Galatasaray Basketbol Şubesi Yan Gelip Yatma Yeri Değildir!

Ceyhun Yıldızoğlu hocayı oynattığı basketbol ve kurduğumuz takımı baz alarak yeterli görüyor musunuz


  • Kullanılan toplam oy
    120
Gürel abi olayları anlatısında isimleride versende eksik bir yer kalmasa mesela 4 bayan gelir dediniz taurasi penny menejer peki 4 ncü olan bizim oyuncumuz kim alba mı tina mı ? veya özge ile birlikte yemeğe giden gs lı oyuncular kimler.

Kimse kim canım takılınacak en son şeye takılmışın =) ama kesin alba değildir çat pat ingilizce konuşuyor zaten.
 
Gürel abi olayları anlatısında isimleride versende eksik bir yer kalmasa mesela 4 bayan gelir dediniz taurasi penny menejer peki 4 ncü olan bizim oyuncumuz kim alba mı tina mı ? veya özge ile birlikte yemeğe giden gs lı oyuncular kimler.

Mustafa, isimleri özellikle zikretmedim. Doğru olmaz diye düşünüyorum. Sadece ortamda bizden yerli oyuncu yok, Özge'nin yanındakiler de oyuncu değil zaten. Onu söyleyebilirim.
 
çok fazla yazılacak şey var, profesyonellik ve galatasaray üzerine, fakat sular durulsun biraz önce.
gsbasket ve galatasaray kadın basketbol takımı birbirinden pek farklı değil aslında..
 
Cat pat Ingilizce konusan Alba,Dee ile her hafta Capacity Midpointte yemek yiyiyor,acaba Dee Ispanyolca mi ogrendi :)
 
Rijkaard zamanındaki futbol takımı gibi olmuşuz, bu saatten sonra kan değişikliği şart, otorite sağlayacak bir hocaya ihtiyaç var, ceyhun hocayla olmuyor malesef, onuda fazla zorlamanın alemi yok..
 
Ben genel akla güvenirim her zaman ankettende anlaşıldığı gibi bir güvensizlik var bununda nedeni başarısızlık.
 
Bu butceyle boyle bır performans verılmesı, geçtiğimiz yıllarda kadın takımında yokluklar ıcınde mucadele veren koçlara haksızlıktır!

Dunyanın en ıyı oyuncuları var bu takımda, geçmıste hayal bıle edemeyecegımız bır butce ıle kuruldu! Burda yonetım gerekenı fazlasıyla yaptı.

Pekı teknık heyet gerekenı yapmıstır bugune kadar diyecek, elını vıcdanına koyup soyleyecek aramızda bır kısı varmı?

Hersey sadece Galatasaray ıcın bu arma ıcın, yanlısı gorupte susmak hiçbirimize yakısmaz.
 
Umarim gecen sene Diana'yi istedm Sei kaldi,bu sene Sancho'yu istedim,Tina geldi olmaz.
 
Özellikle vurgu yaptığım iki konudan ( mesaj no 6) birine açıklık getirdik. Geriye diğer konu kaldı;

Oyuncuların mutsuz, huzursuz olduğuna dair ifadeler.

Bunun kaynağını sorduğumda, Önder Tina'nın twitter hesabında yazdıklarından söz etti. Açıkçası twitter'ı kullanmadığım için ne yazıldığını tam olarak bilmiyorum. Şu meşhur sıkıntılı uçak yolculuğundaki tavuk yeme konusu olabilir mi?

Her neyse, bu konuya farklı bir açıyla yaklaşmak istiyorum. Tabi ki resmi sıfatı olan birisinden (kulüp çalışanı, yönetici, idareci, teknik kadro, oyuncu, v.s.) negatif bir yorum alamazsınız. Bu nedenle onlardan gelen açıklamalar tatmin edici olmayabilir ki bu yönde yazılan mesajlar da var.

Ancak bir oyuncunun mutsuz olduğunu yine de anlama şansına sahibiz (örnek: Daniel Güiza). Bazen yanıltıcı sonuçlar doğursa da oyuncunun yüzüne baktığınızda mimiklerinden anlattığı çok şeyi yakalayabilirsiniz. Vücut dili, özellikle maç önü ısınmada, sahaya çıktığında bir çok ipucu barındırır.

Yine de unutmamamız gereken çok önemli bir ayrıntı var. Bu oyuncular da hepimiz gibi insan ve günün 24 saatinin bir kaç saatini işlerine ayırırken geri kalan bölümlerinde her biri kendi özel hayatını yaşıyor.

VE BİZLER BÜYÜK YÜZDEYİ OLUŞTURAN BU BÖLÜMLERE ŞAHİT OLMUYORUZ ki normal olanı da budur.

Kanaatimce bu bölümlerdeki ayrıntılar onların mutlu mu yoksa mutsuz mu olduklarına dair çok daha sağlam kanıtları barındırır.

Haftanın bir veya iki günü Abdi İpekçi'de onları gördüğümüzde, her ne kadar vücut dillerinden hareketle bir yorum yapma şansına sahip olsak da, yukarıda yazdığım nedenlerden dolayı bunun sağlıklı bir sonuç vermesinin zor olacağını düşünüyorum. En azından sahaya çıkmadan önce soyunma odası koridorlarında yaşanan keyifli anlara pek şahit olamıyoruz (Tina Epiphanny muhabbeti gibi)

Yine de kendi naçizane görüşümü soracak olursanız ben (oynayamadığı, fazla süre alamadığı, rotasyonda geride kaldığı, kontenjana takıldığı gibi durumları kastetmiyorum) yabancı oyuncuların başka bir nedenden dolayı mutsuz olduklarını görmedim ve hissetmedim.

O yüzden bu ifadenin çok isabetli olduğunu düşünmüyorum.
 
Ceyhun Hoca, Botaş ve Mersin kariyerinde gerçekten iyi işlere imza attı.Milli takımla ise yakalanan Avrupa ikinciliği gerçekten alkışı hak ediyor.Ben işin detayını,takımda nelerin olup bittiğini Ceyhun Hoca'nın takımı ne ölçüde kontrol edebildiğini bilemiyorum.Bu konuda yorum yapmayacağım.Benim vurgulamak istediğim şey beklentileri karşılamak.Ceyhun Hoca kariyerinde hep beklenilmeyen başarılara imza attı.Sürprizler yarattı.Ancak beklenilmeyen başarılar kazanmak ve beklentiyi karşılamak arasında büyük fark var.Atıyorum Ceyhun Hoca,son şampiyonada Türkiye'nin değilde Çeklerin koçu olsaydı bence Fransa'yı eleme ihtimali daha düşük olurdu.Bence sorun burada yatıyor.Ceyhun Hoca, Galatasaray'da iyi oyunculardan kurulu takımların başında iki sezondur.Ancak hiçbirimize göre beklentileri karşılayamadı.Ceyhun Hoca'yı gönderip yerine getireceğimiz koç bizi hem ligde hem de Avrupa'da kupaya götürürmü onu bilemiyorum.Artık takımımız için ne hayırlısı ise o olsun.
 
yönetimin önümüzdeki yıl devşime oyuncu sorununu çözmeli o bölgeye Botaş'tan Paris devşirile bilir.Taurasi,Torrens ve Fowles ve Tina'dan biri takımda muhakkak tutulmalı.Prince sorunu çözülüp takımda tutulmalı,tranfere gelince takıma S.Little ve Augustus alınmalı.
 
yönetimin önümüzdeki yıl devşime oyuncu sorununu çözmeli o bölgeye Botaş'tan Paris devşirile bilir.Taurasi,Torrens ve Fowles ve Tina'dan biri takımda muhakkak tutulmalı.Prince sorunu çözülüp takımda tutulmalı,tranfere gelince takıma S.Little ve Augustus alınmalı.
Eğer bu saydığın oyunculardan bri tutulursa rezalet olur . Fowlesın daha 2 yıllık sözleşmesi var , Albanın kalacağını düşünüyorum ama Dee kalmaz malesef .
 

Üst