Salondan geldim; Ben YORULDUM, yoldan izden degil takimin yenilgisinden...
BSL 12. Hafta | Galatasaray Ekmas 86-92 Bahçeşehir Koleji
- Konbuyu başlatan Ozan K.Ş.
- Başlangıç tarihi
Kimse kusura bakmasın ama bana kalırsa bu mağlubiyetlerin sorumlusu salona giden taraftardır. Elbette karşıt bir görüş de diyebilir ki gitmesek yönetim iyice bırakır, belki şubeyi kapatıp ligden çekilir!
Böyle olacağına çekilsin daha iyi. Ömer Yalçınkaya'yı da kabul edip hala şu gitse bu gelse diye kafa patlatmaya hiç gerek yok. En azından Mitrovic sağlam bir şekilde istifaya davet edilse keşke...
Böyle olacağına çekilsin daha iyi. Ömer Yalçınkaya'yı da kabul edip hala şu gitse bu gelse diye kafa patlatmaya hiç gerek yok. En azından Mitrovic sağlam bir şekilde istifaya davet edilse keşke...
Takımı 4 numarasizlik bitirdi bu maçta ve Prepelic 'in yorulması. Yeboah yoktu 4 kısalı 5 te ezildik. McCormack ve Halilovic faul sorunundan birlikte oynatılmadı son periyot, ben olsam yine de 5 dk daha yanyana oynatırdım. Ne Buğrahan point guard ne Radebaugh, Walden da aşırı formsuz.
2 guard (walden yada radebaugh + bost) Martin ve şutu olmadığı icin Halilovic gitmeli, iyi bir 4.5 ve pg eklenmeli.
Dün akşam çok sinirliydim o yüzden bu saate kadar bekledim içimdekileri yazmak için yoksa çok sevdiğim yıllarca abilerimizin girip paylaşımlar yaptığı forumdan ceza almak hoş bir durum olmayacağını düşündüm.. Öncelikle forum adminlerinden daha sonra forum üyelerinden özür dilerim çünkü burası basketbol alanı ancak biraz voleybolda karıştıracağım yazacaklarıma çünkü artık doldum parça parça yazılacak bir durum değil..
Küçükken cuma günü akşamından okul ödevlerimi bitirir cumartesi pazar gününü dedemle oturup sadece Galatasaray armasının maçlarını izlerdim yanında açtığımız gazoz ve çekirdek ile.. Dedem rahmetli oldu ve ondan bana kalan mirastır Galatasaray'lılığım.. Hayatımın her yerindedir Galatasaray ve hayatım boyunca hiçbir çıkarım olmadan sevdim ve ölene kadar bu sevgim devam edecek. Galatasaray armasının rengi olmadan sokağa çıkmam üzerime giymediysem ya ayakkabımı ya kolumdaki bilekliğimi ya da kolumdaki saati kırmızı takar,giyer öyle çıkarım.. O hissi her zaman yaşamak amacıyla.. Ben Galatasaray mı ben mi sorusuna eşim tarafından sorulmuş ancak karşılığında Galatasaray diyerek boşanma sebebim olmuştur.. Hayatımda ki yerini hiç kimse hiçbir zaman değiştiremez ben nefesimi Galatasaray sevgisiyle alan bir adamım..
Bu haftasonuna girmeden önce yine cuma akşamından branşlarımızda ne var ne yok diyerek baktım ekranda izleyebileceğim maçlara eskisi kadar çok fazla maça giden bir adam değilim ancak ekrandan da olsa o tribündekinin kat be kat üstü heyecanla yaşarım maçları.. Cumartesi günü Galatasaray kadın voleybol takımımızla açtım haftasonunu 3-2 kazandık ama bu kadar yetersiz oluşundan dolayı yine kahrolarak izledim... Pazar günü Galatasaray-Halkbank erkek voleybol maçımızla devam ettirdim kaybettik ve oluşan yıkıntıyı toparlamak adına erkek basketbol maçımıza geçtim.. Mitrovic'i gördüm yine bu kadar ruhsuz,takım umurunda olmayan ve sanki maça zorla getirilmiş bir havası vardı yine her zaman ki gibi.. Dünya umurunda değil.. Ya da arkadaş nereye geldiğini buranın 118 yıllık bir kulüp olduğu.. Ukrayna takımları gibi bir kulüp olmadığını kimse anlatmamış herhalde kendisine.. Aynı şey bu sezon başında transfer ettiğimiz Walden içinde geçerli.. Bu oyuncu bilerek oynamıyor adam beni kovun diyor.. Eskiden biraz basketbol oynadığımdan dolayı biraz bilirim ve Walden bütün topları sert atıyor potaya girmemesi için.. Kimse farkında değil... Prepelic yoruldu bitti adam hala ısrarla topu yarısahaya o taşıyor üzerinde inanılmaz baskı olmasına rağmen koç adamı 2 dakika kenara alamıyor.. Görmüyor mu ? Yoksa derdi para olduğu için tazminatı verin ve gönderin mi demeye çalışıyor ısrarla ? Adam 3 top kaybı yaptı 2 tanede garip garip atışlar yaptı.. Bu yorgunluktan beynin vücuda hükmedemediğini gösterir ancak bunu koçumuz Mitrovic nedense görmedi saha kenarında yada görmek istemedi.. Koçumuz mitrovic utanmadan maçın son bölümünde yanlış hatırlamıyorsan 3-4 sayı gerideyiz durup dururken masayla tartışıyor ısrarla ve daha sonra rakip koça laf atıyor ve teknik faul yiyor.. Bunları gören kulüp yetkilileri hala Mitrovic'i göndermek için neyi bekliyor çok merak ediyorum. Koskoca Galatasaray için bu tazminatı bulmak takımın bu halini görmekten daha az ızdırap olur diye düşünüyorum.. Yazıktır,günahtır bize.. Bu adamı takımın başında tutanlar derhal hesap vermeli Dursun Özbek kalsın diyorsa Dursun Özbek hesap verecek. Koskoca GALATASARAY SPOR KULÜBÜ'nü bu hale düşürmeye kimsenin hakkı yok.. Daha sonra kadın basketbol takımımızın maçını izlemeye başladım pazar gününü bitireceğim çünkü Galatasaray'ın 3-5 yıllık Çukurova mersin takımına yenileceğini bilmeyen yoktu ancak arma umuduyla dayanamadığımızdan yine izledim ve kahroldum.. Amatör branşlarda 2 günde 4 maç 3 rezil mağlubiyet 1 eskilerin deyimiyle sidik zoruyla galibiyet aldık.. Şu durumdan utanan,üzülen 1 tane yönetici yok mu ? Toplantılarda 'Ya arkadaş futbol iyi güzel tamam ama biz SPOR KULÜBÜYÜZ,FUTBOL KULÜBÜ değil.' diyen 1 kişi yok mu ?
Son olarak konuyla alakalı olarak yazarak sözlerimi bitireceğim Mitrovic denen arkadaşı ve Walden'ı derhal ne pahasına olursa olsun bu takımdan gönderin.. Sabaha kadar haberinin düşmesi gerekiyordu bile inanılmaz şekilde hala hiçbir şey olmamış gibi davranılmaya devam ediyor.. Bu adama LeBron getirseniz bile 1 maç kazanır 4 maç kaybeder çünkü adamın umurunda değil bu kulübün başarısı vücut dili bile burayla bir işinin kalmadığını belli ediyor ayıptır.. Derhal Hakan Demir olur,Yakup Sekizkök olur derseniz ki paramız yok Pistois'e tazminat ödüyoruz Pistois'i getirin bu takıma en azından kenarda kulüp için bişeyler yapmaya çalışan bir adam görelim...
Küçükken cuma günü akşamından okul ödevlerimi bitirir cumartesi pazar gününü dedemle oturup sadece Galatasaray armasının maçlarını izlerdim yanında açtığımız gazoz ve çekirdek ile.. Dedem rahmetli oldu ve ondan bana kalan mirastır Galatasaray'lılığım.. Hayatımın her yerindedir Galatasaray ve hayatım boyunca hiçbir çıkarım olmadan sevdim ve ölene kadar bu sevgim devam edecek. Galatasaray armasının rengi olmadan sokağa çıkmam üzerime giymediysem ya ayakkabımı ya kolumdaki bilekliğimi ya da kolumdaki saati kırmızı takar,giyer öyle çıkarım.. O hissi her zaman yaşamak amacıyla.. Ben Galatasaray mı ben mi sorusuna eşim tarafından sorulmuş ancak karşılığında Galatasaray diyerek boşanma sebebim olmuştur.. Hayatımda ki yerini hiç kimse hiçbir zaman değiştiremez ben nefesimi Galatasaray sevgisiyle alan bir adamım..
Bu haftasonuna girmeden önce yine cuma akşamından branşlarımızda ne var ne yok diyerek baktım ekranda izleyebileceğim maçlara eskisi kadar çok fazla maça giden bir adam değilim ancak ekrandan da olsa o tribündekinin kat be kat üstü heyecanla yaşarım maçları.. Cumartesi günü Galatasaray kadın voleybol takımımızla açtım haftasonunu 3-2 kazandık ama bu kadar yetersiz oluşundan dolayı yine kahrolarak izledim... Pazar günü Galatasaray-Halkbank erkek voleybol maçımızla devam ettirdim kaybettik ve oluşan yıkıntıyı toparlamak adına erkek basketbol maçımıza geçtim.. Mitrovic'i gördüm yine bu kadar ruhsuz,takım umurunda olmayan ve sanki maça zorla getirilmiş bir havası vardı yine her zaman ki gibi.. Dünya umurunda değil.. Ya da arkadaş nereye geldiğini buranın 118 yıllık bir kulüp olduğu.. Ukrayna takımları gibi bir kulüp olmadığını kimse anlatmamış herhalde kendisine.. Aynı şey bu sezon başında transfer ettiğimiz Walden içinde geçerli.. Bu oyuncu bilerek oynamıyor adam beni kovun diyor.. Eskiden biraz basketbol oynadığımdan dolayı biraz bilirim ve Walden bütün topları sert atıyor potaya girmemesi için.. Kimse farkında değil... Prepelic yoruldu bitti adam hala ısrarla topu yarısahaya o taşıyor üzerinde inanılmaz baskı olmasına rağmen koç adamı 2 dakika kenara alamıyor.. Görmüyor mu ? Yoksa derdi para olduğu için tazminatı verin ve gönderin mi demeye çalışıyor ısrarla ? Adam 3 top kaybı yaptı 2 tanede garip garip atışlar yaptı.. Bu yorgunluktan beynin vücuda hükmedemediğini gösterir ancak bunu koçumuz Mitrovic nedense görmedi saha kenarında yada görmek istemedi.. Koçumuz mitrovic utanmadan maçın son bölümünde yanlış hatırlamıyorsan 3-4 sayı gerideyiz durup dururken masayla tartışıyor ısrarla ve daha sonra rakip koça laf atıyor ve teknik faul yiyor.. Bunları gören kulüp yetkilileri hala Mitrovic'i göndermek için neyi bekliyor çok merak ediyorum. Koskoca Galatasaray için bu tazminatı bulmak takımın bu halini görmekten daha az ızdırap olur diye düşünüyorum.. Yazıktır,günahtır bize.. Bu adamı takımın başında tutanlar derhal hesap vermeli Dursun Özbek kalsın diyorsa Dursun Özbek hesap verecek. Koskoca GALATASARAY SPOR KULÜBÜ'nü bu hale düşürmeye kimsenin hakkı yok.. Daha sonra kadın basketbol takımımızın maçını izlemeye başladım pazar gününü bitireceğim çünkü Galatasaray'ın 3-5 yıllık Çukurova mersin takımına yenileceğini bilmeyen yoktu ancak arma umuduyla dayanamadığımızdan yine izledim ve kahroldum.. Amatör branşlarda 2 günde 4 maç 3 rezil mağlubiyet 1 eskilerin deyimiyle sidik zoruyla galibiyet aldık.. Şu durumdan utanan,üzülen 1 tane yönetici yok mu ? Toplantılarda 'Ya arkadaş futbol iyi güzel tamam ama biz SPOR KULÜBÜYÜZ,FUTBOL KULÜBÜ değil.' diyen 1 kişi yok mu ?
Son olarak konuyla alakalı olarak yazarak sözlerimi bitireceğim Mitrovic denen arkadaşı ve Walden'ı derhal ne pahasına olursa olsun bu takımdan gönderin.. Sabaha kadar haberinin düşmesi gerekiyordu bile inanılmaz şekilde hala hiçbir şey olmamış gibi davranılmaya devam ediyor.. Bu adama LeBron getirseniz bile 1 maç kazanır 4 maç kaybeder çünkü adamın umurunda değil bu kulübün başarısı vücut dili bile burayla bir işinin kalmadığını belli ediyor ayıptır.. Derhal Hakan Demir olur,Yakup Sekizkök olur derseniz ki paramız yok Pistois'e tazminat ödüyoruz Pistois'i getirin bu takıma en azından kenarda kulüp için bişeyler yapmaya çalışan bir adam görelim...