New York'ta Beş Minare - Deccal (2010)

Cuma akşamı gittim filme. Mahsun Kırmızıgül kendisi oynamasa çok daha başarılı olucak filmleri. Ama Haluk Bilginer yeniden tarih yazmış. Muhteşem bir oyuncu.

Genel olarak çok beğendim ben filmi. Mahsun gibi bir adamdan bu derece filmler çıkıyor olması ise çok şaşırtıcı cidden. Umarım daha iyilerini de izleriz tabi ki.
 
Yunus Taylan' Alıntı:
Beğeneyenler neden beğenmemiş. Çok merak ediyorum.

Ben henüz izleyemedim ama beklentilerle ilgilidir muhtemelen. Filme gitmeden düşündüklerin çıktıktan sonraki düşüncelerini çok etkiliyor gerçekten.
 
Bugün izledim..

Öncelikle söylemek istediğim bir şey var, o da; Mahsun Kırmızıgül'ün oyunculuğu berbat ötesi filmde. Bundan önceki iki filmini de izlemiş biri olarak söylüyorum ki Mahsun'un oyunculuk namına hiç bir aşama kaydedememiş, eksilerde yani.

Ayrıca gidenlere şunu söylemek istiyorum. Filmi gözünüzde büyütmeyin, o fragmanda gösterilen "harika" film varya işte o filmde yok. Öyle berbat ötesi bir film değil ama övgülerle anlatılacak kadar da yok. Beyaz Melek ve Güneşi Gördüm filmlerine kıyaslarsak biraz aşağısında New York'ta Beş Minare. Amerika ve aksiyon sahneleri güzel çekilmiş, bu ve bir de usta oyuncuların oyunculukları kurtarmış filmi. Mesela Ali Sürmeli. Adam az görünüyor ama öz görünüyor, tabii bir de Haluk Bilginer. Bence filmde en iyi şey Haluk Bilginer'in oyunculuğunu izlemek oluyor, uzun uzun bol spoilerli yorum yapmayacağım ama öyle ne abartıldığı kadar ahım şahım film ne de yerin dibine sokulacak kadar kötü bir film.


---- Ufacık bir spoiler ----

Hacı ile Fırat Komserin ortak bir geçmişi olduğu çok barizdi, yani Fırat o kadar çok bunu vurguladı ki bence herkes anlamıştır. Sonunu kestirememiştim ama bir ortak nokta olduğu aşikardı, orayı çok fazla gözümüze soktu Mahsun sağolsun.. =)

Bir de filmde beni yaran tek diyalog vardı ki kendimi zor tuttum.

Hacı'yı İstanbul'a getirdikten sonra Hüseyin Avni Danyal'ın canlandırdığı polis karekteri Hacı'yı sorgular. Hüseyin Avni Danyal sorar;

- "El Kaide mi, Taliban mı, Hizbullah mı? Hangisine bağlısınız?"

Hacı: "Ben sadece Allah'a bağlıyım."

Sahil Kalyon'un canlandırdığı karekter;

"Ulan sen Allah'a bağlısın da biz devlet su işlerine mi bağlıyız!" :) :)


---- Ufacık bir spoiler ----



5.5/10
 
Neden beğenilmediği az çok anlaşıldı. Biri haklı çıktı diye bu filmde.Milletimizin bir kısmı beğenmedi.Aradığınızı bulamamanızın en büyük sebebi bu. Bir bakıma suküt-u hayal'e uğradılar. Kabullenemediler bazı şeyleri.Bence filmi hangi gözle izlediğinize bağlı.Hacı Gümüş karakterinin Fetullah Gülen ile alakası yok.

Ayrıca Mahsun Kırmızıgül'ün performansına berbat ötesi denilmiş. Bence tamamen kıskançlık.Bence çok ama çok acımasız bir eleştiri. Adam ruh getirdi Türk sinemasına.Rolü de fena değildi. Hep yabancıların filmlerini izledik ve övdük burada. Şurada adam akıllı bir film yapılmış.Yapılan yorumları hayretle okuyorum. Dediğim gibi sebebini yukarına belirtmiştim. Saygı duyuyorum ama şu yorum bence çok saçma olmuş."Berbat ötesi bir film değil"...

Saygılarımla Barış Abi.

Hacı Gümüş:
''Bitlis?in Nurs Köyü?nden Said Nursi der ki: İnsanlığın 3 büyük düşmanı vardır. Ayrımcılıktır; sevgi ile aşılır. Fukaralıktır, paylaşmakla giderilir. Cehalettir; okumakla çözülür.''
 
Yunus'cum eleştirilerini de beğenmene de eyvallahta o kıskançlık nedir kardeşim? : ) Mahsun Kırmızıgül'ü niye ve neden kıskanayım? Onu kıskanan biri ilk sayfadaki yazıları yazar mı ya da her yaptığı filme para verip gider sinemada izler mi? Oturur internette ya da korsandan izlemez mi? Madem kıskanıyorum neden para kazandırayım Mahsun'a? Bu konudaki yazın bence çok talihsiz olmuş..

Mahsun'un oyunculuğunu beğenmedim evet, hatta çok kötü oynamış. Keza Mustafa Sandal'da çok kötü oynamış, onun da İngilizcesi kurtarmış.. İlk sayfada Mahsun için dediklerimi bir daha oku Yunus, bakalım ondan sonra yine kıskançlık yapıyorsun diyebilecek misin? Ayrıca benim oyunculuk anlayışım onlarınki değil Haluk Bilginer'in, Ali Sürmeli'nin, Hüseyin Avni Danyal'ın, Zafer Ergin'in ve Salih Kalyon'un oyunculuklarıdır. Beyaz Melek'te anormal derece de beğenmiştim Mahsun'u, keza Güneşi Gördüm'de de beğenmiştim. Hatta senaryosunu yazdığı Gecenin Kanatları filmini de beğenmiştim.. Bu film fragmanlarla öyle bir çıta yükseltti ki her film hakkında konuşmamda merakla bekliyorum dedim. Çünkü acayip güzeldi fragmanlar, fragmandaki gibi kalsa amenna ama yok işte, beğenmedim. Bununda Fethullah Hoca Efendi ile de hiç alakası yok.

O berbat ötesi film değil kelimesini almışsın. Onu da diğer getirilen eleştiriler için yazdım, Ekşi'de neler neler yazmışlar. Ben hiç değilse verilen emeğin yanındayım.. =)

Hasıl-ı Kelam film hiç beklemediğim gibi çıktı ve beğenmedim Yunus kardeşim. Aksiyon sahneleri ve üstatların oyunculuklarını bir yana bırakırsak gerisi benim için tırt, n'apayım?

Tekrar ediyorum, filmi beğenmememin sebebi Fethullah Gülen değil kesinlikle. Buna ister inanırsınız ister inanmazsınız ama yorumlarının içinde çok talihsiz kelimeler var. Abin, kardeşin, renktaşın, arkadaşın olarak söylüyorum bunu yanlış anlama.
 
Ben talihsiz olduğuna inanmıyorum Barış Abi.Kötüye biz de eyvalah deriz. Ama berbat ötesi nedir Allah aşkına? Bunun açıklaması nedir?Kimse ona Jason Statham gözüyle bakmadı veya siz öyle performans beklediniz.
Mahsun'a niye para kazandırayım demişsin?Amaç Mahsun'a para kazandırmak değil.Gidip filmi izlemek ve istediğini almak. Onlar da emeğinin karşılığını alacak tabii.

Bence bu filme saygı duyulsun. Hayatımız yabancı filmleri izlemekle geçiyor.Hep onları övüyoruz.Göklere çıkartıyoruz. Sahip çıkalım bu kalitedeki filmlere.
 
Film hakkında bir iki şey söylemek isterim anlatmaya çalıştığı şeyler itibari ile güzeldi ama Sinemasal olarak değerlendirirsek çok vasat bir filmdi benim notum 10 üzerinden 5.

Öyle her şeyden az az anlatarak film olmaz özellikle de bu tarz bir film çekiyorsan, çok kopuk kopuktu. Çekimler çok kaliteli idi ama benim için çok fazla şey ifade etmiyor zira Bilim Kurgu veya aksiyon filmine gitmedik en nihayetinde. İki tane güzel patlama sahnesi koymak ile güzel film yapılmaz. Neyse çok şey yazarım esasında ama gidecek arkadaşların şevkini kırmak istemem.

Açıkçası Vay Arkadaş'a gitmediğime pişman oldum.

Mahsun'u severim, her şeyden önce kendini bu denli geliştirebilen insana saygı duyarım ama kimse bana o oyunculuğu savunmasın Allah aşkına. Arkadaşlara söyledim Mahsun'un rolune Kenan İmirzalıoğlu çok iyi giderdi o da kürt zaten abzürtlük de olmazdı.
 
Yunus;

Zevkler ve renkler meselesi vardır, bana göre iyi oynamamıştır. Nasıl ki sen beğendi isen bende Mahsun'un oyunculuğunu beğenmedim, "bu filmde" berbattı.

Bir de şunu da yanlış anlamışsın güzel kardeşim. Ben, Mahsun'a niye para kazandırayım demedim daha doğrusu sen kıskançlık yapıyorsun dediğinde öyle bir soru sordum. Mahsun'u dinlemem ama filmlerine giderim, izlediğim filmle ilgili yorumumu yaptım. Size göre ters bir yorum ama bence böyle, siz çok iyi bulmuşsunuz ben beklediğimin çok çok altında buldum. Bu belki de bizim suçumuzdur, çünkü teaser ve fragmanlar öyle bir verildiki bizde normal olarak "muhteşem" bir film bekledik ama olmadı.

Sahip çıkalım eyvallahta beğenmediğimiz şeye niye sahip çıkalım? Güneşi Gördüm ve Beyaz Melek için tamam dediğini yaparım. Beyaz Melek'te bu koca adam sinema da hüngür hüngür ağladı yahu, o zamanlarda hangi platforma üye isem herkesin gitmesine yardımcı oldum. Çünkü mükemmel bir film yapmıştı, yani ben sadece bu filmde Mahsun'u beğenmedim. Bu da suç değil herhalde değil mi?
 
Filmde bir de nedense İslamı ve Müslümanlığı sanki aklamaya çalışıyormuş gibi hissediyor insan.


Barış'tan bi alıntı yaparak şunu söyleyebilirim ki; beğenen ve beğenmeyen arkasındaki farkın altında yatan gerçek bu cümledir.

Barış'a değil direkt olarak söylediğim genel bi düşünce.Filmi izlemedim ancak nedense beğenen ve beğenmeyenleri gördüğümde dışarda ya da forumda hemen hemen benzer fikirde olan kişiler.Bu yüzden de film nasıldır bilmiyorum ancak siyasi açıdan değerlendirildiğini düşünüyorum bu filmin.

Sözüm Barış'a değildir, sonra bana gene karşı saldırıda bulunmazsa sevinirim.
 
Burak Barut' Alıntı:
Sözüm Barış'a değildir, sonra bana gene karşı saldırıda bulunmazsa sevinirim.
Burak; o günkü yazışmamız da sana karşı genel bir saldırı da bulunmadım. Sadece yazarken biraz üsturupla yaz dedim, ha belki çok alınganlık göstermiş olabilirim o gün ama gerçekten fazla gelmiştin.. Ayrıca yazılarını beğenen biri olarak saldırı vs. gibi bir şey söz konusu olamaz, merak etme.. =)
 
Filmi objektif olarak izleyebilmek adına yorumları okumuyordum ama tartışma olduğu söylenince bakayım dedim... Film hakkındaki düşüncelerimi izledikten sonra yazarım.

Bu konuyu burada tartışmak yanlış anlaşılmalara neden olabilir. Çünkü acıdır ki tartışma kültüründen yoksun bir milletiz. Oysa yazılacak o kadar çok şey var ki bu konuda.
 
Onur Yavuz' Alıntı:
Filmi objektif olarak izleyebilmek adına yorumları okumuyordum ama tartışma olduğu söylenince bakayım dedim... Film hakkındaki düşüncelerimi izledikten sonra yazarım.
İlk yorum haricinde tüyo falan yok abi yazılarımızda, sadece sen niye beğenmedin ben niye beğendim tartışması yapıyoruz. :)
 
Seyretmedim ama film zevklerimizin uyuştuğu arkadaşlarım başka bir aktivite yap acil bir ihtiyac değil dediler film için.


Yorumları okudum da ben veya arkadaşlarım filmlere o tarz güdük açıdan bakmayız. Daha önce de "öyle bir geçer zamanki" başlığında konuşmuştuk sanırım. Benim için dizi dizidir, film filmdir. Fimlerdeki kötü adamların normal hayatta iyi olabileceklerini bilirim. Bu yüzden de bu filmi eleştirirken din propogandası yapıyor yapmıyorcuları kaale almıyorum.

Film için en çok yapılan eleştiriler, ucuz amerikan aksiyon filmleri gibi bir sürecinin olduğu, hatta daha ağırını söyliyeyim, Michael Dudikoff filmlerindeki aksiyonlardan bile kötü olduğu anlatılıyor :) Bu arada senaristin büyük hataları varmış (Filmi seyretmedim ama bu eleştiriyi yapan arkadaşlarımda senarist) Çok şeyi anlatayım diyip, hiç bir şeyi net anlatamayıp sonra bu anlatamadıklarını birden bitiriveriyormuş filmin sonunda. Senaryo yazımında olmaması gereken işlerdir bunlar. İşte eline kalem alanın senaryo yazabildiğini sanması böyle sonuçlar doğuruyor. Cem Yılmaz-Mahzun Kırmızıgül ne anlar Senaryo yazmaktan. Beyaz Melekte yazdığı taslağı Senaristlerle beraber çalışıp düzenletmişti. BU filmdeyse sanırım iyicene gaza geldi kendi yaptı senaryonun tüm çalışmalarını. Ama Senaryo yazmak akademik kariyer isteyen bir iştir. Özellikle Amerika'da bunun ile ilgili bölümler var üniversitelerde. Bizde ise al eline kalemi, ahmet ne dedi, ayşe ne dedi yaz senaryo olur diyorlar.
 
Barış peşinen söyleyim film yaptığım yorum kesinlikle benimyorumum öyle anlatmaya çalıştığı şeyler hoşuma gitti diye sinema değeri olarak beğenecek bir insan değilim o benim özelliğim değil. Bu konuya açıklık gelsin bi önce. Filmi gerçekten beğenmedim ben, anlattıkları itibari ile güzel ama sinema olarak vasat pek bi değeri yok benim için. Dediğim gibi gittiğime pişman oldum. Bunlar tamamen gerçek.

Onur abi haklı bu meselenin tartışılacağı platform değil burası sen bişeyler ima ettin bende bunun yanlış olduğunu ima ettim bitti gitti o zaman.
 
Burak Barut' Alıntı:
Filmde bir de nedense İslamı ve Müslümanlığı sanki aklamaya çalışıyormuş gibi hissediyor insan.


Barış'tan bi alıntı yaparak şunu söyleyebilirim ki; beğenen ve beğenmeyen arkasındaki farkın altında yatan gerçek bu cümledir.

Barış'a değil direkt olarak söylediğim genel bi düşünce.Filmi izlemedim ancak nedense beğenen ve beğenmeyenleri gördüğümde dışarda ya da forumda hemen hemen benzer fikirde olan kişiler.Bu yüzden de film nasıldır bilmiyorum ancak siyasi açıdan değerlendirildiğini düşünüyorum bu filmin.

Sözüm Barış'a değildir, sonra bana gene karşı saldırıda bulunmazsa sevinirim.
Burak'cım ben bu fikrini ters bi durumdayuım sanırım.

Dediğim gibi anlattığı şeyler hoşuma gitti veya iki tane güzel patlama çatışma sahnesi çektiler diye diye sinemasal olarak değerli bulacak değilim. Benim için çok vasat bir fimdi 10 üzerinden 5 puanım.
Sinemadan iyi anladığımı düşünüyorum mütevazi olamıyacağım :) çok fazla eleştiri getirebilirim film ile ilgli dediğim gibi gidecek insanların Şevkini kırmak istemem, biraz zaman geçsin uzun bi yazı yazarım filmi beğenmeme nedenlerim ile igili olarak.

Ama beraber izlediğim arkadaşlar için de söylüyorum filmi filim olarak değerlendirmeyen insanlar için, ya orada hizbullah bilmem ne gibi dinci örgütleri yerden yere vuruyorlar ama arada bunlar onlar gibi değil bunlar farklı diye dindar bir insan gösterince kimse tahammül edemiyor buna. Benim hoşuma gitmeyen bu, yoksa filmde, Mahsun'un oyunculuğu gibi kötü bana sorarsan abicim.
 
Sühan Cem' Alıntı:
Film için en çok yapılan eleştiriler, ucuz amerikan aksiyon filmleri gibi bir sürecinin olduğu, hatta daha ağırını söyliyeyim, Michael Dudikoff filmlerindeki aksiyonlardan bile kötü olduğu anlatılıyor :) Bu arada senaristin büyük hataları varmış (Filmi seyretmedim ama bu eleştiriyi yapan arkadaşlarımda senarist) Çok şeyi anlatayım diyip, hiç bir şeyi net anlatamayıp sonra bu anlatamadıklarını birden bitiriveriyormuş filmin sonunda. Senaryo yazımında olmaması gereken işlerdir bunlar. İşte eline kalem alanın senaryo yazabildiğini sanması böyle sonuçlar doğuruyor. Cem Yılmaz-Mahzun Kırmızıgül ne anlar Senaryo yazmaktan. Beyaz Melekte yazdığı taslağı Senaristlerle beraber çalışıp düzenletmişti. BU filmdeyse sanırım iyicene gaza geldi kendi yaptı senaryonun tüm çalışmalarını. Ama Senaryo yazmak akademik kariyer isteyen bir iştir. Özellikle Amerika'da bunun ile ilgili bölümler var üniversitelerde. Bizde ise al eline kalemi, ahmet ne dedi, ayşe ne dedi yaz senaryo olur diyorlar.

Sühan abi sana bu eleştirileri kim söylediyse takdir ettim doğrusu çok iyi özetlemiş inan abi.

Birde benim lafım Mahsun'a kardeşim hadi senaryo yazacağım diyosun filmi çekeceğim diyosun da bari oynamak için deretmeseydin ya. 10 milyon dolarlık film çekmişsin bari kötü oyunculuk izletmeseydin izleyicilerine. Son yıllarda beyaz perde de görddüğüm en kötü oyunculuktu ya.
 
Barış Abi,

Said Nursi'nin gerçek adı Said Kürdiymiş. Sonra da yazmışsın ki Kürt kardeşlerime bir şey demedim. O zaman niye söyledin? Söylediğin de doğru değil ki zaten, Said Nursi'nin ismi Said'dir. Bu kadar basit. Nurs ne bilir misin? Onun köyünün ismi ve ona Nurslu Said manasında Said-i Nursi demişlerdir. İsim falan değil Said-i Nursi. Said-i Kürdi de onun yaygın olmayarak kullanılan bir diğer lakabıdır diye biliyorum ama kullanan olmuşsa bile çok az kullanan vardır. Altan Öymen'in kitabını okuyorum şu an, o da Said Nursi diyor mesela. Altan Öymen'î de fikirleri Bediüzzaman ile uyuşmadığı için örnek verdim, kimse yanlış anlamasın. Kitabını da zevkle okuyorum. Geniş yorumları bitirince yazacağım.

Üslup sert olduysa özür dilerim, Onur Abi'ye waffle sözüm vardı; bir tane de sana ısmarlarım BARIŞırız abi.. :)
 
Alperen;

Onur Abi ile Şamil'in dediği gibi yeri burası değil. Ayrıca merak etme Alperen'cim bu tür konular için seninle kavga edip, küsecek halimiz yok. Her ne kadar saygı duymamı istediğim adama saygı duymuyorsam sana saygım sonsuz. Madem öyle Said-i Nursi'nin hikayesini dinlerim bir ara senden..

Dipnot: Nereden ısmarlayacaksın Waffle'ı? :p

Ve son olarak bu konuda daha fazla birbirimizi kırmanın anlamı yok diye düşünüyorum, gerek Şamil olsun gerek Yunus olsun gerekse de Alperen olsun..

Not: Düşüncelerimizin taban tabana zıt olduğunu bildiğim Yunus kardeşime çok teşekkür ederim, en azından fikirlere saygı duyularak sakin şekilde tartıştık. Eyvallah Yunus.. ;)
 

Üst