Daron Russell

Faydalı olacağı kesin ne yapar ne yapamaz zaman gosterecek. Önemli olan adaptasyon için zaman kaybetmeyecek gibi duruyor ve oyun kurmasa bile top getirip yüzdeli attıktan sonra her zaman artı yazar takıma.
 
Gayet iyi skorer olduğu belli fakat savunmada karşı takımın hedefi olacak gibi fizik dezavantajından dolayı. Dylan Ennisle iyi ikili olurlar.
 
by Semih Tuna / stuna@eurohoops.net

Basketbol Şampiyonlar Ligi’ndeki temsilcilerimizden Galatasaray NEF, takımın yıldız oyun kurucusu Dee Bost’un ASVEL’e transfer olmasının ardından yeni guardını buldu.

Galatasaray NEF, Adriyatik Ligi’nde Mornar Bar formasıyla 2022-23 sezonunda harikalar yaratan Daron “Fatts” Russell’ı kadrosuna kattı.







Russell da temsilcimizle çıktığı ilk Basketbol Şampiyonlar Ligi maçında kendisine dair beklentileri sonuna kadar karşıladı. Skorer oyunuyla öne çıkan Russell, Galatasaray’ın Son 16 turuna Limoges karşısında 100-73’lük etkileyici galibiyetle yaptığı başlangıçta 20 sayı – 6 asist ile yıldızlaştı.

Maçın ardından Eurohoops’a özel bir röportaj veren Russell’a ilk maçındaki muhteşem başlangıcını sorduk:

“Hala saha içindeki şeylere, oyun tarzımıza uyum sağlamaya çalışıyorum. Savunmada normalde yapmayacağım birkaç hata yaptım fakat hala öğreniyorum. Basketbol Şampiyonlar Ligi yüksek seviyede bir turnuva. Daha iyi olabilirim. Takım olarak da her gün daha iyiye gideceğiz. Umarım bu şekilde devam edebiliriz.”


Mornar kulübünün başkanı, sezon içinde Russell için farklı kıtalardan 8 ayrı teklif geldiğini söylemişti. Mornar Bar formasıyla 14 maçta 27.6 sayı, 3.9 ribaund ve 7.6 asist ortalamaları tutturduğunu düşünürsek bu çok normal gözüküyor. Peki ya Russell’ın tercihi neden Galatasaray oldu? Kendisi açıklıyor:

“O an Mornar beni bırakmaya hazır değildi. Anlıyorum, ligde kalmak istiyorlardı, ben de takıma maç kazandırmak için savaşıyordum. Fakat o noktada Galatasaray öne çıktı çünkü taraftar kitlesi inanılmaz. Türkiye’deki basketbol da Avrupa’nın en iyilerinden biri. Buraya gelme kararı verdiğim için çok mutluyum.”

Russell, Mornar’da takımın açık şekilde lider oyuncusu ve sınırsız özgürlüğe sahip yıldızıydı. Fakat sarı-kırmızılı ekipte halihazırda Dylan Ennis ve Tyrus McGee gibi guard’lar bulunuyor. Yıldız oyuncu bu durumun dezavantajdan çok avantaj yaratacağı kanısında:

“Bunun oyunumu etkileyeceğini sanmıyorum. Daha çok üzerimdeki baskıyı alacaktır. Mornar’da üzerimde çok fazla sorumluluk vardı: Topu yönlendirmek, birçok pozisyonda karar vermek… Etrafınızda bu tarz (Ennis, McGee) gibi isimler olması işinizi kolaylaştırıyor, size de boş şutlar gelmesini sağlıyor.”

Russell, Dee Bost gibi geri kalan sezonda taraftarla bütünleşmiş bir oyuncunun ardından Sarı Kırmızılılara katıldı. Beklentiler de haliyle yüksek. Böylesine bir meydan okumaya kendini hazır hissediyor mu?

“Evet, hazırım. Dee Bost’un harika bir oyuncu olduğunu biliyorum. Şu anda olduğu yerde onun için en iyisini diliyorum. Ben Dee Bost değil, farklı bir oyuncuyum. Umarım taraftarlar benim tarzımı da beğenir (gülüyor).”

Amerikalı oyuncu takıma katılalı henüz bir hafta bile olmadı. Bu kadar kısa süre içinde adaptasyonu ne seviyede, takımda daha önceden tanıdığı oyuncular var mıydı? Kendisinden dinleyelim:

“Evet, Jehyve Floyd’u tanıyordum. Kolejdeyken birkaç kez birbirimize karşı oynamıştık. Dylan Ennis ise aile arkadaşımız. Buraya geldim ve direkt olarak konforlu hissettim çünkü beni çok iyi karşıladılar.”






Russell, istatistiklerinden de belli olacağı üzere Adriyatik Ligi’nde birçok gece skor patlaması yaşıyordu. Beş sene kolej kariyeri bulunan Amerikalı oyuncu, Avrupa’da sayı atmanın zorluklarını şu şekilde anlatıyor:

“Günümüzde etrafımızda çok fazla iyi oyuncu bulunduğu için rakip savunma tamamen bana odaklanamıyor. Mornar’da rakip savunmaların tüm odağı bendim, çok fazla ikili sıkıştırma gibi şeylere maruz kalıyordum. Sayı atmak çok zordu. Çok özgürlüğüm vardı. Yaratıcı olmak için özgürdüm. Her geçen gün keyif alıyorum ve yeni şeyler öğreniyorum.”

Russell, 2017-18 yılında Rhode Island Rams ile NCAA’de kolej basketbolu oynamaya başladı ve Rams ile dört sezon geçirdi. Ardından bir sezon da Maryland Terrapins ile NCAA’de yer alan guard, beş senelik kolej kariyerini 2022-23 yılında Mornar Bar’a gelerek sonlandırdı. Yıldız oyuncu Avrupa basketboluna olan adaptasyon sürecini aktardı:

“Zor oldu. Avrupa’da oyun çok daha fiziksel. Çok fazla detay ve çok fazla sorumluluk var, özellikle savunmada bulunmanız gereken yerlere dikkat etmeniz gerekiyor. Benim için en büyük fark buydu. Hala uyum sağlıyorum ve her geçen gün daha iyiye gidiyorum.”

Amerikalı skorer kısaların son yıllarda Avrupa’da büyük ses getirdiği bir gerçek. Çok uzağa gitmeye gerek yok, temsilcimiz Anadolu Efes‘in yıldızı Shane Larkin, mavi-beyazlılar Avrupa’yı domine ederken bireysel olarak da kıtaya damgasını vurdu. Bu sezon da Baskonia formasıyla Markus Howard öne çıkıyor. Peki ya Russell’ın Avrupa’daki bireysel hedefi ne? Bu konuda şaşırtıcı bir cevap veriyor:

“Aslında bireysel hedeflerim yoktur. Tabii ki eninde sonunda en yüksek seviyede oynamak istiyorsunuz fakat beni doğru şekilde kabul eden, bana doğru şekilde yatırım yapan bir takım bulduğumda dürüst olmak gerekirse kariyerimin geri kalanını o takımda geçirmeyi kabul ederim.”

Geçtiğimiz sezon Türk Telekom’da forma giyen Jared Terrell ile Russell, 2017-18 sezonunda Rhode Island Rams’te takım arkadaşlığı yapmıştı. Yıldız oyuncu, sarı-kırmızılı ekibe gelmeden önce Terrell ile yaptığı telefon konuşmasından bahsetti:

“Beni aradı ve Türkiye Ligi’nin çok fiziksel bir lig olduğunu söyledi. Ne kadar iyi bir lig olduğunu anlattı. Bu söyledikleri de benim buraya gelirken ne beklemem gerektiğini anlamamı sağladı. Bana ipuçlarını vermişti.”
 

Üst