Basketbol Süper Ligi’nin 22. haftasında Darüşşafaka Tekfen deplasmanına konuk olan Galatasaray Doğa Sigorta, başa baş geçen mücadeleden 79-88 galip ayrıldı ve 16. galibiyetini alarak ilk 4 yolunda önemli bir adım daha attı.
Başlıktan da belli olduğu üzere ribaund performansı olarak çok kötü olduğumuz bir günde kazanmak önemliydi. 21 hücum ribaunduna rağmen kazanmak sevindirse de bu konuda kafaları kaşımakta biraz fayda var. Dış şut performansı zayıf olan bir takıma karşı Greg olsa daha erken koparabiliriz desem de takımımızın bizi heyecanlandırmayı sevdiğini unutmamak gerek.
İyi yaptığımız şeyleri konuşmadan önce, Roberson’a bir parantez açmak gerek. Top getirme noktasında defoları olsa da özellikle oyunu yönlendirme ve bitiricik bağlamında önemli bir kazanım. Topla az haşır neşir olduğu dakikalarda daha verimli olduğunu düşünüyorum. Ancak takıma alışma noktasında ise 2 haftalık sürede 2 büyük maç kazandıracak noktada olmak da ayrıca bir tebrik hak ediyor. Uzun süredir deplasmanlarda sinen Harrison’un özellikle son çeyrekteki büyük oyunu da play off’lara yaklaştığımız bu dönemde sevindirdi.
Darüşşafaka, aldığı hücum ribaundlarına rağmen dış atışlarda bir türlü istediğini bulamadı. Bu da özellikle ikinci yarıda yarı saha savunmasına daha iyi yerleşmemizi sağladı. Hamilton’un kenarda olduğu dakikalarda diğer uzunlarından yeteri kadar performans alamamaları bir yana, Gary Browne’nin vasat bir performans sergilediği dönemde benchten yeterli katkı gelmeyince farkı en fazla 5 sayıya kadar çıkarabildiler. Son çeyrekte ise 1-2 dakikalık konsantrasyon kaybıyla gelen seriyle maç lehimize döndü. İlk çeyrekte 7 top kaybı yaptığımız noktada farkın açılmaması ise bizim için önemli bir şans oldu.
Bugünün en büyük parantezini ise Ege Arar için açmak istiyorum. Zach’in kenarda olduğu noktalarda Hamilton’un karşısında durmayı başardı ve en önemlisi yarı sahada 4 asist üretti ki bu asistler hücumun tıkandığı anlarda daha büyük önem kazandı. Yiğit, Ayberk, Can ve Göksenin’den katkı alamadığımız noktada Ege’nin bu katkısı ise ayrıca önem taşıyordu.
Kupadaki hakem rezaleti yetmemiş olacak ki bu maçta da farklı bir pozisyonda değillerdi. 2. çeyrekte son 30 saniyeye girilirken takımımız 8, Darüşşafaka ise 1(!) faul yaptı. Sahadaki hakem yönetimine rağmen oyun disiplininden kopmayan teknik ekip ve oyuncular ise ayrıca alkışı hak ediyorlar.
Maç maç bakmaya devam edeceğiz. Önümüzde bir Karşıyaka maçı var. Salonda olmamak için ise bir sebep bulamıyorum.