BSL 17. Hafta | Darüşşafaka 83 - 82 Galatasaray Nef

Evet Benim gibi Maçı izleyen Ekrem Hocama selamlar
Rakibin geri döndüğü 13 dk boyunca 4 kısa oyununa çözüm bulmayan coach memnun'a selamlar, hocam kaç yıllık antrenörsün neden şutör farklı uzun Sadık'ı denemedin, neden serrt alan Savunması denemedin, neden 2.5 periyod kısalara çok iyi yaptığımız sıkıştırmaları yapmadın, rakibi geri döndüren ivmeyi almış 2 şutörüne baskı yapmadın?
Ciddi travma yarayacaktır bu maç umarım altından kalkarız.
 
Abi fark suni diye ben de düşündüm de , 3.çeyrek ortasına kadar o fark artarak gitti hep. Yani suniliği kalmadı artık vurup geçtik. Rakip bile havlu attı. Ama şu kontak kapatma olayı çok pis bi huy. Hele şu Melo ve Bost'un aymaz aymaz skoru boşlayıp 1 büyük devirmiş gibi uyurgezer tavır takınmaları yok mu ... Ulan 15 dakika var daha maç bitimine. Fark 30 olabilir de, basketbolda süre daha önemlidir.
Hakemler zaten ayrı şerefsiz oğlu şerefsizler. 50 tane faul yapıldı çalmadılar. 40 dakika boyunca Selçuk Ernak'a çaldıkları zoraki teknik dışında 1 tane bizim lehimize düdük çıkmadı son itiraz hariç. Zaten rakip geri dönmeye başladıktan sonra da rüzgar esse faul çaldılar.
 
Maçta ne kadar süre öndeydik bilmiyorum ama bana bir Beslen maçında 39,59 geride olup Ömer Kart’ın son saniye 3 lüğü ile kazandığımız maçı anımsattı. Bu maç insanı basketboldan soğutur, fark 25 di ama 3. Çeyrekte, bunu unutmayalım, resmen yıkıcı bir gece yaşadık
 
Ben ilk yariyi kacirdim. Ne desem sasirdim.
Kendimi zorlasam ikinci yaridaki hatalari sayarim ama son anlardaki 4 kisayi hic anlamadim. Baski filan da yapmadik, yerlesip bekledik.
 
Hocanın DAP ile kavga ettiği kısım; sanırım en kritik yerde Sinan'ın üstüne saçma bi bire bir oynamasıydı. Zannediyorum o konuda çok sinirlendi niye öyle yapıyorsun tek başına diye.
 
Hocanın DAP ile kavga ettiği kısım; sanırım en kritik yerde Sinan'ın üstüne saçma bi bire bir oynamasıydı. Zannediyorum o konuda çok sinirlendi niye öyle yapıyorsun tek başına diye.
Tam ivmeyi almıştık O hücum 3'lük yedik ve geri döndüler, gerçekten bu nasıl coaching şaşırıyorum bence çok fazla obra izlemiş ama o yerini bilir böyle şeylerin böyle kritik bir yerde olmamlıydı...
 
Son düzenleme:
Hakemleri göz önünde bulundurmak lazımdı. Doğal oyunumuzu oynamaya devam etmeyip 4. periyot sonunda yapmamız gereken rotasyonu 3. çeyrek sonunda yapınca rakip ivme yakaladı ve kaybettik. Rakip ve Selçuk Ernak maçı kaosa ve krize sokarak bir şekilde hakem filan almayı bildi. Takımda bu tip durumlarda ne yaptığını bilen tek kişinin en fazla eleştirilen Kravish olması da ayrı bir tuhaflık. Mağlubiyet Erman Hoca'ya yazar.
 
Şu maçta hakem konuşmaya gerek yok. Dayak yiyeceğini biliyorsan sen de dayak atacaksın. Dap 3 faulde hala oyuna sokuyorsun. At erayı okbeni sahaya faul yapacaksa onlar yapsın. Melo 6-7 top kaybetmiş. Hepsi baskıdan çıkamamak. 25 sayıdan maç vermenin izahı hakem olamaz.

top dolaşmıyor, birileri birebir oynayacaksa bırak Akoon oynasın, bir atamaz iki atamaz üçüncüsü girer. Biz düzen takımı değiliz, birileri düzen dışı iş yapacak tabi ki
 
Abi mesele dayak da değil ki sadece. Onlardan giden topu da onlara verdiler. Senin dayak atmana da gerek yok, rüzgar esse zaten faul verdiler onlara hep. Hele bi yanına geç Daçka'lı oyuncunun da gör. Direkt faul. Tabii 25 e yatırmışken maçı vermek fazla da hakeme bağlı değil ama dediğim gibi; biz yine 5-6 sayı da olsa maçı kazanacakken hakemler ''dur bakalım, geç kaldın'' dediler.
 
Hakem ne ya, ilk yarıda 15 sayı öndeyken bile elimiz ayağımız titriyordu resmen. Daçka bir yerde nefesi bulursa maça ortak olacağı kesindi, 3. çeyrek ortasına götürünce heralde yetişemezler dedim ama 1 periyotluk yoğun çabaları tüm farkı bile alıp götürmeye yetti. Futbol dahil çok şubemiz gibi kazanma karakteri yoğa yakın olan yeteneğine göre maç götüren bir takımız işte. Biz deplasmanı 10 bin kişiye İzmir'de oynamışız ya da 2 bin kişiye Daçka'da oynamışız farketmez. 2 taraftar bağırsın, rakip koç bir ortaya atılsın, konsantrasyonu iğne ipliğe bağlı bir takımız. Tabii koç da erkek takımına alışık olmadığı için ortaya atılıp kendini attıracağına oyuncusuyla kavga edip takımını kaptırdı. Ergin hoca maç ortası çıkışıyla bilenmiş Barca'ya karşı olmayacak maçı deplasmanda kazandıracaktı resmen, biz bugün başta koç, sonra oyuncularla 2 bin kişilik ergenlere karşı bile dirençli kalamadık. Yıllardır olduğu gibi yetenek olarak ortalama üstü, kafaca vasatın altı bir takımız gene.
 
Hakem ne ya, ilk yarıda 15 sayı öndeyken bile elimiz ayağımız titriyordu resmen. Daçka bir yerde nefesi bulursa maça ortak olacağı kesindi, 3. çeyrek ortasına götürünce heralde yetişemezler dedim ama 1 periyotluk yoğun çabaları tüm farkı bile alıp götürmeye yetti. Futbol dahil çok şubemiz gibi kazanma karakteri yoğa yakın olan yeteneğine göre maç götüren bir takımız işte. Biz deplasmanı 10 bin kişiye İzmir'de oynamışız ya da 2 bin kişiye Daçka'da oynamışız farketmez. 2 taraftar bağırsın, rakip koç bir ortaya atılsın, konsantrasyonu iğne ipliğe bağlı bir takımız. Tabii koç da erkek takımına alışık olmadığı için ortaya atılıp kendini attıracağına oyuncusuyla kavga edip takımını kaptırdı. Ergin hoca maç ortası çıkışıyla bilenmiş Barca'ya karşı olmayacak maçı deplasmanda kazandıracaktı resmen, biz bugün başta koç, sonra oyuncularla 2 bin kişilik ergenlere karşı bile dirençli kalamadık. Yıllardır olduğu gibi yetenek olarak ortalama üstü, kafaca vasatın altı bir takımız gene.
Duygusallıktan uzak çok mantıklı bir yorum...Maçta her an Daçka dönebilir/dönecek korkusunu ben de çok hissettim...
 
Koçsuz yine süper oynuyoruz. Oyuncular yine iyi hazırlanmış kendi kendilerine :)
Koçun oynanan iyi oyuna mutlaka katkısı vardır ama 25 sayıdan maç veriyorsan bu dünyanın her yerinde koça yazar. Daha önce de söyledim ve koçun sevenleri baya tepki verdi halbuki koçu ben de severim ama önemli bir nokta var Ekrem hoca bazı durumlarda donup kalıyor ve senin benim gibi maçı izliyor ve bu önemli bir sorun.
 
Bence koçun en büyük sorunu , dediklerinin sahada yapılmaması , sahada oyuncular , başta melo, de boost ve akın kafasına göre takılıyor. Atarlarsa , kazanırsak sorun yok gibi. Oyunculara serbestlik tanıma iyide , bu kadar da kafasına göre takılınmaz ki Bu oyun takım oyunu
 
Ekrem Hoca Hiç bişi yapamadın. Oyuncuları biraz kendine getirmek için 2 teknik fual al sahadan çık, Sene başından beri Koçluk olarak takıma katkını ben göremedim. Kriz anlarında Mola alıyorsun sene boyunca aldığın her moladan Hucuma gidiyorsa takım sayı atamıyoruz, Savunma yapıcaksak yiyoruz.

Sene başından bu yana Savunduğum tezi dün aksam Fazlasıyla Doğrulattın Oyuncular atarsa kazanırız iş sana kalırsa kaybederiz.

Sene başı yazdım Ekrem Hoca Güldürmezde Öldürmezde ama dün Akşam Takımı Yoğun bakıma acile yolladı

Hocanın Geçmişte aldığı kupalar olabilir lafım yok ama o Bayan Takımının Kadro kaliteside inanılmaz iyidi, Erkek ile Kadın Basketbol arasında bence dağlar kadar fark var.

Yaklaşık 10 gün önce yazmıştım bana Hocanın çizili ekstra bu takıma ait bir set oyunu top çevirme oyunu uzundan kısaya, kıssadan uzuna her maç bu oyundan çok sayı atıyoruz dediğimiz bir oyun set söyleyin yahu Yok anam babam yok çünkü

Bost Akon Melo gibi 3 tane atletik adamınla hızlı oyunları ile denge bozuyorsun bu oyuncular aksadımı tıkanıyorsun çünkü elinde A B C planın yok.

Dün üzüntü sinirden Asolan Galatasaray olduğu için ağladım

Ekrem Hocam Teşekkürler beni yanıltmadın senden bi cacık olmaz
 
Geçen bir yazımda Melo'nun röpörtajında
Hoca Hep gergin diyor demiştim tehlikeli demiştim.

Bir arkadaşta obradaviçte gergin demişti.

Obra neden gerginsiniz sorusuna Benim set oyunlarım istediğim ikili oyunlar cizdiğim oyunlar oynamadığında gergin oluyorum demişti.

Ekrem Hocanın gerginliği ise Hiç bir planın olmaması bütün dizginlerin oyuncuların elinde olmasından kaynaklı

Sezon başından beri 5 e 5 sokak basketbolu oynuyoruz girince kazanıyoruz hepsi bu
 

Üst