• Sitemiz şuan güncelleme aşamasındadır, karşılaşabileceğiniz teknik sorunlar için şimdiden özür dileriz.

2016/2017 Transfer Dönemi ve Kadro Yapılanması

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan GSbasket.Org
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
  • Okuma süresi: 0:30
Bence konuyu başka yerlere çekmeye lüzum yok. Attığımız sayı hakkında züğürt tesellisi yapıldığını düşünmüyorum çünkü. Anlatmak istediğim nokta hücumda yeterince potansiyelimiz olduğu en büyük önceliğimizin savunmayı toparlayacak bir transfer olması gerektiği yönünde. Örnek veriyorum markovic tarzı bir oyuncu. Hem birazda olsa takımı oynatabilecek hemde skorer savunabilecek tarzda bir oyuncu. Arroyo gelirse hücumumuz çok başka yerlere gitmezmi tabiki gider. Ama 85 atıyoken 90 atarız organize atarız. Yediğimiz sayıda 95 lerden minimum 100 lere çıkar. Ama markovic tarzı bir oyuncu gelirse 85 sayı atarız yine yediğimiz sayıda bu seviyeye iner. Bu benim şahsi fikrimdir sizinde fikrinize saygı duyarım. Zaten forumlar bu tarz fikir alışverişleri için varlar. Kendi görüşümüzü savunurken karşımızdaki görüşlerede saygı duymalıyız. Yoksa burası forum değil ağlama duvarı olur.

Arroyo sanırım zaten bütçe kısıtından dolayı söyleniyor. Yoksa ben de Markovic tarzı birisinin gelmesini isterdim. Ama geçenlerde forumdan bir arkadaş yazmıştı, Markovic'in Eurocup istatistikleri epey iyiydi. O tarz bir oyuncunun da bize gelmesi pek mümkün gözükmüyor. En azından Russ'un kontratından çıkılmadığı sürece gelmesi zor. Hoca da büyük ihtimalle o tarz bir oyuncu arıyor. Ama Arroyo boşta olduğundan dolayı daha cazip duruyor.
 
Arroyo sanırım zaten bütçe kısıtından dolayı söyleniyor. Yoksa ben de Markovic tarzı birisinin gelmesini isterdim. Ama geçenlerde forumdan bir arkadaş yazmıştı, Markovic'in Eurocup istatistikleri epey iyiydi. O tarz bir oyuncunun da bize gelmesi pek mümkün gözükmüyor. En azından Russ'un kontratından çıkılmadığı sürece gelmesi zor. Hoca da büyük ihtimalle o tarz bir oyuncu arıyor. Ama Arroyo boşta olduğundan dolayı daha cazip duruyor.

Bencede öyle ama illa markovic olacak diye birşeyde yok. Örnek olsun diye söyledim bende. Zaten kendisinin 400k civarı bi buy out bedeli var sanırım. Benim karşı geldiğim kısım sadece savunma zafiyetli bir oyun kurucu gönderip aynı zafiyetti bi oyun kurucu almak. Buna bence bile bile lades derler. Ha oyun kurucu yoksa o ayarda alabileceğin gidersin atletik bir 2-3 alırsın dentmonla sinanı oynatırsın 1 numarada. Bu da bir çözüm.
 
Velhasıl kelam bu takım sene başı Gsw sayesinde değişen yeni basketbola özenilerek kuruldu. Takımın kazanması için koşması gerekiyordu. Ama biz her hücum sayı yediğimizden koşamıyoruz. O yüzden bize set oynatacak değil takımı agresif savunmayla koşturabilcek bir arkadaşa ihtiyacımız var tam olarak. Top kazanamazsak şuta el gösterip ribaund alamazsak yarı sahayı hızlı geçemezsek bu takıma değil Markovic kralını getirsen koşturamazsın. Ergin hoca sağolsun sene başı planlamasında takımın yarısını koşturacak yarısınıda set hücumu oynıyacak oyunculardan kurduğu için arafta kaldık. Ne koşabiliyoruz nede set oynayabiliyoruz.
 
hücumda tek kelimeyle berbat oynuyoruz. son 4 yıldır galatasaray hücumu bu kadar anlık gelişen, bu kadar plansız, bu kadar potadan uzak olmamıştı. bu plansızlıkla enerji seviyemiz yüksekken ilk çeyreği kotarıyoruz, bireysel yeteneği yüksek oyuncularımız sayesinde kısa sürelerde skor patlamaları yaşayabiliyoruz ama iş maç sonuna geldiğinde işleyen bir düzenimiz olmadığı için birebir oynamak namına hiçbir yeteneği olmayan sinanın içeri zorlamalarıyla maçları bir bir çöpe atıyoruz. justin dentmon harika bir şutör ama bu takımın savunma yönünden gördüğü en büyük kara delik oyunculardan biri. dentmon sahadayken tam anlamıyla 5e 4 kalıyoruz. 5e 4 savunma yapıyoruz demeye dilim varmadı; onu da yapamıyoruz. hücum namına tatmin edici olan tek maç maccabi maçıydı, o maçı gerçekten alabilirdik çünkü orada dentmon ciddi anlamda sorumluluk alıp güzel işler yapmıştı. ama bu tip performanslar 4 maçta 1 anca denk gelir ve dentmon'ın savunmada kaybolduğu gerçeğini de ortadan kaldırmaz.

daha önce de yazmıştım tekrar yazıyorum; micov, daye, deon, tyus'un performansını bariz şekilde yukarı çekecek, pleiss'ı ve diebler'ı takıma kazandıracak ve diğer oyuncuları da mutlaka daha iyi değerlendirmemizi sağlayacak ve risk açısından sıfıra yakın tek bir oyuncu var; arroyo. acilen gelip şu takımdaki cevherleri işlemeli. gerçekten çok iyi oyuncular var takımda. ataman basketbol yetenekli oyuncularla oynanan bir oyundur kafasıyla topladı bu birbiriyle alakasız oyuncuları ama bu adamların yetenekli oldukları gerçek. bu alakasızlığı ortadan kaldıracak şey net bir saha içi lideri point guard'dır. benim yazmamla gelecek değil ama umarım gelir arroyo. gerekirse ergin ataman gitsin arroyo gelsin. bunca yeteneğin bu kadar yok seviyesinde olması her maçta yüreğimi daraltıyor gerçekten.
 
Yeni oyuncu duyumu olan var mı. İllaki yeni 2 isim şart bu takıma
 
Russ ve Arroyonun savunma performansı arasında belirgin bir fark yok yani şimdi 100 yiyorsak o zaman 120 filan yemeyeceğiz bu argüman doğru değil bana göre.Hücum tarafına bakarsak Arroyo tokatlar çok net çünkü artıları bayağı bayağı fazla.Arroyo tam bir playmaker,lider,tecrübe sahibi hücumda takımı organize edecek ,her oyuncuyu maçın içine sokacak ritim bulduracak zaten Arroyo bu işleri yaparken takıma özgüven gelecektir savunma direncimiz yukarılara çıkacaktır.
 
Bence konuyu başka yerlere çekmeye lüzum yok. Attığımız sayı hakkında züğürt tesellisi yapıldığını düşünmüyorum çünkü. Anlatmak istediğim nokta hücumda yeterince potansiyelimiz olduğu en büyük önceliğimizin savunmayı toparlayacak bir transfer olması gerektiği yönünde. Örnek veriyorum markovic tarzı bir oyuncu. Hem birazda olsa takımı oynatabilecek hemde skorer savunabilecek tarzda bir oyuncu. Arroyo gelirse hücumumuz çok başka yerlere gitmezmi tabiki gider. Ama 85 atıyoken 90 atarız organize atarız. Yediğimiz sayıda 95 lerden minimum 100 lere çıkar. Ama markovic tarzı bir oyuncu gelirse 85 sayı atarız yine yediğimiz sayıda bu seviyeye iner. Bu benim şahsi fikrimdir sizinde fikrinize saygı duyarım. Zaten forumlar bu tarz fikir alışverişleri için varlar. Kendi görüşümüzü savunurken karşımızdaki görüşlerede saygı duymalıyız. Yoksa burası forum değil ağlama duvarı olur.

Birbirlerimizin fikrine saygılı olacağız elbette lâkin konuyu başka yerlere çektiğim falan yok. Bizim hücumda bir sistemimiz, setimiz falan da mevcut değil. Bulduğumuz sayıları çoğunlukla bireysel çabalardan elde ediyoruz. Ayrıca Arroyo etkisi öyle 5 sayıyla tanımlanabilecek bir etki değil. Bir de neymiş Arroyo savunmamızı düşürürmüş. Yahu Arroyo Tyus yerine ya da Göksenin yerine mi süre alacak? Russ ya da Dentmon'ın süresinden çalacak. Russ ve Dentmon'ın savunması Carlos'tan çok mu iyi Allah aşkına? Ama Arroyo'nun hücum yeteneği ve oyun zekası Russ'ı, Dentmon'ı, Dixon'ı, Sloukas'ı, Granger'ı, Heurtel'i üst üste koyar. Dediğim gibi top kaybı sayımız da azalacağından daha az sayı yeriz.

Markovic savunması iyi oyuncu yalnız Kawhi gelse yine düzelmez bizim takım. Çünkü savunma takım olarak yapılmalı. Ve elinizde bu kadar savunma özürlü oyuncular varken zor. Onu geçtim başta Ataman gibi basketbolun savunma yönüyle uzaktan yakından alâkası olmayan bir koç varken bundan fazlasını düşünmek hayalperestlik olur.
 
Ben, takıma kalıplı oyunu yönlendiren ve topa baskı yapabilen 1 ve 2 numara alınması taraftarıyım. Atletik 1-2-3 numaralara sahip olursak hem topa baskımızı artırır hem de uzunlarımızın ( Pleiss ve Daye ) savunma zaaflarını daha aza indirebiliriz. Gitmesi gereken oyuncular bence Russ ile Schilb - Diebler ikilisinden biri. Topu yönlendiren guard alınacaksa schilb gitsin eğer alınmayacaksa Diebler gitsin bence.
 
Ahh ahh bir hackettımız olsaydı keşke. Tabi şuan hayal. Hoca jamona da gidebilir. Toney Douglas ne oldu acaba. Serbest kaldı diye bir haber görmüştüm yanlış hatırlamıyorsam. Bizim önce savunma çalışmamız lazım sonra oyuncu aramamız lazım. Tamam büyük zaaflar var ama bu kadar geniş kadro ile farklı şeyler denesek en azından. Baskılı Ön alan savunması alan savunması felan filan. Çok anlamıyorum ama bir şekilde savunma formatında o zaafı minimuma indirmeye çalışmalıyız
 
Herseyden once 1 guard lazim bu takima, Guardsiz nereye kadar ?
 
Jamon Gordon'dan elbette 2011-12 sezonundaki liderliği bekleyemeyiz ama herhangi bir sakatlığı yoksa hem Sinan'ı hem de Dentmon'u dinlendirebilir, ayrıca sahada kaldığı süre içerisinde kısa savunmamızı da bir nebze toparlar.

Jamon şu an için en akıllıca hamle olur diye düşünüyorum.
 
Ergin hocayı sürekli aynı havuzdan oyuncu seçmekle eleştiren biz taraftarların, dönüp dolaşıp Arroyo, Gordon gibi isimleri önermemiz çok enteresan...
 
Ergin hocayı sürekli aynı havuzdan oyuncu seçmekle eleştiren biz taraftarların, dönüp dolaşıp Arroyo, Gordon gibi isimleri önermemiz çok enteresan...

Sezon ortası kimi önerirsiniz peki?Sezon başı düzgün bir kadro kursaydı buradaki öneriler eski tanıdık oyuncular üzerinden elbette olmazdı çünkü daha 2 ayda herhangi bir oyuncu önerecek durumda olmazdık.
 
Sezon ortası kimi önerirsiniz peki?Sezon başı düzgün bir kadro kursaydı buradaki öneriler eski tanıdık oyuncular üzerinden elbette olmazdı çünkü daha 2 ayda herhangi bir oyuncu önerecek durumda olmazdık.
Önereceğim bir isim yok, zira ben bu takımın sezon içi transferleri ile toparlanabileceğine inanmıyorum. Sizin de belirttiğiniz gibi takım sene başından yanlış kurudu.
 
Geçen yıl elimizdeki rotasyonu güçlendirecek parçalar bulamamışız özellikle kısalarda. Uzun tercihlerinde nispeten verim alıyoruz ama Diebler Russ ve Dentmon eksiklerimizi tamamlayacak oyuncular değil maalesef. Dış oyuncu transferlerinden sadece Preldzic takıma katkı sağlayacak gibi duruyor.
 
Russ maci izlemeye bile gelmemiş.

GT-I8190 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
Russ maçın sonunda gözüktü sanırım maçta vardı

HTC Desire 816 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
Nba'den güzel oyuncular serbest kaldı. Genelleme ama zaten nbaden kaliteli oyuncular ekim ayının ikinci yarısından sonra takımların kesilen pyuncular oluyor. Russ Smith yanlış hatırlamıyorsam ağustos başında nbaden kesilmişti. 1m $ garanti kontratı neye göre aldı bilemiyorum. Örneğin Bayern Munich Nick Johnson ile anlaştı. Ekim sonu kesilenlerden 4-5 oyuncu avrupanın iyi takımlarına gitti.
 
Takım o kadar yanlış kurulmuş ki bir tarafı toparlasan başka taraf açıkta kalıyor. Takımda bütünlük yok. Birbirini tamamlayan oyuncular hiç yok. Dieblerı almışsın şut atsın diye pleiss tyus var pota altından bitirsin veya ikili oynasın diye ama bunları topla buluşturacak adamın yok. En iyi iki savunmacın sinan ve göksenin ama ne sinan savunma yapıyor eskisi gibi ne de göksenin EL maçlarında yeterli süreyi alıyor. Alsa bile erkenden faul problemine giriyor.
Allah askına savunma yapmayı sevmeyen adamların bireysel savunmayı geçtim takım savunması yapmasını mı bekliyoruz cidden ? EL de oynuyoruz ayrıca takım savunması bir yere kadar yetiyor oradada.
Blake schilb diebler russ dentmon tibor belki thompson. Hoca baştan aşağı ofsayt bu takım.
 
Geri
Üst