Demirel kupayı neden vermedi
18 Haziran 2009
Aslında Basketbol Federasyonu Turgay Demirel ile son 2 günde 2 kez konuştum.
Biri dün Fenerbahçe Ülker ile Efes Pilsen arasındaki Play-Off final serisinin 6'ncı maçı öncesi, biri de bu sabah..
Demirel, bu iki konuşmayı da benle yaparken ''Yazılmak ya da yazılmamak'' kaydıyla mı anlattı bilmiyorum ama sonuçta ''Günün olayı'' olduğu için yazıyorum.
Siz buna ''Gazetecilik refleksi'' gözüyle de bakabilirsiniz..
Başkan'la yaptığım her iki konuşmada da ortaya çıkan tek nokta şu;
Turgay Demirel bu final serisinde yaşananlardan oldukça rahatsız ve olayların faturasının kendisiyle birlikte federasyonuna çıkartılmasına tepkili..
Önce dünkü konuşma..
Ve ona ilk sorum:
-''Sayın Başkan.. Türkiye, Efes Pilsen ile Fenerbahçe Ülker arasında Ayhan Şahenk Spor Salonu'nda oynanan beşinci maçın son saniyelerinde çalınan 'Centilmenlik dışı' faulü konuşuyor.. Kimi 'Hakem kuralı uyguladı' diyor, kimi 'Kural bütün bir yıl uygulanmadı da şimdi mi uygulandı' diyor. Siz ne diyorsunuz;
-''Oraya gelmeden önce serinin üçüncü maçına bakalım.. Fenerbahçe 15 sayı önde.. Bir hakem çıkıyor orada başlıyor Fenerbahçe'nin aleyhinde garip düdükler çalmaya.. (Başkan isim vermiyor ama kastettiği hakem, Alper Köselerli) Fark eriyor gidiyor.. Tabii burada Fenerbahçeli oyuncuların da hatası var. Onlar da 'Nasıl olsa şampiyon olduk. Seri 3-0 oluyor' rahatlığına giriyorlar. Topu kaybedip seyirciye bakanlar, 4'e 1 gelip 3'lük atanlar.. Tam bir şov olayı yani. Sonra ne oluyor?. Hatalı düdükler ve oyuncuların umursamazlığı maçın gitmesine neden oluyor.. Geliyoruz Ayhan Şahenk'teki serinin beşinci maçına.. Ve 13 saniye kala Fenerbahçe aleyhine çalınan centilmenlik dışı faule.. En tecrübeli dediğimiz Fatih Söylemezoğlu tecrübesini konuşturacağı o pozisyonda anlaşılmadık bir şekilde düdüğü çalıyor.. Ondan sonra başlıyorlar 'Bu federasyon mecburiyetten Efes'i şampiyon yapacak' söylemleri. Doğru mu bunlar?. Tabiki değil..''
-''Peki hakemler neden etki altında kalıyorlar ki?.. Böyle düdükler çalınıyor?''
-''Basketbolda maalesef bir çete var.. Bu çetenin içerisinde hakemi de var, antrenörü de var, menaceri de var, basında yazıp, televizyonda yorum yapanı da var.. Bunlar aynı zamanda Milli Takımı da çalıştıran Fenerbahçe Ülker'in hocası Tanjeviç üzerinden beni ve Basketbol Federasyonu'nu vurmaya çalışan tipler. Şu son olaylara bakarsak bunlar başarılı olmuş gözüküyorlar.. İşte beşinci maç sonrası Fenerbahçe'nin Asbaşkanı Murat Özaydınlı'nın sözleri..''
-''18 yıldır federasyon başkanısınız. Bu çeteyi dağıtamıyormusunuz yani?''
-''Maalesef burada işler, başka taraftaki kadar kolay çözülmüyor.. Bir kere elimizde fazla hakem yok..''
Turgay Demirel'e teşekkür ediyorum. Bugün görüşmek üzere sözleşiyoruz.. ''Akşamki maç bir geçsin yarın yine konuşuruz' diyor..
Bu sabah yine arıyorum..
Başkan yine üzgün, yine sıkıntılı, yine öfkeli..
Üzgün olmasının bir nedeni yakın bir akrabası vefat etmiş.. Bir diğeri de dün geceki şampiyonluk maçında çıkan olaylar..
Ben de fazla uzatmadan ''Sayın Başkan şimdi ne olacak?'' diyorum..
Demirel; ''Olaylar çok kötü oldu. Efes'in antrenörü (Ergin Ataman) bu serinin başından itibaren ortamı gerecek hareketlerde bulundu. Bunda da başarılı oldu.. Maalesef Fenerbahçeliler de bu tuzağa düştü.. İşte beşinci maç sonrası Murat Özaydınlı'nın açıklamaları. İşte dün geceki olaylar.. Aziz Başkan'la (Aziz Yıldırım) yanyana maçı izledik.. Başkan da üzgündü ama 'Biz bu seriyi kötü oynadık. Hem her sene şampiyon biz olacağız diye bir kural yok. Efes şampiyonluğu bizden daha çok haketti' dedi. Bence herkes bu olgunlukta olmalı'' cevabını veriyor..
Demirel salondaki polis azlığından da yakınarak, ''Bu maç öncesi valiliğe yazı yazdık. Karşılaşmanın önemini, atmosferini belirttik. Salona sadece çevik kuvvetten 211 polis geldi. Sezon içinde normal bir maça bile daha çok güvenlik görevlisi gelirdi. Eğer polis Fenerbahçeli taraftarların bulunduğu tribünlerin önünü kapatsaydı, kimse sahaya atlayamazdı. Saldırı da olmazdı.. Bakın maç içinde hatta maç sonunda oyuncular arasında hiç bir olay yok. Hatta Fenerbahçeliler başta Tanjeviç olmak üzere gitti Efesliler'i öperek tek tek tebrik etti'' ifadesini kullanıyor..
Başkan'a son sorum şu oluyor;
-''Şampiyonluk kupasını Efes'e vermemeniz, bu konuda Asbaşkanınız Metin Şahin'i görevlendirmeniz de çok konuşuluyor. Efesli yöneticler 'Şampiyon Fenerbahçe Ülker olsaydı, kupayı Turgay Demirel verirdi' diyorlar. Doğru mu bu iddilar?. Kupayı siz neden vermediniz?''
Demirel ona da şu şekilde cevap veriyor;
-''Nasıl vereyim ki. Maç bitmiş. Olaylar çıkmış.. Ortalık karışmış. Bana ve federasyona büyük bir tepki var.. Orada durup ne yapacağım?. Mecburen salondan ayrıldım. Hem Efes'e niye kupa vermeyeyim ki?. Beni kimin şampiyon olduğu ilgilendirmez.. Türk Basketbolu'nun kalitesinin yükselmesi ilgilendirir.. Şahane bir final serisi tahriklerle nereye geldi. Benim üzüldüğüm nokta bu?.''
http://www.hurriyet.com.tr/spor/basketb ... .asp?top=1
***
Midem bulanıyor. Yeter Türk Basketbolu'nu kirlettiğin!
Çek elini artık!
İSTİFA ET!
18 Haziran 2009
Aslında Basketbol Federasyonu Turgay Demirel ile son 2 günde 2 kez konuştum.
Biri dün Fenerbahçe Ülker ile Efes Pilsen arasındaki Play-Off final serisinin 6'ncı maçı öncesi, biri de bu sabah..
Demirel, bu iki konuşmayı da benle yaparken ''Yazılmak ya da yazılmamak'' kaydıyla mı anlattı bilmiyorum ama sonuçta ''Günün olayı'' olduğu için yazıyorum.
Siz buna ''Gazetecilik refleksi'' gözüyle de bakabilirsiniz..
Başkan'la yaptığım her iki konuşmada da ortaya çıkan tek nokta şu;
Turgay Demirel bu final serisinde yaşananlardan oldukça rahatsız ve olayların faturasının kendisiyle birlikte federasyonuna çıkartılmasına tepkili..
Önce dünkü konuşma..
Ve ona ilk sorum:
-''Sayın Başkan.. Türkiye, Efes Pilsen ile Fenerbahçe Ülker arasında Ayhan Şahenk Spor Salonu'nda oynanan beşinci maçın son saniyelerinde çalınan 'Centilmenlik dışı' faulü konuşuyor.. Kimi 'Hakem kuralı uyguladı' diyor, kimi 'Kural bütün bir yıl uygulanmadı da şimdi mi uygulandı' diyor. Siz ne diyorsunuz;
-''Oraya gelmeden önce serinin üçüncü maçına bakalım.. Fenerbahçe 15 sayı önde.. Bir hakem çıkıyor orada başlıyor Fenerbahçe'nin aleyhinde garip düdükler çalmaya.. (Başkan isim vermiyor ama kastettiği hakem, Alper Köselerli) Fark eriyor gidiyor.. Tabii burada Fenerbahçeli oyuncuların da hatası var. Onlar da 'Nasıl olsa şampiyon olduk. Seri 3-0 oluyor' rahatlığına giriyorlar. Topu kaybedip seyirciye bakanlar, 4'e 1 gelip 3'lük atanlar.. Tam bir şov olayı yani. Sonra ne oluyor?. Hatalı düdükler ve oyuncuların umursamazlığı maçın gitmesine neden oluyor.. Geliyoruz Ayhan Şahenk'teki serinin beşinci maçına.. Ve 13 saniye kala Fenerbahçe aleyhine çalınan centilmenlik dışı faule.. En tecrübeli dediğimiz Fatih Söylemezoğlu tecrübesini konuşturacağı o pozisyonda anlaşılmadık bir şekilde düdüğü çalıyor.. Ondan sonra başlıyorlar 'Bu federasyon mecburiyetten Efes'i şampiyon yapacak' söylemleri. Doğru mu bunlar?. Tabiki değil..''
-''Peki hakemler neden etki altında kalıyorlar ki?.. Böyle düdükler çalınıyor?''
-''Basketbolda maalesef bir çete var.. Bu çetenin içerisinde hakemi de var, antrenörü de var, menaceri de var, basında yazıp, televizyonda yorum yapanı da var.. Bunlar aynı zamanda Milli Takımı da çalıştıran Fenerbahçe Ülker'in hocası Tanjeviç üzerinden beni ve Basketbol Federasyonu'nu vurmaya çalışan tipler. Şu son olaylara bakarsak bunlar başarılı olmuş gözüküyorlar.. İşte beşinci maç sonrası Fenerbahçe'nin Asbaşkanı Murat Özaydınlı'nın sözleri..''
-''18 yıldır federasyon başkanısınız. Bu çeteyi dağıtamıyormusunuz yani?''
-''Maalesef burada işler, başka taraftaki kadar kolay çözülmüyor.. Bir kere elimizde fazla hakem yok..''
Turgay Demirel'e teşekkür ediyorum. Bugün görüşmek üzere sözleşiyoruz.. ''Akşamki maç bir geçsin yarın yine konuşuruz' diyor..
Bu sabah yine arıyorum..
Başkan yine üzgün, yine sıkıntılı, yine öfkeli..
Üzgün olmasının bir nedeni yakın bir akrabası vefat etmiş.. Bir diğeri de dün geceki şampiyonluk maçında çıkan olaylar..
Ben de fazla uzatmadan ''Sayın Başkan şimdi ne olacak?'' diyorum..
Demirel; ''Olaylar çok kötü oldu. Efes'in antrenörü (Ergin Ataman) bu serinin başından itibaren ortamı gerecek hareketlerde bulundu. Bunda da başarılı oldu.. Maalesef Fenerbahçeliler de bu tuzağa düştü.. İşte beşinci maç sonrası Murat Özaydınlı'nın açıklamaları. İşte dün geceki olaylar.. Aziz Başkan'la (Aziz Yıldırım) yanyana maçı izledik.. Başkan da üzgündü ama 'Biz bu seriyi kötü oynadık. Hem her sene şampiyon biz olacağız diye bir kural yok. Efes şampiyonluğu bizden daha çok haketti' dedi. Bence herkes bu olgunlukta olmalı'' cevabını veriyor..
Demirel salondaki polis azlığından da yakınarak, ''Bu maç öncesi valiliğe yazı yazdık. Karşılaşmanın önemini, atmosferini belirttik. Salona sadece çevik kuvvetten 211 polis geldi. Sezon içinde normal bir maça bile daha çok güvenlik görevlisi gelirdi. Eğer polis Fenerbahçeli taraftarların bulunduğu tribünlerin önünü kapatsaydı, kimse sahaya atlayamazdı. Saldırı da olmazdı.. Bakın maç içinde hatta maç sonunda oyuncular arasında hiç bir olay yok. Hatta Fenerbahçeliler başta Tanjeviç olmak üzere gitti Efesliler'i öperek tek tek tebrik etti'' ifadesini kullanıyor..
Başkan'a son sorum şu oluyor;
-''Şampiyonluk kupasını Efes'e vermemeniz, bu konuda Asbaşkanınız Metin Şahin'i görevlendirmeniz de çok konuşuluyor. Efesli yöneticler 'Şampiyon Fenerbahçe Ülker olsaydı, kupayı Turgay Demirel verirdi' diyorlar. Doğru mu bu iddilar?. Kupayı siz neden vermediniz?''
Demirel ona da şu şekilde cevap veriyor;
-''Nasıl vereyim ki. Maç bitmiş. Olaylar çıkmış.. Ortalık karışmış. Bana ve federasyona büyük bir tepki var.. Orada durup ne yapacağım?. Mecburen salondan ayrıldım. Hem Efes'e niye kupa vermeyeyim ki?. Beni kimin şampiyon olduğu ilgilendirmez.. Türk Basketbolu'nun kalitesinin yükselmesi ilgilendirir.. Şahane bir final serisi tahriklerle nereye geldi. Benim üzüldüğüm nokta bu?.''
http://www.hurriyet.com.tr/spor/basketb ... .asp?top=1
***
Midem bulanıyor. Yeter Türk Basketbolu'nu kirlettiğin!
Çek elini artık!
İSTİFA ET!