2016/2017 Spor Toto Basketbol Süper Ligi

Hocam bizim sıkıntımız sizin gibilerle değil. Ne gerek var GS'li gibi görünüp farklı ajandalar yürütmeye?

Fenerbahçeli arkadaşların burada fikirlerini paylaşmasından kendi adıma mutluluk duyarım. Sonuçta basketbol konuşulabilecek çok fazla düzgün ortam yok. Tabiki nerede yazdıklarını unutmadan tarzlarına dikkat ederek. Bazıları gibi Galatasaraylı gibi görünüp sadece kendilerini akıllı sanarak laf sokanlardan bahsetmiyorum. Komik ve zavallı oluyor bu tipler. Adam Euroleague şampiyonluğu yaşamış gelip kendini burada tatmin ediyor mesela :)

Bunu gerçekten bende anlamıyorum :) Ama o arkadaşın Fenerbahçeli olduğunu nereden anladınız, onu anlayamadım.

Benim tam kendimi tanıttığım mesajda yazdığımda buydu. Ama yazmak da zor takiye yapmadan. Bazı arkadaşlar sağolsun, pusuda bekleyip cevap vermek için fırsat kolluyor sanırım ki onlarla aynı şeyi söylesem bile :)
 
fb finalde. Daçkadan beklemediğim kadar silik performans gösterdiler.

Efes bjk serisi uzayacak daha 3-0 bitmez o seri. Lakin efes hiç güvenilecek o kadar da olmaz artık diyebileceğimiz bir takım değil. Belli olmaz. Bjk finale çıkarsa bu sezon onlar için mükemmel geçmiş olacak. Bu seviyede olmalarını kimse beklemiyordu.
 
Daçka'nın Fener'i eleyecek gücü zaten yoktu ama bu seriden önce ''Fenerbahçe Doğuş'' haberleri çıkması ülkenin en acınası hallerinden biri.Pisliğin içinde yüzüyoruz ama farkında değiliz.
 
Ülker, Doğuş gidiyor. Bizim zengin Galatasaraylı iş adamları da kendilerine taraftar diyor. Piyasaya anca fotoğraf çekiminde, kupa kutlamasında falan çıkar utanmazlar.
 
Takım sporlarında özellikle başarılı olunan basketbolda farklı sponsorlar bulmak büyük olmanın gereği. Bunu R Madrid, Barca, CSKA ve Fenerbahce beceriyor. Buna karşılık diğer kluplerin özellikle Lassa gibi şirketlerin yurt dışında sponsorluk anlaşması yapacaklarına kendi ülkelerinde GS ve diğer takımlara destek olmaları gerekirken para yurt dışında saçma sponsorluklara harcanıyor. Barca euroleage'de ne yaptı ki Lassa onların sponsoru. ispanya'da sanayi şirketlerinden hangisi böyle bir arayış ile ülkemizde sponsorluk yapıyor, Daha kötü olanı ekonomik olarak zorda olan kluplere destek olacaklarına gidip Barca'nın bilmem kaçıncı sponsoru olarak ismini duyuramamak.
 
Sponsor bulamamak bence yönetimin iş bilmezliği. Odeabanktan ne alıyoruz bilmiyorum ama yeterli güçlü ve uzun vadeli çalışabileceğimiz sponsor bulmak büyük elzem. Türk Telekom işi vardı sözde...

Bugün Efes-bjk maçı var saat 8 de. Ntvspor verecek galiba tam emin değilim.

Dün italya liginde trento milanoyu 4-1 ile eleyerek finale çıktı. Milano garip işler yapıyor.
 
Ülker, Doğuş gidiyor. Bizim zengin Galatasaraylı iş adamları da kendilerine taraftar diyor. Piyasaya anca fotoğraf çekiminde, kupa kutlamasında falan çıkar utanmazlar.
Niye sponsor olsun ki.Adam taraftarı olduğu klübe üye bile olamıyor.(GS liseli değilse).Halka kapalı,bir grup elitin öncülüğünde yönetilen bir klübüz.Yaşlı,elit ve futboldan,basketboldan anlamayan adamlar yönetiyor bu klubü.Burası milyonlara hitap eden bir klüp..Bu bir grup elit insan istedikleri gibi evire çevire yönetiyorlar klubü.Fener'de tek adam bizde de bir grup adam var.Sen klubü aç halka karşına takıma destek çıkacak iş adamları da çıkar.Geçenlerde çapsız başkan açıklamıştı Çinliler satın almak istiyor diye.Keşke Çinliler alsa gerek futbol gerek basketbol da Avrupa şampiyonluğuna oynardık.Günümüzde herşey maddiyat.Bu çapsızlar ne maddi ne de yöneticilik vasfı bakımından Galatasaray'ın büyüklüğünü taşıyamıyorlar.
 
Son düzenleme:
Ufuk Sarıca'yı tebrik etmek lazım.Efes'ten gittikten sonra çok iyi performans sergiliyor.Üst seviye olmayan oyuncularla çok iyi performans sergiliyor.Hem savunmada hem hücumda..Final bana göre belli efes 2-2'ye getirse bile bjk 3-2 alır yine final yapar.Finalde şans vermiyorum malesef.Hezimete uğrayabilirler..Ama bizim kadar bütçeleri olsa (bütçelerini de bilmiyorum ama) iş değişirdi.
 
Efes maçı garip bitti bu arada konuşulmamış.

0.2 saniyesi var ufuk kullandırmadı topu içeriye bir tip basketi denemedi.

Efes 2-2 yapacak bence.
 
Biz Efes'i eleyemediğimize göre BJK yi hiç eleyemezdik saha avantajı onlardayken bence çünkü bu sezon çok çok kötüydük gerçekten.
 
Taraftar arkadayken, takımının yapabileceklerini iyi çözümlemiş koç ve yürekli oyuncularla neler yapılabileceğini gösteriyor Beşiktaş. Artık şirket takımı filan bu ülkede şampiyonluk göremez bence, hele kulüp takımları böyle iyi yapılanırken. Şu Beşiktaş bizi de rahat elerdi, muhtemel finalde Fener'den 1 maç alma ihtimalleri de Efes'ten çok bence. Ufuk Sarıca da Ergin Ataman'ın bize ilk geldiğinde olduğu gibi oyuna çok aç. Biz her Türk antrenörün, sporcunun ve hatta taraftarın olduğu gibi bir başarıdan sonra ''ben oldum'' triplerine girdik. Zaten Obradovic, Messina, Blatt gibi adamları büyük koç yapan da günün oyununu ve şartlarını kendi alışılmışlarının üzerine sürekli entegre etmek. 25 yıllık koçluk hayatından sonra pace and space üzerine oyununu döken Obradovic, 50 küsur yaşında NBA'e yardımcı koç olarak gidip ''Amerikalı oyuncuları daha yeni tanıdım'' diyen Ettore Messina gibi.

Sarıca'nın oyuncudan en iyi verimi alma becerisi de çok üst düzeylerde. Avrupa'da en çok gelişme kaydeden oyuncu ödülü olsaydı Stimac, Udoh'la birlikte ilk 2'de olurdu heralde. Olympiacos'a yaptığı yersiz transferle kariyeri bitme noktasına gelen Strawberry yeniden kilit oyunculardan biri haline geldi. Kariyerindeki en büyük işini Baskonia'yla Playofflar için anlaşarak yapan Michael Roll hem savunmada, hem hücum organizasyonunda takımın lideri konumunda. Adam bu seviyede Sertaç Şanlı ve Erkan Veyseloğlu'ndan verim alıyor yahu, inanılmaz. Ve en nihayetinde en önemli skor gücünün olmadığı günde (Earl Clark) Efes'i devrede 20'ye yatırıyor. Fenerbahçe bu sene Avrupa'nın en başarılı takımı olarak görünüyor ama benim gözümde bu toprakların en başarılı takımı bu yıl Beşiktaş'tır. Allah bize de işine böylesine saygı duyan idareciler nasıp etsin, ne diyelim.
 
Hele birde arkana hakemleri alınca yenemeyeceğin takım yok. BJK resmen dövüyor efesi, faul yok. Efesin rüzgarı değse faul. Efesli oyuncular da çok formsuz oda var ama maçlar hiç adil yönetilmiyor. Bu kadar sert oynayan takımda hiç kimse faul problemine girmiyor. Koçlarının dokunulmazlığı var obra gibi. Hiç bir uyarı yok. Hep bazik davranılıyor. Adam hakemlerle dalga geçiyor ama bir uyarı yok. federasyon senaryoyu iyi yazmış araya kimseyi sokmuyorlar. Pınar Karşıyaka da olduğu gibi feneri bile doğrayabilirler finalde.
 
Oyunun sertliğini işi oraya götürmeye çalışan takım belirler. Hakemler aynı faulü 2-3 kere çalarlar, ondan sonra oyunun alışkanlığı haline çevirirler. Efes, Galatasaray, Darüşşafaka bu yıl çok yumuşak takımlar kurdu. Bizim Efes'ten aldığımız tek maç oyunu çirkinleştirmeye götürdüğümüz 2. maç. Darüşşafaka'nın Fenerbahçe'yi zorladığı tek maç James Anderson'ın dahi geleni gideni tokatladığı 3. maç. Bu bazı takımlarda günlük bir arayış, bazısında bir karakter haline geliyor. Efes, Real Madrid, Darüşşafaka gibi takımlar ilk bahsettiğim kendi oyununu zorlayan takımlardan, Fenerbahçe ve Beşiktaş ise en başta rakibi bozmak üstüne karakter edinen takımlardan. Bu yüzden Fenerbahçe Udoh'un olmadığı günde dahi Real'i deplasmanda 60 küsur sayıda tutup maçı son toplara götürüyor. Beşiktaş bu yüzden 3 katı bütçesindeki Efes'i 4 maçta da ezip final görüyor. Biz de o karakteri oturtamadığımız için bu takımları uzaktan izleyip ne kadar sert oynuyorlar diye eleştiriyoruz. Halbuki geçen seneki Galatasaray'ı bilhassa Abdi İpekçi'de başarılı yapan tam da Lasme ve Davis gibi adamların sahaya getirdiği bu tarz bir sertlikti.

Bir de Özerhun'dan mıdır nedir Efes'ten hiç haz etmem. Ne zaman Efes'i görsem aklıma 1 Mart 2015 tarihli, Türk basketbolunda milat olması gereken Efes-Galatasaray maçının 4. periyodu gelir. O yüzden en beter olabilirler, hiç gıkım çıkmaz.
 
Bizim maçlarda 3' lük atarken eli titremeyen Cedi, serbest atış atamıyor.Beter olsunlar.

Yukarıda bahsettiğimiz şeyden bu da esasında. Efes çok yumuşak takım ve biraz sertliğe karşı çok çabuk sinen oyunculardan kurulu. Anca Dunston'ı ben o gruptan ayırırım, onun dışında oyuncuların şu halleriyle belli bir seviyenin üstünde top oynamalarına imkan yok. Hele Cedi NBA'e filan gitmesin yani, kova yaparlar onu orada. Takımda oyunu biraz iki yönlü oynayabilen Granger da erken faul problemine girince aynı yıl içinde Fenerbahçe'den sonra Beşiktaş da Efes'i 40'a götürdü. Bizse bu yıl bu Efes'ten maç alamadık. Söylenecek çok şey var da sözler Efes'in savunması kadar yumuşak kalır. Bu yıl bizim çektiğimiz çilenin diyetini kim ödeyecek bilemiyorum ama nemalanan kim varsa boğazından çıksın, o kadarını söyleyeyim.
 

Üst