Kadro yapılanmamızı düşündüğümüzde, kısa oyuncularımızın fiziki durumları, bizi savunmada daha efektif bir takım izleyeceğimizi gösteriyordu. Nitekim sezonun başlamasıyla beraber, Jamont-Hawkins odaklı baskı unsurunu sahaya iyi yansıtan, ikili oyunları sürekli değişerek savunan Galatasaray her rakibini bir şekilde saf dışına itmeyi başardı. Burada önemli olan, şu ana kadar oynadığımız her takıma karşı mutlaka size üstünlüğünü elimizde bulundurmamızdı. Takımın savunmada yaptığı rotasyon asla sırıtmıyor, rakibin hücum alternatiflerini baya bir sınırlı hale getiriyorduk. Dün oynanan karşılaşmada maçın büyük bölümünü 3 uzun ile oynayan Donetsk, ilerisi adına bize üstünde durmamız gereken bir çok nokta gösterdi, şut performansı açısından da iyi bir günde olmaları maçın son saniyeye kadar heyecan içinde geçmesini sağladı.
Savunma ile başlayalım. Miss-match durumlarından önce, dün ikili oyun savunmasında sınıfı geçemediğimizi belirtmek gerekiyor. Sert ama görece hızlı olmayan uzunlarımızın yap-a-madıkları show-upların yanında, switch savunmasında rakiplerine her defasında geçilmeleri oldukça sıkıntıya soktu bizi. Donetsk'in orta mesafeden bir çok sayı bulmasının altında, ikili oyun sonrası rakibini sertlik ile karşılamayan Galatasaray uzunlarının payı büyük. Eurocup düzeyinde iyi bir gruba düşmemizin de güzellikleri burada. Henüz 2. maçta, mutlak olarak sertlik seviyesini yukarıda tutmamız gereğini gördük. Galatasaray'ın bu denli kolay yenildiği savunmalarda parkede fark yaratmasının imkanı yok, hele ki rakibiniz iyi şut attığı bir gündeyse.
Miss-match durumlarından başı ağrıyan Ergin Ataman ve ekibinin alan savunması tercihi oldukça akılcıydı, nitekim alan savunmasına dönmemizin ardından yaptıkları 5 hücumdan sadece 1'inden isabet ile döndüler, o da dünkü maç özelinde alışık olduğumuz türden son saniye basketiydi. Deplasmandaki maç öncesi, 3 uzunlu hücumun savunma şeklini gördü diyebiliriz teknik kadro için, ikinci maçta karşımıza aynı şekilde gelirlerse daha baskılı ve efektif bir alan savunması gelecektir.
Evimizde oynadığımız Aliağa maçı sonrası, ''bizim yay gerisinden kötü olduğumuz bir günde zorlanmama ihtimalimiz yok gibi'' demiştim, dün gördüklerimizin ardından ''gibi'' kelimesini çıkartıyorum. Domercant'in olmadığı, Cenk'in potaya bakmadığı, Hawkins'in maçtaki tek üçlüğünü 40.saniyede bulduğu bir karşılaşmada epey bir zorlandığımız aşikar. Bunun tam tersi görüntüsünü ise, ikinci periyotta Engin Atsür imzalı 2 üçlük ile bulmuştuk. Aradaki uçurumun bu derece fazla olması açıkçası iyiye işaret değil. Pota altında elit seviyede hücum silahları bulunan takımımızın, oyunu kopartma noktasında yay gerisine bağlı olmaması gerekiyor. Nitekim yine ikinci periyotta oyuna dahil olduktan sonra Ersin odaklı bulduğumuz sayılar takımı müthiş rahatlattı. Evet bu sene dış atışlar Galatasaray'ın en büyük silahı olacak, bir çok etkili şutör oyunculara sahibiz ancak boyalı alanı geri plana itmek bizi de sınırlı bir hale getirir, dün maçta gördüğümüz şekilde.
Her ne kadar isabetsiz bir günde bulunsanız da, elinizde zorluk seviyesi üst noktada olsa bile fark yaratan oyuncular oldukça skor olarak avantajı sağlıyorsunuz. Hawkins ve ikinci yarı özelinde Jamont, bu farkı sağlayan oyuncularımızdı. Hawkins'in uzun zaman sonra bu denli saha içi basket bulmakta zorlandığı günde, Jamont'un ikinci yarı sorumluluk alarak oynaması takım adına çok önemliydi. Maçın çift haneden 3 sayıya indiği 67-64'lük kırılma anında da baskete imzasını atan Jamont'un bu görüntüsü sevindirici. Domercant'in bir süre daha takımda olmayacağı gerçeğinden yola çıkarsak onun mutlaka Hawkins'e bu şekilde yardım etmesi gerekiyor.
Maç sonunda konuşan bütün oyuncularımızın da söylediği gibi, kötü bir günde kazanmak önemliydi. Takımın 20-30 sayı fark arasında kazandığı maçlardan ziyade, zorluk seviyesi üstte olan ve son anlarında kazandığı maçlar, takımın sertlik seviyesine daha fazla katkı yapar. Dün önemli ve güzel bir uyarı aldık, laylaylom tadında geçen maçların ardından takımın zorlu bir virajı görmesi açıkçası sevindirici. Nitekim sezon sonunda bu anların faydasını fazlasıyla görecek takım.