Ömer Yalçınkaya
- Konbuyu başlatan Yasin Yıldırım
- Başlangıç tarihi
Murat Özyer en azından bu adamdan daha dürüst ve egosuzdur. Herkes kendi çıkarını düşünür bir noktada ama Ömer Yalçınkaya'da iletişim yönetme becerisi de zayıf.
2si arasında çok bir fark yok
Tek fark muhtemelen yaş farkıdır.Abi Murat Özyer döneminde ne Ergin Ataman ne de Ekrem Memnun ile sıkıntı yaşadığını duymamıştım. Yanlışım varsa düzeltirsen sevinirim.
Ekaterinburg maçında istifa diye bağırınca tüm tribün üzerimize saldırmıştı
kendisinin gs kariyeri de pek parlak değildir maalesef. İlkan, Whalen olayı, Whalen gidince arkasından çıkARTILan haberler, Kuban deplasmanına maç sabahı gitmek zorunda kalmamız gibi gibi olaylar vardı zamanında.Doğrudur pek hatırlamıyorum o dönemleri büyük ihtimal özellikle kadınlar da euroleague ve lig de şampiyon olunca unutuldu gitti.Bir de bir ara Burçin Badem görev almıştı onun tam görevi neydi.Ekaterinburg maçında istifa diye bağırınca tüm tribün üzerimize saldırmıştı
Ömer Yalcinkaya görevden alinmicakmis...son durum böyle
Yani bilmediğimden soruyorum; Başkanın onayı olmadan kulübe atama yapılabiliyor mu tüzük gereği ? Eğer böyleyse ve bu adam çıkıp karar vereceğini söylediyse daha da komik duruma düşmüş.
Hepinize geçmiş olsun.
Aklımızla alenen dalga geçmeleri ve bizi gerizekalı yerine koymaları çok kanıma dokunuyor. Sadece şu pespaye açıklama bile Gsbasket X hesabından "Dursun Özbek istifa" iletisi atılması için yeter de artar.
Dursun Özbek: "Basketbol şubesinde genel menajerlik görevine Ömer Yalçınkaya'yı getirdik. Bu kararı uzun bir süre iştişare ettik. Tümüyle performansa bağlı idari bir karardır. Ömer Yalçınkaya, tecrübesi ve Galatasaray kültürünü tanımasıyla, şu anda ihtiyacımız bir kişidir."
hepimize geçmiş olsun
hepimize geçmiş olsun
Performansa bağlı idari bir kararmış.
Performans krem...
Performans krem...
Performansa göreyse senin bu kulübün başında 1 dakika durmaman gerekiyor koskoca Galatasaray SPOR Kulübünü sadece Galatasaray FK'ya çevirdiğin için...
Bunu ben yazmıştım, 40'a yakın da beğeni aldı.
Gerçekten yorulmaktan öte bıkkınlık geldi artık. Kendi kendimize dövünüyoruz, yazıyoruz çiziyoruz, kimi insanlarla kötü oluyoruz. Kimilerine göre kötü biz oluyoruz.
Seçim dönemlerinde bu şubeler ve idareci koltukları bildiğin pazarlık malzemesi yapılıyor. Zaten sosyal medyada "hype"lanacak olan başkan buralara da aynı isimleri dönüp dolaşıp bağlayarak seçim yatırımı yapıyor. Bu işlere kafa yoran bir grup insan ses çıkardığı zaman zaten "hype"lamakla meşgul olan(sıkıldım artık mamalanan deyip küfür/tehdit yemekten) fenomenlerin yönlendirmesiyle bir taaruz başlıyor ve tepkiyi bu bir grup insan yiyor.
Sonra seçim geçiyor, futbolda bazen yalancı bazen hakiki bir bahar havası yaşanıyor. Bu arada şubelerde benzer rezillikle çok değişmeyen sırayla yaşanmaya devam ediyor. Buna samimi olarak içerleyip ses çıkaran yine aynı grup insan oluyor. Bu sefer fenomenlerin yönlendirmesine de gerek kalmadan küfür kıyamet gırla devam ediyor.
Zaten futbolda işler kötü gidiyorsa ibrasızlık maskaralığı falan derken erken seçim oluyor ve aynı loop başa dönüyor. Futbolda işler iyi giderse bir yaz daha üstteki paragraftan devam ediyor film. Ertesi sene zaten seçim var. Aralık-Ocak gibi futbolda işler kötüye giderse yine seçim tamtamları çalmaya başlıyor. Fenomenlerin "hype" yapacağı birileri çıkınca, zaten bu bir grup insanın başından beri söylediği ve küfür yediği konular nedense itibar görmeye başlıyor.
Futbolda işler hala iyi gidiyorsa zaten başkanlık cazip hale geldiği için camianın kaşarlanmış isimleri ilk salvoları atar. Şubelerdeki rezillikler her şartta devam ettiği için, bu kaşarlanmış isimlerin ilk salvoları ile bu bir grup insanın çığlıkları birbirine karışır. Kamuoyu da mevcut yönetimden taraf olduğu için yine bu bir grup insana küfür seli devam eder...
Tüm bu senaryolar içinde değişmeyen iki şey var: şubede bitmek bilmek bilmeyen rezillikler ve bunu samimi olarak dert eden bir grup insanın mütemadiyen küfür/tehdit alması. Değmiyor, hiçbir şey değişmiyor...
Çok da umurumda değil açıkçası artık, eskisi kadar değil neredeyse hiç umrumda değil...
Çünkü bu kazanabileceğimiz bir konu değil, kafamıza vura vura öğrettiler ne yazık ki...
O yüzden, umarım, bir gün gerçekten "gözü kesen" biri çıkar da bu şubeleri toptan kapatır. Bütün bu akbaba tayfası da herkes gibi hakkıyla iş yapıp para kazanmak, hayat sürmek vs zorunda kalır...
Unutmadık seni merak etme GM 
ölü taklidi yapıyorsun.
ölü taklidi yapıyorsun.
Maaşından verir tazminatı.
üç koça aynı locada aynı saatte aynı günde randevu vermek kadar rezil bir şey yaşatmış olamaz diyordum ama beterin beteri varmış. artık Yalçınkaya hakkında çıkan hiçbir habere şaşırmıyorum, eminim bu olaydan bile daha rezil şeyler yaşatmışlardır yakında bir yenisine daha şahit oluruz.