"bu peşinen kabullenmişliği, teslimiyetçiliği ne yapacağız? daha 3 sene evvel Tutku, Ender, Savoviçler ile filan finalist olan CSKA ile Oly'yi yenmiştik. bu teslimiyetçiliğe Arroyo'suzluk bahane olamaz. bu takımı, taraftarı ve kulübü satmaktan başka bir şey değildir.
kimse kusura bakmasın. bugüne kadar Ergin Hoca'ya hiç laf etmedim (ilk 3 ayı hariç), hele bu sene hep savundum bütün o saçma lig yenilgilerine rağmen. ilk maçı saymıyorum. ama dün Ergin Hoca takımını ve bizi satmıştır. bunun lamı cimi, aması maması, mazereti, bahanesi YOK!!!
kimse de oyuncularda kusur aramasın. kenarda o suratsız ve teslimiyetçi koçu gören Nowitzki olsa oynayamazdı zaten.
işin acıtan yanı, Hoca kendi kariyerine de, başarısına da gölge düşürmüş, kendi bacağına kurşun sıkmıştır. GS'nin top 8'e tesadüfen çıktığı izlenimi yansıtmıştır basketbol kamuoyuna.
yazıklar olsun!!! "
yukarıdaki alıntı, 2'nci maç sayfasına yazdığım yorum. herkes okusun diye buraya da aldım.
şunu söylemek istiyorum. yukarıda "ruhsuz oyunculara hoca forma vermesin" yazanlar olmuş.
maalesef asıl ruhsuz HOCA'NIN KENDİSİDİR. ve bu ruhsuzluğu ile, oyunculara verdiği "Arroyo'suz siz benim gözümde hiçsiniz, bir işe yaramazsınız, kafanıza göre oynayın, takılın, bana ne" şeklindeki mesajı ile Arroyo dışındaki oyuncuları nasıl motive edecek çok merak ediyorum.
beni yıkan Carlos'un sakatlığı değil, Hoca'nın dünkü teslimiyetçiliği olmuştur. zaten Arroyo oynamaz ise ben farklı bir sonuç beklemiyorum, atmosfer taraftar filan hikaye! çünkü Ergin hoca o ifadeyle maça çıktığında inancı olanın da inanası gelmiyor.
Barcelona'ya, 2nci maçta, "biz Arroyo olmadan da mücadele eder ve sizi sıkıştırırız, taraftarımızın önünde de hoplatırız" mesajı verilmediği için adamlar çok rahat oynayacaklar ve atmosferi tınmayacaklar zaten.
ilk 3 ayında Hawkins'e endekslediği takımı, Marko ile takım yapan hocanın, bu sefer de kendi kafasında Arroyo'ya endekslemiş olması aslında şaşırtıcı olmamıştır. Sakatlık bahanelerinin arkasına sığınmamışken, Arroyo sakatlandığında aynı tepkiyi vermemesi de işin başka bir şaşırtıcı tarafı olmuştur. Hoca kendi içinde gel gitler yaşıyor fazlasıyla, anlaşılan.
Allah sonumuzu hayretsin ve beni de bu yazıyı yazdığıma pişman etsin.
