Türkçe Elden Gidiyor!

Oktay Sinanoğlu Bye Bye Türkçe adlı kitabının ilk sayfalarında yabancı dil özentiliği üzerine çok güzel vurgu yapmış. Sorun sadece yabancı kelimelerin dilimizde çok kullanılması değil bu yolla kültürümüzün yok edilmeye çalışılması...

Biz üzerimize düşeni yerine getirelim de gerisi saygıdeğer(!) yöneticilerimiz bileceği bir iş.
 
Röyal PAŞA' Alıntı:

Sayın Röyal PAŞA, bilmediğim bir siteydi. Paylaştığınız için teşekkür ederim. Azerbaycan'dan bu siteye katılmanız hoş bir duygu. :)

Feyza Hepçilingirler'in "Türkçe Off" adlı eseri okunmaya değer bir eser. Onur abimin Oktay Sinanoğlu örneğinden yola çıkarak...

Bunu "Okumak İstedikleriniz Okuyamadıklarınız Tavsiyeleriniz" adlı başlıkta paylaşayım.
 
.............................
Zararsız günümü bilmem,
Yüz milyonluk karım var.

Bir şiirin son iki mısrasıdır. Bir kaç sene evvel Tütk Dil Kurumu ''inceltme işaretini ^'' kaldırdı. Sora tepki olarak bu iki mısra TDK ya sunuldu. 100 milyon olan ''karım (eşim) midir; kârım (parasal kazanç) mıdır?'' diye. Anlayacağınız Türkçemizin katli sadece tv ve radyolarda değil dili koruyacak kurum marifetiylede oluyor.

Bu arada millî takımda açıklandı. Dikkat ettinizmi bilmem MİLLÎ diye yazdım.
Çünkü:

MİLLÎ= Milletle ilgili. ulusal Örnek= MİLLî TAKIM, MİLLÎ EĞİTİM, MİLLÎ SAVUNMA
MİL = Genellikle demirden yapılan çubuk Örnek= MOTOR MİLİ
MİLLİ= Mili olan, içinden mil geçen Örnek= ARABA MOTORU

anlamına gelir.
 
Verdiğiniz örnekler güzel ve anlamlı.

Türk Dil Kurumu'nun, artık kullanıyoruz diye "w, x" seslerini alfabeye katmak istemesi de düşündürücü.
 
Re:

Onur BALCI' Alıntı:
Röyal PAŞA":9c71b]Konuyla ilgili bir site: [url="http://www.turkcedunya.com' Alıntı:
http://www.turkcedunya.com[/url]

Sayın Röyal PAŞA, bilmediğim bir siteydi. Paylaştığınız için teşekkür ederim. Azerbaycan'dan bu siteye katılmanız hoş bir duygu. :)

Feyza Hepçilingirler'in "Türkçe Off" adlı eseri okunmaya değer bir eser. Onur abimin Oktay Sinanoğlu örneğinden yola çıkarak...

Bunu "Okumak İstedikleriniz Okuyamadıklarınız Tavsiyeleriniz" adlı başlıkta paylaşayım.[/quote:9c71b]

Türkçemizi kormak bize kalan mirasdır..
Fark etmez: Azerbaycan Türkçesi, Türkiye Türkçesi, Kazak Türkçesi, Tatar Türkçesi ve s.

Özellikle "İstanbul Türkçesi" beni çıldırtıyor..
Dilimizi korumak umuduyla,
Selamlar.

P.S.

Sorma menden haralıyam,
Harda Türk var, oralıyam!
 
bahtiyar vahapzade deyin gerisi boş benim için.. şiirlerini o kadar çok seviyorum ki.. isteyenlere bu arada bende cd leri var. paylaşabilirim.
 
B?xtiyar V?habzad?`nin Türkiye`de bu kadar sevildiğini bilmiyordum..

Şaşırdım doğrusu..

Ben ancak Füzuli`yi falan biliyorsunuzdur diye düşündüm.. =)
 
ben dinlemekten ve okumaktan gerçekten çok hoşalnırım bahtiyarvahapzadeyi.. ve benim görüşümce bu şahsiyet dünya düzenini çözmüş bir insan.
 
Türkiye'de basılan eserleri

* Ömürden sayfalar (ötügen, 2000)
* Vatan, millet, ana dili (atatürk kültür başkanlığı yayınları, 2000)
* Soru işareti (kaynak yayınları, 2002 )

Sovyetler zamanı, komünist partiye, elçibey zamanı cepheçilere ve daha sonra da haydar aliyev'e yavşayan, karaktarsiz, şair sıfatını haketmeyen adam. Kim gücü ele geçirdiyse onla iyi geçinmiş, karasinek gibi etrafında fır dolanmş adam. Bana ortaçağ'da halifelere şirin gözüküp, üç-beş altın kapmak için onlara metrelerce methiyeler düzen divan şairlerini hatırlatan adam.

Turan Sözlük`ten alıntı..
 
Vahabzade'nin birkaç şiirini biliyordum derslerden dolayı. Arasında sevdiklerim vardı. Esra sayesinde sesini de dinleme olanağım oldu.

Teşekkürler Esra.
 
Mahmud oğlu Bahtiyar Vahabzade,16 Ağustos 1925 tarihinde Şeki'de doğdu. 9 yaşında ailesiyle beraber Bakü'ye taşındı. İlk ve orta öğrenimini bu şehirde tamamladı. 1942 yılında girdiği Bakü Devlet Üniversitesi Filoloji Bölümü'nden 1947 yılında mezun oldu ve aynı bölümde öğretim üyesi olarak ders vermeye başladı.1964 yılında tamamladığı "S.Vurğunun hayat ve yaradıcılığı" isimli monografisi ile filoloji doktoru ünvanını aldı.
1980 yılında Azerbaycan İlimler Akademisi üyeliğine seçilen Vahabzade, 1990 yılında emekli olana kadar üniversite de ders vermiştir.
Vahabzade, 1960'larda başlayan özgürlük hareketlerinin öncülerindendir. Bu konuda kaleme aldığı 1959 tarihli Gülistan isimli şiirinde, ikiye bölünen (İran ve Rusya) Azeri halkının yaşadığı felaketleri anlatmıştır. Adı geçen eserinde dolayı 1962 yılında milliyetçi damgası vurulan şair 2 yıllığına üniversitede ki görevinden de uzaklaştırılmıştır. Bu olumsuzluklara ve Sovyet rejiminin baskılarına rağmen özgürlük mücadelesinden hiç yılmamıştır. Azeri halkının sıkıntılarını konu ettiği pek çok eserini yurt dışına kaçırarak yayınlanmasını sağlamıştır.
Eserlerinde Azeri Türkçesi'ni en temiz şekilde kullanmaya özen gösteren ve halkının duygularına tercüman olan Vahabzade Azerbaycan'da Halk Şairi adıyla anılır. 1995 yılında Azeri özgürlük mücadelesindeki hizmetlerinden dolayı İstiklal nişanı ile ödüllendirilmiştir. Ülkesinin özgürlük simgelerinden biridir.
Vahabzade 1980-2000 yılları arasında 5 defa milletvekili seçilmiştir ve hala da görevine devam etmektedir.

böyle bir adama rus yanlısı demek dogrumu??
 
Adam Sovetler döneminde bir çok yanlışlıklar yapmış..

Yalakalığın babasını yaparken Mikayıl Müşfiq, Hüseyn Cavid, Salman Mümtaz ve daha nice gerçek vatansever şairlerimiz sürgün ediliyor, öldürülüyor, didergin salınıyordu..

Sonrasında Halk Cebhesine yalakalık yaptı, ardından da Haydar Aliyev`e..
Özellikle sonuncu yalakalığı gerçek kimliyini gösterdi..
Milletin gözünde bitmişdir..
Zira hiç kimse halen sağ olub, olmadığını bilmiyor halk içinde..
Nelerine lazım..

Maalasef özel hayatı ve yaratıcılığındaki yanlışlıklar bir çok güzel eserlerinin önüne geçmiş ve onu bitimişdir..

Azerbaycan edebiyyatından tavsiye edeceğim nice şairler ve yazarlar var, ama nafile..

Türkçe elden gidiyor!..

Selamlar.
 
P.S. Bir de "azeri" diye kendinden menkul bir millet yoktur..
"Azeri" dediğiniz bizler kanıyla, etiyle özbeöz TÜRKÜZ..
 
Re:

Röyal PAŞA' Alıntı:
Adam Sovetler döneminde bir çok yanlışlıklar yapmış..

Yalakalığın babasını yaparken Mikayıl Müşfiq, Hüseyn Cavid, Salman Mümtaz ve daha nice gerçek vatansever şairlerimiz sürgün ediliyor, öldürülüyor, didergin salınıyordu..

Sonrasında Halk Cebhesine yalakalık yaptı, ardından da Haydar Aliyev`e..
Özellikle sonuncu yalakalığı gerçek kimliyini gösterdi..
Milletin gözünde bitmişdir..
Zira hiç kimse halen sağ olub, olmadığını bilmiyor halk içinde..
Nelerine lazım..

Maalasef özel hayatı ve yaratıcılığındaki yanlışlıklar bir çok güzel eserlerinin önüne geçmiş ve onu bitimişdir..

Azerbaycan edebiyyatından tavsiye edeceğim nice şairler ve yazarlar var, ama nafile..

Türkçe elden gidiyor!..

Selamlar.
tabii ki röyal sen bizden daha iyi tanırsın onu,biz yazılanlara göre yorumluyoruz,uzun zaman orta asya ve rusyada yasamıs biri olarak türklük bilincin cok hosuma gitti,umarım bu bilinc yayılır ve türkcemiz cok büyük bir cografyada konusulmaya devam eder,azerbaycan diyarına selam olsun
 
Bu konuyu canlı tutmak gerek...

"...
Bunları siz arkadaşlarıma şu amaçla aktarıyorum...

Birazcık yabancı dil öğrenen olur olmaz bir şekilde yabancı dildeki kelimeleri Türkçenin içine karıştırıyor. Bir çok kere basın da bilinçli ya da bilinçsiz ön ayak oluyor. O nedenle bir Türk evladı olarak hepinizin bu konuda dikkatini çekiyorum. Dünyada 320 Milyon insanın Türkçe ve Türkçenin çeşitli lehçelerini konuştuğunu kimse unutmasın. Bu kutsal yuvada devletin verdiği bir kuruşu dahi boşa götürmeyecek şekilde yabancı dil öğrensin. Ancak asla güzel Türkçemize zarar vermesin, nitelikli üstün vasıfları olan dilimize sevgiyle sarılsın.
...
Erdoğan Karakuş
Hava Korgeneral "
 
Sanki son günlerde bu konuya dikkat ediliyor gibi biraz,ya da benim çevremdeki insanlar dikkat ediyor.

Küçüklükten başlıyor herşey yabancı nickler,12-18 yaş arası arkadaşların ''yanarlı,dönerli'' msn rumuzları,internette veya kendi aralarında mesaj çekerkenki anlaşma hallerİ

Seviyorum önce seviorum oldu sonra seviom şimdilerdede moda ''sefiom''...

Birde kendi aralarında Türkçeyi güzel kullanmaya çalışanlara değişik bir gözle bakmaları yok mu...
 
Ali Ozen' Alıntı:
Birde kendi aralarında Türkçeyi güzel kullanmaya çalışanlara değişik bir gözle bakmaları yok mu...

Onlar bize değişik gözle bakarlarsa, biz de onlara daha değişik gözle bakalım o zaman. Hafif aşağılayıcı bir şekilde...

Yazılı iletişim araçlarında (MSN, mesaj vb.) her zaman Türkçeye uygun bir şekilde yazdım, yazmaya devam ediyorum. Hiçbir şey kaybetmedim. Mesajda karakter sorunu varsa, daha açık bir ifadeyle yazıyorum; uzatmadan. Hiç de zor olmuyor düşüncemi bu şekilde aktarmak.

Bu arada, konuyu açalı tam bir yıl olmuş. Onur Abi, gündeme getirmesen unutmuştum.
 
Türk Dil Kurumu medya çalışanları için "Yabancı Sözlere Karşılıklar Kılavuzu" hazırlamış. İçinde ilginç olanları;

Basketbol "sepet topu", ajanda ?andaç?, aktivite ?etkinlik?, aktüel ?güncel?, ambulans ?cankurtaran?, amortisman ?yıpranma payı?, anarşi ?kargaşa?, arşiv ?belgelik?, atölye ?işlik?, otizm ?içeyöneliklik, ipotek ?tutu?, fuel oil ?yağ yakıt?, garanti ?güvence?, depozito ?güvence akçesi?, fitness ?sağlıklı yaşam?, first lady ?başbayan?, CD ?yoğun disk?, terörist ?yıldırıcı?, idealist ?ülkücü?...

Bazı karşılıkların benimseneceğini düşünüyorum ancak alışkanlıkları değiştirmenin kolay olmayacağı da bir gerçek.
 

Üst