Ezel

Tek takip ettiğim yerli dizi olmayı başardı Ezel. Oyuncu ekibi, kurgu, senaryo.. Hepsi harika.
İlk bölümünden beri kaçırmadım ve ben bile şaşırıyorum kendime bazen.
 
Bu hafta ahım şahım bir bölüm olmadı, bütün bölüm Mert'in haberi ile geçip gitti. Dizinin süresi ne kadar uzarsa o kadar çok gereksiz sahne ve mantık hataları olur, bu bakımdan bütün dizilerin süreleri 40-45 dakika olması lazım.. Ezel gibi şu anda Türkiye standartlarının üstünde olan bir dizi içinde bir çok gereksiz sahne olmaması lazım, dizilerin süresi indirilirse bu sahnelerde yok olacaktır.

O yüzden bu bölüme boş demeyeyim ama tatmin edici bir bölüm değildi.
 
SHOW Tv' ye uyuz olmamak elde değil. Özeti kırk beş dakika gösterdiler. Şaka gibi. Reklamlar ise felaket. Üşenmeden, sıkılmadan reklamın kaç dakika süreceğini hesapladım. Tam on dört dakika! Reklamlar bitiyor, ertesi gün hangi dizinin oynayacağını gösteriyorlar, ondan sonra öbür gün hangi dizi oynayacak onu göstyeriyorlar. Taa cumartesi günü hangi program var; onun bile tanıtımını yaptılar ya pes. RTÜK'ün olaya el koyması gerek diyeceğim, ama biliyorum çok meşguller kendileri. İşi artık abarttılar ya, içimiz dışımız reklam oldu.
 
İkinci Bahar'dan sonra Samatya Meydanı'nı tv'den görmek bile güzeldi, senelerdir birşey değişmemiş gibi..

Bölüm ise geçen bölüme göre daha iyi idi, geçen bölüm bir haber üzerinde geçti ve sıkıcıydı ancak bu bölümde öyle olmadı. Ezel'le Ali'nin tuvalette ki konuşması ise harikaydı, Ezel'in "o kerpetini alır seni hadım ederdim, o halinle kimse seni iplemezdi ( bu kelimenin başka versiyonu olanı yani dizide söylenene yazamıyoruz tabi. ) ve kudururdun" lafı ise işte bu dedirtti.. =)

Ali'nin Dayı'yı kaldırdığı sahnede bir numara bekliyordum Dayı tarafından ama açıkcası o kadar kişinin Dayı'nın adamı olduğunu beklememiştim, ellerini çözerek Ali ile konuşması ve sonra çıkıp gitmesi ise güzel bir sahneydi.

Son olarakta bölümün başında ki sahnede ise gerçekten mükemmeldi Kenan için, arabaya binip bir bakış attığında sanki Hollywood starı gibiydi.. Al Pacino gibi karizma sergiledi o sahnede, helal olsun tek kelimeyle..
 
Barış Şişman' Alıntı:
İkinci Bahar'dan sonra Samatya Meydanı'nı tv'den görmek bile güzeldi, senelerdir birşey değişmemiş gibi..

Bölüm ise geçen bölüme göre daha iyi idi, geçen bölüm bir haber üzerinde geçti ve sıkıcıydı ancak bu bölümde öyle olmadı. Ezel'le Ali'nin tuvalette ki konuşması ise harikaydı, Ezel'in "o kerpetini alır seni hadım ederdim, o halinle kimse seni iplemezdi ( bu kelimenin başka versiyonu olanı yani dizide söylenene yazamıyoruz tabi. ) ve kudururdun" lafı ise işte bu dedirtti.. =)

Ali'nin Dayı'yı kaldırdığı sahnede bir numara bekliyordum Dayı tarafından ama açıkcası o kadar kişinin Dayı'nın adamı olduğunu beklememiştim, ellerini çözerek Ali ile konuşması ve sonra çıkıp gitmesi ise güzel bir sahneydi.

Son olarakta bölümün başında ki sahnede ise gerçekten mükemmeldi Kenan için, arabaya binip bir bakış attığında sanki Hollywood starı gibiydi.. Al Pacino gibi karizma sergiledi o sahnede, helal olsun tek kelimeyle..

Samatya'da çok şey değişti,dizide göründüğü gibi değil artık..
 
O bu değil de, ben hala Show Tv' de takılı kaldım. Her reklamın ardından, dizinin kaldığı yerden değil de, birkaç sahne geriden başlamasının anlamını çözemedim. Hele hele son kez reklama girdiğinde kanalı değiştiriyorum, çünkü reklamlardan sonra bir şey olmayacağını biliyorum.
 
Tolga Kaplan' Alıntı:
Samatya'da çok şey değişti,dizide göründüğü gibi değil artık..
Doğrudur.

Ben esnaflar açısından söylemiştim. İkinci Bahar'da gördüğümüz manav ve karşılıklı o iki dükkan falan gördüğüm için öyle birşey yazdım..

Yiğit, çok haklısın. Birde reklam süreli uzun gibi geliyor bana, tam başlayacak diyorum ama bir reklam daha giriyor ve deli ediyor insanı. Senin dediğin içinde Show'a mail mi atsak ne?
 
Öyle, Barış. Normalde reklamların süresi 8 dakika diye biliyorum. Tamam reklamlar 8 dakika sürüyor, ama bunun tanıtıcı reklamı var, diğer programların tanıtımı da eklenince süre daha da uzuyor. Tanıtıcı reklam sekiz dakikaya dahil değil demek ki, mail atarız dert değil, önemli olan dikkate alıp almayacakları. Bu sadece Show tv için değil, tüm kanallar için geçerli.
 
Tuncel Kurtiz'i birde "Hoşçakal Yarın'da" izleyin, 98 yapımı olan filmde üstat Ali Elverdi gibi zat-ı muhterem'i oynamış. "Ali Elverdi'yi kim daha iyi canlandırır?" diye sorsalar kafadan Tuncel Kurtiz cevabını veririm.

Adam mükemmel oynamış o filmde, izlemenizi şiddetle tavsiye ederim.
 
Tugay Aktepe' Alıntı:
Birkaç bölüm sonra dizinin bitireleceği konuşuluyor...



Aslında konuşulmuyor, Mesut Yar adındaki Posta gazetesindeki eleman kendi düşüncesini söylemiş.İşte köşe yazarlığının böyle etkileri var.Sözleriyle bir anda herkes öyle düşünüyormuş gibi oluyor.

Aslında hikaye çok sade ve basit görülüyor ama her hafta bizi şaşırtmaya devam ediyor.

Bu kadar kısa sürede biteceğini sanmıyorum.Ezel ciddi şekilde damgasını vurdu şu ana kadar izlediğim en güzel 2-3 Türk Diziden biri olduğunu söylerim hatta 1. bile olabilir.
 
Ezel'in bu kadar çabuk biteceğini hiç sanmıyorum, izlenmeyen bir yapım olsa tamam ama raitingler herşeyi gösteriyor.

Mesut Yar'a normalde güvenirim ama bu konuda kendisini "yanıltmışlar" diye düşünüyorum.
 
ezel bitse show tv izin vermez.gerekirse kendileri yazarlar senaryoyu. kurtlar vadisi sanırım daha önce showdaydı. görüşlere bakarsak ezel de o tarz bir dizi sanırım ve ratingleri iyi..
 
Barış Şişman' Alıntı:
KV Pusu ile Ezel'in hiç bir benzer bir tarafı yok yahu, Ezel bambaşka birşeyi anlatıyor Kv'nin ise ne anlattığı meçhul.

o zaman özür dilerim. Hiç seyretmedğim için bir fikrim yok. ama ratinglerinin çok iyi olduğunu biliyorum.
 
Sühan Cem' Alıntı:
ezel bitse show tv izin vermez.gerekirse kendileri yazarlar senaryoyu. kurtlar vadisi sanırım daha önce showdaydı. görüşlere bakarsak ezel de o tarz bir dizi sanırım ve ratingleri iyi..

Aslında dizinin ana teması olmasa da benzeyen çok önemli bir özellik var.

Kurtlar Vadisi'nde Ali yüz nakli ile Polat'a dönüştürülmüş ve bunu Aslan Amcası haricinde kimse bilmemişti. İlk olarak annesi öğrenmişti.

Ezel'de de Ömer yüz nakli ile Ezel'e dönüştürülmüş ve arkasına Ramiz Dayıyı almış durumda. Bunu da ilk annesi öğrendi.

Dizi her ne kadar güzel olsa da çok abartılacak bir yanı olduğunu düşünmüyorum. Yani gelmiş-geçmiş en iyi Türk dizilerinden olacağını da sanmıyorum. Çünkü çapı çok dar ve aksiyonu düşük bir dizi.
 

Üst