#13 Stephane Lasme

Sağlık kurulundan iki ihlal raporu çıkmış olmasi olası zira sağlık kurulu 1. den sonra tebliğ edilip edilmediğine bakmaz, testleri ve varsa klinik tabloyu inceleyip ona göre karar verir. Yani disiplin kurulu sağlık kurulunun bu raporunu referans alarak karar verdiyse teorik olarak kendini haklı çıkaracak argümanlara ve bilirkişi raporuna sahip olsa da bu kararın bir üst kurul tarafından bozulması ihtimali de mevcut. Bir tür temyize gitme söz konusu olabilir. Hukukçu değilim, Adli Tıp'ta çalışıyorum, bu tarz davalar olmasa bile bir çok davada (çocuk cinsel istismar gibi) buna benzer süreçleri gördüm.
Cem Bey'in dediği gibi dosyanın içeriğini bilmiyoruz. Sadece karar metni üzerinden yorum yapmak doğru değil ama Türk sporundaki adaletsizliği düşününce ister istemez şüphe ile yaklaşıyoruz.

Sonuç olarak Lasme sorumsuzluğunun karşılığı olarak az ya da çok ceza aldı. Kendisini çok sevmiştik, umarım diğer oyunculara ders olur.

SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Alperen Hocam, yazdıklarınıza destek olmak anlamında..Tebliğe ilişkin konu, çoklu ihlal durumunda, yargılamanın ve ceza tatbikinin ne şekilde yapılacağını belirleyen usul hukukuna ilişkin bir konu. Yoksa, tweetlerde bahsedildiği gibi, tebliğ yapılmamış ,buradan hareketle o zaman ikinci ihlal sayılamaz denilemez. Zira, tebliğ yapılmamış olsa bu defa da 37.7.4.1 değil ;
'37.7.4.2 İlk dopingle mücadele kural ihlaline yaptırımın uygulanmasından sonra, bu ihlale ilişkin uyarı bildiriminde bulunulmadan önce ilgili Basketbolcunun veya diğer Kişinin başka bir dopingle mücadele kural ihlalinde bulunduğunun Dopingle Mücadele Komisyonu veya Disiplin Kurulu tarafından tespit edilmesi halinde, Disiplin Kurulu, her iki ihlalin aynı anda yargılanması halinde, uygulanabilecek olan yaptırımı temel alarak ilave bir yaptırım uygulayacaktır. Önceki tarihli dopingle mücadele kural ihlalinden önce yapılan bütün Müsabakalarda elde edilen sonuçlar Madde 37.8 uyarınca İptal edilecektir' maddesi uygulanacak. Yoksa. tebliğ yapılmış yapılmamış esası ilgilendiren bir nokta değil.

Söylediğim gibi üzerinde durulması gereken nokta, karar gerekçesinde belirtilen emsal karar, ancak ihlalin çoklu ihlal mi , tek ihlal mi sayıldığı yönünden referans olarak alınabilir. Yoksa, kararın gerekçesi şöyle olamaz ' Her ihlalinde Sporcu’nun vücudunda yasaklı madde olan Carboxy-THC maddesininbulunması nedeniyle gerçekleştiği tespit edilmiştir. FIBA Disiplin Kurulu’nun RicardoLeshaun Hill isimli sporcu ile ilgili 15.10.2009 tarihli kararında da Cannabis (Carboxy-THC)maddesine ilişkin ikinci ihlali içeren olayda Sporcu’ya bir yıl hak mahrumiyeti cezasıverildiği görülmektedir' Bahsi geçen sporcuya ilişkin, yargılama makamı, mutlaka dosyasındaki bir takım verilere dayanarak bir ceza verdi. Disiplin kurulu, bahsi geçen kararda çoklu ihlal sayılmış ve karar kesinleşmiş , bizde bunu referans alıp, çoklu ihlal sayıyoruz diyebilir ancak verilen cezasının süresini Lasme özelinde ayrıca gerekçelendirmeliydi. Zira , bu tip ihlallerde ceza süreleri sabit olmayıp , takdir hakkı yargılama makamına verilmiş.
 
Emsal alınan kararda bu : http://www.fiba.com/downloads/v3_expe/medi/decisions/2009/091015_Hill.pdf

Anladığım kadarıyla, 2003'te ilk ihlalini , 2009'da ikinci ihlalini yapıp bu 1 senelik cezayı alıyor. Kararda ilk cezayı aldığında, pişmanlığını itiraf etmesine rağmen tekrar 2009'da bu ihlali yaptığı vs. hususlar açık açık belirtilmiş. Bizde ise, bu olaya atıfta bulunularak, orada 1 sene ceza verilmiş, bizde de 1 sene olsun deniyor . Halbuki, içerik olarak birbirine benzemeyen iki durumda böyle bir gerekçelendirme komik ve vurgulamak istediğimde bu .
 
Değişik bir durum.

Karşıyaka maçında kustuğu pozisyonu oğluma göstermiştim mücadelesini överek. Örnek alınması gereken bir iş ahlakı ve sorumluluk bilinci diye.

Ama, düşünüyorum, takımdaki genç oyuncuların arasında benim de oğlum olsa, bundan sonra aynı salonda antreman yapmalarını, aynı soyunma odasında bulunmalarını istemezdim. Mutlaka uyuşturucunun / keyif verici maddenin olduğundan daha az zararlı, daha az kötü olduğunun, kullanmanın normal olabileceğinin düşünülmesine sebep olurdu. Aldığı cezadan bağımsız, böyle birisinin takımlarımızın kulübelerinde olmamaları tercihimdir.
 
Değişik bir durum.

Karşıyaka maçında kustuğu pozisyonu oğluma göstermiştim mücadelesini överek. Örnek alınması gereken bir iş ahlakı ve sorumluluk bilinci diye.

Ama, düşünüyorum, takımdaki genç oyuncuların arasında benim de oğlum olsa, bundan sonra aynı salonda antreman yapmalarını, aynı soyunma odasında bulunmalarını istemezdim. Mutlaka uyuşturucunun / keyif verici maddenin olduğundan daha az zararlı, daha az kötü olduğunun, kullanmanın normal olabileceğinin düşünülmesine sebep olurdu. Aldığı cezadan bağımsız, böyle birisinin takımlarımızın kulübelerinde olmamaları tercihimdir.

Ne kadar çok sevsek de müthiş işlere imza atmış olsa da belki de bu duruma verilecek en güzel cevap bir baba dan gelmiş.
 
Sakatlığını geçirmek için kullanacağın bir ilaçtan doping maddesi çıkması bir nebze kabul edilebilri ama sezon ortasında keyif için yasaklı madde kullanmak benim için kabul edilemez bir durum.

Emsal kararda 2003 ve 2009 demişler ancak Lasme'nin yasaklı madde testi 1 hafta arayla yapıldı. Bence bu ceza fazla olmuş.

Ceza 3 ay bile olsa Lasme takımda kalmamalıydı. O ayrı konu.
 
Bu ceza kesinlikle düşer CAS a gider bu dava . Lasme nin aldığı Girit üniversitesinden tek kez kullandığına aldığı rapor dikkate alınmamış . Ayrıca daha önce hiç keyif verici madde kullanmamış biri b numunesini açtırdı mı bilmiyorum ama cezası 3-6 aya düşer o davada cas sonucu oynamaya başlar .
 
Lasme hakkındaki son haber.
http://***************************************.com/medyada_basketbol/lasme-bu-cezayi-haketmedim-hakan-akar



Oyununu ve oyun dışı halini özlüyorum. Yargılamanın insafsız ve saçma olarak yapıldığını, federasyon tarafından, bazı sebep sonuç ilişkileri düşünülerek olduğundan daha fazla ceza verildiğini düşünüyorum.
Efes'te Beşiktaş'ta ceza almayan adamların neden Galatasaray'da ceza gördüklerini de size soruyorum. Hissiyatıma güvenerek söylüyorum ki; ligde bizde daha iyi durumdaki bazı takımlarda aynı tahlillere sahip oyunculara ceza verilmemekte.
 
Geçtiğimiz sezon Galatasaray'ın Eurocup'ta yaşadığı şampiyonlukta Sarı-Kırmızılı kadroda yer alan ve Galatasaray taraftarının sevgilisi olan Stephane Lasme, Karar gazetesine çok çarpıcı açıklamalarda bulundu. Cimbom'dan ayrıldığından beri sessizliğini koruyan Gabonlu yıldız kendisine verilen 1 senelik doping cezasının çok ağır olduğunu söylerken, “Kendim ve ailem dışında kimseye zarar vermedim, ne takıma ne de ligin itibarına. Galatasaray forması altında, Sarı-Kırmızılı taraftarın önünde Abdi İpekçi'de oynadığım maçları çok özlüyorum” diye konuştu.
Stephane Lasme'nin Karar gazetesinden Hakan Akar'a verdiği o çok çarpıcı açıklamalar;
– Şu anda neler yapıyorsun?
Amerika Massachusetts'te ailemleyim. Geçen sezonun sonundan beri evde rutin bir hayat yaşıyorum. Çoğunlukla kızlarımla ve spor salonunda zaman geçiriyorum.
– Cimbom’u takip ediyor musun?
Her maçını takip etmiyorum ama basketbol takımının iyi durumda olmadığını biliyorum.
– Galatasaray'dan arkadaşlarınla konuşuyor musun gittiğinden beri?
Bazı arkadaşlarımla hala konuşuyorum. Blake Schilb, Micov ve Sinan Güler'le hala çok yakınız.
– Ergin Ataman'ın eski bir öğrencisi olarak Ataman nasıl bir koç oyuncularına karşı?
Ataman bana karşı gayet iyiydi. O, oyuncularına yeteneklerini ifade etmeleri için özgürlük tanıyan bir koç. Aynı zamanda çok şey talep eder, her oyuncudan ondan bekleneni göstermesini ister. Sanırım bazen, bazı insanlar onu yanlış anlayabiliyor ama o bir kazanan ve bunu onun elinden alamazsınız.
– Peki Ergin Ataman'la hiç kontağın oldu mu ayrılığın sonrası?
Sezon bittikten hemen sonra konuştuk ama sonra kontağımız kesildi… Bunun doping cezasıyla bir ilgisi olduğunu düşünüyorum. Ancak Ataman'la iyi bir şekilde ayrıldık ve onunla çalışmış bir oyuncu olmaktan dolayı her zaman çok memnunum.
– Eurocup şampiyonluğunuz…
Final maçında yaşadıklarımın tarifi çok zor. Galatasaray'a transfer olurken hedeflerimden biri de Eurocup'ı evimizde taraftarlarımızın önünde kazanmaktı. O anları aynı duyguyla paylaşan bir salon dolusu taraftarımızın önünde görüp yaşamak ve bunu kelimelere dökmek inanın hiç kolay değil benim için. Kısacası unutulmazdı.
– Eurocup zaferi gibi bir şampiyonluk tekrar yaşanır mı?
Bir şampiyonluk elde etmek her zaman çok zordur. Çok sabır ve çaba gerektirir ama ondan önce, yönetim kazanan bir takım kurmak zorunda. Galatasaray'ın harika bir teknik kadrosu ve taraftarı var. A=B=C olursa, kazanmak yönetime bağlı olacak.
– Bu sezon Türkiye ve Avrupa Ligi'nde kötü sonuçlar geldi yapılan transferlere rağmen, takımın eski bir yıldızı olarak nasıl buluyorsun takımın durumunu?
Basketbolda her şey çok hızlı değişiyor. Kazanan takımlar, sporun her alanında içinde bulunduğu zamana ayak uydurabilen takım olmak zorunda.
– En zorlu deplasman?
Fenerbahçe ve Karşıyaka.
– Afrika Uluslar Kupası’na gidecek misin ve favorin kim?
Henüz son kararımı vermedim ama bu sene benim ülkemde olacak, o nedenle Gabon'u desteklemek için orada olabilirim.
– Cezana dönersek…
Ot içtiğimi inkar etmiyorum. Aslında, oynadığım takımların çoğu sezon arasındaki tercihlerimden haberdardı. Pek çok insan kenevirin sporcu sağlığına yararlı özelliklerinden habersiz ve ben onları eğitmek için burada değilim. Marijuana performansı arttırmaz, ben daha önce yapılan her testi geçtim ama Federasyon kararını verdi; bir yetişkin olarak yaptıklarımın sonuçlarına katlanıyorum. Benim fikrime göre, benim davama benzer olanlarda verilmiş cezalara bakıldığında, ceza işlenen suça uymuyor. Kariyerimde gerçek bir profesyonel ve kazanan biri olduğumu kanıtladım. Kendimin ve ailemin haricinde başka kimseye zarar vermedim, ne takıma ne de ligin itibarına… Neden bana bir sezon oynamama cezası verildi? Bunun cevabını gerçekten çok merak ediyorum.
– Cezan bittikten sonra…
En kısa zamanda parkelere geri dönmek istiyorum. Evde olmayı seviyorum ama sahada olduğum zamanı daha çok özledim.
– Galatasaray'ın formasını tekrar giymek ister misin?
Tabii ki Galatasaray'a geri gelebilirim. O büyük taraftar için oynamaktan çok büyük keyif aldım. Taraftarlarla aramda inanılmaz bir bağ vardı. Abdi İpekçi'de tekrar oynamak ve onların o büyük desteklerini tekrar duymak çok güzel olurdu. Şu anda oynayamamak bu anların değerini daha iyi anlamamı sağladı. O günleri hiçbir zaman unutmayacağım. Galatasaray taraftarı ve İstanbul, kalbimin her zaman en güzel köşesinde yer alacak.
 
Tabii ki unutmamak gerekir, Lasme 34 yaşında. Bir sene de aktif sporu bıraktığı için dönüş ihtimali zahmetli olabilir

A0001 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 

Üst