!!

Pinar hanim mi biris idemisti sanirim,GS basketbol pazarlama sisteminde cok buyuk eksiklikler var..
 
Lavrinovic'i anlamak zor olmamalı. Rusya'dan bahsediyoruz basketbolun üstüne inanılmaz derecede düşen, yatırımlar yapan, Avrupa Şampiyonu ünvanına sahip Dünya basketbolunda önemli yere sahip bir ülke sonuç olarak. Tesislerine bakmak gerekir, ben şimdi yabancı basketbolcu olsam Galatasaray Türkiye Liginde şampiyon olsa bile gelmem bu takıma. Neden ? Darüşşafaka'nın sahasında oynuyorsun basketbol tesislerin yetersiz daha bir sürü şey.. Unics Kazan 5. ama bir bakmak lazım tesislerine yahut Lavrinovic'in aldığı paraya falan =)

Sami Yen'deki duyuru olayıyla ilgili de 2 hafta önce yaşadığım bir anımı anlatmak isterim.. Eski açık bileti bulamadığım için Fenerbahçe Türkiye Kupası maçında Yeni açıktaydım ilk defa. Çekirdekçi renkdaşlarımla beraber devre arasında otururken anons yapıldı , bilmem ne gününde Galatasaray bayan basketbol takımımızla bir takımın maçı vardır hepinizi bekleriz falan diye, o anda her birinde bir ''öffff hay başlicam Bayan takımına da şimdi haaa'' ifadesi oluştu, hatta bir kaçı da bunu sözlü olarak dile getirdi. Yani Sami Yen'de yapılan anonslarla olacak iş değil bence bu. Adamın maça gelmeye niyeti varsa araştırır öğrenir saatini, kalkıp gelir. Niyeti yoksa da gözünün içine dahi soksan gelmez.
 
Kerem Ersuna' Alıntı:
Zaman zaman buraya yazıyorum, bu sitenin daha galatasaray.to ile adı anılırken buradaydım, artık işlerimin yoğunluğu nedeniyle çok fazla vakit bulupta yazamıyorum. Ancak son 2 aydır takımımızı biraz daha yakından seyretme fırsatı buldum hatta 2-3 maçınada gitme şansı buldum. Çıkarttığım bazı teknik analizleri sizlerle paylaşmak istiyorum umarım Murat Hocada bu forumu takip ediyordur, hatta okuyorsa kardeşi Sedat Özyere benden kucak dolusu selamlar zira kendisinin telefonunu kaybettim.

Bazı temennilerim şunlar;
1)Umarım oyuncuların formsuzluğu play offlar öncesi bilnçli yapılıyordur zira rahmetli Aydan Siyavuşun standart taktiğidir, play offlara 1 ay kala takımın formunu hızla yükseltir ve yarı finallere,şampiyonluklara ulaşırdık ligi 8. bitirdiğimiz halde.
2)Umarım sakatlar biran önce iyileşir.
Gelelim sezon değerlendirmeme;
1)Fikstür şansımız ile lige hazır olmadığımız halde üst üste galibiyetlerle başladık, yakaladığımız hava ile de bize rakip takımları sıkı mücadelelerin ardından yenerek iyi noktalara geldik ancak sene başında da yazmıştım, yanlış transferler yaptık ve yanlışları yanlışlarla kapatmaya çalıştık. Charles Gaines ve Chris Owens stil olarak farklı olsalarda her ikiside saf 4 numara ve birde Johnsonın transferi ki o da 4 numara büyük hata. Aynı pozisyona 3 yabancı almak akıl işi değil. Kaldı ki pota altında Hüseyin,Cemal,Fatih varken. Yani rotasyonda 6 tane uzun varken(kapasiteleri tartışılır)saf bir 3 numaramız malesef yok. Ya 4 ten bozma 3 ya da 2 den bozma 3'ler ile oynamaya çalışıyoruz.
2)Oyunumuzun defans yönünü bu sezon halletmiş gözüküyoruz ancak bunu yaptığımız iyi savunmadan çok top elimizdeyken 24 saniyeyi sonuna kadar kullanarak rakibplerin hücum sayılarını azaltmak suretiyle yapıyoruz. Bu ayrımı iyi yapmamız gerekiyor. Zaten yanlışta burada başlıyor, elimizde 5 numalarımız da dahil tüm oyuncular koşan,fast break'e çıkacak kapasitede oyuncular ve biz tam tersi oyun sistemini kullanıyoruz. Pota altındaki oyuncularımızında kapasitesi bir yere kadar olunca sete set hücumlarda dışarıdan zorlama atışlara kalıyoruz. Madem bu tarz bir oyun sitemi belirlenmiş bu durumda istikrarlı şut atabilen, içeri drive edebilen 1,2,3 numara pozisyonlarına iyi yabancılar alınmalıydı. Bunuda yapmadık zira sezon başından bu yana ben Dee'nin delicilik özelliğini ya da turnike bitirme özelliğini göremedim. Hite ise gününde olduğu zaman şut sokan istikrarsız bir yabancı oyuncuizlenimi verdi. Zaten dikkat edin bence ligin en iyi takımlarından olan Telekom ve Fb yi sürekli hızlı hücumla yendik, ne zamanki Efes ve BJK ile sete set oyunlara kaldık rakip bile olamadık. Bu yüzden oyun sistemimizin sene başında yanlış oturtulduğu düşüncesindeyim ya da sisteme göre yabancı oyuncu tercihlerinin iyi yapılamadığı düşüncesini taşıyorum.
3)İddialı bir takım kuruluyorsa mutlaka kadroda saf 3 tane 1 numara olmalı, ancak bizim rotasyonumuzda 2 tane 1 numara var, oyun kontrolünü elimize almak için ikisini aynı anda oynattığımız zamanlarda takım maç sonlarına doğru oyundan düşmeye başlıyor. Buna dikkat edilmeliydi.
4)Takımımızda genel anlamda bir otorite eksikliği hissediyorum, bunundaen belirgin özelliği takım ısınırken ortaya çıkıyor. Alpella maçında ve Oyak maçında(gittiğim 2 maç)her ikisinde de özellikle Cüneyt ve Dee Brownda farklılaşmalar gözlemledim. Takım ısınırken kenarda oturup Tufanla sohbet ediyorlar, ardından da maça ilk 5 başlayabiliyorlar. Ben 15 yıldır basket maçlarına gidiyorum böyle bir manzara ile hiç karşılaşmadım. Kaldı ki tam tersine DeeBrown katiyeri ile, Cüneyt ise tecrübesi ile bu takıma örnek olmaları gereken insanlar.
5)Dünyada basketbol sistemi Suns, İspanya ve Rusya'nın oynadığı basketbol ile değişime uğradı, artık sete set oynayan takımlar değil, minimum 4 pas yapılmadan şut atılmaz felsefesi değil, 1 pasta nasıl baskete ulaşırım felsefesi hakim olmaya başladı. Zira artık NBA'de bildiğimiz kalas 5 numaralar değil, koşan atletik 5 numaralar para ediyor. 5 yıl önce Erman Hoca bunu görmüş ve elindeki kısıtlı imkanlar ile takımı bu yönde oynatmaya çalışıyordu. Takımımız bu sene geçti belki ama önümüzdeki yıllarda bu tarz oyun sitemini seçecek koç ya da kadro ile yola çıkmalıdır. İddia ediyorum Karşıyaka'nın yedeklerinde 3 isim daha olsa bu ligi şampiyon bitirir. Kim ben Karşıyaka'nın oyunundan zevk almıyorum diyebilir ki?İşte önümüzdeki yılların oyun felsefesi bu olmalıdır.

Son olarak Murat Özyer'in başarılı olduğunu düşünmüyorum ancak Galatasaray geleneğinde sezon ortasında koç değiştirmek olmamalıdır zira bu da takıma belki ilk bir kaç hafta gaz verebilir ancak sonrasında düşüş devam eder. Ligin sonu ne olursa olsun Murat Hoca ile yola devam etmemiz gerekmekte. Ancak yine söylüyorum sene başında sisteme uygun oyuncu ya da oyuncuya uygun sistem belirlenmediği için bu takım bu sezon bunları yaşamaya mahkumdur.

Toplamda sanırım 5 yabancıya 2-2.5 milyon dolar harcamışızdır ancak çok daha iyi oyuncuları toplam 250-300 bin dolarada getirmek mümkündür. Lütfen menejerleri ve tavsiyelerini dikkatli irdeleyelim zira bu takımda unutulmazlara girmiş bir çok yabancımız 30-40 bin dolara bu takıma hizmet etmişlerdir.
Noktasına ve virgülüne dokunmadan saklamamız lazım bu yazıyı :)
 
Pahalı oyuncu almak değildir ki, takımı şampiyon yapacak - en iyi oyuncu o olacak..
Size sadece Sean Marshall, Gary Neal ve Quinton Hosley üçlüsünü örnek gösteririm. 3 oyuncu toplamda KSK takımına 120 Bin Dolar'a patlamıştı.

Fakat şu anda Gary Neal Barcelona takımının formasını giyiyor vede transfer ücreti olarak KSK'ye 650 Bin dolar verildi. Yani iyi bir scout ve altyapı sistemiyle çok ama çok mantıklı transferler yapabilirsiniz.

Dee, Owens, Hite ve Britton.. Bu 4 oyuncu gönderilip özellikle Avrupa patentli oyuncular alınmalı..

Sezon ierisinde bir ara Sofoklis SCHORTSANITIS ile anlaşma aşamasına gelmiştik. Ufak bir problem çıktı vede anlaşılamadı sanırsam.. Böyle bir oyuncuyu neden almadık gerçekten hala anlayamadım vede mantık dışı..

Sofoklis gibi bir oyuncumuz olsaydı eminim ki; bu gün ULEB CUP'ta şampiyonluğun en ciddi takımlarından birisiydik.. Böyle bir oyuncumuz olduğu sürece pota altına kimsenin gelmeye cesaret edeceğini pek sanmıyorum..
Sofoklis'in yanına çok iyi bir dış şutör veya oyun kurucu ilede anlaşsaydık bugün ligte tek başımıza liderdik, ULEB'te en büyük favoriydik.

Sofoklis Schortsanitis hakkında bilgi için ; TIKLAYIN
 

Üst