Euroleague 20. Hafta | Fenerbahçe 85-80 Galatasaray Odeabank

Sezon başından beri fikstürümüzünde bizden yana olmadığını hep düşündüm. Eğer dünkü maç Abdi İpekçi'de olsaydı en az 20 sayı farkla kazanacağımıza eminim. CSKA ile de en iyi zamanında tam kadroyla sahamızda oynadık, onlarla da keşke o kötü dönemde deplasmanda oynasaydık.

Yinede dün biraz daha tecrübeli bir oyun kurucumuz olsa bu maçı alabilirdik. Son dakikalarda 3 sayı önde olmamıza rağmen 3-4 kere boş döndük 1-2 tanesi girse 7-8 sayı önde girecektik son dakikaya, hakemin bence gereksiz hucüm faul vermesi, Dixon'ın üçlüğü maçı kaybettirdi.

Hayırlısı artık bundan sonraki Pana maçında aynı oyunla kazanacağımızı düşünüyorum.
 
Galatasaray bu haftaki gibi oynarsa bu zamana kadar kazandığından daha fazla maç kazanma ihtimali var, Pana, Barcelona, Kızılyıldız, Real, Kazan, Dacka, Baskonia maçları imkansız değil, Ama eski kimliğine dönerse olmaz. Siz ne kadar eleştirsenizde bence Fitipaldo nun da olumlu katkısı oldu takıma.
 
Basketbol futbol kadar sürprizlere açık bir oyun değil. Deplasmanda maç kazanabilmek için 40 dk boyunca sertlikten taviz vermeyecek oyuncular ve oyundan bir an bile kopmayacak hırslı bir koç gerekiyor. İyi bir guard ve sistemi söylemeye gerek yok sanırım.
 
Vesely'nin pozisyonu bence de faul. Maç boyunca iki takım oyuncuları da olumluydu bence. Ortamı germediler, oyunlarına baktılar ve keyifli bir maç oldu.
Maç sonu iki set çizilse o yorgunluğa rağmen kazanabilirdik ama tabir caizse Micov ve Diebler'in elinde patladı.
Oyunculara hiç bir şey diyemem ama Micov ve Sinan'ın gaza gelme durumlarını dizginlemeleri gerekiyor. Fitipaldo biraz tecrübeli olsa iş farklı olurdu.
Vesely çirkefleşmediğinde izlemesi keyif veren bir oyuncu. Bu sene bu durumu nadir gördük ama dün o maçlardan biriydi.
+20 biteceğini düşündüğüm bir maç için mücadeleden memnun kaldım ama beklentileri bu kadar düşürenlere olan sitemim devam ediyor.

SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
Bu sezon Euroleague'deki bütün takımların birçok maçını izledim. Seyrettiğim maçlar içinde en yi 20 dakika performansını ilk yarıdaki Galatasaray takımı ortaya koymuştur.
- En üst seviyede hücum akışkanlığı,
- Oyuncuların çok soğukkanlı bir şekilde doğru pozisyonu araması
- Savunmada maksimum dikkat ve efor

Galatasaray, Euroleague şampiyonluk adayı Fenerbahçe'yi ilk yarıda adeta aciz bırakıp, sahadan sildi. Atılan 54 sayının hiçbirinde FB savunması normal direncinden aşağıda değildi. Herşey kusursuza yakındı. Peki ne oldu da ilk yarıda muhteşem bir oyun ortaya koyan Galatasaray, ikinci yarıda eli-ayağı titreyen, mantıksız seçimler yapan ürkek bir görüntüye büründü? Ben bu sorunun cevabını şöyle veriyorum:
- Ergin Ataman devre arası röportajında "FB daha agresif oynayacak, biz de oyunu kontrol etmeye çalşıcağız" sözü aslında maçın kırılma anıydı.
- GS, FB'nin sahasında çok rahat oynuyorken, Ataman'ın takımı dizgilenmeye çalışmasıyla akışkanlık gitti ve oyuncular skoru korumak için gerginlik duymaya başladı.
- FB yaklaştıkça, maça korkusuz ve rahat oynayarak başlayan GS takımı panik durumundan çıkamadı. Maçın sonunda rüzgarı tamamen arkasına alan FB kazandı. Eğer maç uzatmaya gitseydi FB çok daha farklı kazanacaktı.

Ergin Ataman takımı maça çok iyi hazırlamıştır. Ancak, ne yazık ki, maç içindeki müdahaleleri son derece yetersizdi. Bakın bu sürekli olan birşey. Ergin Ataman mola aldığında GS takımı moladan hiçbir pozitif ivmeyle dönemiyor. Devre arasında yaptığı konuşma futboldaki anadolu takımlarının td'leri tarafından yapılan açıklamalara benziyor. Bilirsiniz, küçük takımlar, büyük takımlara karşı öne geçince kapanıp skoru korumaya çalışır. Bu genelde ters teper ve büyük takımlar daha fazla yüklenip alır maçı. İşte Ataman'ın yaşadığı bu "küçük takım" psikozu dün Galatasaray'ın harika oynadığı ve ciddi fark yakaladığı bir Euroleague maçını kaybettirdi.

Ergin Ataman, Zelimir Obradovic ve FB'ye karşı kompleks oluşturdu ne yazık ki. Yorgun ve Udoh'suz FB'yi deplasmanda yenme fırsatını kendi takımını korkutarak kaybetti.
 
Maçın tamamını bende bulamadım ama 5 dakikalık güzel bir özet var . İlk yari gercekten rakibi çaresiz bıraktık . Özgüvenli oynadigimiz zaman bambaşka bir takıma evriliyoruz ...

[video=youtube;VMszJdDOZ3Q]https://www.youtube.com/watch?v=VMszJdDOZ3Q[/video]

Buda bonus

[video=youtube;R4h4Jtlnc50]https://www.youtube.com/watch?v=R4h4Jtlnc50[/video]
 
Hala içim acıyor.Böyle maç kaybetmek yetenek işidir,istesen kaybedemezsin böyle maç.Psikolojik olarak ta rakipten daha iyi durumda olduğumuz bir gündü,doğru düzgün bir hocayla,8-10 sayı civarı kazanırdık.
 

Üst