2017-2018 | Şampiyon Galatasaray Futbol Takımı

Deplasmanlarda bırak kazanmayı, varlık dahi gösteremiyoruz. Sezonun en rezil maçlarından biriydi. Başakşehir, Beşiktaş maçlarından çok Akhisar, Alanya ve Göztepe maçlarını düşünmek lazım.
 
Ben aylar öncesinden bu yana ligi 2. bitirelim yeter diye düşünüyorum,şampiyon bjk veya b.şehir olur diye düşünüyorum,bizim şampiyonluk açlığımız yok,hepsinin var ama bizim yok,bize iyi yönetim gerek,basketbolda zirveye oturmak gerek,borçları eritmek gerek,şampiyonlar liginde olmak gerek bunun içinde bu sene 2.lik yeterli,elbette şampiyon olabileceksek olalım ama ben 2. olacağımızı düşünüyorum,umarım uefadan men cezası gelmez ve şampiyonlar ligine katılımla birlikte büyük bir şahlanışı başlatırız
 
Bizim ne yazik ki iyi yedeklerimiz yok. Ki su anda ilk 11'den de 11 olmamasi gereken bir kac kisi var. Elalemin yedekleri oyuna girip oyunu ceviriyor. Biz de yedekler ne yazik ki oyunu cevirecek kadar iyi degiller. Eger transfer yasagi gelmezse mutlaka bazi arkadaslarla yollari ayirip biraz genc oyunculari almaliyiz.
 
Şampiyonluğa halen inanıyorum; her şey bizim elimizde. Bizim için bir değişen olmayacak zaten her maçı kazanmaya oynuyoruz artık kazanmak zorundayız.

Deplasmanlardaki kötü performansımızın, oyuncu tiplemesinden kaynaklandığını düşünüyorum. Serdar Aziz, içeride ne oynuyorsa, deplasmanda da onu oynuyor. Fakat üretken olması gereken oyuncularımız, deplasmanda hep kötüler.

Sivas maçında Belhanda oyuna girene kadar kaleye gidememiştik. Deplasmanlarda kaleye gitmek istiyorsak Belhanda'nın oyunda kalması şart. Kötü de olsa, ayakta da duramasa oyunda kalması şart.

Gomis ile Eren birbirine çarpmaktan top oynayamıyor. Bu ikili beraber olmaz. Eren hiç olmaz zaten. Lütfen bir daha bu iki adamı aynı anda sahaya sürüp, bir şey üretmelerini beklemeyelim.

Maicon gol yedirene kadar bir sürü saçmalık yaptı. En sonunda nasıl saçmalarım diye düşünüp, böyle bir maç sonu planladı herhalde.

Muslera, her kullandığın, her vurduğun top taca. Her autu zaten taca atıyorsun, bir de yarım dakika bekliyorsun.

Bizim açımızdan iyi hiçbir şey göremedim. Ama Ümit Özat'ın başarısını teslim edelim. Karabük'ten sonra en kötü kadro Gençler'de. Galatasaray galibiyetiyle küme düşme potasının biraz üstüne geldiler. Gomis'in volesi dışında bir tane net pozisyon vermedi. Oyuncuları da bir o yana bir bu yana yatmadı.
 
Her şey hala bizim elimizde ama Gençler gibi bir takımı yenemeyip Başak, Beşiktaş gibi takımları nasıl yeneceğiz merak ediyorum. Dünyada oksijen israfından başka bir halta yaramayan ölse üzülmeyeceğim insanlardan biri olan Ümit Özat denen dallamanın takımına kaybetmek işin başka bir üzücü tarafı.
 
Buram buram Galatasaray şampiyonluğu kokuyor ortam. Yıllardır olduğu gibi yine zora giren bir ortamda şampiyonluk yaşama zemini..


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
 
Müthiş taktisyen Terim, Sivasspor, Kasımpaşa ve Gençlerbirliği takımlarına karşı ikinci yarı Eren'i alarak bir puanı bile tutmayı beceremedi, nedeni mi başka bir taktik bilgisi yok, 3 farklı maç 3 aynı sonuç.

Bu şampiyonluğu satıp gittiğin takıma getireceksin lamı cimi yok, bağıracaksın, çağıracaksın, eskiden nasıl yok konusurum, yok sezon sonu konuşurum diyeceksin hakemide baskı altına alacaksın. Yok öyle susmak felan, konuşacaksın!
 
Ben aylar öncesinden bu yana ligi 2. bitirelim yeter diye düşünüyorum,şampiyon bjk veya b.şehir olur diye düşünüyorum,bizim şampiyonluk açlığımız yok,hepsinin var ama bizim yok,bize iyi yönetim gerek,basketbolda zirveye oturmak gerek,borçları eritmek gerek,şampiyonlar liginde olmak gerek bunun içinde bu sene 2.lik yeterli,elbette şampiyon olabileceksek olalım ama ben 2. olacağımızı düşünüyorum,umarım uefadan men cezası gelmez ve şampiyonlar ligine katılımla birlikte büyük bir şahlanışı başlatırız

Platini'nin getirdiği yeni ülke kotalarından sonra kaç takımımız 2.olup şampiyonlar ligine katılabildi? Gelecek yıldan ihtimal değişecek yeni eleme formatıyla bunun daha da zora girdiğini göremiyor musun?
 
Gençler maçında en kötü ikinci yarı Selçuk yerine Tolga oyunda olmalıydı. Ceza sahasına yapacağı doğru koşular ile kapanan rakip karşısında pozisyon yaratıp hucum oyuncularına alan açabilirdi. Selçuk hiç yapmadı bunu.
 
Daha önce Tudor döneminde bu başlığa olabildiğince gerçekçi yazmaya çalışıp bu takımdaki karakter probleminden bahsetmiştim naçizane. Savaşçı, lider özellikli, takımı ayağa kaldırabilecek bir karakter yok bu takımda. Bir yanağına tokat atılsa öbür yanağını çevireceklerle dolu takım. Bu kadar "uysallığı" hiçbir spor dalı kaldırmaz.

Fatih Terim'in bu takıma katabildiği şey koca bir SIFIR. Kendimizi kandırmayalım, Trabzonspor maçında da ahım şahım top oynamadık. Fenerbahçe maçı hariç Fatih Terim döneminin, Tudor'lu kabus gibi geçen Kasım-Aralık aylarından hiçbir farkı yok, acı gerçek budur. Kimse bunları yazmıyor çünkü Galatasaray taraftarı hatadan beri bir Fatih Terim putu yarattı bile. Hocayı ben de çok seviyorum ama pozitif bir şey katamadığını görmek de zor olmasa gerek...

Şampiyon olur muyuz bilemiyorum, hak ediyor muyuz, hiç etmiyoruz. Şu anki tabloda tuhaf ego savaşlarına girmezlerse Beşiktaş alır götürür gibi duruyor. Umarım Şenol Güneş'in periyodik saçmalamaları ve Quaresma önderliğinde boy gösteren başı bozukluk nükseder de Beşiktaş kendi ayağına sıkar, biz de şampiyon olup maddi bakımdan rahatlarız. Onun dışında sportif bakımdan hiç de "çılgınlar gibi sevinilecek" bir tablo yok ortada.
 
Son düzenleme:
Bir hocanın böyle bir takıma katabileceği maksimum budur arkadaşlar. Ne bekliyordunuz ki? Bakmayın basının gazına. Taraftar ve hoca gazı ile ite ite ancak bu kadar oluyor. Takım tam bir futbolcu mezarlığı. Nagatomo hariç sol ayaklı oyuncusu olmayan, en pahalı oyuncusu (Belhanda) topa vuramayan, stoperi (Maicon) sürekli adam kaçıran, sağ kanat oyuncusu eli belinde dolaşan, sol kanat oyuncusu olmayan, 4-2-3-1 haricindeki hiçbir şablonu oynayamayan ve Fernando, Muslera, Nagatomo ve Gomis haricinde vasatın üstü oyuncusu olmayan bir takım kadrosu ve oldukça sıkıntılı bir takım kimyası var. Başakşehir'in de, Beşiktaş'ın da hem kadrosu hem de takım kimyası bizden açık ara daha iyi. Beğenmediğim FB bile bizden daha iyi bir kadroya ve hücum hattına sahip. Buna rağmen hala tüm maçları alınca şampiyonuz. Ama birşeyden adım gibi eminim oda bu sene sonunda şampiyon olsak da olmasak da, Fatih Hoca (takımın başındaysa eğer) bu takımı dağıtır ve yeniden kurar.
 
Bu akşamki maçta, aleyhimize tarihe geçebilecek düzeyde büyük hakem rezaletleri bekliyorum. Siyaset köküne kadar karıştı spora. Umarım kazanabiliriz.
 
Bu akşamki maçta, aleyhimize tarihe geçebilecek düzeyde büyük hakem rezaletleri bekliyorum. Siyaset köküne kadar karıştı spora. Umarım kazanabiliriz.
Malesef bende aynı şeyi düşünüyorum. Sanki ya bizi (Fenerbahçe taraftarı olduğumu birçok arkadaş biliyordur sanirim) yada Başakşehir i şampiyon yapacaklar diye düşünüyorum.

Sent from my SM-G950F using Tapatalk
 
Daha önce Tudor döneminde bu başlığa olabildiğince gerçekçi yazmaya çalışıp bu takımdaki karakter probleminden bahsetmiştim naçizane. Savaşçı, lider özellikli, takımı ayağa kaldırabilecek bir karakter yok bu takımda. Bir yanağına tokat atılsa öbür yanağını çevireceklerle dolu takım. Bu kadar "uysallığı" hiçbir spor dalı kaldırmaz.

Fatih Terim'in bu takıma katabildiği şey koca bir SIFIR. Kendimizi kandırmayalım, Trabzonspor maçında da ahım şahım top oynamadık. Fenerbahçe maçı hariç Fatih Terim döneminin, Tudor'lu kabus gibi geçen Kasım-Aralık aylarından hiçbir farkı yok, acı gerçek budur. Kimse bunları yazmıyor çünkü Galatasaray taraftarı hatadan beri bir Fatih Terim putu yarattı bile. Hocayı ben de çok seviyorum ama pozitif bir şey katamadığını görmek de zor olmasa gerek...

Şampiyon olur muyuz bilemiyorum, hak ediyor muyuz, hiç etmiyoruz. Şu anki tabloda tuhaf ego savaşlarına girmezlerse Beşiktaş alır götürür gibi duruyor. Umarım Şenol Güneş'in periyodik saçmalamaları ve Quaresma önderliğinde boy gösteren başı bozukluk nükseder de Beşiktaş kendi ayağına sıkar, biz de şampiyon olup maddi bakımdan rahatlarız. Onun dışında sportif bakımdan hiç de "çılgınlar gibi sevinilecek" bir tablo yok ortada.
Kesinlikle koca bir sıfır değil ama taraftarın gözündeki kadar büyük bir etkisi olduğunu da düşünmüyorum. Bence Tudor dönemiyle gece gündüz kadar da fark yok sahaya yansıyan sonuçlar bakımından.. Hava bakımından, camianın desteği bakımından, kenetlenme bakımından ise Tudor dönemine göre çok daha farklı olduğunu ise söyleyebilirim ama ne olursa olsun son kertede Tudor kalsaydı da Galatasaray üç aşağı beş yukarı bu puanları toplayabilirdi diye tahmin ediyorum. Fatih hocanın özellikle dış sahadaki sonuçlara ve sinen oyuna bir çözüm bulamamış olması da ciddi bir negatif nokta benim için fakat bunun oyuncu karakterleriyle alakalı olduğunu da düşünüyorum açıkçası. Kadro kolay sinen karakterlerden kurucu ve saha içi bir lider yok. bu da yadsınamayacak kadar önemli bir nokta. Yani ezcümle Fatih hoca benim kriterlerime göre şu ana kadar başarılı değil ama başarısız da değil. Ndiaye'nin kaybedilmesi de benim için ciddi bir hataydı. Ndiaye olsaydı bir tık daha başarılı olabileceğini düşünüyorum.

Sezon sonunda şampiyon olamazsak bence başarısızdır ama kendi kurmadığı bir kadroya geldiğini göz önünde bulundurursak, ben gelecek sezon kuracağı kadroyu ve sonuçları daha önemli buluyorum başarı ve başarısızlığını değerlendirmek açısından. Beni tanıyanlar Fatih Terim ve Ergin Ataman için genel düşüncelerimin benzer olduğunu ikisinin de iyi hocalar olduklarını ama neticede fazla abartıldıklarını düşünürüm ama yine de benim gözümde Fatih Terimin camiada yarattığı sinerji, Ataman'ınkinden daha güçlüdür. Ben kendi adıma beş sene sabretmedim, yeri geldiğinde her ikisini de fazlasıyla eleştiriyorum ama Atamana beş sezon sabreden Galatasaray taraftarı kendisine daha objektif bakmalıdır. Kaldı ki olumsuz bir durumda Fatih Terim'in istifa edebileceğini de tahmin ediyorum Ataman'dan farklı olarak. Neticede beni tanıyanlar da bilir Fatih Terimi severim ama Galatasaray futbol takımı için birinci önceliğim değildir genel olarak.
 
Mariano'nun bireysel yeteneği sayesinde kazandık yoksa bu takım gol atacak gibi görünmüyordu, maç sabaha kadar 0-0 devam edecek gibiydi.

Gerçekçi olmak gerekirse iyi oynamıyoruz daha doğrusu ne yaptığımızı bilmiyoruz. Taraftar ve teknik direktör gazıyla sağa sola saldıran oyuncu topluluğu görüyorum ben sadece. Eskisi gibi ne maçı alacak bir Sneijder'imiz var ne de takımı ateşleyecek bir Melo'muz. Bal yapmayan bir sürü arı var kadromuzda. Feghouli, Belhanda, Rodrigues toplamı Babel kadar katkı vermiyor ne yazık ki.

Olumlu yönlerden biri Selçuk'un olmamasıydı, Donk ve Fernando sayesinde daha dirençliydik orta sahada. Bu sayede rakibe pozisyon da vermedik. Çabuk ve ayağı düzgün Denayer de doğru seçimdi.

İçeride yine kazandık ama deplasmanlarda ne yapacağımız hâlâ büyük soru işareti.

Dün sivas-fb maçını da görünce fb'nin de arkadan ittirildiği belli oluyor. Sezon sonu ne olacak kestirmek güç. Fakat kadromuz potansiyelini yansıtamıyor maalesef.
 
Yahu ne zaman iç saha maçını seyretsem bir amigo var tribünde adam aynı İgor Tudor. "Takım şampiyon olunca prim alacak ya, adam maç kaçırmıyor, üstüne birde amigoluk yapıyor" esprisi yapıyoruz her maç evde.
 
Fatih Terim hiçbir şey katmadı demek hakikaten çok büyük haksızlık. Tudor döneminde derbilerde paramparça oluyorduk Terim döneminde tüm derbileri iyi oynayan bizdik. Tudor deplasmanda oynadı Terim evinde oynadı meselesi de değil bu. İki teknik direktör dönemindeki Fenerbahçe maçlarına bakarak fark anlaşılabilir. Bunu bir kenara bırakıyorum. Donkun Sinanın Erenin Selçukun performans artışını da mı göremiyorsunuz? Kim derdi ki Donk kritik tüm maçlarda 11 oynayıp takımına büyük katkı versin? Donk bugün Başakşehiri yendiysek başrollerden biridir. Deplasman performansını hoca değiştiremedi doğrudur ama bunları görmemek haksızlık. Aynı zamanda ikinci yarıya büyük güç kaybederek başladığımızı da hatırlatayım.

SM-J710FQ cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
Bu arada ben bugün de çok keyif alamadım maçtan. Bilmiyorum ama bir türlü ilk 7-8 haftadaki o dominant görüntüyü yakalayamıyoruz. Ndiaye'nin gitmesinin etkisi de var tamam ama bir türlü hücumlar akmıyor. Belhanda'nın savunmanın belini büktüğü kilit paslar, Rodrigues'in sıfırına inişleri, Tolga'nın ekstra katkısı, Mariano'nun muazzam bindirmeleri... Hiçbiri eskisi gibi değil. Mücadele kısmı evet tebrikler tüm takıma ama üretkenlik? Çok mu müşkülpesentim, bilemiyorum. :(
 
Son düzenleme:

Üst