Re: Türkiye Bayanlar Basketbol Ligi
Erdem haklı, Bales maça çıkmama olayından beri piyasada yok.
Bugün, 3 çeyrek maç dengede gitti. 4. çeyrek sizin de bahsettiğiniz kısımda fark açıldı. Ardından, farkın kontrollü oyunla kapanamayacağı ve sürenin yetmeyeceği ortaya çıktı; fakat Samsun prese fazla geç başladı. Yanılmıyorsam, son 2:30'a kadar falan beklediler. Yıldızoğlu da 3 molası bulunmasına rağmen takımına belki de biraz fazla güvenince mola almadı ve Samsun maça geri döndü. Nihan fark üçken sol turnikeyi kaçırınca maç bitmiş oldu.
Murat Abi, Nihan savunmada sırıttı bana göre bu arada, geçen gün konuşmuştuk ya.
Mersin, normal sezonkinden daha farklı bir görüntü çiziyor. Eskisi gibi 10 oyuncuyla oynamıyorlar, doğal olarak da tam saha pres sadece zaman zaman oyunun temposunu değiştirmek için kullandıkları bir silah haline geldi ki, bugün hiç kullanmadılar desek yeridir. Halbuki Mersin, öyle pek de ahım şahım bir kadroya sahip değil ve Yıldızoğlu'nun sistemiyle %110 kapasiteyle oynuyorlardı; fakat görünen o ki Yıldızoğlu, play-offlarda daha dar bir kadroyla oynamayı yeğliyor. Ben bu tercihin Mersin'in Fenerbahçe'ye karşı zaten az olan şansını daha da azalttığını düşünüyorum. Tam saha pres, Mersin'in rakiplerini uçuk top kaybı sayılarına zorlaması dışında, onların hücum süresinden yemek, rakiplerin hücum düzenini bozmak ve bu dengesiz hücumların ribaundlarının ardından fast breakleri ve geçiş oyunlarını zorlaması anlamına geliyordu; ama Mersin'in sisteminin sac ayaklarından biri eksilmiş durumda.
Final serisinde ise, Fenerbahçe'ye karşı bu kadar uzun süreler sete set kalırlarsa işleri zor, Fenerbahçe çok daha fazla silaha sahip.
Okulun Bahar Tatili'nden dolayı Samsun'da ailemin yanındayım ve maçı salonda izledim. Maçtan önce Katie Smith'i görünce çok şaşırdım doğrusu, üstelik yanlış görmediysem üstünde Mersin eşofmanı vardı( emin değilim bu noktadan). Kendisi basketdergisi'ndeki haberde yazdığı gibi soyunma odası koridoruna da Mersin takımıyla beraber girdi. Fenerliler buna ne der, Mersin kulübü buna neden izin veriyor gibi sorular da aklıma takıldı elbette. harding'le olan hikayeyi biliyoruz ama; yine de garip çok garip.